POLİTİKA - 14 Nisan 2012 Cumartesi 19:24

BÜLENT ARINÇ`TAN ÇİFTE AÇILIŞ

A
A
A
BÜLENT ARINÇ`TAN ÇİFTE AÇILIŞ

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Yıldırım ilçesinde yapılan Huzur Sarayı ile Şükraniye Mahallesi`ndeki spor tesislerini hizmete açtı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Yıldırım Belediyesi`nin prestij projelerinden olan Huzur Sarayı`nı hizmete açtı. Yaşlılara hizmet verecek olan Millet Mahallesi`ndeki Huzur Sarayı`nın açılışı, mehter ve Erguvan Halk Dansları Topluluğu`nun gösterileriyle başladı.
Törende konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Huzur Sarayı`nın hayırlı olmasını temenni ederek, "Bursa`da tüm belediyelerimiz güzel hizmetlere imzalarını atıyor. Yıldırım Belediyesi ilçeye kazandırdığı hizmetlerle ilçeyi kalkındırmaya devam ediyor. Yaşlılarımız için yapılmış olan Huzur Sarayı içinde, hayatının son demlerini refah ve güzellik içinde yaşamak isteyenler huzur bulacaklardır. Projede emeği geçen ve hep ilkleri gerçekleştiren Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin ve ekibini tebrik
ediyorum" dedi.
"ÖRNEK PROJELERLE YILDIRIM GELİŞİYOR"
Bursa Valisi Şahabettin Harput, "Bursa gerek sanayi, gerek ekonomisi, gerekse icraatları ile Türkiye`nin önde gelen şehirlerinden biri. Böylesi önemli bir ilde yapılan çalışmalar önemli. Yıldırım Belediyesi, yapmış olduğu projelerle Yıldırım`ı geliştirirken, Bursa`ya da katma değer sağlamış oluyor. Başkan Keskin, güzel ve orijinal hizmetler yaparak Yıldırımlıların refah seviyesini yükseltiyor. 5 yıldızlı bir otel konforunda olan Huzur Sarayı ile yaşlılarımız kimseye muhtaç olmadan, burada hayatlarını
idame ettirecekler" diye konuştu.
"ÖRNEK TESİSİMİZ YILDIRIMLILARA HAYIRLI OLSUN"
Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin ise, yapılan örnek yatırımlarla ilçenin kalkındığını ifade ederek, "Maksadımız Yıldırım`ı her geçen gün daha geliştirmek ve ilerletmek. `Önce insan` felsefesiyle yaptığımız fiziki ve sosyal projelerimizle Yıldırım`ı değiştirmeye devam ediyoruz. Son olarak 7 mahallede 39 bin konutu yıkarak yerine 50 bin depreme dayanıklı yeni evler yapılacağını duyurduk. Kentsel dönüşümde rekora imza atarken elbette diğer sosyal projelerimizi de unutmuyoruz. İşte Huzur Sarayı da
Türkiye`ye örnek projelerimizden biri. Burada maddi imkanları yerinde olup, bakıma muhtaç yaşlılarımız için bir merkez yaptık. İçinde bulunan süit odaları, hobi bahçeleri, dede-nine-torun etüt merkezi, yaşlı iletişim merkezi, kafeteryası, spor odaları ile adeta bir yaşam kompleksi. Huzur Sarayı Bursa`mıza, Yıldırım`ımıza hayırlı, uğurlu olsun" diye konuştu.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe de, "Bursa`nın modern ve ulaşılabilir bir şehir olması büyük önem taşımaktadır. Yerel-genel el ele Bursa için çalışıyoruz. Görev ayrımı yapmadan Bursa`nın her türlü ihtiyacına eşit şekilde cevap verme hedefindeyiz" dedi.
Konuşmaların ardından Arınç, beraberindeki heyetle Huzur Sarayı`nı gezdi. Yaşlılarla sohbet eden Arınç, tesislerin çok güzel olduğunu söyledi.
Yıldırım Belediyesi tarafından Millet Mahallesi`nde yapımı kısa sürede tamamlanan Huzur Sarayı 2 bin metrekare alan üzerine kurulu. 5 yıldızlı otel konforunda hazırlanan Huzur Sarayı içinde 20 adet süit oda, kafeterya, hobi odaları, hobi bahçeleri, yemekhane, idare binası, kütüphane, jimnastik salonu, dede-nine torun etüt merkezi , yaşı iletişim merkezi ve tesis hizmet birimleri yer alıyor. Ayrıca Huzur Sarayı içinde doktor, hemşire ve hastabakıcısı ile sağlık hizmeti de verilecek.
SPOR TESİSLERİNİ AÇTI
Ardından Başbakan Yardımcısı, Büyükşehir Belediyesi tarafından Şükraniye Mahallesi`nde 900 bin liraya mal olan spor tesislerinin açılışına katıldı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa`nın merkezde 2 milyonu aşan nüfusu ile en büyük illerden biri olduğunu belirtirken, vatandaşların mutlu ve huzurlu bir hayat sürmeleri için başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm belediyelerin üzerine düşen görevleri en iyi şekilde yerine getirdiğini söyledi.
Bütün belediyelerin mahallelerde küçük bir yer bile bulsa orayı halkın dinlenebileceği, keyifli vakit geçirebileceği alanlara dönüştürdüğünü ifade eden Arınç, "Sosyal belediyecilik adına halkımızın mutlu ve huzurlu olması için belediyelerimiz ne gerekiyorsa yapıyor. Bize de onlara katkı vermek ve takdir etmek düşüyor. Bu tesisimiz de Şükraniye`deki gençlerimize hizmet verecek. Burada sporla tanışan çocuklarımız önemli başarılara imza atacak. İnşallah güzel günler görelim. Onların büyük başarılarına şahit
olalım" dedi.
Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönem ulaşım, turizm ve spor alanlarını öncelikli konular olarak belirlediklerini dile getiren Başkan Recep Altepe ise, raylı sistem yatırımları, yeni yollar ve kavşak düzenlemeleri ile ulaşımda önemli bir mesafe kat ettiklerini söyledi. Bursa`nın kişi başı raylı sistemde Türkiye genelinde ilk sırada olduğunu belirten Başkan Altepe, "İkinci hedefimiz turizmdi. Bu konuda da dağından sahillerine, kongre merkezinden tarihi miras çalışmalarına kadar yoğun bir çalışma
içindeyiz. Bir diğer hedefimiz spor da Türkiye`nin öncü kenti konumuna geldik. Büyükşehir Belediyespor Kulübü olarak lisanslı sporcu sayımız 6 bine ulaştı. Bayan voleybol takımımız birinci lige yükseldi. Daha şimdiden olimpiyatlara gidecek sporcularımız var. Tüm bu başarılar ancak tesisleşme ile oluyor. Bugüne kadar futbol sahası, kapalı spor salonu, tenis kortu, basketbol, voleybol sahası, yüzme havuzu, kay-kay pisti, su ve çim kayağı tesisi, gibi biten, başlayan ve ihalesi yapılan tesis sayımız 97`ye
ulaştı. Her branşın yapılabileceği tesisleri Bursa`ya kazandırmayı amaçlıyoruz. Şükraniye spor tesisleri de başta Şükraniye Spor Kulübü olmak üzere bölgedeki tüm amatör kulüplerimize hizmet verecek" diye konuştu.
Şükraniye Spor Kulübü Başkanı Cavit Aras da, mahallelerine kazandırılan tesis sebebiyle Başkan Altepe, Başbakan Yardımcısı Arınç ve Vali Şahabettin Harput`a plaket verdi. Konuşmaların ardından spor tesislerin açılış kurdelesi Başbakan Yardımcısı Arınç, Başkan Altepe ve protokol üyeleri tarafından kesildi.
(OSM-MŞ-OK-Y)n
Konuşmaların ardından A
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 2025 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” Bayraktar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bayraktar, Türkiye’nin enerji talebi artan, büyüyen bir ülke olduğunu söyleyerek, “Son yirmi yılda hem doğal gazla hem elektrikle talep neredeyse üç katına çıktı. Yıllık yaklaşık yüzde dört buçuğun üzerinde bir elektrik talebi artışı var. Dolayısıyla bizim öncelikli görevimiz bu artan talebi karşılayabilmek. Arz güvenliği bizim birinci öncelikli noktamız. İkinci husus elbette ki dışa bağımlılığımız. Burada rakamları ifade etmeme müsaade edin daha detaylı olarak. Türkiye 2022 yılında doğal gaza yaklaşık 44.6 milyar dolar ödedi. Petrol ve petrol ürünlerine 2022 yılında 40.4 milyar dolar para ödedi. Toplamda 2022 yılında LPG, kömür ithalatımızda bu rakam 96.5 milyar dolar oldu. Dolayısıyla bütün stratejimizi aslında ta 2002 yılından beri Türkiye’nin enerjideki dışa bağımlılığını düşürme üzerine kurgulamış durumdayız. Onun için Türkiye artan enerji talebini karşılarken aynı zamanda enerjide bu dışa bağımlılığını mutlaka bitirmesi gerekiyor. Politikalarımız bunun etrafında şekilleniyor. Elbette ki bir üçüncü zorluk hatta belki bütün bu ikisinin daha ilerisinde bir zorluk 2053 yılında üç net sıfır emisyon edip Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu Meclisimizin 2021 yılında Türkiye’yi iklim anlaşmasına taraf yaparak ortaya koyduğum Türkiye’nin iklim değişikliğine mücadele hedefleri” ifadelerini kullandı. Yeniköy Kemerköy termik santrallerinin katkısına ilişkin soruya Bayraktar, “Bunlar 7.9 terawat saat elektrik üretiyor. Ürettiler. Yılda üretiyorlar. Toplam Türkiye’deki üretimin yüzde iki buçuğunu biz bu iki santralden karşılıyoruz. Akbelen ormanları kapsamında sorulan bir soruydu bu. Bu enerjiyi biz doğal gazdan üretsek, ithal kaynaktan üretsek yaklaşık 1.6 milyar metreküplük bir doğal gaz ithal etmemiz gerekiyor. Yerli kaynak yerine işte size bir cari açık kaynağı daha oluşmuş oluyor. Bunun yaklaşık bedeli yıllık 700 milyon dolar oluyor. Dolayısıyla bizim mutlaka yerli kaynaklarımızı çevreyle uyumlu bir şekilde devreye almamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yenilenebilir kaynaklar bizim göz bebeğimiz, en çok ehemmiyet verdiğimiz ve özellikle vurgulamak istediğim nokta bugünün bence çok çok önemli çıktılarından bir tanesi. Türkiye bugün konutlarında kullandığı elektriğin tamamının sadece rüzgar ve güneş enerjisinden üretilir hale gelmiş durumda. Bunu sadece geçtiğimiz 14-15 yılda yaptı. Sıfır olan rüzgar neredeyse sıfır olan rüzgarı tamamen sıfır olan güneşi 2012 güneş kurulu gücümüz sıfır. Geçtiğimiz 10-14 yıl içerisinde 31 bin megavatın üzerine çıkardık. Bu yılda yaklaşık 2 bin 500-2 bin 700 megavatlık bir kurulu güçler. Biz bunu yaparken diyoruz ki mutlaka bu otuz bin megavatı 2035’te 120 bin megavatı götürmeliyiz ki Türkiye iklim hedeflerine, Türkiye dışa bağımlılığını mutlaka bu şekilde azalsın.” Nükleer enerjinin Türkiye’nin 70 yıllık rüyası olduğunu söyleyen Bayraktar, “1955 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilk aslında nükleerle ilgili adım atıyor ve Amerika Birleşik Devletleri’yle bir sivil sahada nükleerin kurulmasıyla alakalı bir anlaşma imzalıyor. Resmi gazetede 1956’da bu yayınlanıyor. Türkiye 1956 Atom Enerjisi Komisyonunu kuruyor. Türkiye’de 1957 yılında da Uluslararası Atom Enerjisi üye oluyor. Aynı tarihte Güney Kore’de üye oluyor. 1962 ilk araştırma reaktörü işletmeye alınıyor. 1965 enerji ilk kez beş yıllık kalkınma planımızda yer alıyor. 1976’da Akkuyu nükleer saha olarak tespit ediliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından. Biz Akkuyu’yu nükleer saha tespit ettiğimiz yıl Güney Kore ilk nükleer reaktörünü devreye alıyor. 2015’te uçak krizi, ondan sonraki yaşanan süreçler darbe gelişimleri. 2018 yılına geldiğimizde Akkuyu’ya biz ilk lisansı verdik ve orada çalışmalar başladı. Şu anda ilk reaktörün çalışmaları da devam ediyor. Birinci üretenin kubbesi de kapatılmış durumda. Ama nükleersiz Türkiye’nin kalıcı uzun soluklu temiz enerjiye erişme şansı yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz o 31 ülke yani Birleşmiş Milletler iklim değişikliğiyle mücadele anlamındaki en önemli toplantıda ortaya konan deklarasyon geçen sene Dubai, bu sene Bakü’de. Bakın bunların arasında öyle çok kaydedilen ülkeler yok diye ifade edildi. Ben size ifade edeyim. Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Japonya, Kore, Hollanda, Polonya, Slovakya, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu ülkelerden bazıları. Dolayısıyla bütün bu ülkeler ülke mutlaka küresel ısınmayla mücadelede bizim nükleersiz bu işi başaramayacağımızı ifade ediyorlar. Dolayısıyla biz de Türkiye olarak diyoruz ki biz Akkuyu’nun yanında Sinop’ta, Trakya’da üç tane konvansiyonel büyük santrale ihtiyacımız var. Yaklaşık on iki reaktöre ihtiyacımız var. Küçük modüle reaktörleri, SMR’lara da ihtiyaç var. Bugün özellikle dünyada gelişen trendler, yapay zeka, büyük data, büyük bir elektrik ihtiyacını beraberinde getiriyor. Bakın son dönemdeki gelişmeler. Google, SMR geliştirici bir şirkette elektrik satın alma anlaşması yaptığına çıkıyor. Microsoft yine bir anlaşma yapıyor Amerika’da. Three Mile Island ki burada 1979 beri kapalı olan bir kaza nedeniyle kapalı olan bir reaktördeki nükleer santral tekrar devriye alınıyor ve oradan yirmi yıllık bir alım anlaşması yapılıyor. Dolayısıyla biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” BOTAŞ’ın ödenmemiş faturası olmadığını belirten Bakan Bayraktar, “BOTAŞ’ı özelleştirmeyi düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Afrika Uluslar Kupası elemelerinde Fas’tan gövde gösterisi Fas Milli Takımı, 2025 Afrika Uluslar Kupası Elemeleri’nde Lesotho’yu 7-0 mağlup ederek grubu 6’da 6 yaparak tamamladı. Fenerbahçe’nin forveti Youssef En-Nesyri de sonradan girdiği mücadelede 1 gol kaydetti. 2025 Afrika Uluslar Kupası Elemeleri B Grubu’nda lider Fas, grubun son maçında Lesotho’yu konuk etti. Fas’ta Fenerbahçeli futbolculardan Sofyan Amrabat ilk 11’de sahaya çıkarken, Youssef En-Nesyri ise yedek başladı. Ev sahibi 5. dakikada Brahim Diaz ile 1-0 öne geçerken oyun üstünlüğünü tamamen eline aldı. Fas, müsabakanın ilk yarısını Brahim Diaz’ın 3, Soufiane Rahimi’nin 2 golüyle 5-0 üstün tamamladı. Maçta hat-trick yaparak yıldızlaşan Brahim Diaz, 62. dakikada yerini Ayoub El Kaabi’ye bıraktı. Youssef En-Nesyri ise Soufiane Rahimi’nin yerine girdi. En-Nesyri oyuna girdikten 5 dakika sonra şık bir kafa golüyle farkı 6’ya çıkardı. 70. dakikada ise Sofyan Amrabat’ın uzun pasında Ismael Saibari skoru 7-0’a getiren golü kaydetti. Karşılaşmanın kalan bölümünde başka gol olmadı ve Fas 7-0’lık galibiyet elde etti. Walid Regragui’nin öğrencileri grubun 6. karşılaşmasında da sahadan galibiyetle ayrılarak puanını 18’e yükseltti. Elemelerin en golcü takımı B Grubu’nda Gabon, Lesotho ve Orta Afrika Cumhuriyeti ile mücadele eden Fas, rakip filelere 26 gol gönderirken kalesinde sadece 2 gol gördü. Kırmızı-yeşillilerde gol yükünü Real Madridli futbolcu Brahim Diaz çekti. Diaz forma giydiği 4 maçta da gol sevinci yaşarken, ülkesi adına 7 gol kaydetti. Fenerbahçe’nin forveti Youssef En-Nesyri ile Soufiane Rahimi 3’er gollük katkı sağlarken, Galatasaraylı Hakim Ziyech ile Ismael Saibari 2’şer gole imza attı. 2025 Afrika Uluslar Kupası 21 Aralık 2025 – 18 Ocak 2026 tarihleri arasında Fas’ın ev sahipliğinde düzenlenecek.