GÜNDEM - 10 Ekim 2024 Perşembe 10:28

Yarım asırlık traktörüne gözü gibi bakıyor

A
A
A
Yarım asırlık traktörüne gözü gibi bakıyor

Aydın’ın İncirliova ilçesinde yaşayan 66 yaşındaki Fuat Durak 1972 model traktörüyle ekmeğini topraktan kazanıyor. Traktörüne olan bağlılığıyla dikkat çeken Durak, "Biraz titizimdir. İmkanım oldukça traktörümü siler, temizlerim. Her şeyi orjinal. Kendim aç gezerim ama traktörüme bakarım" dedi.


Zeytin ve incir işi ile uğraşan Fuat Durak 52 yıldır traktörüne gözü gibi bakıyor. Traktörünün bakımlarını eksik etmeyen ve sık sık boyatan Durak’ın emektarını gören gözlerini alamıyor. Yarım asrı geçkin zamandır hiç durmadan çalışan traktör Durak’ın olmazsa olmazları arasında ilk sırada yer alıyor. Traktörünün üzerindeki yazısından boyasına orjinal olduğunu kaydeden Durak, toz toprak içinde çalışsa da traktörünün temizliğini ihmal etmiyor. Durak için traktör sadece bir araç değil aynı zamanda bir hayat arkadaşı olurken, yılların getirdiği tecrübeyle traktörünü her zaman mükemmel durumda tutmaya özen gösteriyor. Hem tarım işlerinde hem de günlük yaşamında traktörünün günlük bakımını keyifle yapıyor.



"Traktörüm benim ekmek teknem"


Traktörüne gözü gibi baktığını ifade eden Durak, "Biraz titizimdir, imkanım oldukça traktörümü siler, temizlerim. Bu traktörle neredeyse bir ömür geçirdik. Bugüne kadar çok şükür hiç kaza yapmadık ve traktörüm her şeyiyle orijinal. Bu traktörün ilk rengi mavi o yüzden hep boyanabilen kısımlarını maviye boyatırım. Bir yere bırakırsam, traktörün başında olmadan rahat edemem. Her şeyini kendi istediğim gibi yaptırırım. Boyama işlerini bile kendim kontrol ederim. Traktörün bakımını yapmak benim için sadece bir iş değil, bir tutku haline gelmiş durumda. Kendim aç gezip yorgun düşebilirim ama traktörüme bakmayı ve onun bakımlarını aksatmayı asla göze alamam. Çünkü traktörüm bizim ekmek teknemiz, hayat kaynağımız" dedi.



"Birçok hatıramızın bir parçası"


Traktörünün kendisi için çok değerli olduğunu belirten Durak, "Tarım işlerinde büyük bir yardımcım, aynı zamanda uzun yıllar süren ortak bir çalışma arkadaşım gibi. Onunla geçirdiğim zamanlar, verdiğim emekler bana büyük bir mutluluk ve tatmin sağlıyor. Her bir parçası, yıllar boyunca benimle birlikte çalışarak bir ömre bedel bir hizmet sundu. O yüzden ona bakmak, onu temiz tutmak benim için çok önemli. Bu traktör birçok hatıralarımızın bir parçası" diye konuştu.



Yarım asırlık traktörüne gözü gibi bakıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Tenis kortları Çaycuma’da hizmete girdi Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yapımı tamamlanan ve ilçede hem ulusal hem de uluslar arası ev sahipliği yapacak 7 adet tenis kortlarının açılışı gerçekleştirildi. Düzenlenen açılışa; AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çalakoğlu, Çaycuma İlçe Kaymakamı Adem Kaya, Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, Perşembe Belediye Başkanı Turhan Okumuş, Saltukova Belediye Başkanı Alim Genç, Nebioğlu Belediye Başkanı Ali Özdal, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Samet Tonga, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ayhan Alagöz, İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Şendoğan Kaya, İlçe Özel İdare Müdürü Kemalettin Yaşar, Gökçebey İlçe Özel İdare Müdürü İzzet Turpcu, AK Parti İlçe Başkanı Birol Yiğit, CHP İlçe Başkanı Fahri Diler, MHP İlçe Başkanı Mustafa Kaplan, katkı veren esnaf ve işadamları ile açılış için düzenlenen turnuvaya katılan sporcular ile çok sayıda kalabalık topluluk katıldı. Açılış öncesinde saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı söylendi. Törende konuşma yapan Çaycuma İlçe Kaymakamı Adem Kaya; “Bu tesis 4 ay önce düşünce aşamasındaydı. Şuan içinde ulusal ve uluslar arası müsabakalara ev sahipliği yapacak niteliktedir. 7 adet kortla, sosyal tesisiyle, soyunma odalarıya, antrenör odasıyla, başhekim odasıyla tam donanımlı bir şekilde ortaya çok güzel bir eser çıktı” dedi. Kaymakam Kaya konuşmasında; “İnşallah bundan sonrada bu bizim ilk turnuvamız yine Zonguldak’ın 100. Kuruluş yılı amacıyla düzenliyoruz. Yalnız ilk turnuvamız son turnuvamız olmayacak. Yine her ay burada ulusal ve uluslar arası turnuvalar düzenleyeceğiz. Burada öncülük ettik ama çok emeği olanlar var. Başta Sayın bakanımıza çok teşekkür ediyorum. Yine aramızda Sayın milletvekilimiz burada, kendisini her aradığımda ne gerekiyorsa kendisi büyük destekler verdi. Telefonları 7/24 açık olduğu müddetçe kendisi bizlere büyük destekler verdi, teşekkür ediyorum. Belediye başkanımızda tenis kortlarıyla alakalı hem lojistik hem de diğer konularla alakalı kendisi de destekler verdi. Burada bulunan iş insanlarımız ve sayamadığımız, unuttuğumuz iş insanlarımızda, ben kendilerini arayıp destekte bulundular. Onlar buraya kendi işlerini öteleyerek destek oldular. Böyle bir tesisin 4 ay içinde çıkması çok zordu. Burayı yaparken kamu kurumundaki personellerde ellerine keseri, küreği aldı memurum demedi. Bundan sonraki organizasyonlarımız devam edecek. Buraları doldurmak ve yaşatmak antrenörlerimize düşüyor. Onlarda bizlerin desteğiyle güzel sporcular yetiştirecekler. Bizlerde her zaman yanlarında olacağız” dedi. Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı ise; “Bugün Çaycuma’da bir bayram havası hissediyorum. Gerçekten heyecanlıyım. Çocuklar, sporcular ve misafirlerimiz buradalar. Burada biz bizeyiz belki ama çok güzel ve anlamlı bir olayın içindeyiz. Artık bir spor kenti olma yolunda ilerleyen Çaycuma’da Ağustos ayında tayin edilen Kaymakamımız Adem Kaya sayesinde kısa sürede büyük bir ivme kazandırdık” dedi. AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu’da törende yaptığı konuşmasında; “Çaycuma’da 5-6 ay önce tenis turnuvası düzenleyeceğiz desek böyle bir şey yetişmez, böyle bir şey olmaz. Burada bir gayret var. Burada bir hırs var. Biz bu fikri ilk kez duyduğumuzda heyecanlandık” dedi. Çolakoğlu; “Bütün STK’lar, işadamlarımız, belediyelerimiz, belediye başkanımız ve en önemlisi kaymakamımız ile birlikte yola çıktığımızda bizler o heyecanlar, o gözlerde gördüğümüz ışıltıyı gördüğümüzde inandık ve bugün onu başardık. Çaycumamıza hayırlı olsun. Bu bukadarla kalmayacak önümüzdeki yaz aylarında daha güzel ve geniş kapsamlı bir turnuvayı da hep beraber göreceğiz. Çaycuma Zonguldak’ın incisidir. Çaycuma hem coğrafi anlamda hemde fiziki anlamda birçok projeye açık ve elverişlidir. Ama en önemlisi Çaycuma insanı hiçbir zaman heyacanını kaybetmedi. Her zaman bir yatırım, her zaman bir işletme, katkı olduğu zaman taşın altına elini ve gövdesini koydu. Burada çok büyük emekler var. Özellikle Sayın bakanımıza,böyle bir projeyi önüne açtık ve sağolsun o da destek sağladı. Bunun yanında çevre düzenlemeleri konusunda da bizlere burada destekçi oldular. Onlarda Çaycuma’nın nereye gitmesi gerektiğini anlamında da bizlere yol gösterdiler. Bu tunuvada oynayacak sporcularımız var, şimdiden başarılar diliyorum. Bu turnuvamımız Çaycuma’ya yeni ufuklar açacak. Sadece spor alanında değil, Sizler bizlerin elçisi olacaksınız. Çaycuma bundan sonra emin adımlarla ilerleyecek” diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından 7 adet tenis kortu protokol tarafından gezildi ve devam eden turnuva maçları seyredildi. Protokol daha sonra tenis kortlarının bulunduğu alanda yapılan sosyal tesis, soyunma odaları ile antrenör ve hakemlerin bulundukları alanlarda incelendi. Çaycuma İlçe Kaymakamı Adem Kaya, AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu’na kısa süre önce ilçede kurulan Çaycuma Kadın Kooperatifi’nin (ÇAY-KA) ürünlerinden oluşan bir hediye sepeti takdim edildi. Öte yandan tenis kortlarının yapımında ve inşaa aşamasında katkı ve destek veren birçok firmaların isimleri de tenis kortlarının bulunduğu alanda tabela olarak asıldı.
Muğla Cumhurbaşkanı Erdoğan: "CHP millilikten uzaklaşıyor" AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Muğla 8’inci İl Kongresine katıldı. Menteşe Spor Salonunda gerçekleştirilen AK Parti Muğla İl Kongresinde konuşan Erdoğan, konuşmasının ilk bölümünde CHP’yi eleştirerek, CHP’nin, Türkiye’nin uluslararası alanda etkin hale gelmesinden rahatsız olanların aparatı olduğunu söyledi. “Kazanımları korumak için gerektiğinde canımız ortaya koyduk” İstiklal harbinde Ege illeri arasında en fazla şehidi Muğla’nın verdiğini belirten Erdoğan, Erzurum Palandöken’de çığ düşmesi sonucu vefat eden milli sporcu Emre Yazgan için başsağlığı dileyerek, “Kardeşlerim, coğrafyamızdaki bin yıllık varlığımızın her anı, kesintisiz bir mücadeleyle geçmiştir. Nice medeniyetlerin doğduğu, yükseldiği ve battığı bu toprakları vatanımız kılmak için çok fedakârlık yaptık. Çok ter döktük, çok kan akıttık. Dişimizle tırnağımızla elde ettiğimiz kazanımları korumak için, gerektiğinde canımızı ortaya koymaktan çekinmedik. Tüm bu sureti içerisinde sadece dışarıdan gelen saldırıları göğüslemekle kalmadık. Aynı zamanda içerideki gaflet, dalalet, hatta ihanet odaklarıyla da uğraştık. Tarihe baktığımızda Osmanlı’nın Avrupa işlerine doğru sürdürdüğü ilerleyişinin hemen her safhasında önce geriye dönüp arkasını sağlama atma ihtiyacı duyduğunu görüyoruz. Osmanlı’nın son dönemde asırlarca bir arada yaşadığımız kimi kesimlerce nasıl kakla haline dönüştüğüne şahit olduk. Cumhuriyet döneminde kendi ülkesinin potansiyeline, kendi halkının değerlerine düşman olan mankurtların yol açtığı talimatların bedelini ödedik” ifadelerini kullandı. "Onların heybelerinde ülkenin ve milletin sorunlarıyla ilgili en küçük bir çözüm paketi yoktur" "Sırf kendi çıkarları uğruna, insanımızın öz güvenini kırmaya, buna küresel siyasi ve sosyal saldırılar karşısında savunmasız bırakmaya çalışanlar var" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bakınız Rus yazar Dostoyevski ne diyor? ‘Hiç insan öldürmediği halde bir katilden daha cani insanları gördük. Umudumuzu öldürenleri gördük.’ Evet, en büyük caniler insanların umudunu öldürenler veya ona teşebbüs edenlerdir. Yaşadığımız geçici sıkıntıları sanki dünya yıkılmış, biz de altında kalmışız edasıyla anlatanların gayesi asla milletimizin derdiyle dertlenmek değildir. Onların heybelerinde ülkenin ve milletin sorunlarıyla ilgili en küçük bir çözüm paketi yoktur. Daha önemlisi, böyle bir niyetleri, gayretleri, hazırlıkları da bulunuyor. ‘Ver ki yiyem, öp ki yatam. Gözdeki canım çıkmasın’ zihniyetiyle yıllardır milletin umudunu, enerjisini tüketenlerin bu ülkede dikilmiş tek bir ağaçları olmadığını en iyi sizler biliyorsunuz. Hiçbir eser ve hizmet olmadığı halde kafaları karıştırmakta, kabadayılık taslamakta, kavga çıkarmakta maşallah pek mahirdirler. Halbuki siyaset sadece yıkmakla, sadece engellemekle, sadece içi boş nutuklarla, sadece kameralara şov yapmakla yürütülecek bir iş değildir. Ne diyor gönül sultanı? ‘Kamil insan odur ki koyan dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yerler eser.’ Şöyle dönüp ülkemizin son bir asrına baktığımızda kimlerin eserleriyle gönüllerde yaşadığını, kimlerin yerinde yerler estiğini herkes görüyor” ifadelerine yer verdi. "Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada giderek etkin bir güç haline gelmesinden rahatsız olanların içerideki aparatı haline dönüştüler" AK Parti’nin eser ve hizmet siyasetiyle, demokrasi ve özgürlük reformlarıyla ülkemize nasıl çağ atlattığını söyleyen Erdoğan, "Hayata geçirdiğimiz projelere en çok karşı çıkanlar, en çok takoz koyanlar, şimdi bunlardan en fazla faydalananlardır. Mahalli İdare düzeyinde yıllardır yönettikleri yerleri, alt yapısı ve üst yapısıyla nasıl geri bıraktıklarını, buna karşılık imkânlarını nasıl yağmaladıklarını cümle alem biliyor. Üstelik son dönemde bu yağmaya bölücü terör örgütüyle irtibatını bir türlü kesmeyenleri de ortak ettiler. Kendi işlerindeki kavganın temelinde de işte bu rant kavgası var. Evet, kimden bahsediyorum? CHP’den bahsediyorum. Gerçi bu partiden söz açılınca insanın aklına ister istemez hangi CHP diyen bir soru geliyor. Çünkü karşımızda aynı amblem altında dört beş parçaya bölünmüş her biri diğerinin ayağını kaydırmakla, gözünü çıkarmakla meşgul bir yapı var. Her neyse kendi içlerinde ne yapacakları onları bileceği iş. Biz bu partinin genel duruşuyla ilgiliyiz. Esasen CHP, ilk parti faşizminden beri tarihinin her döneminde milletle kavgalı bir partiydi. Ama son dönemde işi artık ülkemize yönelik küresel projelerin taşeronluğunun işlenmeye kadar vardırdılar. Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada giderek etkin bir güç haline gelmesinden rahatsız olanların içerideki aparatı haline dönüştüler. Her geçen gün dibe batmalarına rağmen maalesef bunlardan en küçük bir kendini düzeltme emaresi de göremiyoruz. Değerli Kardeşlerim, bu söylediklerimizin hiçbiri de izah değildir, ithaf değildir, iftira hiç değildir. Hepsi de apaçık hakikattir. CHP’nin tüm bünyesini saran bu gaflet haline her alanda şahit oluyoruz” dedi. "CHP, millilikten ve yerlilikten giderek daha fazla uzaklaşıyor" Türkiye’nin güney sınırlarının güvenliği için sınır ötesi harekatlar yaptığını belirten Erdoğan, "Karşısına kim çıkıyor? CHP. Türkiye Akdeniz’deki çıkarlarını korumak için Libya’da pozisyon alıyor. Karşısına kim çıkıyor. CHP. Türkiye Ukrayna Savaşı’ndan Filistin’de yaşanan trajediye kadar, bölgesindeki tüm çatışmalarda dünyanın takdirini kazanan tutumlar geliştiriyor, karşısına yine CHP çıkıyor. Türkiye, Türk dünyasının siyasi, kültürel, sosyal, askeri, beşeri birliğini sağlayacak tarihi adımlar atıyor, karşısına yine CHP çıkıyor. Türkiye, Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar geniş bir alanda kazan kazan esasına dayalı açılımlara gelişiyor, karşısına yine CHP çıkıyor. Uluslararası hemen her konuda kendi ülkesi yerine başkalarının safında yer almayı alışkanlık haline getiren CHP, millilikten ve yerlilikten giderek daha fazla uzaklaşıyor. Bu savrulmanın en önemli delillerinden biri de FETÖ’den PKK, YPG’ye kadar farklı örgütlerle kurdukları alengirli ilişkilerdir. Küresel güçlerin soytarısı haline gelen CHP’ye gönül verenlerin önemli bir kısmının da bu tablodan rahatsız olduklarını biliyoruz, görüyoruz. Biz bu hakikatlerin vicdanları rahatsız, kafaları huzursuz ama aynı zamanda çaresiz aklıselim sahibi CHP’liler adına da dile getiriyoruz” şeklinde konuştu. “Özel’in kırdığı potları üst üste koysak Halep’e yol olur” “Eski genel başkanların gerçeklerden kopmuş bir şekilde eline FETÖ’cülerin tutuşturduğu argümanlarla 13 yıl güya siyaset yaptı. Şimdiki genel başkanları da yalan yalan bilgiler, içeride ve dışarıda karşılığı olmayan ve komplo teorileri üzerinde siyaset yapıyor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Özel’in iç ve dış politikada kırdığı potları üst üste koysak, burada Halep’e yol olur. Hakkını vermek sözsüz. İlk başta milletimizi ve gençlerimizi eğlendiriyordu. Ama artık komik bile değil, Türkiye gibi güçlü bir ülkenin ana muhalefet liderinin kendini bu durumlara düşürmesi Türk siyaseti adına utandırıcıdır. Demokrasilerde iktidarın icraat gücüne en çok katkıyı yapan unsurlardan biri de muhalefetin tutarlılığı ve alternatif politika geliştirme kabiliyetidir. Bizdeki muhalefet ne tutarlı ne de politika geliştirme kabiliyetine sahiptir. Muhalefet temsilcileri tuğla üstüne tuğla koymak yerine, laf üstüne laf koymakla iş yaptıklarını sanıyorlar. Aslına bakılırsa, mevcut hallerinden gayet memnunlar. Aksi olsaydı, kendilerini şunca zamandır iktidardan uzak tutan bu yanlış üsluptan vazgeçip, milletin gönlünü kazanacak işlere yönetirlerdi. Demokratik siyasetin muhalefet vasıtasıyla kendini yenileme erdemini biz kendi kendimize gerçekleştiriyoruz” şeklinde konuştu. “Ülkemizin dünü gibi yarınının da umudu, inşaatçısı, yol açıcısı yine AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır“ AK Partinin kurulduğu günden bugüne kadar kesintisiz bir değişim sürecini kendi içinde yaşatmayı başardığını söyleyen Erdoğan, "Parti yönetimimiz ve kabinelerimizle, vizyon belgelerimiz ve programlarımızla, eserlerimizle, hizmetlerimizle, reformlarımızla, milletimizle kurduğumuz temellerini güçlendirecek adımlarımızla. Velhasıl hayatın her alanına dokunan icraatlarımızla değişim bayrağını elden hiç bırakmadık. Bugün de ülkenin ihtiyacı olan her konuda, programı, projesi, vizyonu olan parti ve ittifak biziz. Milletimizin yaşadığı sıkıntıları çözme noktasında iradesi, çabası, reçetesi olan parti ve ittifak yine biziz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmeleri en doğru şekilde okuyabilen parti ve ittifak biziz. Ülkemizin itibarını, devletimizin çıkarlarını, milletimizin olurunu korumak için gerektiğinde her türlü riski alarak tavır geliştirebilen parti ve ittifak biziz. Sadece günü kurtarmaya değil, asıl geleceği inşaya yönelik vizyona sahip parti ve ittifak biziz. Sözünü suya değil, milletin gönül defterine yazarak arkasında duran parti ve ittifak biziz. Saymaya kalksak, saatlerce sürecek vasıflarımızla ülkemizin dünü gibi yarının da umudu, inşaatçısı, yol açıcısı yine AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır” dedi. "Muğla’ya 22 yılda 302 milyar lira tutarında yatırım yaptık” AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla’ya 22 yılda yapılan yatırımlar hakkında da bilgi vererek yatırımları şu şekilde açıkladı: Adalet Bakanlığında 4 milyar, Eğitimde 23 milyar, Gençlik ve Sporda 5 milyar, Sosyal Yardımlarda 34 milyar, Sağlık alanında 8 milyar, Çevre ve Şehircilikte 36 milyar (8 milyar tutarındaki yatırımlar da devam ediyor), Ulaştırmada 57 milyar, Tarım ve Ormancılıkta 47 milyar, Enerji yatırımında 67 milyar, Kültür ve Turizmde 7 milyar, Çalışma ve Sosyal Güvenlikte 13 milyar liralık hizmet ve eser.