GÜNDEM - 27 Mayıs 2024 Pazartesi 04:05

Büyükbaş kurbanlıkta geçen yılın tavan fiyatı bu yıl taban fiyat oldu

A
A
A
Büyükbaş kurbanlıkta geçen yılın tavan fiyatı bu yıl taban fiyat oldu

Bayburt’ta besicilik yapan Salih Kaya, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi büyükbaş piyasası hakkında bilgi verdi.


Kurban Bayramı’na bir aydan daha az bir süre kalırken hayvan besiciliği yapan üreticilerin yoğunluğu başladı. Satışlara başlayan büyükbaş besicisi Salih Kaya, geçtiğimiz yıl en pahalı kurbanlığı 100 bin liraya sattığını belirtirken bu yıl en ucuzun 100 bin lira olduğunu belirtti. Özellikle yem girdilerinin artışının fiyatlarını etkilediğini belirten Kaya, 7 ortak olarak alınan büyükbaş kurbanlığın kişi başına maliyeti minimum 15 bin maksimum ise 25 bin TL olduğunu belirtti.


Kurbanlık seçecek vatandaşlara da tavsiyelerde de bulunan tecrübeli, alışverişi tanıdıkları esnaflardan yapmalarını söyledi. Kurbanlık seçilen hayvanın sağlıklı görünmesinin çok önemli olduğunu söylen Kaya, hayvanın ibadeti gerçekleştirecek kişinin gönlüne ve gözüne hoş gelmesi gerektiğini belirtti.


“En ucuz kurbanlık 100 bin lira”


Kurbanlık piyasasını geçtiğimiz yıla göre kıyaslayan Salih Kaya, yüzde 50’lik bir artışın fiyatlarda gözlemlendiğinin altını çizdi. Yaklaşan Kurban Bayramı’ndan dolayı piyasa hakkında besici Kaya, “Kurbanlıklarımız hazır, satışlar başladı. Her şeyde olduğu gibi kurbanlıklarda bu sene enflasyona yetişemiyor. Bu sene kurbanlık fiyatları her seneye göre yüzde 50 daha arttı. Hepsinin aşısı, bakımları, bütün veteriner bakımları yapıldı. Kulak küpesinde hiçbir sıkıntı yok, hepsi veteriner kontrolünde. Yeni hayvanları satmadan seneye olacak kurbanlıkları almaya başlıyoruz. Sistemin dönebilmesi için biz bu hayvanları satmayı bekleyip buradan gelen parayla hayvan almaya çalışırsak yetişemiyoruz. Biz bunu satmadan diğerini almamız lazım. Yetiştirmek için buzağılıktan çıkmış, 8-10 aylık hayvanları alıp bir dönem sonraki yani bir dahaki döneme yetiştirebildiğimiz kadarını yetiştirmeye çalışıyoruz. Yetiştirebildiğimizi kurbanlık vasfını taşıyanı kurbanlık, kurbanlık vasfı olmayanı da karkas satıyoruz. Geçen sene en pahalı kurbanlık 100 bin liraydı. Bu sene en ucuz kurbanlık 100 bin lira. Geçen sene tavan olan fiyat, bu sene en düşük kaldı. Her şeyde olduğu gibi hayvanda da böyle maalesef. Bunun sebebi de girdilerimiz yükseldi. Yem, silaj, küspe ve geçenlerde haberlere konu olan bakıcı, bir bakıcı şu an 50 bin lira. Benim çiftliğimde şu an 10’a yakın bakıcı çalışıyor. Bunların hepsinin maliyetleri çok fazla arttığı için biz kar marjını onlara yaptığımız zama yansıtamıyoruz. Biz sadece bu işin sürekliliğini devam ettirebilmek için çok düşük kârlarla sürümden para kazanmaya çalışıyoruz. Bununla da bir nevi savaşıyoruz. Aldığımız maliyetlerin hepsi kendini ikiye katlamasına rağmen biz bunu hayvana yansıtamıyoruz.


“Güvendikleri yerden almalarını tavsiye ediyorum”


Vatandaşlara kurbanlık seçerken dikkat etmesi gerektiği konular hakkında da uyaran Salih Kaya, şöyle devam etti;


“İnsanlar güvendiği kişilerden alıyorlar. Kurbanlık vasfı taşıyan hayvanları alabilmek için güvenilir yerden almak lazım. Hayvanların şap hastalığı geçirmemiz olması lazım, geçirmişse bile o an şaplı olmaması lazım. Hayvanların dişlerini yani 2 yaşını geçmiş olması lazım. Kurban işi yılda bir defa insanın gönlüne ve gözüne hoş gelmesi lazım. Kurbanı önden almaları aslında dezavantaj ya da avantaj değil. Çünkü artık fiyatlar kurbana bir buçuk ay kala oturuyor. Kurban sonuna kadar devam ediyor. Üç aşağı beş yukarı değişmiyor. İnsanlar artık önceden şunun için alıyor, kesim sırasını öne alabilmek için. Kurban sabahı ilk sırayı, beşinci, onuncu sırayı almak için bir ay, iki ay öncesinden kurbanlık alıyor. Bu da artık insanların o an ki bütçesine bağlı. Eğer insanların o an bütçesi uygunsa kafasında tamamlamışsa öncesinden gidip alabiliyorlar. Güvendikleri yerden almalarını tavsiye ediyorum. Arkadaşlar kendi aralarında grup oluşturuyorlar artık beşli altılı yedili gruplar. Zaten artık onlarda değişmiyor minimum 18’den başlayıp 25’e kadar çıkıyor kişi başına yedi kişili gruplarda. 140-150 bin lira gibi hayvanlar. 15’er bin lira verip düveye de girebiliyorlar ama minimum bence böyle dolu dolu hayvan kesmek isteyen 17-18 bin liradan aşağı hayvan yok, özellikle erkek dana yok. Bakıldığı zaman piyasaya göre kurbanlık temel gıda ihtiyaçlarında en ucuzu et kaldı yine. Şu an Türkiye’de temel gıda üzerine en ucuzu et. Kurbanlık da geçen sene 10-13 bin lira arasındaydı. Bu sene yarı yarıya artış yok aslında hayvanda. Her şeyde olduğu gibi hayvanda artış yok. Geçen senede minimum alan 10-11 bin liraydı, maksimum alan 15-16 bin lira civarındaydı. Bu sene maksimum alan 20-25 bin lira civarında minimum alanda 16-17 bin lira civarında. Hayvanda aslına çok büyük bir şey yok. İnsanlar aslında gündelik hayatta harcamalarının çok daha azını yaparak kurbanlıklarını çok rahat kesebilirler.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Pekmez kazanları kaynamaya başladı Üzümün her çeşidinin yetiştiği Manisa’da şifa kaynağı olan pekmez yapımı başladı. Önceden sadece kendi ihtiyaçları için pekmez yapan köylüler, şehirlerden doğal ve organik ürünlere artan talep üzerine odun ateşinde kaynayan kazanlarda zor ve zahmetli bir süreçte yaptıkları pekmezlerden gelir elde etmeye başladı. Manisa’nın Yunusemre ilçesinin Yuntdağı Bölgesinde bulunan Türkmen Mahallesinde köylülerin pekmez mesaisi başladı. Sabah erken saatlerde bağlarından topladıkları üzümlerin önce suyunu çıkaran ardından 2 kademeli olarak odun ateşinde kaynatan köylüler bu sene pekmez yapımının azaldığını anlattı. Yaklaşık 15 senedir pekmez yaptıklarını anlatan Türkmen Mahallesi sakinlerinden Bayram Arslan, “İlk birinci aşamada eziyoruz sonra sıkıyoruz ardından şırayı kaynatıyoruz ve kaynadıktan sonra pekmez yapımına başlanıyor. Oldukça zor yapımı hemen olmuyor, sürekli kaynatmak gerekiyor. Birazını kendimiz kullanıyoruz, birazını da satıyoruz. Pekmezin her şeye faydası var” dedi. Türkmen Köyündeki akrabalarına pekmez yapımında yardım etmek için geldiğini belirten Sariye Yıldırım, “Büyüklerimizden gördüğümüz şekilde yapıyoruz. Yoruyor ama zevkli oluyor. Emeğimizin karşılığını alınca dinlenmiş oluyoruz. Her türlü faydası var severek yiyoruz” şeklinde konuştu. Eskiden üzümlerin suyunu çıkarmak için ayaklarla ezildiğini ve işlerin daha zor olduğunu anlatan 73 yaşındaki Ayşe Danacı, “Eskiden pekmezi daha çok yapardık. Şimdi bağcılar üzümünü satıyor. Hala yapılıyor ama fazla değil. Eskiden ayaklarla çiğnerdik şimdi daha kolay makinesi var üzümü eziyor daha kolay oluyor. Eskiye göre her şey artık daha kolay. Köyümüze pekmez almaya çok gelen oluyor.” dedi. Türkmen köyünde pekmezin kilosunun 250 TL’den satıldığı öğrenildi.
Ordu Palamut Gürcistan’a kaçtı Ordu’da, sezonun ilk haftasında tanesi 40 liraya kadar gerileyen palamudun fiyatı, balığın Gürcistan’a kaçması nedeniyle 120 TL’ye yükseldi. Denizlerde 1 Eylül tarihinden itibaren tezgahları süsleyen palamut, sezonun ilk günlerinde tanesi Ordu’da 70 liradan satıldı. Gün geçtikçe 500 gramlık palamut balığının tanesi 40 liraya kadar geriledi. Bu yıl bol miktarda avlanan palamut, hem vatandaşların, hem de balıkçıların yüzünü güldürdü. Fiyatı artarak devam eden palamudun fiyatı, balığın Gürcistan açıklarına kaçması nedeniyle yükselişe geçti. Tezgahlarda 800 gramlık palamut balığı 120 olunca bazı vatandaşlar fiyatı yüksek buldu, bazıları ise fiyatların kırmızı et ve tavuk fiyatlarına göre normal olduğunu söyledi. Altınordu ilçesinde balıkçı esnafı Aydın Ceylan, palamut balığının soğuk sulara kaçmaya başladığını belirterek, “Palamut sezon başında 50 TL’ydi, 400 gramlık palamudu 40 liraya sattığımız da oldu. Şuanda balıklar büyüdü, 800 grama kadar büyüdü. Büyük olanları da gününe göre 80-90-100 lira gibi fiyatlara sattık. Şuanda palamut balığı sezonun ilk günlerine göre az avlanıyor. Bu nedenle palamudun tanesi 120 liraya kadar yükseldi. Bazı vatandaşlara göre fiyatı yüksek olsa da rağbet fazla. Bundan sonraki süreci tahmin edemeyiz, bol da çıkabilir, az da çıkabilir” dedi. Öte yandan tezgahlarda deniz somonu 150, barbun 250, kanca çinakop 250, kaya mezgit 150, kalkan 500-600, deniz levreği 250, istavrit 100, kanca mezgit 300 ve sarı kanat çinakopun kilosu 350 liradan satılıyor.
Malatya 19.Uluslararası Turgut Özal karakucak güreşleri 6 Ekim’de yapılacak Ata sporumuz karakucak güreşlerini yaşatmak ve gelecek nesillere taşımak amacıyla Yeşilyurt Belediyesinin ev sahipliğinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Yeşilyurt Kaymakamlığı ve Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Malatya Temsilciliğinin destekleriyle 6 Ekim 2024 Pazar günü Çilesiz Aksa Caminin yan tarafındaki alanda 19.Uluslararası Turgut Özal Karakucak Güreşleri düzenlenecek. 1993 yılında hayatını kaybeden 8.Cumhurbaşkanı Malatyalı Turgut Özal’ın vefatının ardından başlatılıp, Malatya’nın karakucak güreşlerinde isminden söz ettirmesine vesile olmasına rağmen uzun süredir yapılamayan Turgut Özal Karakucak Güreşleri, Yeşilyurt Belediyesinin ev sahipliğinde gerçekleşecek büyük bir organizasyonlarla Malatyalılar ve sporcularla buluşmaya hazırlanıyor. Ülkemizdeki karakucak güreşleri organizasyonlarında özel bir yere sahip olan Turgut Özal Karakucak Güreşleri’nin yeniden düzenlenmesine yönelik gelen taleplere duyarsız kalmayan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit’in desteklerinin ardından Türkiye’nin dört bir tarafından ve yurt dışından gelecek güreşçilerin katılımıyla Turgut Özal Karakucak Güreşleri yapılacak. 6 Ekim 2024 Pazar günü Çilesiz Aksa Caminin yan tarafındaki alanda 10:00 ile 18:00 saatleri arasında düzenlenecek olan 19.Uluslararası Turgut Özal Karakucak Güreşleri büyükler, yıldızlar ve minikler kategorilerinde 21 sıklette gerçekleştirilecek. Toplam 207 bin 300 TL. para ödülün dağıtılacağı organizasyona katılacak olan farklı yaş gruplarındaki çok sayıda pehlivan, er meydanında ter dökecek. Yeşilyurt Belediyesi olarak büyük ve anlamlı bir organizasyona ev sahipliği yapacaklarını söyleyen Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Karakucak güreşlerinin Türk kültüründe özel bir yere sahip olduğunu dile getirdi. Ata sporu karakucak güreşlerinin yaşatılmasının yanı sıra gelecek kuşaklara aktarılmasına önem verdiklerini ifade eden Başkan Geçit, çok sayıda sporcunun katılacağı karakucak güreşlerinin sorunsuz geçmesi için hazırlıkların devam ettiğini söyledi. Sportif, kültürel ve sosyal faaliyetlerin deprem yaralarının sarılmasında önemli bir etken olduğunu ifade eden Başkan Geçit, çekişmeli ve heyecanlı müsabakalara sahne olacak Turgut Özal Karakucak Güreşlerinin Malatya’nın toparlanma sürecine çok önemli katkılar sunacak, vatandaşlara moral aşılayacak önemli bir organizasyon olacağını söyledi. Başkan Geçit, sosyal, kültürel ve sportif hizmetlerle vatandaşlara moral aşılayan etkinliklerini Turgut Özal Karakucak Güreşleriyle ileri bir boyuta taşıyacaklarını hatırlatarak, “Şehrimizde deprem yaralarının sarılması adına bir yandan kalıcı konutlar ve işyerleri hızla yükselirken diğer taraftan vatandaşlarımıza umut aşılamak, moral ve motivasyonlarını artırmak adına düzenlediğimiz sosyal ve sportif hizmetlerimize her geçen gün bir yenisini daha ekliyoruz.1993 yılında aramızdan ayrılan 8.Cumhurbaşkanımız, Malatya’nın kıymetli bir değeri, hepimizin gönlünde müstesna bir yere sahip olan rahmetli Turgut Özal’ın adını verildiği Karakucak Güreşlerini yeniden Malatyalılarla buluşturacağız. Böylesine önemli ve değerli bir organizasyonun ev sahipliği yapacak olmanın gururunu ve heyecanını yaşıyoruz. Ata sporumuz olan karakucak güreşlerimizi yaşatarak gelecek nesillere aktarmak amacıyla 6 Ekim 2024 Pazar günü saat 10:00’da 19.Uluslararası Turgut Özal Karakucak Güreşlerini gerçekleştireceğiz. Malatyalı olmasından her zaman iftihar ettiğimiz rahmetli Turgut Özal’ın adının verildiği bu büyük organizasyonu Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Yeşilyurt Kaymakamlığımız ve Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Malatya Temsilciliğimizle işbirliği halinde gerçekleştireceğiz. Bilindiği üzere karakucak güreşleri Türk kültüründe özel bir yere sahiptir. Orta Asya’dan Anadolu’ya yaklaşık 10 asırdır devam eden ata sporumuzu yaşatmak ve gelecek kuşaklara taşınması sağlamak bizim için büyük bir önem taşıyor. Rahmetli Turgut Özal’ın adının verildiği bu büyük organizasyona başarıyla ev sahipliği yapmak içinde hazırlıklarımız tüm hızıyla devam ediyor. Çilesiz Aksa Camimizin yan tarafındaki alanda büyük bir çekişmeye sahne olacak müsabakalara yerli ve yabancı çok sayıda sporcunun katılmasını bekliyoruz. Bu özel organizasyonun hayata geçmesinde emek sarf eden, destek veren herkese şahsım ve tüm hemşehrilerim adına teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.