GÜNDEM - 29 Ekim 2023 Pazar 14:46

Çamura elleriyle şekil veren kentin son tandır ustası meslekte 45 yılı geride bıraktı

A
A
A
Çamura elleriyle şekil veren kentin son tandır ustası meslekte 45 yılı geride bıraktı

Bayburt’ta yaşayan ve kentin son tandır ustası olan 55 yaşındaki Recai Purutoğlu, babasından öğrendiği ve dede yadigarı mesleğini yaşatmak için 45 yıldır aşkla, yorulmadan, bıkmadan çamura şekil veriyor.


Babasının yanında yetişen ve çocuk yaşlarda mesleği öğrenen Purutoğlu, meslekte 45 yılı geride bıraktı. Purutoğlu, geçmişte insanların günlük yaşamında önemli yeri olan ancak yeni teknolojilerle kullanımı azalan tandır yapımını, babasının vasiyeti üzerine devam ettiriyor.


8 asrı aşkın atölyesinde geleneksel usullerle yaptığı ve geçmişin izlerini taşıyan tandırlar, sayıları az olsa da Türkiye’deki bazı illerin yanı sıra yurt dışından da alıcı buluyor.


2020 yılında kentte ve Türkiye’de yılın ahisi seçilen Purutoğlu, ahilikle ilgili bilgiler vererek atölyesinin tarihinden bahsetti. Mütevazı atölyesinin 8-9 asra dayanan bir mazisi olduğunu söyleyen Purutoğlu, "Öncelikle gelmiş olduğunuz bu atölye Anadolu Selçuklu Devleti tarafından kurulmuş bir ahi ocağı. 1200’lü yıllarda kurulmuş, o günden bugüne kadar faaliyetini savaşlar hariç aksatmadan yürüten bir yer. Aynı zamanda ahilik teşkilatının en erken kurulduğu yerlerden biri ve burası ayrıca ahi ocağı. 8-9 asırlık bir geçmişe sahip" şeklinde konuştu.


Ata yadigarı olan atölyede geçmiş yıllarda tandır, çanak-çömlek ve tuğlanın yanında çini gibi birçok el üretimi işlerin yapıldığını ifade eden Purutoğlu, "Burada dönemin çinicilik, çömlekçilik, purutçuluk gibi zamanın şartlarına göre meslekler yapılmış. Gün gelmiş ağırlık sadece çanak çömleğe verilmiş, gün gelmiş talep olmuş Erzincan’dan, Erzurum’dan, Samsun’dan bölge memleketlerden siparişler gelmiş. Gün gelmiş çinicilik yapılmış burada, yine aynı şekilde bölgeye hitap etmiş bu müessese. Gün gelmiş burası puruthane olarak kullanılmış. Burada tuğla, kiremit, kireç üretilmiş. Bayburtlu da son olarak burayı öyle bilir. Tuğlanın, kiremidin, kirecin, tandırın, küpün ve güvecin üretildiği yer diye akıllarda kaldı" ifadelerini kullandı.


"Anadolu’nun ilk fabrikası"


Dedelerinden kalan atölyenin yüzyıldır varlığını sürdürdüğünü, mesleğin ise dededen toruna kuşaktan kuşağa aktarıldığını sözlerine ekleyen Purutoğlu, şu an sadece tandır yaptıklarını belirtti. Geçmiş dönemlerde atölyede 400-500 kişinin birden çalıştığını vurgulayan Purutoğlu, "Öyle zaman olmuş ki bize anlatılan burada 400-500 kişi çalışmış. Anadolu’nun ilk fabrikası aynı zamanda. 30 kuşağı geçkin bir mazisi var, bizim aile tarafından devam eden bir iş. Burada yaklaşık 500 kişi de istihdam edilmiş, hepsi burada çalışmamış toprak yapan ayrı, dağda toprak çıkaran, odununu taşıyanlar, taşı dağdan söküp getirenler derken 500 kişiye tekamül eden bir çalışma da gerçekleşmiş burada" sözlerini kullandı.


Dedelerinden kalan atölyenin yüzyıldır varlığını sürdürdüğünü, mesleğin ise dededen toruna kuşaktan kuşağa aktarıldığını sözlerine ekleyen Purutoğlu, şu an sadece tandır yaptıklarını belirtti.


"Maziden aldığımız bayrağı, atiye ulaştırmak istiyoruz"


Atölyeyi yaşayan müzeye çevirerek gelecek nesillere aktarma düşüncesinin olduğunu kaydeden Purutoğlu, "Dedelerimizden aldığımız bayrağı, yani şöyle diyelim eskilerin tabiriyle maziden aldığımız bayrağı, atiye ulaştırmak istiyoruz. Bunları da yapmayı canı gönülden istiyoruz. Küpüydü, güveciydi, çanağıydı, çömleğiydi bunları da imal etmek istiyoruz. Burayı hatta biz derleme müze değil de yaşayan müze yapmak istiyoruz. Çarkıyla, tornalarıyla, fırınlarıyla yapmayı tasarlıyoruz. Bunu da yeni nesile ulaştırmak istiyoruz. Burası adeta kendi başına bir okul diyebiliriz. İnşallah Allah bize fırsat verir, bunları yapabiliriz" diyerek konuştu.


Öte yandan Purutoğlu, tandır yapımında kullanılan toprağın özel olduğunu ve Bayburt’un bazı köylerinden bu toprağı temin ettiğini anlattı. Çeşitli aşamalardan geçerek tamamen geleneksel yöntemlerle ve el emeğiyle yapılan bir tandırın 4 ila 6 günde ancak tamamlanabildiğini aktardı.



Çamura elleriyle şekil veren kentin son tandır ustası meslekte 45 yılı geride bıraktı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Vincenzo Montella: "Oyuncularımız geliştikçe daha güçlü olacağız" A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Vincenzo Montella, mart ayında Uluslar A Ligi için play-off oynayacaklarını hatırlatarak, "Hedefimiz A Ligi’ne çıkmak. Dünya Kupası hedefimiz de var. Bu süreçte gelişmeye devam edecek oyuncularımız da var, onlar geliştikçe biz daha güçlü olacağız" dedi. UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup 6. ve son maçında deplasmanda Karadağ ile karşılaşan A Milli Futbol Takımı sahadan 3-1 mağlup ayrıldı. Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulunan Teknik Direktör Vincenzo Montella, "Futbolun az oynandığı bir futbol maçı oldu. Saha zemini gerçekten bu seviyede oynanmayacak kadar kötüydü. Bu seviyede bu şartlarda oynadığınızda alışılmışın dışında bir maç oluyor. Futbolcularımız sonuna kadar mücadele ettiler ama biz daha teknik kapasitesi yüksek olan bir takımız, onlar kadar fiziksel bir takım olmadığımız için bunu sahada skorla ödedik" ifadelerini kullandı. "Oyuncularımız geliştikçe daha güçlü olacağız" Vincenzo Montella, geleceği ile ilgili sorulan soruya, "Son senemizle alakalı mutluluk ve gurur duyuyorum. Yaptığımız yolculukla alakalı bunu söyleyebilirim. Bugün alıştığımız tekniği sergileyemedik, saha şartlarından dolayı. Bundan dolayı böyle bir sonuç ortaya çıktı. Mart ayında play-off oynayacağız, hedefimiz A Ligi’ne çıkmak, Dünya Kupası hedefimiz de var. Bu süreçte gelişmeye devam edecek oyuncularımız da var, onlar geliştikçe biz daha güçlü olacağız" yanıtını verdi. "Bugün futbol maçı sahada yoktu" Montella, son iki maçta kaybedilen puanlarla liderliğin kaçtığının hatırlatılması üzerine, "Galler maçı bizim şu ana kadar belki de en iyi oynadığımız maçlardan biriydi. Topa sahipken, değilken, bulduğumuz pozisyonlar vardı, sadece gol atamadık. Belki de şu ana kadar oynadığımız en iyi maçtı. Bugün futbol maçı sahada yoktu. Saha zemini şartları alışılmışın dışında, rakip de her şutta gol attı. Biz belki en kırılma anlarında bile gole yaklaşamadık. Oluşturduğumuz pozisyonlara rağmen gol atamadık, alışılmışın dışında bir maç oldu. Takımımla bugün daha fazla gurur duyuyorum. Sonuna kadar mücadele verdiler, tabii ki üzüntülüyüz, istediğimiz sonuç bu değildi. Daha farklı bir skor için sahaya çıkmıştık ama mart ayına kadar gelişime açık futbolculara sahibiz, onlar geliştikçe daha iyi olacağız" değerlendirmesinde bulundu. "Fiziksel gücü yüksek oyuncular tercih etseydik, alışılmışın dışına çıkardık" Karadağ karşısında oyuncu tercihleriyle ilgili de konuşan İtalyan çalıştırıcı, "Samet’te sıkıntı yoktu, kurgusal anlamda oyun kurmakta bir sol ayaklıya ihtiyaç duyduğumuz için Emirhan’ı tercih ettik. Metotlarımızın çoğu tekniğe dayalı, oyun kurgularımız da teknik kapasiteye dayalı. Bugün daha çok fiziksel gücü yüksek oyuncular tercih etseydik, görüntümüz alışılmışın dışına çıkan bir görüntü olurdu. O yüzden tercihlerimiz bu yöndeydi. Sadece fiziksel olarak başlasaydık ve kaybetseydik soru da aynı olurdu. Ama futbol böyle" dedi. "Rakip önemli değil" A Ligi play-off’undaki muhtemel rakipler Macaristan, Sırbistan, Belçika ve İskoçya hakkında gelen bir soru üzerine Montella şöyle konuştu: "Rakip önemli değil, sadece bir mağlubiyetten sonra heyecanımızı, dengemizi, isteğimizi, ruhumuzu ve milletimizin sevgisini kaybetmemiz gerekiyor. Futbolda bunlar çok önemli dengeler. Rakip fark etmiyor, biz kendi futbolumuzu oynamaya devam edeceğiz." "Çok iyi bir futbolcu grubuna sahibiz" Vincenzo Montella, Hakan Çalhanoğlu’nun eksikliğini hissettiklerini belirtirken, "Hırvatistan’da bugünkü 11’e oranla kaç tane futbolcu sahada vardı? Futbolda ön görülemeyen sakatlıklar, fiziksel düşüşler olabiliyor. Milli takım hocalığını yapmak bu tarz olaylardan dolayı zordur, her zaman en iyisini yapmaya çalışırsınız. Milli takımla alakalı şunu söyleyebilirim, gelişmeye mahkum bir jenerasyonumuz var. Gelişecekler, zaten çok iyi bir futbolcu grubuna sahibiz, ben gelmeden önce B Ligi’ne çıkmıştık, biz de çok özel bir yolculuk yaptık, gelişmeye ve büyümeye devam ediyoruz. O yüzden elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Bazen çok sevdiğimiz için çok fazla acele ederiz, dikkatli olmamız gerek, sabırlı bir şekilde adım adım ilerlememiz gerek" diyerek sözlerini noktaladı.
İstanbul Esenyurt’ta kardeş cinayeti: Önce kardeşini öldürdü, ardından çocuklarıyla kendini eve kilitledi İstanbul Esenyurt’ta sokak ortasında tartıştığı kardeşini silahla vurarak öldüren adam, çocuklarıyla birlikte kendini eve kilitledi. Özel harekat ve polis ekiplerinin çalışmaları sonucu ikna edilen adam, silahını poşete koyup ip ile sarkıtarak teslim oldu. Şahıs gözaltına alınırken operasyon anları kameraya yansıdı. Olay, saat 22.30 sıralarında İstanbul Esenyurt Sultaniye Mahallesi 641. Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, psikolojik sorunları olduğu öğrenilen İlhan Sapil (43), kardeşi Barış Sapil ile (40) tartışma yaşadı. Kısa sürede tartışma büyürken ağabey İlhan Sapil, yanında bulunan silahla kardeşine defalarca ateş etti. Açtığı ateş sonrası İlhan Sapil, silahla birlikte aynı sokakta bulunan evine kaçarak çocuklarıyla birlikte kendini eve kilitledi. İhbar üzerine sokağa çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Vücudunda 4 adet silah yarası bulunan ve ağır yaralanan Barış Sapil, ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırılırken yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Silahıyla birlikte teslim oldu Yaşadığı 4 katlı binanın üçüncü katında bulunan dairesinde kendini çocukları ile birlikte eve kilitleyen İlhan Sapil, teslim olmayı reddederken sokağa özel harekat ekipleri sevk edildi. Emniyet güçleri sokakta geniş güvenlik önlemleri aldı. Ekiplerin çalışmaları sonunda teslim olmaya ikna olan Sapil, silahını bir poşete bağlayıp ip ile aşağı göndererek polis ekiplerine teslim etti. Özel harekat ekiplerinin müdahalesi sonrası Sapil, gözaltına alınarak karakola götürüldü. Olay yeri inceleme ekipleri ise sokağa gelerek çalışma yaptı.
İstanbul Milliler, A Ligi için play-off oynayacak UEFA Uluslar Ligi’nde Karadağ’a deplasmanda 3-1 mağlup olan A Milli Futbol Takımı, grubu 11 puanla 2. tamamladı. Milliler, A Ligi’nde mücadele etmek için play-off oynayacak. A Milli Futbol Takımı, UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup 6. ve son maçında deplasmanda Karadağ’a 3-1 mağlup oldu. Ay-yıldızlılar, Uluslar B Ligi’nde Galler, İzlanda ve Karadağ ile mücadele ederken 3 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet yaşadı. Grupta 11 puan toplayan milliler, rakip fileleri 9 kez havalandırırken, kalesinde 6 gole engel olamadı. A Ligi’nde oynama şansını zora soktu Türkiye’nin 2026-2027 sezonunda düzenlenecek organizasyonun A Ligi’nde mücadele etme şansını play-off belirleyecek. İlk olarak 2018 yılında oynanmaya başlanan Uluslar Ligi’nde A Milli Futbol Takımı, B Ligi’nde Rusya ve İsveç ile mücadele ettiği grupta 3 puan topladı. Ay-yıldızlılar 2020-2021 sezonunda B Ligi’nde Macaristan, Rusya ve Sırbistan ile eşleşti. Grupta 1 galibiyet, 3 beraberlik ve 2 mağlubiyet alarak son sırada yer aldı ve C Ligi’ne düştü. Millilerin 2022-2023 sezonu C Ligi’nde rakipleri Lüksemburg, Litvanya ve Faroe Adaları oldu. Ay-yıldızlılar 4 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 yenilgi alarak 13 puan toplayarak gruptan yükseldi. Bu sezon da 3. kez B Ligi’nde oynayan Türkiye, 11 puanla grubu 2. tamamladı. Son haftaya lider giren ve A Ligi’nde oynama hesapları yapan Montella’nın öğrencileri aldığı tek yenilgiyle şansını zora soktu. Milliler, A Ligi’nde grubunu 3. sırada tamamlayan İskoçya, Belçika, Macaristan, Sırbistan takımlarından biriyle play-off’ta karşılaşacak. UEFA Uluslar Ligi eleme turu ve play-off kura çekimi, İsviçre’nin Nyon kentinde 22 Kasım Cuma günü gerçekleştirilecek. Çift maç eleme usulüne göre yapılacak play-off maçları mart ayında oynanacak. Millilerin gol dağılımı Millilerin turnuvada gol yükünü 5 futbolcu çekti. Kerem Aktürkoğlu, 4 golle Ay-yıldızlıların en golcü oyuncusu oldu. 26 yaşındaki futbolcu İzlanda ile oynanan karşılaşmaların birinde hat-trick yaparken, diğer maçta 1 gol kaydetti. Sakatlığı nedeniyle son 2 karşılaşmada kadroda olmayan İrfan Can Kahveci ise Karadağ ve İzlanda filelerini havalandırarak 2 gole imza attı. Kaptan Hakan Çalhanoğlu, Arda Güler ve Kenan Yıldız da birer gollük katkı sağladı.