SPOR - 25 Nisan 2025 Cuma 10:08

Çay bahçesinden, Dünya Şampiyonası’na

A
A
A
Çay bahçesinden, Dünya Şampiyonası’na

Artvin’in Hopa ilçesinde köy hayatını sürdüren Büyük ailesinin kızları Nisagül, Ebrar ve Eslem, karate branşında elde ettikleri Türkiye ve uluslararası başarılardan sonra şimdi Japonya’daki Dünya Şampiyonası’na hazırlanıyor.


Artvin’in Hopa ilçesine bağlı Kuledibi mahallesinde yaşayan Nurcan ve Zeki Büyük çiftinin 3 kızı, Nisagül, Ebrar ve Eslem, Kyokushin karate sporunda elde ettikleri derecelerle dikkat çekiyor. Türkiye, Balkan, Kafkas ve Avrupa şampiyonlukları bulunan kardeşler, şimdi de Japonya’da düzenlenecek olan Dünya Şampiyonası’nda başarı hedefliyor.


Çiftçilik yapan, geçim kaynağı ise çay olan Büyük ailesinin kızları, köy yaşamı şartlarına rağmen spordan vazgeçmiyor. Ailenin en büyük kızı Nisagül, gündüz tarlada, akşam ise antrenmanlarda ter döküyor. Kızlar, günlük işlerde anne ve babalarına yardımcı olmak için çay topluyor, çapa yapıyor, odun kırıyor ve bunun yanı sıra şampiyonaya hazırlanıyorlar. Aynı zamanda eğitimleri devam eden kızlar, bölgede ’Şampiyon kız kardeşler’ olarak biliniyor.


Ailenin büyük kızı Nisa Gül Büyük, Türkiye’yi temsil edecek 3 sporcu arasına girerek Japonya’daki 7. Kyokushin Karate Dünya Şampiyonası’na katılmaya hak kazandı.


11. sınıf öğrencisi olan ve 6 yıldır karate sporu yapan Nisa Gül Büyük, hem okuluna devam ediyor hem de köyde ailesiyle birlikte çay ve bahçe işleriyle ilgileniyor. Bugüne kadar dünya ikinciliği, Avrupa ikinciliği, Balkan ve Türkiye şampiyonlukları kazanan Nisa Gül, Tokyo’da düzenlenecek şampiyona için antrenmanlarını tamamladı. İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Nisa Gül, "Köyde yaşıyoruz, babamla beraber tarlada çalışıyorum ama aynı zamanda eğitimimi sürdürüyorum. Zorluklar var ama ailemin ve antrenörümün desteğiyle bugüne kadar yarışmalardan boş dönmedim. Şimdi hedefim Japonya’da iyi bir derece almak. Şehirde yaşamak, başarıya ulaşmak için şart değil" dedi.



10 yaşında Balkan şampiyonu oldu


Ailenin ortanca kızı Eslem Büyük ise 10 yaşında. Karateye 3 yıl önce başlayan Eslem, bugüne kadar Balkan şampiyonluğu, Türkiye şampiyonluğu ve Kafkas ikinciliği kazandı. Eslem, "Bu sporu çok seviyorum. Ablam bana antrenmanlarda yardımcı oluyor. Hem eğleniyorum hem de ülkemi temsil ediyorum. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.



Zeki Büyük: "Zorluklar var ama başarıları bu zorlukları unutturuyor"


Baba Zeki Büyük ise 4 çocuğundan 3 kızının karate sporuyla uğraştığını belirterek, "Sadece çay gelirimiz var, başka hiçbir gelirim yok. Ama çocuklarımın spor ve eğitim hayatı için elimizden ne geliyorsa yapıyoruz. Zorluklar var ama başarıları bu zorlukları unutturuyor. Tüm çocuklarımın spora yönelmesinden gurur duyuyorum. Şimdi Japonya’da ülkemizi temsil etmek için gün sayıyoruz" diye konuştu.



Çay bahçesinden, Dünya Şampiyonası’na

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ALKÜ’nün 4 ülke ile yürüttüğü "Kuraklığa Çözüm" projesi başladı Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) tarafından yürütülen İtalya, Tunus, Mısır, Yunanistan’da bulanan üniversitelerin ortak olduğu, toplamda 2 milyon 745 bin Euro bütçeli "Akdeniz Bölgelerinde Akıllı Tarım İçin Sürdürülebilir Su Yönetimi Projesi (SWAMED)" başladı. Tüm dünyayı etkisi altına alan kuraklık ve küresel ısınma ile ilgili projeler üreten ALKÜ’de bu kapsamda sene başında önemli bir projeye imza atılmıştı. Türkiye ayağı ALKÜ Rafet Kayış Mühendislik Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fırat Arslan tarafından yürütülen; İtalya, Tunus, Mısır, Yunanistan ve Türkiye’nin ortak olduğu tarım alanları için yerel durumlara uyarlanabilir bir su izleme ve yönetim sistemi geliştirilmesinin planlandığı "Akdeniz Bölgelerinde Akıllı Tarım İçin Sürdürülebilir Su Yönetimi Projesi (SWAMED)" uygulanmaya başladı. Yüzde 90’ı Avrupa Birliği tarafından finanse edilen toplam bütçesi 2 milyon 745 bin 200 euro olan projede iklim değişikliği, kuraklık ve nüfus artışının neden olduğu su kıtlığı gibi Akdeniz bölgesinin en acil sorunlarından birini ele alıyor. ALKÜ Rafet Kayış Mühendislik Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fırat Arslan tarafından yürütülen; İtalya, Tunus, Mısır, Yunanistan ve Türkiye’nin ortak olduğu tarım alanları için yerel durumlara uyarlanabilir bir su izleme ve yönetim sistemi geliştirilmesinin planlandığı "Akdeniz Bölgelerinde Akıllı Tarım İçin Sürdürülebilir Su Yönetimi Projesi (SWAMED)" uygulanmaya başladı. Doç. Dr. Arslan hedefleri anlattı Katılımcı ve disiplinler arası yaklaşımıyla SWAMED projesinin su krizine karşı pratik çözümler sunmayı ve Akdeniz genelinde sürdürülebilir tarımsal kalkınmayı teşvik etmeyi amaçladığını söyleyen Doç. Dr. Fırat Arslan, "Sulanan tarım için yerel durumlara uyarlanabilir bir su izleme ve yönetim sistemi geliştirmenin temel hedef olarak belirlendiği SWAMED Projesi ile çok paydaşlı bir yaklaşımla birlikte tasarlanmasının ardından Tunus, Türkiye, Mısır ve Yunanistan’daki dört pilot bölgede test ediliyor. Proje süresince çiftçiler, su otoriteleri ve araştırma kurumları aktif olarak sürece dahil ediliyor. SWAMED kapsamında, Verimli sulama için Karar Destek Sistemi (DSS) geliştirilmesi, dört ülkede pilot uygulama ve testler, anketler, çalıştaylar ve odak grup toplantıları ile eğitim ve paydaş katılımı, tanıtım materyalleri ve videolar gibi iletişim çıktıları, sürdürülebilirlik ve yaygınlaştırma planı hazırlanması hedefleniyor" dedi. Akdeniz ortaklığı ile güçlenen proje Projenin koordinatörlüğünü İtalya’daki Campania Üniversitesinden Luigi Vanvitelli (İtalya) koordinatörlüğünde yürütülmektedir. Tunus’tan Kuzey Afrika Devletleri Bölgesel Uzaktan Algılama Merkezi (CRTEAN), Mısır’dan Mısır İngiliz Üniversitesi (BUE), Yunanistan’dan Aristoteles Üniversitesi (AUTH) ve Türkiye’den de Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) ortak kurum olarak çalışıyor. Bunun yanında İlişkili ortaklar arasında ise Alanya İlçe Tarım Müdürlüğü ve Tunus Medjez El Bab Mühendislik Yüksekokulu bulunuyor. Daha akıllı ve sürdürülebilir bir tarıma doğru Proje koordinatörü Prof. Luigi Zeni, "SWAMED, daha dayanıklı ve sürdürülebilir bir Akdeniz tarımına yönelik somut bir adımdır. Gelişmiş teknolojiyi paydaş katılımıyla birleştirerek su yönetimini iyileştirebilir, israfı azaltabilir ve doğal kaynakları koruyabiliriz" dedi.