ASAYİŞ - 23 Mart 2012 Cuma 09:25

YÜKSEKTEN DÜŞEN GENÇ KURTARILAMADI

A
A
A
YÜKSEKTEN DÜŞEN GENÇ KURTARILAMADI

Bursa`nın Mudanya ilçesindeki bir inşaatta yüksekten düşerek ağır yaralanan genç, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Edinilen bilgiye göre Mudanya ilçesindeki bir inşaatta çalışan 19 yaşındaki Nazmi Ak, 4 gün önce yüksekten düşerek ağır yaralandı. Hemen Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi`ne kaldırılan Ak, günlerdir süren ölüm kalım savaşına yenik düştü. Savcılık olayla alakalı soruşturma başlatırken, gencin cesedi kesin ölüm sebebinin tespiti için Adli Tıp Kurumu`na kaldırıldı. Olayla alakalı soruşturma sürüyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Yangında kuşları telef olan küçük kıza itfaiye ekiplerinden anlamlı jest Aydın’ın Nazilli ilçesindeki evlerinde çıkan yangında evde bulunan muhabbet kuşlarının telef olmasına üzülerek gözyaşı döken küçük kıza itfaiye ekipleri jest yaparak 3 muhabbet kuşu hediye etti. Yangın, Yeni Sanayi Mahalle 1014 sokak üzerinde bulunan iki katlı bir apartmanın birinci katında 4 Kasım Pazartesi günü meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, ev sahipleri evde yokken henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Evden alevlerin yükseldiğini fark eden vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri yangına müdahale etti. Ekiplerin yoğun çalışmaları sonrasında alevler kontrol altına alınırken, tamamen yanan ev kullanılamaz hale geldi. Telef olan muhabbet kuşları için gözyaşlarına boğuldu Yangını haber alır almaz eve gelen anne ve kızı küle dönen evlerini görünce büyük şok yaşadı. Cemre isimli küçük kız evde besledikleri muhabbet kuşlarının yangından etkilenerek telef olduğunu öğrenince gözyaşlarına boğuldu. Cemre’yi teselli etmeye çalışan itfaiye ekipleri, küçük kıza muhabbet kuşu almak için söz verdi. Nazilli itfaiye ekipleri muhabbet kuşu hediye etti Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Nazilli İtfaiye Amirliği ekipleri Cemre’ye verdikleri sözü yerine getirmek için hızla harekete geçti. Aldıkları 3 adet muhabbet kuşunu küçük kıza teslim eden itfaiye ekipleri, Cemre’ye kuşları kendileri için beslemesini istedi. Yeni kuşlarına kavuşan Cemre’nin mutluluğu yüzüne yansırken, ailesi de itfaiye ekiplerine teşekkür etti.
Erzincan "81 İlde 81 Orman" projesinde Erzincan’da 50 bin fidan toprakla buluştu Türkiye İş Bankası’nın 100. yılı kapsamında, Orman Genel Müdürlüğü ve TEMA Vakfı iş birliğiyle yeniden hayata geçirilen "81 İlde 81 Orman" projesinin dikim törenlerinin bir yenisi Erzincan’da gerçekleşti. Projenin yeni aşamasıyla birlikte Erzincan’da 50 bin fidan toprakla buluştu. Türkiye’nin dört bir yanında orman varlığını artırmayı, çevre farkındalığını güçlendirmeyi ve birçok canlıya yaşam alanı sağlamayı hedefleyen 81 İlde 81 Orman Projesi, Türkiye İş Bankası’nın 100. yılında yeniden hayata geçirildi. İş Bankası, Orman Genel Müdürlüğü ve TEMA Vakfı iş birliğiyle ilk olarak 2008-2017 yılları arasında gerçekleştirilen projenin yeni aşamasının ikinci dikim töreni, Erzincan’da düzenlendi. Erzincan’ın Kemah ilçesindeki törene Kemah Kaymakamı Ökkeş Safa Türkoğlu, Kemah Belediye Başkanı Cevdet Bayram, Erzurum Orman Bölge Müdürü Oktay Ayatay, İş Bankası Erzurum Bölge Satış Müdürü Onur Zorlu ve TEMA Vakfı Orman ve Kırsal Kalkınma Bölüm Başkanı Ferhat Taze’nin yanı sıra Erzincanlı öğrenciler ve bölge halkı katıldı. Proje kapsamında, Kemah ilçesindeki Ayranpınar köyünde yer alan 50 hektarlık alanda 50 bin fidan toprakla buluştu. Projenin 2008-2012 yılları arasında gerçekleşen ilk aşamasında, 2008 yılında Erzincan’da Refahiye ilçesine 30 bin fidan dikimi yapılmıştı. Düzenli bakımı sağlanan alanda zamanla canlı yaşamı ve ekosistem gelişim gösterdi. Törende konuşma yapan İş Bankası Erzurum Bölge Satış Müdürü Onur Zorlu, “Sürdürülebilirlik odağında yürüttüğümüz çalışmalar arasında ağaçlandırma çok öncelikli bir yere sahip. Bugün Kemah’ta 50 hektarlık bir alana ekeceğimiz 50 bin fidanı temsilen ilk dikimleri sizlerle birlikte yapacağız. Kendi ellerimizle toprakla buluşturacağımız Toros sedirlerinin güzlü bir şekilde köklerinin büyüyeceğine, canlılar için yeni yaşam alanları oluşturacağına inanıyorum" dedi. Tema Vakfı Orman ve Kırsal Kalkınma Bölüm Başkanı Ferhat Taze ise yürütülen projenin Türkiye’de bir devlet kurumu, bir özel kuruluş ve bir sivil toplum kuruluşunun ortaklığında bugüne kadar yürütülen en büyük ağaçlandırma projesi olduğunu kaydetti. Taze, “Önce 15 ilde 400 bin fidan, takip eden yıllarda da mükerrer bir şekilde fidanlar dikerek 5 yılın sonunda 2 milyon 200 bin fidanı toprakla buluşturacağımız bir proje olacak" şeklinde konuştu. Erzurum Orman Bölge Müdürü Oktay Ayatay, etkinlikteki katılımcılara hitap ederek, “İş Bankası’nın 100. yılı olması münasebetiyle Orman Genel Müdürlüğümüz ile TEMA Vakfı işbirliğinde ‘81 İlde 81 Orman Projesi’ kapsamında fidan dikimi münasebetiyle sizlerle bir aradayız. Bunlar hep birlikte olan şeyler güzel şeyler. Tabi yapmış olduğumuz çalışmalarla ormanda toprağı bulunduğu yerde tutabilmek, geleceğe ve insanlığa nefes olmak amacıyla yapmış olduğumuz bir çalışmalardır" ifadelerine yer verdi. Kemah Kaymakamı Ökkeş Safa Türkoğlu ise konuşmasında ağaç dikmenin çok kutsal bir iş olduğunu belirterek, "Aynı burada da küçük minik kardeşlerimiz gibi bizde küçük fidanları bugün onlarla beraber toprakla buluşturacağız. O yüzden böyle projelere çok değer veriyoruz. Böyle değerli projelerin artmasını da gönülden diliyoruz, dua ediyoruz" şeklinde konuştu. Fidan dikimlerinin gerçekleştiği yerlerde flora ve faunanın ekolojik açıdan zenginleşmesini amaçlayan proje, Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleştirilecek dikim törenleriyle devam edecek. Proje boyunca Türkiye’nin 81 ilinde, 5 yıl içinde 2 milyon 200 bin fidan dikilmesi ve dikilen fidanların bakımının da 3 yıl boyunca düzenli olarak yapılması planlanıyor.
Elazığ Doç. Dr. Tartar: "Yabancı cisim aspirasyonu 1-3 yaş arası çocuklarda sık görülüyor" Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tugay Tartar, ağza koyulan herhangi bir maddenin nefes borusuna kaçması durumunun (yabancı cisim aspirasyonu) 1-3 yaş arası çocuklarda daha sık görüldüğünü belirtti. Tartar, yabancı isim aspirasyonundan kaçınmak için ailelerin ve çocuk bakıcılarının bu konuda eğitilmeleri gerektiğini vurguladı. Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı cisim aspirasyonu hakkında bilgiler verdi. Doç. Dr. Tugay Tartar, ağza koyulan herhangi bir maddenin nefes borusuna kaçması durumunun yabancı cisim aspirasyonu anlamına geldiğini, tüm dünyada sık görülen, acil müdahale gerektiren ve gecikildiği takdirde ölüme neden olabilen bir durum olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Tartar, çocukların yemek yeme eğitimi almamış olması, azı dişlerinin henüz tamamlanmamış olması, yine küçük yaştaki çocukların ellerine aldıkları her cismi ağzına götürmeleri ve ağızlarında herhangi bir cisim varken gülme, ağlama ve koşma eylemlerini yapmaları nedeniyle özellikle 1-3 yaş arası çocuklarda daha sık görüldüğünü vurguladı. Nefes borusuna en sık çekirdek, fındık, fıstık, ceviz, fasulye, nohut gibi yiyecek ve meyve çekirdeklerinin kaçtığını, bunların haricinde küçük oyuncak parçaları, kalem ucu, çengelli iğne ve özellikle türban takan gençlerde türban bağlama esnasında iğne ağzında iken konuşma, gülme eylemlerine bağlı olarak toplu iğnenin nefes borusuna kaçan cisimler arasında olduğunu dile getiren Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı isim aspirasyonunda nefesin ani olarak kesilmesinin, morarmanın, öksürüğün ve hırıltılı solunumun en sık görülen bulgular arasında olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Tartar yabancı cismin nefes borusuna kaçtığı esnada çocuğun yanında kimse yoksa ya da çocukta görülen ani bulgular kısa sürede düzelmişse kısaca aile fark edememişse yabancı cismin çocukların nefes borusunda aylarca kalabileceğini ve bu nedenle ebeveynlerin astım, tekrarlayan zatürre, geçmeyen öksürük, balgam ve nefes darlığı gibi şikâyetlerle sık sık doktora başvurabileceklerini vurguladı. Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı cisim aspirasyonuyla karşılaşıldığında bilinçsizce çocuğun boğazındaki yabancı cismi parmak ile çıkartmaya çalışılmaması gerektiğinin, bu yaklaşımın yabancı cismin daha da ileriye giderek hava yolunun tam tıkanmasına ve çocuğun hayati tehlike yaşamasına sebebiyet verebileceğinin altını çizerek bu tarz bir durumda temel yaşam desteği almış kişilerce uygun manevraların yapılması ve mümkün olan en kısa sürede çocuğun hastaneye ulaştırılmasının önem arz ettiğini ifade etti. Doç. Dr. Tartar, tanının hastada ifade edilen belirtilerle, fizik muayeneyle ve çekilen akciğer grafisiyle konulabileceğini, ancak bu hastaların yarısına yakınında akciğer grafisinin normal olabildiğini bu tarz bir durum yaşanması halinde bronkoskopi olarak adlandırılan, genel anestezi altında hastanın nefes borusunda ilerletilen ışıklı kamera sistemi ile hava yollarının incelenmesini sağlayan işlemin tanı ve tedavi amaçlı kullanılabildiğini ifade etti. Doç. Dr. Tartar, hava yollarındaki yabancı cismin erken dönemde çıkarılmasıyla belirtilerde hızlı bir düzelme sağlanabileceğinin ancak yabancı cismin uzun süre hava yollarında kalması durumunda ise akciğerde geri dönüşümsüz hasara neden olabileceğinin altını çizdi. "Yabancı cisim aspirasyonlarında en önemli tedavi yöntemi korunmadır" Doç. Dr. Tartar, yabancı isim aspirasyonundan kaçınmak için ailelerin ve çocuk bakıcılarının bu konuda eğitilmeleri gerektiğini, özellikle 3 yaşından küçük çocuklarda nefes borusuna kolay kaçabilecek olan üzüm ve havuç gibi besinlerin uygun şekilde hazırlanarak verilmesi gerektiğini, çocukların yemek yeme esnasında uygun şekilde çiğnemesi ve yutabilmesi için rahatsız edilmemesi, oyun oynanmaması, zıplatılmaması, güldürülmemesi ve koşmaması gerektiğini ifade ederek aynı zamanda fındık, fıstık, ceviz ve leblebi gibi besin maddelerinin 4-5 yaşından küçük çocuklara verilmemesi gerektiğini, çocukların yaşına uygun oyuncakların seçilmesi gerektiğini ve özellikle 3 yaşından küçük çocuklara küçük parçalı oyuncak verilmemesinin önemli olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Tugay Tartar, Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde yaklaşık 20 yıldan beri çocuklara bronkoskopi işlemi yapıldığını, yabancı cisim aspirasyonu nedeniyle Bingöl, Tunceli ve Muş gibi çevre illerden de hastaların kliniğe yönlendirildiklerini belirterek şu ana kadar toplamda 500’ün üzerinde hastaya bronkoskopi işlemi gerçekleştirildiğini, bronkoskopi işleminde Anestezi ve Çocuk Cerrahisi ekiplerinin ve teknik altyapının uyumlu olarak yönetilmesinin önemli olduğunu sözlerine ekledi.