ÇEVRE - 27 Temmuz 2024 Cumartesi 13:51

Artvin Valisi Ünsal, heyelan nedeniyle kapanan köy yolunu inceledi

A
A
A
Artvin Valisi Ünsal, heyelan nedeniyle kapanan köy yolunu inceledi

Artvin Valisi Cengiz Ünsal, heyelan nedeniyle yolu 26 gündür kapalı olan Yusufeli ilçesine bağlı Havuzlu köyü yolunda incelemelerde bulundu.


Heyelan sebebiyle kapanan köy yolunun yeniden açılması için yürütülen çalışmaları yerinde incelemek üzere bölgeye giden Vali Cengiz Ünsal, süreçle ilgili yetkililerden bilgi aldı. İncelemelerinin ardından konuşan Vali Cengiz Ünsal "Heyelan nedeniyle kapanan köy yolunun en kısa sürede açılması için tüm ekiplerimiz bölgeye seferber edilmiştir. Heyelanın meydana geldiği bölgede, yeni heyelanlar yaşanması riskine karşılık ekiplerimiz dağın üst yamacından başlayarak palyalar yaparak, sorunu tamamen ortadan kaldırmak amacıyla çalışmalarını titizlikle yürütmektedirler. Ayrıca teknik ekiplerimiz, bölgedeki yamaçlardan kaya düşmesi riskine karşı profesyonel dağcılar ile birlikte koordineli bir çalışma yapmaktadırlar. Heyelanlı bölgedeki yol temizleme ve iyileştirme çalışmaları İl Özel İdaresi ekiplerimiz tarafından 1-2 gün içerisinde tamamen bitirilmiş olacaktır. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği için gerekli tüm tedbirler alınmış olup, ilgili kurumlarımız sorunu en kısa sürede çözmek amacıyla azami gayret göstermektedirler" dedi.



Artvin Valisi Ünsal, heyelan nedeniyle kapanan köy yolunu inceledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Alperen Ocakları, Balkan ülkelerine açılıyor Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı Balkan ülkelerine açılıyor. Bu projenin ilk adımı ise Denizli’de atılacak. Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı Balkan ülkelerine açılıyor. Bunun ilk adımı Denizli vasıtası ile atılacak. Yaklaşık bir yıldır üzerinde yapılan çalışma artık son aşamaya geldi. Genel Başkan Alican Kocaman, Genel Başkan Yardımcıları İsmail Gemi ve Mustafa Çıtak’ın önderliğinde bölgede çalışmalarını sürdüren Denizli Alperen Ocakları Teşkilatlar ve Dış İlişkilerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Yusuf Eryıldız bu anlamda önemli bir görev üstlendi. Alperen Ocaklarını Balkan ülkelerine yayılmak için önemli bir misyon üstlenen Denizli il başkan yardımcıları, projeyi son aşamaya getirmenin mutluluğunu yaşıyor. “Proje için kolları sıvadık” Ocak binasında Merhum Muhsin Yazıcıoğlu başta olmak üzere aziz şehitlerimizin ruhuna okunan Kur-an’ı Kerim tilaveti ve geçmişlere yapılan hayır yemeğinin ardından dualar ve tekbirler eşliğinde Kosova’ya uğurlanan Eryıldız, projenin amacını ve çalışmalarını değerlendirerek, “Bir yıldır üzerinde titizlikle çalıştığımız projede öncelikle desteklerini esirgemeyen Genel Başkanım Alican Kocaman, Genel Başkan Yardımcılarımız İsmail Gemi, Mustafa Çıtak ve Denizli İl Başkanı Samet Can Akyol’ başta olmak üzere teşkilatımız ile yapılan istişareler sonucu projemizi harekete geçirmek için kolları sıvadık. Burada en büyük gücü genel merkezimizden aldık. Böylesine değerli kıymetli bir göreve beni layık gören arkadaşlarıma ve teşkilat mensuplarına teşekkür ediyorum” dedi. “İnandık, inandıksa yaparız” Teşkilat mensuplarına ve vatandaşlara seslenen, “Muhsin Başkanımızın bizlere bırakmış olduğu bu kutlu davaya yakışır bir alperen olarak, mücadelemizi canla basla sürdüreceğimden kimsenin şüphesi olmasın” diyen Eryıldız, “Bu yolda önümüze elbet engeller çıkacaktır. Bizleri sabote etmek isteyenler, karalamak isteyenler olacak. Ama, bunlar bir Alpereni asla yolundan döndüremez. Muhsin başkanımızın dediği gibi “İnandık, inandıksa yaparız. Bedeli de neyse ona da katlanırız” Bizler Muhsin Başkanın evlatlarıyız. Bize baskı sökmez. Öncelikli gayemiz, öğrenim gördüğüm Kosova’nın Başkenti Priştine’ya ilk olarak ocağımızı açmak olacaktır. Rabbimin izni ve sizlerin duaları ile inşallah tüm Balkan Ülkelerinde Nizam-ı Alem İlayi Kelimetullah davasına çalışıp bayrağımızı dalgalandıracağız” ifadelerini kullandı.
Gaziantep Kız kardeşler baba mesleğini sürdürüyor Gaziantep’te yıllarca yanında çalıştıkları babalarından ayakkabı imalathanesini devralan kız kardeşler Nilgün Güney ve Yeliz Kocagün, azimleri ve çalışkanlıklarıyla çevresinden takdir topluyor. Türkiye’de her üç ayakkabıdan birinin üretildiği Gaziantep’te babaları Ömer Faruk Kocagün’e ait ayakkabı imalathanesinde küçük yaşlardan itibaren babalarına yardımcı olmaya başlayan 53 yaşındaki Nilgün Güney ve 49 yaşındaki Yeliz Kocagün kardeşler, kısa sürede baba mesleği olan ayakkabıcılığı öğrendi. Gaziantep Ayakkabıcılar Sitesi’nde yıllardır babalarına ait olan imalathanede ayakkabı üretimi yapan Nilgün Güney ve Yeliz Kocagün kardeşler, babalarından devraldıkları ve günlük 200 çift erkek ayakkabısı ürettikleri imalathanede 20 kişiyi istihdam ediyor. Genelde erkeklerin yaptığı ayakkabıcılık mesleğini yapan kız kardeşler, baba mesleğini ellerinden geldiğince devam ettirmek istiyor. Zaman zaman babalarının tecrübelerinden yararlanan Güney ve Kocagün kardeşler, genelde erkek mesleği olarak görülen ayakkabıcılığı omuz omuza vererek büyük bir aşkla sürdürüyor. Baba mesleği olan ayakkabıcılığı yapmalarıyla dikkat çeken Güney ve Kocagün kardeşler, ayakkabı üretiminin her aşamasında büyük bir emek sarf ediyorlar ve “bu iş erkek işi” algısının kırılmasında örnek oluyorlar. Ömer Faruk Kocagün de kızlarının talebi üzerine emekli olarak iş yerini devrettikten sonra imalathaneye gelip onlara yardımcı oluyor. 2009’dan beri kız kardeşi ile birlikte baba mesleği ayakkabıcılığı sürdüren Nilgün Güney, yaptığı işten mutlu olduğunu söyledi. “Mesleği babamızdan öğrendik” 15 yıldır babasının ayakkabı imalathanesinde çalıştığını belirten Güney, “Babam yıllardır bu mesleği yapıyor. Çocukken de babamızın ayakkabı imalathanesine gelip gidiyorduk. Büyüdüğümüzde de babamızın ayakkabı imalathanesine gidip gelmeye devam ettik. Önceki yıllarda atölyemiz vardı, imalathanemiz şirket değildi. Daha sonraki yıllarda işyerimiz büyüyünce bizler evlendik, çocuklarımız oldu. Evlendikten sonra eşlerimiz de işyerine dahil oldu. Hem babamıza destek hem de beraber çalışıp daha güçlü ve daha güzel bir işyeri olması amacıyla bir aile şirketi kurduk. Hep beraber çalışmaya başladık” dedi. “Babam her zaman bizim için yönlendirici olmuştur” Babasının emekli olduğunu belirten Güney, “Babam halen yanımıza gidip geliyor. Bize destek oluyor ve bizi yönlendiriyor. Kız kardeşimle birlikte çalışıyoruz. Babama destek oluyoruz. Babam her zaman bizim için yönlendirici olmuştur. Babam her zaman bizim için çalıştı ve her zaman bize yol gösterdi. Babamızın emeklerini ve bizim için yaptıklarını hiçbir zaman unutamayız. İşyerimiz de babamın sayesinde bu duruma gelmiştir. Hep beraber güzel bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu. “23 yıldır bu mesleğin içerisindeyim” Mesleklerini en iyi şekilde yaptıklarını ifade eden Yeliz Kocagün ise “23 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. Kardeşimle ve babamla birlikte her beraber çalışıyoruz. Babamın ve kardeşlerimin desteğiyle çalışıyoruz. Hiçbir zaman kadın olduğumuz için zorluk çekmedik. Babamızın ve eniştelerimizin desteği olduğu için hiçbir zaman zorluk çekmedik. En büyük avantajımız da bu oldu. Babamızdan bize kalan ayakkabı imalathanesini hep birlikte elimizden geldiğince yürütmeye çalışıyoruz. Gücümüz yettiğince kız kardeşimle ve eşlerimizle birlikte babamızın mesleğini inşallah sürdüreceğiz” diye konuştu.
Bursa Soğuk havalarda cilt daha çok neme ihtiyaç duyar Sonbahar ve kış aylarında cilt, soğuk hava, rüzgar ve düşük nem sebebiyle daha fazla bakıma ihtiyaç duyduğunu ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Işıl Turan,“Kış mevsiminde havadaki nemin azalması ellerde egzama, yüzde hassasiyet ve ciltte matlaşmaya yol açabilir. Bu sebeple hyaluronik asit gibi maddelere kış aylarında daha çok ihtiyaç duyulur” dedi. Mevsim geçişlerinde yaşanan sıcaklık farkları ve olumsuz hava şartları, cildimizi de önemli ölçüde etkiliyor. Retinoik asidin kış aylarında cilt bakımında altın değeri taşıdığını belirten Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Işıl Turan, bu etken maddenin ince kırışıklıklar, lekeler ve sivilcelerle mücadelede etkili olduğunu vurguladı. Kış aylarının, retinoik asidin cildin üst katmanını hafifçe soyarak, alt katmanında sağlıklı kollajen sentezi oluşmasına imkan tanıdığını ifade etti. Uzm. Dr. Turan, kış mevsimiyle birlikte nem oranının azaldığını, bu durumun ellerde egzama, yüzde hassasiyet ve ciltte matlaşmaya yol açtığını söyledi. Bu sebeple hyaluronik asidin kış aylarında daha çok ihtiyaç duyulduğunu belirten Uzm. Dr. Turan, temiz bir yüze hyaluronik asit serum veya krem uygulanmasının önemine vurgu yaptı. Ellerde kuruma ve çatlamanın başladığını fark edenlere seslenen Dr. Işıl Turan, bu durumun nemlendirici kullanımının ihmal edildiğini gösterebileceğini belirtti. Ellerin kötüleşmeden ve kortizon ihtiyacı olmadan bakıma başlanmasını öneren Turan, özellikle cica içerikli nemlendiricilere ihtiyaç duyanların, mevsim geçişlerinde bu ürünleri kullanmalarını tavsiye etti. Uzm. Dr. Işıl Turan, kış aylarında birlikte profesyonel cilt bakımlarının glikolik veya salisilik asitlerle yapılmasını önerdi. Bu bakımların, ölü derilerden arınmayı sağlayarak cildin güzelleşmesine katkı sağladığını ifade etti. Epilasyon mevsiminin açıldığını belirten Turan, güneşlenme ve solaryumun epilasyon etkinliğini azaltıp yan etki riskini arttırdığını söyledi. Bu sebeple kış döneminin, epilasyon öncesi daha güvenli ve etkili olduğunu belirtti. Ayrıca lekelerden muzdarip olanlara leke tedavisi öneren Uzm. Dr. Işıl Turan, güneş mevsiminde tedaviyi alevlendirecek uygulamalardan kaçınılması gerektiğini söyledi.