GÜNDEM - 06 Ocak 2024 Cumartesi 13:35

Bolu’nun doğa harikasında insan faaliyetleri doğal dengeyi bozuyor

A
A
A
Bolu’nun doğa harikasında insan faaliyetleri doğal dengeyi bozuyor

Türkiye’nin dört bir yanından ziyaretçileri ağırlayan Bolu’nun doğa harikası Yedigöller Milli Parkı’nda insanların doğaya etkisiyle ilgili bilimsel çalışma yapıldı. Yapılan araştırmada, mutlak korumaya alınmış doğal alanlarda insan eyleminden kaynaklanan tehlikelerin arttığı ve doğada tahribatların görüldüğü ifade edildi.


Bolu’nun doğa harikası Yedigöller Milli Parkı’nda, Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi’nden Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu, Prof. Dr. Necmi Aksoy, Doç. Dr. Engin Eroğlu, Dr. Öğr. Üyesi Nihan Koçer ve Dr. Öğr. Üyesi Neval Güneş Özkan, insanların doğaya etkisiyle ilgili 2 yıllık çalışma yaptı. 5 akademisyen tarafından 2 yıl süren çalışmaların ardından Yedigöller’e gelen yoğun tatilci sayısının milli parkın eşsiz doğasını olumsuz etkilediğini ortaya koydu.


5 akademisyen tarafından Yedigöller ile ilgili hazırlanan bilimsel makalede "Doğa, kamp, eğlence aktivitelerin artması, son 10-15 yılda konaklama amaçlı çok sayıda bungalovun yapılması, milli park girişine kadar asfalt yol ve göller korumaya ayrılmış alanda ise taş kaplamalı yolların yapılması ile günlük ziyaretçi sayısının artması, alanda insan eylemi tehlikelerini arttırmıştır. Hassas bir habitat olan sucul toplum başta olmak üzere çamur, su ihtiyacı duyan bitkiler ve orman toplumu ve habitatlarında büyük bozulmalar ve tahribatların oluştuğu görülmüştür. Tahrip olmuş alanlarda acilen çevreyle ilgili yenilemeye gidilmelidir” ifadelerine yer verildi.



“Balıkçılık ve kampçılık sulak yaşamın bozulmasını arttırmaktadır”


Yaz aylarında kampçılık ve balıkçılık gibi aktivitelerin sulak yaşamı bozduğu ifade edilen makalede, “Özellikle yaz aylarında, deniz dili otunun saf ve baskın olarak artması, Yedigöller’de bulunan Büyükgöl, Deringöl ve Nazlıgöl’de mevsimsel kaynaklı olarak göl yüzeyinde su akışını azaltarak, çökel oluşumuna ve parçacık birikimine neden olmaktadır. Yaz aylarında başta balıkçılık ve kampçılık olmak üzere aktivitelerin artması bu aylarda alanda sulak yaşamın bozulmasını arttırmaktadır. Sulak yaşamın bozulmasındaki artış da gölün su kalitesinin bozulmasına ve yaygın bitki kompozisyonunun değişmesine neden olmaktadır. Su döngüsü ile birlikte eğlence aktivitelerin taşıma kapasitesine göre yeniden planlanması gerekmektedir” denildi.



Bolu’nun doğa harikasında insan faaliyetleri doğal dengeyi bozuyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Diş Hekimi Simge Akın: “Vücut sağlığı ağızda başlar” Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi Diş Hekimi Simge Akın, Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası’nda, ağız ve diş sağlığının genel sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Vücut sağlığının ağızda başladığını vurgulayan Akın, ağız ve diş sağlığının vücut sağlığını doğrudan etkilediğini bildirdi. Ülkemizde 22 Kasım “Dünya Diş Hekimleri Günü”, bu tarihi içine alan haftada “Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası” olarak kutlanıyor. Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi Diş Hekimi Simge Akın, toplumun ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlenmesine katkı sağlamak amacıyla açıklamalarda bulundu. Vücut sağlığının ağızda başladığını, ağız ve diş sağlığının vücut sağlığını doğrudan etkilediğini vurgulayan Akın, “Yılda 2 kez mutlaka diş hekimi kontrolüne gidilmelidir. Dişler sabah kahvaltıdan sonra ve gece uyumadan önce günde en az iki kere olmak üzere 2-3 dakika boyunca fırçalanmalıdır. Ağız ve diş sağlığında etkili diş fırçalama çok önemlidir” dedi. Diş fırçalama yöntemleri Etkili diş fırçalama yöntemlerini anlatan Diş Hekimi Akın, “Diş fırçası 45 derece açıyla diş ve diş etinin birleştiği noktaya yerleştirilir. Dişler her zaman diş etinden dişe doğru gelecek şekilde süpürme hareketiyle fırçalanmalıdır. Dişlerin her yüzeyinin fırçalanması çok önemlidir. Ön yüzeyler, arka yüzeyler olmak üzere tüm yüzeyler fırçalanmalıdır. Ardından dilin üst yüzeyini de aynı süpürme hareketi ile fırçalamalıyız. Diş fırçası 3 ayda bir mutlaka yenilenmelidir” diye konuştu. “Günde bir kez diş ipi” Ağız ve diş sağlığında dikkat edilmesi gereken bir başka hususunda diş ipi kullanımı olduğuna dikkat çeken Akın, günde bir kez gece uyumadan önce dişlerimizi fırçaladıktan sonra diş aralarını temizlemek için mutlaka diş ipi kullanılmalıdır. Çünkü diş aralarını temizlemede tek başına diş fırçası yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle diş ipi kullanılması çok büyük önem taşımaktadır” dedi. “Beslenme çok önemli” Ağız ve diş sağlığının korunmasında beslenme şeklinin büyük önem taşıdığına da vurgu yaparak şu bilgileri paylaştı; “Yüksek oranda şeker içeren besinlerden kaçınılmalı. Gazlı ve şekerli içecekler tüketilmemelidir. Çay ve kahve tüketimi sınırlı olmalıdır. Taze sebze ve meyveler, et, balık, yumurta, baklagiller, beslenme düzeninde mutlaka yer almalı ve bol bol su tüketilmelidir.” Bebeklerde ağız ve diş sağlığı Bebeklerde diş sağlığı konusuna da değinen Diş Hekimi Akın, “Ağız ve diş sağlığının korunması küçük yaşta başlar. Küçük yaştan itibaren 6 ayda bir düzenli diş hekimi kontrolü yapılmalı, günde minimum 2 sefer diş fırçalanmalı, süt dişleri düşüp daimi dişlerin hepsi tamamlandıktan sonra düzenli diş ipi kullanımı büyük önem taşımaktadır. 3 yaşından itibaren mutlaka içinde flor bulunan diş macunu kullanılmalıdır. Flor diş çürüklerinin önlenmesinde çok önemlidir. Bebeklerde mutlaka emzik ve biberon kullanımından da kaçınılmalıdır. Ağız ve diş bakımı alışkanlığı küçüklükten başlar. Anne ve babalar çocuklarına küçük yaştan itibaren örnek olmalıdır. Çocuklara, ağız ve diş hijyenini kendi sağlayacak yaşa gelene kadar mutlaka yardım edilmelidir” dedi.
Kayseri Kayseri kavurması tescillendi Kayseri’nin yöresel ürünlerinin Kayseri kavurması coğrafi işaret tescili ile koruma altına alınırken, Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Recep Bağlamış; “Kayseri’nin yöresel ürünlerinin tamamına tescil belgesi almak için gayret içerisindeyiz” dedi. Pastırması, mantısı ve sucuğu ile meşhur Kayseri’de, yöresel ürünlerden olan Kayseri kavurması da coğrafi işaret alarak koruma altına alındı. Kayseri Ticaret Borsası’nın girişimleri ile coğrafi işaret alan Kayseri kavurması lezzetiyle de ön plana çıkıyor. İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunan Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Recep Bağlamış, “Biz Kayseri Ticaret Borsası olarak Kayseri’deki bütün yöresel ürünlerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Kayseri kavurması için coğrafi işaret aldık. Yakın zamanda da Yeşilhisar ay çekirdeği ile ilgili müracaatımız olmuştu. İnşallah ay çekirdeği ile ilgili de tescil belgemizi alacağız. Şehrimize hayırlı ve uğurlu olsun. Biz her zaman üreticimizin yanındayız. Şehrimizdeki bütün yöresel ürünler noktasında da Kayseri Ticaret Borsası olarak çalışmalarımız var. Memnuniyetimizi ifade etmek istiyorum. Şehrimize tekrardan hayırlı ve uğurlu olsun” ifadelerini kullandı. Bağlamış, “Bütün farklı illerde bu ürünlere benzer üretim yapılabiliyor. Ancak tescilli olduğu zaman o ürünün bölgeye özel olduğu kanıtlanıyor. Bunun memnuniyeti var. Zaten Kayseri pastırması, kavurması, mantısı ve Türkiye genelinde hem meşhur hem de en iyi üretim Kayseri’de yapılıyor. Bunu da tescil belgeleri ile ifade etmeye çalışıyoruz. İnşallah Kayseri’nin yöresel ürünlerinin tamamına da tescil belgesi almak için gayret içerisindeyiz” diye konuştu.