EKONOMİ - 16 Kasım 2023 Perşembe 13:56

Marmara OSB’ye Türkiye’nin ilk OSB Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi kuruluyor

A
A
A
Marmara OSB’ye Türkiye’nin ilk OSB Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi kuruluyor

Marmara Organize Sanayi Bölgesi ve Yeşil Hidrojen Üreticileri Derneği (H2DER) iş birliği ile Türkiye’nin ilk OSB Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi Bandırma’da kurulacak.


Türkiye’nin yenilenebilir kaynaklı enerjisini “Yeşil Hidrojen” ile artırmak üzere kurulan H2DER Yeşil Hidrojen Üreticileri Derneği’nin “H2DER Genişletilmiş Yönetim Kurulu Toplantısı” Marmara OSB ev sahipliğinde Bandırma’da gerçekleştirildi. Marmara OSB Yönetim Kurulu Başkanı Menderes Akar ve H2DER Başkanı Yusuf Günay ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya, H2DER üyeleri ile birlikte Marmara OSB Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Akar ve Marmara OSB Bölge Müdürü Hakan Sönmez katıldı. Toplantıda, yeşil hidrojenin geleceğin en önemli yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olacağın işaret edilirken, Marmara OSB ve H2DER iş birliği ile “Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi” kurulacağı ifade edildi.


Konu ile ilgili açıklamada bulunan H2DER Başkanı Yusuf Günay, “Dünya, şu an enerji piyasaları açısından çok önemli bir aşamayı yaşıyor. Bunu enerjide yeşil dönüşüm olarak adlandırabiliriz. Yeşil dönüşümün ana merkezinde de yeşil hidrojen var. Paris İklim Sözleşmesi’nin olmazsa olmazlarından biri de yeşil hidrojendir. Avrupa Birliği çok ciddi bir yeşil hidrojen alımı ile ortaya çıkıyor. Biz de bu hidrojen çağı diye nitelendirdiğimiz bu çağı kaçırmayalım istiyoruz. Türkiye bu alanda önder ülkelerden biri olsun diye faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bugün bu amaçla Marmara OSB’yi ziyaret ettik. Marmara OSB’de bir alanın Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi olarak tahsis edilecek olması bizi çok sevindirdi” dedi.


Marmara OSB Yönetim Kurulu Başkanı Menderes Akar konuşmasında, “Bizim yeşil organize sanayi bölgesi olmak üzere bir hedefimiz var. Hidrojen yenilikçi bir yeşil enerji ve biz de bütün yeniliklere açık bir organize sanayi bölgesiyiz. Bizim için doğayı korumak çok önemli bir kıstas. Yeşil Hidrojen Üreticileri Derneği’nin üyesi olmaktan çok mutluyuz. Bugünkü toplantımızda Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi kurmak üzere ön bir karar aldık” ifadesinde bulundu.



Marmara OSB’ye Türkiye’nin ilk OSB Yeşil Hidrojen Ar-Ge ve Üretim Merkezi kuruluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Yemek yapamayacak durumda olanlara sıcak yemek desteği Kocaeli’de yemek yapamayacak durumda olan hasta, yaşlı, engelli ya da bakıma muhtaç kişi ve ailelere sıcak yemek desteği sunuluyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmalarını sürdürüyor. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Şube Müdürlüğü çatısı altında devam eden “Gönül Kazan” projesi kapsamında yemek yapamayacak durumda olan hasta, yaşlı, engelli ya da bakıma muhtaç kişi ve ailelere sıcak yemek desteği sunmaya devam ediyor. Bu bağlamda yemekler haftanın 2 günü, günde iki öğünü kapsayacak şekilde vatandaşın evine kadar ulaştırılıyor. Dursun Pehlivan da dört yıldır faydalandığı hizmetten memnun olduğunu dile getirerek, emeği geçen herkese teşekkür etti. Yaşadığı mağduriyeti Büyükşehir’le giderdiğini söyleyen Pehlivan, "Emekli olana kadar taksi şoförlüğünden tır şoförlüğüne kadar meslekle ilgili her işi yaptım. Gençliğim çalışarak geçti. Eşimi 17 yıl önce kaybettim. O günden bu yana yalnız yaşıyorum. Artık bırakın çalışmayı yaşlılıktan bazı gereksinimleri yerine getiremiyorum. Büyükşehirin yemek desteği bana bu konuda çok yardımcı oldu. Hizmetten dört senedir faydalanıyorum. Yemekler haftada iki gün tüm haftayı kapsayacak şekilde kapıma kadar geliyor. Bu projede emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" dedi. Yaşlılık, hastalık, maddi yetersizlik gibi dezavantajlı durumlardan ötürü yemek yapamayan ya da sıcak yemeğe ulaşamayan vatandaşlar, Sosyal İletişim Merkezlerine (SİM) doğrudan giderek ya da 153 Çağrı Merkezini arayarak başvuruda bulunabilir.
Ordu Ordu’da bir çalıkuşu: 15 öğrencinin umudu oldu Ordu’nun kırsal mahallesindeki bir okulda tek olarak görev yapan Arife Öğretmen, 15 öğrencinin umudu oldu. İstanbul Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünü bitiren Arife Karayanız, 2 yıl önce mesleğe ilk adımı attı. Yaşadığı İstanbul’dan Ordu’nun Korgan ilçesinde bulunan Tepealan Mahallesi’ndeki Kırıkbozu İlkokuluna atanan Karayanız, mesleğine olan bağlılığı ve özverisiyle dikkat çekiyor. Okulda tek öğretmen olarak görev yapan Arife Öğretmen, 15 öğrencisinin eğitimiyle tek başına ilgileniyor. Ancak onun görevi sadece ders anlatmakla sınırlı değil. Okulun tüm ihtiyaçlarıyla da yakından ilgilenen Arife Öğretmen, okulun her yönüyle kendini sorumlu hissediyor. Her gün öğrencilerinin daha iyi bir eğitim alabilmesi için elinden geleni yapan Arife Öğretmen, kırsal bölgede eğitim hayatının zorluklarına rağmen, öğrencilerine umut ve ilham vermeye devam ediyor. Hem öğretmen hem de okulun tüm işleyişiyle ilgilenen Arife Öğretmen, 15 öğrencisinin sadece akademik gelişimlerine değil, aynı zamanda kişisel gelişimlerine de büyük katkılar sağlıyor. Öğrencileri için bir rol model haline gelen Arife Karayanız, adanmışlığı ve fedakarlığıyla eğitim camiasına örnek olmaya devam ediyor. “Kendisi göreve başlar başlamaz öğrencilerle güzel bir bağ kurdu” Okulun 2 yıllık öğretmeni olan Arife Karayanız’ın göreve başlar başlamaz öğrencileriyle yakından ilgilenerek onlarla sıkı bir bağ kurduğunu ifade eden Korgan İlçe Milli Eğitim Müdürü Murtaza Alan, “Burası ilçemizin yaklaşık 20 kilometrelik uzağında bir köy okuludur. Bu okulumuzla beraber yine dört tane birleştirilmiş köy okullarımızda var. Bu okulumuzda 15 öğrencimiz birleştirilmiş sınıfta. 1, 2, 3 ve 4’üncü sınıflar olmak üzere bir öğretmenimizin rehberliğinde eğitim faaliyetlerine devam ediyor. İlçemizde eğitime sunduğumuz katkılar bu okulumuzda da hayat buluyor. Haliyle eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak ve öğrencilerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlamak için Arife Karayanız öğretmenimiz burada yoğun bir gayret içerisindedir. Kendisi okuldaki görevine başlar başlamaz öğrenciler arasında güzel bir bağ kurdu. Dolayısıyla okulumuzda hem kendisi hem de öğrencileri mutlu olmaları bizleri de sevindiriyor. Öğretmenimizin eğitim konusunda öğrencileriyle sıkı bir bağ oluşmasından gayet mutluyuz. Birleştirilmiş bir okul olmasına rağmen en ücra köşelerde olan köy okullarımızın her eksiğini tamamlamayarak öğretmen ve öğrencilerimizin iyi bir eğitim çalışmasını destekliyoruz” dedi. “Hiç bilmediğim bir şehrin zorluklarıyla yaşayarak öğretmenlik mesleğim duygularımın önüne geçti” İlk atamasının yaklaşık 2 yıl önce Tepealan Kırıkbozu İlkokuluna çıktığını belirten öğretmen Arife Karayanız, ”Ben geçtiğimiz yıl bu okula tek öğretmen olarak atandım. Buraya ilk geldiğimde şaşırmıştım. Hiç bilmediğim bir yer, hiç bilmediğim bir şehirde ne yapacağım, nasıl olacak diye düşünürken şartlar kış mevsimiyle daha da zorlaştı. 15 öğrencimle beraber birleştirilmiş bir sınıfta sobayla ısınıyoruz. Fakat tüm bunlara rağmen öğretmenlik mesleğim içinde bulunduğum tüm karamsar duygu ve düşüncelerimin önüne geçtiği için çocukların masumiyetlerini, ışıldayan gözlerinde gördükçe onlara bakarak buraya daha çok adapte olmaya başladım. Daha sonrasında okulumuzla alakalı gerekli çalışmaları yaparak sınıfta ders planlamalarını ayarlamaya çalıştık. Yine burada öğrencilerimin sadece akademik olarak değil, sosyalleşmeleri anlamında da elimden geleni yapmaya çalışıyorum” diye konuştu. “Boya, badana gibi birçok eksiği tamamladık” Görevlendirildiği okulunda birçok eksiklikleri gidermek için kolları sıvayan Arife Karayanız, “İlk başta kütüphanemizi yeniledik. Daha sonrasında oyun odası olarak kullandığımız atölyemizi daha da geliştirerek ahşap boyama, akıl ve zekâ oyunları, müzik atölyesi, örgü örme, takı tasarım, resim gibi çalışmaların yapılacağı hale getirdik. Buranın kışı çok çetin geçtiği için çocukları dışarı çıkaramıyorum. Ben de bundan dolayı okul içerisinde zamanı ne kadar verimli geçirebiliriz diyerek bu şekilde çalışmalar yapalım istedik. Yine okulumuzun çatısı, boyası, birçok eksiklerini temin ettim. Aslında Korgan İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Murtaza Alan sayesinde onun verdiği motiveyle bu okula adapte olabildim” şeklinde konuştu. “Evim okulum oldu” Kendisini öğrencilerine ve okuluna adadığını ifade eden Karayanız, “Çevrem ailem ve arkadaşlarım olmak üzere herkes İstanbul’da yaşıyor. Ben buraya ilk geldiğim zamanlarda çok zorlandım ama bu süreçte öğrencilerim umut olsun ve mutlu bir şekilde adapte oldum. Evim, odam okulum oldu. Okula daha ne yapabilirim veya çocuklara ne gibi farklı etkinlikler yapabiliriz diye sürekli tek başıma bunları düşünüyordum. Onlara yeri geldiğinde abla, yeri geldiğinde ise anne-baba gibi olmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.