TEKNOLOJİ - 24 Aralık 2024 Salı 11:16

Artvin’de elektrik arıza ekipleri zorlu kış şartlarına meydan okuyor

A
A
A
Artvin’de elektrik arıza ekipleri zorlu kış şartlarına meydan okuyor

Artvin’in sert kış koşulları ve zorlu coğrafyasında elektrik arıza ekipleri, dron teknolojisi ve özverili çalışmalarıyla kesintisiz enerji sağlama görevini başarıyla sürdürüyor.


AKSA Enerji bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Çoruh Elektrik Dağıtım A.Ş. (Çoruh EDAŞ) elektrik arıza ekipleri, il genelinde yaşanan yoğun kar yağışına rağmen özellikle kırsal alanda zor şartlarda hizmet veriyor. Ekipler, son olarak Mersivan Atabarı Kayak Merkezi’nde meydana gelen elektrik kesintisini başarıyla giderdi.


Çoruh EDAŞ’a bağlı ekipler, ilk olarak dron teknolojisini kullanarak arızanın yerini belirledi. Kar kalınlığının yarım metreyi bulduğu bölgede, ekipler zorlu arazi koşullarına rağmen kısa sürede arızalı direğe ulaşarak onarım çalışmalarına başladı. Güvenlik önlemlerini eksiksiz alan personel, kesintiyi hızla gidererek bölgeye yeniden enerji sağladı.



"Her koşulda sahadayız"


Çalışmalar hakkında bilgi veren Çoruh EDAŞ Artvin İl Müdürü Nedim Selçuker, bölgenin coğrafi zorluklarına rağmen vatandaşlara kesintisiz enerji sağlamayı hedeflediklerini söyledi. Selçuker, “Kar yüksekliğinin 150 santimetreye ulaştığı Kafkasör Yaylası’ndaki arızayı çözmek için tüm ekiplerimizle sahadaydık. Dron ile arıza tespiti yaparak süreci hızlandırdık ve ekiplerimiz kısa sürede sorunu giderdi. Çığ, heyelan ve taş düşmesi gibi doğal risklere rağmen 7/24 hizmet vermeye devam ediyoruz” dedi.


Arıza ekip personeli Uğur Ahlaoğlu ise, yaptıkları çalışma ile ilgili, "14 yıldır bu işi yapıyorum. Bu yıl kar yağışı oldukça yoğun. Kafkasör bölgesindeki arızayı tespit etmek için dron kullandık ve ekip arkadaşlarımızla müdahalemizi gerçekleştirdik. Yoğun kar ve zorlu araziye rağmen, vatandaşlarımızın enerji ihtiyacını karşılamak için elimizden geleni yapıyoruz” diye konuştu.



Türkiye’nin en zorlu coğrafyalarından birinde hizmet veriyorlar


Türkiye’nin en zorlu coğrafyalarından birinde 7/24 hizmet veren Çoruh EDAŞ ekipleri, 29 bin 551 kilometrekarelik hizmet bölgesinde 64 bin 403 kilometre hat uzunluğunda, 13 bin 363 trafo ile 2 milyon kişiye kesintisiz hizmet veriyor. 7 bin 393 kilometre alanıyla zorlu yolları aşan Çoruh EDAŞ Artvin İl Müdürlüğü 141 bin 766 abonesine elektrik arzı ulaştırmada engel tanımıyor.


Çoruh EDAŞ, Artvin’in en zorlu noktalarında bile teknolojiyi ve insan gücünü birleştirerek halkın günlük yaşamını kolaylaştırmaya devam ediyor. Elektrik arıza ekiplerinin bu özverili mücadelesi, kış aylarında dahi kesintisiz enerji hizmetinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.



Artvin’de elektrik arıza ekipleri zorlu kış şartlarına meydan okuyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir EGİFED, yeni yıl öncesi ekonomiyi masaya yatırdı Ege Genç İş İnsanları Dernekleri Fedarasyonu )EGİFED), Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ev sahipliğinde ‘2025 Dünya ve Türkiye Görünümü Toplantısı’ düzenledi. EGİFED’e bağlı 8 derneğin yönetim kurulu başkanları, EGİFED Danışma Kurulu Başkanı, EGİAD delegeleri, İstanbul Ekonomik Araştırma Yönetici Ortağı Can Selçuki’nin de katıldığı etkinlikte, enflasyonist risklerle mücadele adına ortaya konulan küresel ekonomi politikaları, 2024 yılının iş dünyasına etkileri ve 2025 yılından beklentiler masaya yatırıldı. EGİAD, Akhisar Genç İşadamları Derneği (AKGİAD), Balıkesir Genç İşadamları Derneği (BAGİAD), Bandırma Genç Girişimci İşadamları Derneği (BANGİAD), Denizli Genç İş İnsanları Derneği (DEGİAD), Manisa Genç İşadamları Derneği (MAGİAD), Nazilli Genç İşadamları Derneği (NAZGİAD) ve Erdek Genç İş İnsanları Derneği (ERGİAD) olmak üzere 8 dernek ile toplamda bin 500’ü aşkın üye ve her sektörden temsilcinin faaliyette bulunduğu büyük bir platform olarak çalışan EGİFED, ekonomi değerlendirme toplantısıyla 2025 iş dünyasına ışık tuttu. İş dünyasının temsilcileri ve uzman isimlerin bir araya geldiği etkinlikte, küresel ve ulusal ekonomik dinamikler üzerine kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Toplantıda, 2024 yılını geride bırakırken 2025 yılına dair küresel ve ulusal ekonomik görünümler detaylı bir şekilde ele alındı. ABD başkanlık seçimleri, Avrupa Birliği’nin enerji ve ekonomik krizlere karşı benimsediği korumacı politikalar, Çin’in Ortadoğu’daki ekonomik nüfuzunu artırma çabaları ve Rusya-Ukrayna savaşının süregelen etkileri gibi küresel gelişmeler değerlendirildi. Türkiye ekonomisine ilişkin öngörüler de toplantının önemli başlıklarından birini oluşturdu. Etkinlik, EGİFED Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Buğra İlter tarafından yapılan açılış konuşmasıyla başladı. İlter, küresel ve ulusal ekonomik dinamiklerin hızla değiştiği bu dönemde, dayanışma ve bilgi paylaşımının iş dünyasının geleceği açısından kritik önemde olduğuna inandıklarını belirtti. Çok kutuplu dünya düzeninin pekişmesi muhtemel 2025 yılına doğru bakıldığında; küresel ekonomik ve siyasi dengelerde önemli değişimlerin yaşanacağı bir yıl olacağını görebildiklerini dile getiren İlter, “ABD’de 2024 başkanlık seçimlerinin sonuçlarının, ülkenin iç ve dış politikasını yeniden şekillendirmesi söz konusu. Avrupa Birliği, enerji krizleri ve ekonomik durgunlukla mücadele ederken, iç siyasi gerilimlerin de etkisiyle daha korumacı politikalar benimsiyor. Çin, Ortadoğu’daki ekonomik ve siyasi nüfuzunu artırarak, bölgedeki enerji kaynaklarına erişimini güçlendirmeyi hedefliyor. Öte yandan, Rusya ve Ukrayna’daki savaşın süregelen etkileri, Avrupa’nın güvenlik politikalarını ve ekonomik istikrarını ciddi şekilde etkilemeye devam etmektedir. Orta Doğu’da Filistin, Suriye ve Yemen gibi çatışma bölgelerinde insani krizler derinleşirken, bu durum bölgesel güçler arasındaki rekabeti de artırmaktadır. Afrika’da ise Sudan gibi ülkelerdeki iç savaşlar, göç dalgalarını ve küresel insani yardım gereksinimlerini büyütmektedir. Bu gelişmeler ışığında, 2025 yılında küresel güç dengelerinin yeniden tanımlanması ve çok kutuplu bir dünya düzeninin pekişmesi muhtemeldir. Dünya hem ekonomik hem de siyasi açıdan daha karmaşık bir döneme girerken, mevcut savaşların etkileri küresel işbirliği çabalarını daha kritik hale getirmektedir.” dedi. Küresel ekonominin zorlu ve karmaşık bir süreçten geçtiğine tanıklık ediyoruz 2025 yılına adım atarken, küresel ekonominin zorlu ve karmaşık bir süreçten geçtiğine tanıklık edildiğini vurgulayan İlter, “Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından geçtiğimiz ay yayımlanan Dünya Ekonomik Görünüm Raporu, küresel ekonomiye dair önemli göstergeler sunuyor. Rapora göre, 2024 yılı için büyüme beklentisi yüzde 3,2 olarak sabit tutulurken, 2025 yılı tahmini yüzde 3,3’ten yüzde 3,2’ye revize edildi. Bu durum, dünya genelinde ekonomik büyümenin istikrarlı ancak zayıf kalmaya devam edeceğine işaret ediyor. Pandemi sonrası dönemde, küresel enflasyonla mücadelede ilerlemeler kaydedilmiş olsa da, bazı ülkelerde fiyat baskılarının sürdüğünü görüyoruz. Ne yazık ki, bu ülkelerin başında Türkiye geliyor. 2024 yılında Türkiye ekonomisi zorlu koşullarla mücadele etti. IMF, Türkiye’nin 2024 yılı büyüme oranını yüzde 3, 2025 yılı için ise yüzde 2,7 olarak öngörüyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ise Türkiye’ye ilişkin 2024’te biraz farklı, 2025 için ise benzer bir tablo sunuyor. 2024 büyüme tahminini Eylül ayında yüzde 3,2’den yüzde 3,5’e yükselten OECD, 2025 yılı için beklentisini yüzde 3,1’den yüzde 2,6’ya düşürdü. Bununla birlikte, 2026 yılına dair büyüme tahmini yüzde 4 olarak açıklandı. Tüm bu veriler, önümüzdeki dönemin dikkatli stratejik planlama ve esnekliğe dayalı kararlarla şekillendirilmesi gerektiğini bizlere gösteriyor. Ülkemizin enflasyon rakamları da geçtiğimiz haftalar içinde TÜİK tarafından açıklandı ve yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 47,09, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 29,47 olarak kayıtlara geçti. OECD, ülkemizde tüketici fiyatlarının 2024’te yıllık ortalama yüzde 58,3, 2025’te yüzde 30,7 ve 2026’da ise yüzde 17,2 artacağı tahmininde bulunuyor. Dolayısı ile ülkemizde enflasyon düşüşe geçse de 2026 yılında dahi çift haneli enflasyon rakamlarıyla yaşamaya devam edeceğimiz görülüyor.” diye konuştu. Üçüz dönüşüm yatırımlarına ağırlık verilmeli 2025 yılında hem küresel ekonominin hem de Türkiye ekonomisinin belirsizliklerle şekillenmeye devam edeceğinin açıkça görüldüğüne dikkat çeken İlter, “Uluslararası arenada enerji dönüşümü ve yapay zekâ teknolojilerindeki hızlı ilerlemeler, ekonomik dinamikleri kökten değiştiren temel unsurlar olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye açısından ise, makroekonomik istikrarın sağlanması ve dış borcun azaltılması, öncelikli hedefler arasında yer almalı. Bunun yanı sıra, yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm ve toplumsal dönüşüm gibi birbirini tamamlayan üç temel alanda stratejik yatırımlara ağırlık verilmesi büyük önem taşıyor. Bu dönüşümlere odaklanmak, sadece sürdürülebilir bir ekonomik yapı kurmakla kalmayacak, aynı zamanda ülkemizin rekabet gücünü artırarak uzun vadede ekonomik ve sosyal kalkınmayı destekleyecektir” diye konuştu. EGİFED olarak, ekonomik açıdan zorlu bir döneme hazırlanılan bugünlerde, dayanışma ruhuyla hareket etmenin ve dünyadaki dönüşüm süreçlerini yakından takip ederek bu süreçleri fırsata dönüştürmenin en temel hedefleri arasında yer aldığın vurgulayan İlter, “İş dünyası için güncel ekonomik ve siyasi gelişmeleri takip etmek, geleceği şekillendirecek stratejik adımları zamanında atmak kritik bir öneme sahip. Hep birlikte, dirençli ve sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlemek için, veri ve bilgiye dayalı güçlü bir zemin oluşturmayı hedefliyoruz. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz günlerde, Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazanan Prof. Dr. Daron Acemoğlu’nun başarısı, ülkemizi uluslararası arenada gururlandırdı. Acemoğlu, ekonomik kalkınma ve kurumsal yapılar üzerine olan çalışmalarıyla tüm dünyaya önemli bir ilham kaynağı oldu. Ekonomi alanında böylesine değerli bireyler yetiştiren bir ülke olarak, potansiyelimizi daha etkin bir şekilde ekonomimize yansıtabiliriz. Bizler de genç iş insanları olarak hem şirketlerimizin yönetimininde hem de ülkemizin sosyoekonomik kalkınmasına yönelik gerçekleştireceğimiz çalışmalarda, bilime, veriye ve bilgiye değer veren bir yaklaşım sergilemeliyiz.” dedi. EGİFED hakkında Ege Genç İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (EGİFED), Ege Bölgesi’ndeki genç iş insanları derneklerini çatısı altında toplayan, iş dünyasının ihtiyaçlarına yönelik çalışmalar yapan ve bölgesel kalkınmaya katkı sağlayan bir sivil toplum kuruluşu. EGİFED, üye dernekler ve iş dünyasıyla birlikte güçlü bir dayanışma ağı oluşturarak Türkiye’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek vermektedir.
Denizli Meryem Ana temalı kıyafet Hierapolis ve Efes’te sergilendi Meryem Ana temalı 250 bin dolarlık kıyafet, Hierapolis ve Efes’te sergilendi. Mediha Cambaz Gelinlik projesi kapsamında tasarlanan ve Hollandalı model tarafından taşınan Meryem Ana temalı kıyafet, tarihi mekanlarda şık bir gösterimle tanıtıldı. Meryem Ana temalı 250 bin dolarlık kıyafet, Mediha Cambaz Gelinlik ekibi tarafından 6 aylık bir çalışmanın sonucu olarak ortaya çıkartıldı. Usta tasarımcılar tarafından dikilen Meryem Ana kıyafeti, sanat, tarih ve zanaatın görkemli buluşmasıyla unutulmaz bir iz bıraktı. Mediha Cambaz Gelinliğin tasarımcısı Özge Cambaz ve Meryem Ana’yı canlandıran Hollandalı model Eden Loopstra ile ‘Mary Efes’e Yolculuk’ kitabının yazarı Tarihçi Yazar Serkan Urgancı, projeyle ilgili bilgi verdi. Meryem Ana’yı canlandıran Model Eden Loopstra, bu projede yer almanın unutulmaz bir deneyim olduğunu belirtti. Meryem Ana’yı canlandırarak tarihin büyüleyici atmosferini deneyimlemenin tarif edilemez bir duygu olduğunu kaydeden Loopstra, böylesine anlamlı bir projede yer almaktan onur duyduğunu ve Mediha Cambaz Gelinliğin zarif tasarımları sayesinde bu deneyimin daha da özel hale geldiğini söyledi. Meryem Ana’nın hayatını oldukça iyi bildiğini ifade eden Loopstra, “Onun yaşadığı zorlukları ve hayatındaki fedakârlıkları düşünmek bile insanı derinden etkiliyor. Meryem Ana’nın orijinaline sadık bir şekilde hazırlanan kıyafeti giymek ise ayrı bir gurur kaynağıydı. Bu kıyafeti tasarlayan Mediha Cambaz Gelinlik ekibine ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Gerçekten unutulmaz bir deneyimdi" şeklinde konuştu. Meryem Ana kıyafetinin hazırlığı 6 ay sürdü Tarihe tanıklık eden proje fikrinin mimarı Özge Cambaz da tarihi ve kültürel değerlere her zaman büyük önem verdiklerini ve bu değerleri hatırlatan projeleri hayata geçirdiklerini dile getirdi. Meryem Ana’nın hayatını konu alan bu özel projeye 6 aydır büyük bir titizlikle hazırlandıklarını belirten Cambaz, “Meryem Ana’nın orijinal kıyafetinden ilham alarak hazırladığımız elbise ve pelerinin, 3 aylık bir çalışmanın ürünü. Bu eser 250 bin dolar yani yaklaşık 9 milyon liraya mal oldu. Bu kıyafette el dokuması saf Bursa ipeği, İtalyan el yapımı ipek tül danteller ve 24 ayar altın işlenmiş detaylar kullanıldı. Meryem Ana’nın orijinale yakın kıyafetindeki her bir detay, geçmişe duyulan derin saygıyı ve Mediha Cambaz Gelinliğin zanaata olan bağlılığını yansıtıyor” dedi. “Türkiye’nin kültürel zenginliği, global moda dünyasına taşınıyor” Amaçlarının gelinlik modasında yalnızca bir marka değil, bir sanat evi olarak konumlanmak olduğunun altını çizen Cambaz, “Hierapolis ve Efes gibi dünya mirası mekanlarla Türkiye’nin kültürel zenginliğini ve tasarım gücünü global moda dünyasına taşımak istiyoruz. Bu projeyle sadece tarihi bir hikaye anlatmıyoruz, aynı zamanda yeni nesil tasarımlarla geleceğe iz bırakıyoruz" diye konuştu. “İnanç turizmi her fırsatta desteklenmelidir” İnanç turizmini destekleyecek projelere ihtiyaç olduğuna dikkat çeken yazar Serkan Urgancı ise Meryem Ana kıyafeti projesinin kültürel alanlarda gerçekleştirilmesinin önemine dikkat çekti. Meryem Ana ve Anadolu ilişkisinin anlatıldığı her projenin oldukça değerli olduğuna dikkat çeken Urgancı, “Hristiyanlık açısından Anadolu toprakları çok kıymetlidir. Hristiyanlığın en kutsal ikinci karakteri olan Meryem Ana’nın evi Selçuk’ta, İncil’de geçen yedi kilisenin tamamı Ege Bölgesi’ndedir. Meryem Ana yalnızca Hristiyanlık için değil, Müslümanlık için de oldukça önemlidir. Kur’an-ı Kerim’de geçen tek kadın ismi Meryem’dir. 32 yerde geçer. Kuran-ı Kerim, Meryem Ana’yı iffetinden ötürü rol model kadın olarak gösterir. Bizim, her fırsatta inanç turizmini destekleyecek projelere ihtiyacımız var. Mediha Cambaz Gelinlik firması da duyulması için ellerinden geleni yapıyorlar, bu nedenle bu firmaya son derece müteşekkirim” ifadelerini kullandı. Meryem Ana, Efes’e giderken Hierapolis’i kullandı Tarihçi Yazar Serkan Urgancı, Meryem Ana’nın Hierapolis’e gelip gelmediğinin tarihi olarak bir kanıtı olmadığını fakat Antik güzergah içerisinde bu yolun kral yolu olduğunu ve Efes’e kadar gittiğini söyledi. Yazar Urgancı, Meryem Ana’nın Kudüs’ten yola çıkarak Efes’e gittiğini ve giderken Hierapolis’i kullandığını düşündüklerini de sözlerine ekledi. Mediha Cambaz Gelinlik tarafından hazırlanan Meryem Ana’nın orijinale yakın kıyafeti, yapılacak lansman sonrasında Hierapolis Müzesinde sergilenecek.