SPOR - 06 Ağustos 2018 Pazartesi 16:02

Kurtdereli Güreşleri’nin 59 yıldır yapıldığı belgelendi

A
A
A
Kurtdereli Güreşleri’nin 59 yıldır yapıldığı belgelendi

Kurtdereli Güreşleri’nin başladığı tarih hakkında bilinen yanlış düzeltildi.

Kurtdereli Güreşleri’nin başladığı tarih hakkında bilinen yanlış düzeltildi. Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ve ekibi, Kurtdereli Güreşleri’nin devlet arşivlerinde yer alan gazetelerde 30 Ağustos 1959 yılında ilk kez Atatürk Stadyumu’nda Zafer Bayramı etkinlikleri çerçevesinde yapıldığını gün yüzüne çıkardı. Bu tarihlerde güreş yapıldığına, eski başpehlivanlar da şahitlik etti.


2014 yılına kadar muhtarlık tarafından organize edilen Kurtdereli Güreşleri, Karesi Belediyesi’nin kurulmasıyla birlikte belediyenin himayesi altında geleneksel olarak düzenlemeye başladı. İlk olarak 2014 yılında eldeki veriler ışığında 34’üncüsü belediye tarafından düzenlenen güreşler sonraki yıllarda 2017’ye kadar 35., 36. ve 37. diye devam etti.



“İlk güreş Zafer Bayramı’nda yapıldı”


Başkan Yılmaz ve Bülent Yağcı’nın gazete arşivlerini araştırması sonucu Kurtdereli Güreşleri’nin ilk olarak 30 Ağustos 1959 yılında Zafer Bayramı Töreni etkinlikleri kapsamında yapıldığı; 26 Ağustos 1959 tarihli Balıkesir Günlük Siyasi Sabah Gazetesi’nde ve 29 Ağustos 1959 tarihli Balıkesir Postası Gazetesi’nde yayımlanan haberlerde ortaya çıktı. İl Halk Kütüphanesinde yer alan tüm gazete arşivlerinin taranması sonucu 1 Eylül 1968 tarihli ’Hizmet Balıkesir Günlük Tarafsız Siyasi Gazetesi’nde güreşlerin 6 Eylül 1968 tarihinde yapılacağını ve ödül bilgilerinin yer aldığı haberinin yayımlandığı tespit edildi.


29 Ağustos 1959 tarihli Balıkesir Postası Gazetesi’nde yayımlanan haberde şu bilgilere yer verilmiş:


"Kurtdereli Güreşleri Başlayacaktır. Kurtdereli Mehmet Pehlivana izafeten Kurtdereli Güreşleri adı altında yapılacak ve her sene tekrar edilecek. Bu müsabakaların ilkine katılacak pehlivanlar, dün şehrimize gelmişlerdir. Güreşçiler yarın sabah otobüslerle Kurtdere Köyü’ne gidecek ve Mehmet Pehlivan’ın mezarını ziyaretle bir çelenk koyacaklardır. Bu arada Kurtdere Köyü’nden bir köylü konuşacak ve ayrıca Mehmet Pehlivan hakkında dernek mensuplarından bir kişi izahat verecektir. Kurtdere Köyü’ne yarın sabah saat 08.30’da Kültür Derneği’nin Yeni Haldeki Lokali önünden hareket edecek vasıtalarla gidilecektir. Geziye isteyenlerin gideceği kaydedilmektedir.


Öte yandan güreşlere saat 13.00’da stadyumda başlanacaktır. Daha öncede bildirdiğimiz gibi Kültür Derneği güreşlerde 2800 liralık bir ödül koymuş bulunmaktadır" haberinin yer aldığı görüldü.


1 Eylül 1968 tarihli ’Hizmet Balıkesir Günlük Tarafsız Siyasi Gazetesi’nde güreşlerin 6 Eylül 1968 tarihinde yapılacağı ve ödüller açıklandığı belgelerde görüldü.



“Tozlu raflar aralandı”


Kurtdereli Güreşleri ile ilgili bir gerçeği ortaya çıkarmak için il halk kütüphanesinin tozlu raflarında araştırma yaptıklarını ifade eden Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, ilk olarak ’26 Ağustos 1959 tarihli Balıkesir Günlük Siyasi Sabah Gazetesi’ni inceledi. Başkan Yılmaz, "Gazeteyi incelediğimizde dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes’i gazetede görebiliyoruz. Gazeteyi detaylı incelediğimizde Kurtdereli Güreşleri’nin 1959 yılında yapıldığını görüyoruz" dedi.



"İspatımız devletimizin arşivinde"


Özellikle haberlerde 1. Kurtdereli Mehmet Pehlivan güreşleri olduğunun belirtildiğine dikkat çeken Başkan Yılmaz, "1959 yılında festival kapsamı içerinde Kurtdereli Mehmet Pehlivan adına düzenlenen Kurtdereli Yağlı Güreşleri düzenli olarak yapılmaya başlanmış. Gazete haberlerine göre ilk güreşler Balıkesir merkezde Atatürk Stadyumu’nda yıllarca yapılmış daha sonra Kurtdere Köyü’nde yapılmaya devam etmiş. 2018 yılında yapacağımız güreşlerin 59’uncusu olduğunun ispatı da il halk kütüphanemizdeki gazete arşivlerinde açık ve net olarak yer alıyor. Bundan önce bu işi bize devredenlerden aldığımız bilgiyle 34., 35., 36. ve 37. geleneksel olarak güreşlerimizi sürdürüyorduk. Devletimizin arşivi sayesinde şimdi bu bilgilerin daha da ötesindeki bilgilere ulaştık. 1959 yılındaki gazetelerde güreşlerin ilk kez düzenlendiği ve geleneksel hale getirileceği net olarak belirtilmiş. Böyle düzeltmeyi başpehlivanlarımızla birlikte yapmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sene 59’uncu seneye de 60’ıncı olarak devam edecek olan güreşlerimiz Kurtdere’ye, Karesimize, Balıkesirimize hayırlı olsun" şeklinde konuştu.


Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Başkan Yardımcısı Mürsel Sabancı, Kırkpınar’da ve Kurtdereli’de nam salmış rahmetli Başpehlivan Mehmet Ali Yağcı’nın oğlu Bülent Yağcı, yine Kırkpınar’da ve Kurtdereli’de nam salmış eski başpehlivanlardan ünlü güreşçi Saffet Kayalı, Fevzi Çakır, Güreş Federasyonu Marmara Bölge Sorumlusu Raşit Ataş, bu yıl başpehlivanlığa yükselen Balıkesirli güreşçi Ertuğrul Dağdeviren ve Balıkesir İl Halk Kütüphanesi Müdürü Orhan Onocak, İl Halk Kütüphanesi’nde yerel gazetelerde yaptıkları araştırmalar sonucunda Kurtdereli Güreşleri’nin 1959 yılında ilk kez düzenlendiğini ortaya çıkardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.