EKONOMİ - 21 Kasım 2024 Perşembe 14:43

Tarımda "Balıkesir" modeli hayata geçiyor

A
A
A
Tarımda "Balıkesir" modeli hayata geçiyor

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, tarım ve hayvancılığı geliştirecek projelerle çiftçilere desteklerini sürdürüyor. Balıkesir’de çiftçinin omuzlarındaki yükü hafifletecek “Balıkesir modelini” hayata geçireceklerini söyleyen Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “Bu, bir tarımsal kalkınma modelidir. Balıkesir tarımsal kalkınma modeli, iddia ediyoruz Türkiye’nin en önemli modellerinden bir tanesi olacak. Ve bu şekilde çiftçimiz, köylümüz kazanacak. Köyünde çiftçilik yapan tarlasını terk etmeyecek” dedi.


Kültürel, doğal zenginlikleri ve tarımsal, hayvansal üretimi ile ülkenin en önemli kentlerinden olan Balıkesir’de çiftçilere yönelik “Balıkesir modeli” hayata geçiyor. Üreticilerin ihtiyaç duyduğu ekipman desteğinin yanı sıra tohum dağıtımı ile sürdürülebilir tarımı güçlendiren Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, alım garantili projelerle de ürünlerin katma değerini artırıyor. Yerel çeşitliliği korumak ve ata tohumlarını yaygınlaştırmak için “Üreten Çiftçiye Destek Programı” kapsamında ilçelerde faaliyet gösteren toplam 9 ziraat odası, kooperatif ve derneğe tohum temizleme makinesi dağıtıldı. Balıkesir Hayvan Pazarı’nda düzenlenen makinelerin dağıtım törenine Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, üreticiler ve davetliler katıldı. Saatte 2 ton tohum işleme gücüne sahip makineleri çiftçilere dağıtan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, memleketin kalkınmasının topraktan geçtiğini belirterek, tarımın ve hayvancılığın şehri Balıkesir’de hem üretenin hem de tüketenin kazanacağı “Balıkesir modelini” hayata geçireceklerini söyledi.



"Köylü toprağını terk etmeyecek"


Balıkesir’in tarımsal potansiyelinin çok büyük olduğunu ve bu potansiyeli ileriye taşımak için gece gündüz çalıştıklarını belirten Başkan Akın, “Balıkesir modeli adı altında bir çalışma başlattık. Bu bir tarımsal kalkınma modelidir. Balıkesir tarımsal kalkınma modeli, iddia ediyoruz Türkiye’nin en önemli modellerinden bir tanesi olacaktır. Ve bu şekilde çiftçimiz, köylümüz kazanacak. Köyünde çiftçilik yapan tarlasını terk etmeyecek. Amacımız üreten vatandaşlarımın gönül rahatlığıyla hak ettiğini aldığını hissetmesi” diye konuştu.


Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi Balıkesir’de de köyde yaşayan vatandaşların topraklarını terk ettiğini ifade eden Akın, “Biz, tarımın ve hayvancılığın cenneti olan Balıkesir’de toprağa küsen, zarar eden çiftçimizi kalkındırıp, ona her türlü desteği vermemiz gerektiğini söyledik. Bu geniş coğrafyanın çok önemli imkanları ve büyük potansiyeli var. Bu potansiyeli hep birlikte açığa çıkartalım istedik. Balıkesir’imizin etiyle, sütüyle büyük bir marka değeri var. Ama bizim hayvancılıkta üretimimize baktığımız zaman onlara bir artısı olmuyor. Sadece etimiz, sütümüz değil, zeytinimiz, balımız da var. Bunlar sadece Türkiye’de de değil dünya üzerinde de kendini kanıtlamış. Zengin topraklarımız var ancak maalesef zengin toprakların fakirleşen çiftçileri var. Buna izin vermeyeceğiz“ diye konuştu.


Tarımsal alanda ortaya çıkan acı gerçeği tersine çevirmek için büyük bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Akın, “Üreticimizin alın terini sokakta, tarlada bırakmamak için çalışıyoruz. Göreve geldiğimizden itibaren öncelik verdiğimiz konulardan bir tanesi tarımsal kalkınma. Türkiye’nin her yerine bakıldığı zaman planlanmayan bir tarım politikası var. Planlanmadığı zaman domatesler tarlada kalır, ürünlerimiz hak ettiği fiyatını bulamaz. Ama planlaması gerekenler, bunu yapmadığı için yine biz Türkiye’de Balıkesir örneğiyle ortaya çıkarak Planlama Ajansımızı tarımsal kalkınma modeliyle birleştirdik. Onun için planlıyoruz. Planladığımız her ürüne de satın alma garantisi veriyoruz” şeklinde konuştu.


Gömeç’te 60’TL’ye alıcı bulamayan bamyaları 90’TL’ye üreticiden satın alıp katma değerini arttırarak 41 dolara ABD’ye sattıklarını söyleyen Akın, “Susamı da aldık. Onu da katma değeri yüksek hale getirip hem yurt dışına hem de diğer pazarlara satacağız. Bu destekler artacak” dedi.



Kooperatif ağı büyüyecek


Balıkesir’de büyük bir kooperatif ağı kurmak için çalışma içerisinde olduklarını söyleyen Akın, "Türkiye genelinde Balıkesir kalkınma modeli adı altında kooperatifçiliği de arttırmak için tüm sektör temsilcileriyle birlikte çalışacağız. Kooperatiflerimizin ürettiği ürünleri de planlayarak, ürettikleri ürünleri satın alacağız. Ayrıca 6 noktada ürünleri satmak, pazarlamak için ’Balıkesir Molası’ tesislerimizi de yapmaya başlıyoruz. Dayanışmayla ilerliyoruz. Asla particilik yapmıyoruz. Çünkü ben söz verdim. Balıkesir, Kuvayi Milliye’nin baş şehri. Bu memleket milli birliğin, milli beraberliğin merkezi. Türkiye’nin en çok ihtiyacı olan milli birliğin, beraberliğin en güzel örneği Balıkesir’dir” diye konuştu.


“Bu topraklar için üreten üreticilerimizden asla vazgeçmeyeceğiz” diyen Akın, konuşmasına şöyle devam etti:


“Hep yanlarında olacağız. Desteklerimiz de artacak. Çünkü bizim bir mottomuz var, bizim bir anlayışımız var. O da şu; çiftçimiz üretecek, Balıkesir’imiz kazanacak. Üreticimiz kalkınacak ve hep birlikte geleceğimizi kurtaracağız diyorum.”



Tarımda "Balıkesir" modeli hayata geçiyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Başkan Kablan’dan Tutdere’ye ‘kazı ve çamur’ tepkisi AK Parti Adıyaman İl Başkanı Faruk Bülent Kablan, yağışlı havaların başlamasıyla birlikte çarşı merkezi başta olmak üzere tüm mahallelerin çamura gömüldüğünü belirterek Adıyaman Belediyesi’ni önlem almamakla suçladı. Şehrin dört bir yanının çamur deryasına döndüğünü belirten Başkan Kablan, Adıyaman Belediyesi’nin en asli görevini yerine getirmediğini ifade ederek tepki gösterdi. Başkan Kablan, “Adıyaman Belediyesi’nin bazı sokak ve caddelerde başlayan ve devam eden çalışmalarda kazı yaptığı yerlerin üstünü kapatmaması nedeniyle yağan yağmurla birlikte şehrin birçok noktası adeta çamur deryasına döndü. Çarşı merkezi dahil devam eden çalışmalardaki özensizlik ve kontrolsüzlük ile caddeler ve sokaklarda, yollarda oluşan çukurlar ve çamura neden olan üstü örtülmeyen kazılar sebebiyle bir yandan araç trafiğinde ciddi tehlikeler oluşmakta diğer yandan vatandaşlarımızın yaya ulaşımı oldukça güç hale gelmektedir. Yollardaki bu çamurlar neredeyse evlerimizin içine kadar girmektedir. Yollarda biriken çamur bir başka tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Bu çamurun mazgallara akması ile birlikte olası yoğun yağış sonrası beraberinde büyük bir sel oluşması da an meselesi. Belediye yaptığı çalışmalarda hemşerilerimizin yaşamını kolaylaştıracak tedbirleri almak durumundadır. Hizmet eziyete dönüşmemelidir. Hemşerilerimizin kaliteli hizmet almak hakkıdır. Hemşerilerimizin en az rahatsız olabileceği çözümler üretmek için herhangi bir tasarruf düşünülmez. Bahsettiğimiz, trafik, sel, sağlık riski vs olasılıklar söz konusu iken Adıyaman Belediyesi’nin üstünü kapatabileceği kadar kazı yapması, bu işleri yapan müteahhit firmaları sıkı bir şekilde kontrol etmesi ve denetlemesi, en azından geçici önlemlerle de olsa yapılan kazılara acilen asfalt dökülmesi, çukurlara yamaların yapılması elzemdir. Maalesef Adıyaman Belediyesi yetkililerinin bu konulara ilgisizliği ve kayıtsızlığı iş bilmezliğin ve hemşerilerimizi umursamadığının net göstergesidir. Hemşerilerimiz gerek teşkilatımıza gelerek gerekse saha çalışmalarımızda bizlere cadde ve sokaklarda yaşadıkları şikayetlerini yoğun olarak dile getirirken belediye başkanının gezilerden memlekete uğramayı unutması Nasrettin Hocanın hanımı için çok geziyor serzenişlerine ’abartmayın o kadar gezse idi bizim eve de uğrardı’ fıkrasını akıllara getirmektedir. Şehre ve yerel yönetimlere ne kadar yabancı olduğu bir kez daha ortaya çıkan CHP belediyeciliği ile özdeşleşen çöp, çukur ve çamuru Adıyaman’ımızda yeniden görmüş olduk. Büyük bir yıkım yaşayan Adıyaman’ımızın bir an önce ayağa kalkması için Adıyaman Belediyesinin büyük sorumluluğu vardır. Tüm bakanlıklarımız ve kamu kurumlarımız şehrin mağdur olmaması için üstüne düşen vazifeyi yerine getirirken Adıyaman Belediyesi’nin vurdum duymaz tavrı yetkililerin problemleri çözmeyip çözüyormuş gibi davranmaları, yönetmeyip yönetiyormuş gibi yapmaları söz konusu. Oysaki bu afetlerden sonra en büyük sorumluluk Adıyaman Belediyesi’ne düşmektedir. Cumhurbaşkanımız ve genel başkanımızın liderliğinde hükumetimiz Adıyaman’ımız için bütün imkanlarını seferber etmiş olup eşine az rastlanır büyük bir gayretle çalışmaktadır. Kalıcı sosyal konutlara ait altyapı ve ulaşımı sağlayacak bağlantı yollarını da yine bakanlığımız yapmıştır. Adıyaman Belediyesinin vatandaşımızın yaşamını olumsuz etkileyen en temel görevlerini, sorumluluğunu dahi yerine getirmemesi şehrimizin geleceği için oldukça kaygı vericidir. Adıyaman Belediyesi yetkili ve yöneticilerini acil bir şekilde Adıyaman’ımızı, hemşerilerimizi bu çukur ve çamurlardan kurtarmaya, gerekli tedbirleri almaya gezilerden fırsat buldukça Adıyaman’ımızın problemlerini çözmeye odaklanmaya davet ediyorum” diye konuştu.
Samsun Meteoroloji’den 7 il için soğuk hava ve kar uyarısı Meteoroloji 10. Bölge Müdürlüğü, cumartesi günü akşam saatlerinden itibaren 7 ilde soğuk hava ve kar yağışlarının beklendiğini duyurdu. Meteoroloji 10. Bölge Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, yapılan son meteorolojik değerlendirmelere göre, bölge genelinde mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının, cumartesi günü akşam saatlerinden itibaren 14-18 derece azalarak mevsim normalleri altına ineceğinin tahmin edildiği belirtildi. Bölgeyi etkilemesi beklenen soğuk ve yağışlı hava nedeniyle Samsun, Sinop, Ordu, Kastamonu, Çorum, Amasya ve Tokat illeri çevrelerinin aralıklı yağışlı geçeceği tahmin edildiğine dikkat çekilen açıklamada, “Yağışların genellikle yağmur ve sağanak, 23 Kasım 2024 Cumartesi günü akşam saatlerinden sonra bölgemizin yükseklerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Pazar günü ilk saatlerden itibaren, bölgemiz genelinde beklenen yağışların, kıyılarda yağmur, iç kesimlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Yağışlı havanın çarşamba günü bölgemizi terk edeceği tahmin ediliyor” denildi. Açıklamada, “Kuvvetli yağış, fırtına ve kar yağışı ile buzlanma ve don olaylarının sebep olabileceği risklere karşı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı tahmin, meteorolojik değerlendirme ve erken uyarıların takip edilmesi önem arz etmektedir. Hafta sonunda bölgemize bağlı illerde gerçekleşmesi beklenen günün en düşük ve en yüksek hava sıcaklıklarının aşağıda belirtilen değerlere kadar düşmesi bekleniyor” ifadelerine yer verildi.
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Yapay zeka ve siber güvenlik gibi alanlarda özgün teknolojiler geliştirmeye odaklanmalıyız" TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Yeni sanayi devriminin öncüsü olan, ileri malzeme, yapay zeka ve siber güvenlik gibi alanlarda özgün teknolojiler geliştirmeye odaklanmalıyız. Savunma sanayimiz için kritik öneme sahip bileşenleri yerlileştirmeye yönelik çalışmaları hızlandırmalıyız. Sektörün gelecekteki başarısı, birlikte hareket etmekten geçiyor" dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ev sahipliğinde ‘TOBB Savunma Sanayi Meclisi İstişare Toplantısı’ düzenlendi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Savunma Sanayi Başkanı (SSB) Haluk Görgün’ün katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, savunma sanayinin sorunları ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri ele alındı. Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren Savunma Sanayi Başkanı Haluk Görgün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bu yıl yaptıkları iki Savunma Sanayii İcra Komitesi Toplantısı’nda seri üretim projeleriyle ilgili kararlar alındığını ve uygulamaya konulduğunu dile getirerek, "Hemen hemen tüm projelerimizi imzaladık. Yıl sonu yaklaşıyor, imzalanmayan projelerimiz de kısa zamanda tamamlanacak. Bu projelerin imzalanması, sektörümüzün var olan kapasitesini kullanması, yeni kapasitelerin oluşturulması, uluslararası ihracatta da bir potansiyel olarak değerlendirilmesi anlamında kıymetliydi” açıklamasında bulundu. “Türk deniz havacılığı böyle yerli ve milli bir SİHA platformuyla ilki başararak hepimizi gururlandırdı” Bu haftanın savunma sanayisi açısından önemli olduğunu da vurgulayan Görgün, kısa pistli bir gemiye Bayraktar TB3’ün kalkış ve iniş yaptığını hatırlattı. Bunun, dünya havacılık tarihi için çok kıymetli bir ilk olduğunu kaydeden Görgün, "Türk deniz havacılığı için de bir ilkti ve Türk deniz havacılığı böyle yerli ve milli bir SİHA platformuyla ilki başararak hepimizi gururlandırdı. Uçan platformun üzerindeki motor TEİ’de üretilen bir motorumuzdu. Pist, TCG Anadolu yerli ve milli uçak gemisi. Bu, yerli ve milli önemli bir başarıydı. Savunma sanayimiz, böyle bizi gururlandıran çalışmalara gebe olduğu gibi diğer taraftan da uluslararası anlamda önemli başarıları sağlamak üzere dolu dolu geliyor” diye konuştu. “Bu sene 6,5-7 milyar dolar ihracat teslimatı yaparken, yeni yıla 10 milyar doların üzerinde yeni sözleşmeyle gireceğiz” Savunma Sanayi Sektörünün 185 ülkeye 230’un üzerinde farklı ürünü ihraç ettiği bilgilisini paylaşan Görgün, “Önümüzdeki yıllarda mevcut durumumuzdan daha ileriye gideceğimize inanıyoruz, bunu görüyoruz. Savunma sanayisi sektörü bu yılı 6,5-7 milyar dolar arası bir ihracatla kapatacak. Geçen sene 5,5 milyar dolar ihracat yaparken 10,2 milyar dolar yeni sözleşmeyle girmiştik. Bu sene de aynı şekilde 6,5-7 milyar dolar ihracat teslimatı yaparken yeni yıla 10 milyar doların üzerinde yeni sözleşmeyle gireceğiz” ifadelerine yer verdi. “Geleceği şekillendiren kuantum alanında öncü bir Türkiye’yi inşa edelim” TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ise TOBB ETÜ’de Türkiye’nin İlk Kuantum Bilgisayarının tanıtımı gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, Türkiye’nin kuantum çağının başlamış olduğunu kaydetti. Hisarcıklıoğlu, “Savunma sanayii başta olmak üzere siber güvenlik, mobilite, yapay zeka ve finansal teknolojiler gibi stratejik alanlarda kuantum bilgisayarların sağlayacağı avantajlarla, ülkemizin uluslararası arenadaki konumu daha da güçlenecek. TOBB ETÜ’de oluşturduğumuz Türkiye’nin Kuantum Ekosistemi kapsamında, savunma sanayi meclisi üyelerimizle birlikte çalışma arzumuzun altını çizmek istiyorum. Gelin, hep birlikte, geleceği şekillendiren kuantum alanında öncü bir Türkiye’yi inşa edelim” şeklinde konuştu. “5 şirketimiz, dünyanın en büyük 100 savunma ve havacılık listesinde yer alıyor" Hisarcıklıoğlu, bölgede ve dünyada risk ve tehditlerin her geçen gün arttığı, güvenlik algısının sürekli değiştiği bir süreci yaşadıklarını belirterek, bu süreçte Türkiye’nin, yerli sanayisiyle global savunma sanayisi sektöründe güçlü bir oyuncu haline geldiğini dile getirdi. Bu başarının, teknoloji tasarımı, ürün geliştirme ve katma değerli üretim yanında stratejik işbirlikleri ve uluslararası projelerle de perçinlendiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Ülkemiz, dışa bağımlılığı azaltmak ve kendi savunma sanayisini geliştirmek için büyük bir adım atarak birçok stratejik alanda kendi savunma sistemlerini üretebilecek seviyeye geldi. 5 şirketimiz, dünyanın en büyük 100 savunma ve havacılık listesinde yer alıyor" değerlendirmesini yaptı. “Türkiye, İHA’da dünya lideri konumunda” Yerli ve milli savunma sanayisinin, modern silah sistemleri, mühimmatlar, zırhlı araçlar, hava savunma sistemleri ve insansız hava araçları (İHA) gibi birçok savunma enstrümanının üretiminde dünya çapında bir aktör olduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, "Türkiye, İHA’da dünya lideri konumunda. Savunma sanayisi ürünleri ihracatımızda her geçen gün rekor kırmaya devam ediyor. 2023 yılını 5,5 milyar dolar ihracatla kapatan sektörümüz, 185 farklı ülkeye ihracat yaptı. Bu yılın sonunda ihracatta 7 milyar dolara ulaşacağız. Bu başarılar hepimizin göğsünü kabartıyor. Sizler de bu misyonun önemli temsilcileri olarak hem kahraman ordumuzun kudretini, hem de devletimizin küresel güvenlik mimarisindeki rolünü güçlendiriyorsunuz" dedi. "Özgün teknolojiler geliştirmeye odaklanmalıyız" Hisarcıklıoğlu, dünyanın yeni bir teknoloji devriminin eşiğinde olduğuna işaret ederek, "Yeni sanayi devriminin öncüsü olan, ileri malzeme, yapay zeka ve siber güvenlik gibi alanlarda özgün teknolojiler geliştirmeye odaklanmalıyız. Savunma sanayimiz için kritik öneme sahip bileşenleri yerlileştirmeye yönelik çalışmaları hızlandırmalıyız. Sektörün gelecekteki başarısı, birlikte hareket etmekten geçiyor. Sektörün büyük oyuncuları ve onların etrafındaki alt yüklenicilerin ortak hareket etmesini sağlayacak çalışmalar yapılması gerekiyor" ifadesini kullandı. Toplantı, açılış konuşmalarının ardından basına kapalı olarak devam etti.