GÜNDEM - 30 Aralık 2023 Cumartesi 09:19

Artvin Devlet Hastanesi’nde gerçeği aratmayan yangın tatbikatı

A
A
A
Artvin Devlet Hastanesi’nde gerçeği aratmayan yangın tatbikatı

Artvin Devlet Hastanesinde yangın tatbikatı gerçekleştirildi.


Yaşanabilecek yangın felaketlerine hazırlıklı olmak amacıyla düzenlenen tatbikatta senaryo gereği hastanenin 5. katı çocuk servisinde yangın olduğu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi. İhbar üzerine itfaiye, sağlık, AFAD, UMKE ve Artvin Çoruh Arama Kurtarma (ÇAK) ekipleri olay yerine sevk edildi. Hasta odasında bulunan mini buzdolabından çıktığı anlaşılan yangına İtfaiye ekipleri müdahale ederken, AFAD, UMKE ve ÇAK ekipleri de dumandan etkilenen 3 hastaya ilk müdahale ardından binadan tahliye etti. Tahliye edilen hastalar ambulanslarla çevre hastanelere sevk edildi.


Tatbikat sonrası açıklamalarda bulunan Artvin Devlet Hastanesi Halkla İlişkiler Sorumlusu ve Başhekim Yardımcısı Seda Kuruoğlu, bu tatbikatı her yıl farklı senaryolarla düzenli olarak yaptıklarını söyledi. Bu yıl ki senaryo gereği hastanenin çocuk servisinde odada mini buzdolabında takılı prizden kaynaklanan bir yangın çıkması üzerine 112 Acil Çağrı Merkezine bilgi verdiklerini ifade eden Başhekim Yardımcısı Kuruoğlu “Bu yangında ilk müdahaleleri serviste sorumlu arkadaşlarımız yaptılar fakat hızlı ilerlemesiyle 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdik. İtfaiye ekipleri hızlıca olay yerine gelerek yangını söndürmede müdahale yaptılar. AFAD, UMKE ve Artvin Çoruh Arama Kurtarma (ÇAK) ekipleri hasta ve hasta yakınlarının tahliyelerini sağladılar. Gerekli müdahaleler sonrasında 3 hastamızın sevkleri uygun görüldü yakın illerimize sevklerini yaptık” dedi.


Kuruoğlu, Her yıl yapılan tatbikatların olası yangın durumunda hem personeli hem de halkı bu konuda bilinçlendirmek amaçlarının olduğunu söyledi.


Tatbikata katılan ÇAK sorumlusu Tolga Şatır ise AFAD’a gelen ihbar üzerine ekibin hızlı şekilde toparlanarak Artvin Devlet Hastanesine intikal ettiklerini söyledi. Şatır” Yangında dumandan etkilenen hastaları 5’nci kattan aşağı tahliye edilmesinde görev aldık. Yeni kurulan bir derneğiz. Bu tip operasyonlara katılarak kendimizi geliştirmek ve daha da iyi olmak istiyoruz” dedi.



Artvin Devlet Hastanesi’nde gerçeği aratmayan yangın tatbikatı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Bolat: “İhracat yapan kooperatif sayımız bir önceki yıla göre iki katına çıktı” Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “2019 yılında kooperatiflerce yapılan ihracatın toplam tutarı 61,2 milyon dolar idi. Bu tutar 2023 yılında 95,2 milyon dolara yükseldi. İhracat yapan kooperatif sayımız 2019 yılında 12 iken bu sayı 2023 yılı itibarıyla 24’e yükseldi. Yani 2 katına yükseldi” dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Kooperatifçilik Stratejisi ve Eylem Planı Taslağı Değerlendirme Çalıştayı’na katıldı. Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen çalıştaya Bakan Bolat’ın yanı sıra Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, Türkiye Milli Kooperatifler Başkanı Muammer Niksarlı ve çok sayıda kooperatif birlik yöneticileri katıldı. Bakan Bolat burada yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma yoluyla insanların ortak ihtiyaçlarının karşılamasını sağlayan kooperatiflerin ülkemizde önem kazanması ve kooperatifçilik hareketinin gelişmesi, her sektörde varlık göstermeye başlamasından hükümet olarak büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu nedenle bugünkü çalıştayımızı ve bu çalıştayın çıktılarını ve sonuçlarını Ticaret Bakanlığı olarak büyük bir ilgi ve dikkatle değerlendireceğiz.” Kooperatiflerin dış ticarete olan ilgisinin artmasından büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade eden Bolat, “2019 yılında kooperatiflerce yapılan ihracatın toplam tutarı 61,2 milyon dolar idi. Bu tutar 2023 yılında 95,2 milyon dolara yükseldi. İhracat yapan kooperatif sayımız 2019 yılında 12 iken bu sayı 2023 yılı itibarıyla 24’e yükseldi. Yani 2 katına yükseldi” şeklinde konuştu. “Kooperatiflerimizin uluslararası alanda iş birliklerinin güçlendirilmesi için çalışmalar gerçekleştiriyoruz” Bakan Bolat, “Birleşmiş Milletler 2025 yılını “Uluslararası Kooperatifler Yılı” olarak ilan etmişti. Biz de Ticaret Bakanlığı olarak 2025 yılını kooperatiflerimiz için çok önemli bir dönüm noktası, bir fırsat yılı olarak görüyoruz. Kooperatiflerimizin ülke ekonomisine sağladığı katkıların daha da artması, daha da görünürlüğünün artması, farkındalığın gelişmesi ve kooperatiflerimizin uluslararası alanda iş birliklerinin güçlendirilmesi amacıyla çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bildiğiniz gibi Türkiye genelinde, 27 farklı tip kooperatif ile üst birliklerinin kuruluş işlemleri, Ticaret Bakanlığımızca yerine getirilmektedir. Bu kooperatiflerin dışında kalanlar ise yapı üretimi amaçlı kurulan kooperatifler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın tarımsal üretim amaçlı kurulan kooperatifler, birliklerde Tarım ve Orman Bakanlığımızın sorumluluk ve görev alanlarında bulunmaktadır” dedi. “Bu yılın ilk 10 ayında 652 kooperatifin kuruluşunu gerçekleştirdik” Son 5 yılda küresel çapta çok büyük çalkantılar yaşandığını belirten Bolat, “Salgın, savaşlar ve ülkemizde ekstra olarak yaşadığımız büyük deprem felaketi. Bu yaşananlar arz ve talep dengesinde çok ciddi bozulmalar meydana getirdi. Önce salgınla beraber büyük bir üretim düşüşü, büyük bir ticaret düşüşü gerçekleşti. Böyle bir ortamda kooperatif girişimlerinin ne kadar önemli olduğunu çok açık bir şekilde önümüze getirmektedir. Zira kooperatifler; üretici ortaklar açısından ürün ve hizmetlerin en avantajlı şekilde pazarlanması, tüketici ortaklar içinse ürün ve hizmetleri en uygun maliyetlerle temin edilmesi anlamında çok önemli bir fonksiyon oynamaktadırlar. Bakanlığımızca geliştirilen bir model çerçevesinde ana sözleşmesi hazırlanan ve bilgilendirme çalışmaları yapılan Tedarik ve Dağıtım Kooperatifi Modeli’nin yaygınlaşmasını çok önemli buluyoruz ve bu konuda çalışma içerisindeyiz. Bütün bu çalışmalarımız ve kooperatifçiliğin ülkemizde artan önemiyle birlikte kurulan kooperatif sayısında ciddi bir artış olduğunu görüyoruz ve bundan memnuniyet duyuyoruz. Yakın verilere baktığımızda 2019 yılında 431 kooperatif kuruluşu bizim Bakanlığımızın yetki alanı içinde yapılmış bulunmaktadır. 2023 yılı sonunda ise 793 kooperatifin kurulduğunu görmekteyiz. Bu yıl ilk 10 ay sonunda 652 kooperatifin kuruluşunu Bakanlığımız yetki alanı çerçevesinde gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
Antalya Kıskançlık cinayeti şüphelisi koca adliyeye sevk edildi Antalya’da çocukların evde olmadığı sırada kıskançlık nedeniyle çıkan tartışmada tabanca Hale Akbaş Poyraz’ı başından vurularak öldüren zanlı sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. Zanlı gazetecilerin sorularına cevap vermedi. Dün öğlen saatlerinde Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi 2238 sokak üzerinde bulunan bir sitenin A Blok’ta bulunan 3’üncü katında meydana gelen olayda kıskançlık nedeniyle çıkan tartışmanın ardından 39 yaşındaki Hale Akbaş Poyraz, İkinci eşi Abdullah Poyraz (55) tarafından tabanca ile başından tek el ateş edilerek öldürüldü. Olayın ardından ikametten ayrılan Abdullah Poyraz, birkaç saat sonra polis merkezine giderek "Eşimi öldürdüm" diyerek teslim olmuştu. Zanlı adliyeye sevk edildi Abdullah Poyraz’ın ifadesi doğrultusunda ikamete giden polis ekipleri mutfakta Hale Akbaş Poyraz’ın cansız bedeni ile karşılaşmış, olay yerindeki savcılık ve ekiplerin incelemesinin ardından talihsiz kadının cansız bedeni Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılmıştı. Polis merkezine giderek teslim olan ve Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından sorgulanan Abdullah Poyraz, emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirilerek adliyeye sevk edildi. Sorulara cevap vermedi Uncalı Semt Polikliniği’nde sağlık kontrolünden geçirilerek Antalya Adliyesi’ne sevk edilen Abdullah Poyraz, gazetecilerin Hale Akbaş Poyraz’ı neden öldürdüğü sorusunu ise yanıtsız bıraktı. Poyraz’ın ilk ifadesinde Hale Akbaş Poyraz’ın otelde çalışmaya başladıktan sonra tavır ve hareketlerinin değiştiğini belirterek, “Bana hakaretler ediyordu, evden uzaklaşmaya başlamıştı ve bir kez de eve çiçek geldi. Telefonunda da mesajlar yakaladım” dediği öğrenildi. Öte yandan 6 çocuk annesi Hale Akbaş Poyraz’ın 4 çocuğunun ise devlet korumasına alındığı öğrenildi.
Kocaeli Oğlunu öldüren babanın cezalandırılmasına yer olmadığına karar verildi Kocaeli’nin İzmit ilçesinde uyuşturucu bağımlısı olduğu iddia edilen oğlunun, çıkan kavgada boğazını sıkarak ölümüne sebep olan baba hakkında karar verildi. Cumhuriyet savcısı, sanığın cezalandırılmasını talep ederken, mahkeme heyeti, babanın suçu korku veya telaş nedeniyle meşru savunmada yasal sınırı aşarak işlediği ve bu sebeple kusurunun bulunmadığını belirterek, cezalandırılmasına yer olmadığına karar verdi. Olay, 14 Kasım 2022’de Ayazma Mahallesi Kuvayı Milliye Caddesi’nde bulunan apartmanda meydana geldi. Uyuşturucu bağımlısı olduğu iddia edilen Yunus Ş. (24) ve babası Şakir Ş. (55) arasında tartışma çıktı. Tartışma büyüyünce Yunus Ş. babasına saldırdı. Karşılık veren baba Şakir Ş. oğlunun boğazını sıktı. Şakir Ş., oğlunun bilincini kaybettiğini görünce boğazını bıraktı. Anne Arzu Ş. 112 Acil Çağrı Merkezine haber verdi. Sağlık çalışanı Yunus Ş., hastanede yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Şakir Ş., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. 1 Kasım 2023 tarihinde görülen ilk duruşmada sanık, tutuksuz yargılanmak üzere adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Cumhuriyet savcısı sanığın 18 yıldan 24 yıla kadar cezalandırılmasını talep etti Olayla ilgili açılan davanın duruşması, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. Duruşmaya tutuksuz sanık Şakir Ş. ve avukatı Hakan Akkaya katıldı. Tutuksuz sanık Şakir Ş., önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirtti. Cumhuriyet savcısı ise mütalaasında, olay tarihinde Yunus Ş.’nin, annesi Arzu Şen’i kastederek sanığa "Karını sat, bana para ver" şeklinde hakaret ettiği, ardından aralarında bu sözler üzerine fiziki bir tartışma yaşandığı, tartışma sırasında maktulün sanığın göğüs bölgesine vurduğu ve sanığın da maktulün boğazını sıkarak ölümüne sebep olduğu ifade edildi. Sanığın eyleminin, haksız saldırıyı orantılı biçimde defetmediği belirtilen mütalaada, bu nedenle lehine meşru savunma hükümlerinin uygulanamayacağı, ilk haksız eylemin maktul tarafından yapıldığı ve sanığın da bu haksız tahrik altında suçu işlediği vurgulandı. Savcı, sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verilmesini talep etti, ancak haksız tahrik altında suç işlendiğine kanaat getirerek sanığın 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. "Sanık ve eşi, maktulden korktukları için sırayla uyuyan insanlardır" Esas hakkındaki mütalaaya karşı sanık Şakir Ş., "Beraatimi, aksi kanaatte lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep ediyorum" diye konuştu. Sanık avukatı Hakan Akkaya ise "Mütalaya katılmıyoruz. Müvekkil maktul tarafından defalarca şiddete maruz kalmıştır, en son temin edilen ses kayıtlarında da bu husus ispatlanmıştır. Olay günü sanık kendisini ve eşini korumak maksadıyla hareket etmiştir. Sanık ve eşi, maktulden korktukları için sırayla uyuyan insanlardır. Olay esnasında maktul müvekkile saldırmış, müvekkil karşı koyarken maktul hareketsiz kalmıştır. Maktulün akciğer sağlık sorunları itibariyle bu eylemin meydana geldiği kanaatindeyiz. Belki sağlam birine müvekkil bu eylemi gerçekleştirse ölüm meydana gelmeyecekti. Müvekkilin öncelikle beraatini, aksi kanaatte lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep ederiz" şeklinde konuştu. Sanığın heyecan ve korku ile suçu işlediği kanaatine varıldı Mahkeme heyeti, sanığın atılı fiilleri, kendisine yöneltilen haksız saldırıyı o anki hal ve şartlara göre, saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu sırasında mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaş nedeniyle meşru savunmada yasal sınırı aşarak işlediği ve bu nedenle kusurunun bulunmadığına karar vererek, cezalandırılmasına yer olmadığına hükmetti. İlk duruşmadaki savunması Şakir Ş. 1 Kasım 2023’de görülen ilk duruşmadaki savunmasında, Yunus’un İstanbul’da yaşadığını, zaman zaman Kocaeli’ye geldiğini, olaydan bir gün önce de İstanbul’dan otobüse binerek Kocaeli’ye geldiğini ve onu almak için aile üyeleriyle birlikte otogara geldiklerini söylemişti. Şakir Ş., Yunus’un annesini sürekli tehdit ettiği gerekçesiyle otogara da polis ile birlikte gittiklerini, Yunus’un polisleri görünce küfür ettiğini ve birlikte ifade vermek için karakola gittiklerini belirterek, "Bir süre sonra Yunus’u da karakoldan bırakmışlar. Baba yüreği, dayanamadım. Karakol tarafına gittiğimde Yunus’un parkta yattığını gördüm. Beni görünce kaçtı, koşarak onu yakaladım. Amacım onu eve getirmekti, sokakta yatmasına gönlüm razı gelmedi. Yanımda büyük oğlum İbrahim ve eşim Arzu da vardı. Beraber eve gitmek için arabaya bindik. Yolda su almak için durdum. Ben su almaya gidince Yunus bekçilere, ’Beni öldürecekler’ diye bağırmış. Bekçiler bizi karakola götürdü. Oğlumun hasta olduğunu söyleyerek onu bize vermelerini istedim ancak 24 yaşında olduğunu söyleyerek kabul etmediler. Bunun üzerine biz eve gittik" ifadelerini kullanmıştı.
Ordu Lisede düzenlenen kampanya ile 261 ünite kan toplandı Ordu’nun Ünye ilçesinde, Mustafa Rakım Anadolu Lisesi okul idarecileri, öğretmen ve öğrencileri tarafından ’Birbirimize candan bağlıyız’ sloganı ile ilk kez düzenlenen kan bağışı kampanyasında 261 ünite kan toplandı. Ünye Mustafa Rakım Anadolu Lisesi ve Türk Kızılay Ünye Şubesi gönüllüleri tarafından bu yıl ilk kez gerçekleştirilen kan bağışı kampanyasına kamu, kurum ve kuruluşları ile vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Azalan kan stoklarına destek olmak için okulun spor salonunda düzenlenen programda bir günde 261 ünite kan toplandı. “Okul olarak ilk kez kan bağışı programı düzenledik” Mustafa Rakım Anadolu Lisesi olarak bu yıl ilk kez öğrencileriyle kan bağışı kampanyası düzenlediklerini ifade eden Okul Müdürü Üzeyir Hatipoğlu, “Ünye Mustafa Rakım Anadolu Lisesi olarak bizler Kızılay ile birlikte iş birliği çerçevesinde öğrencilerimizin sosyal etkinlikler amacıyla bir program düzenledik. Bizim buradaki amacımız insanlarımıza faydalı olmaktır. Burada hem öğrencilerimiz kan bağışıyla ilgili duyarlılığı öğrenecekler hem de insanlarımıza faydalı olacaklardır. Ünye’de kan bağışıyla ilgili etkinlikler gerçekten çok güzel gidiyor. Okullarımızın bu çalışmalarla ilgili olarak ilerleyişi var. Biz Ünye Mustafa Rakım Anadolu Lisesi olarak ilk kez böyle bir kampanyanın içerisinde yer alıyoruz. Buda bizim için güzel bir durum oldu” dedi. “Öğrencilerimizin duyarlılığı bizleri mutlu etti” Öğrencilerin kan bağışına destek vermek için iyi bir mücadele verdiğini ifade eden Hatipoğlu, “Öğrencilerimiz sahada ve bu kampanya ile ilgili güzel bir mücadele verdiler. Kan vermek isteyen vatandaşlarımızı buraya yönlendirmeye çalışıyorlar. Burada en azından kan bağışının önemini insanlarımızın hafızalarına yerleştirebildiysek ne mutlu bize. Burada kan bağışımız aslında 500 sayısını bulmaktı. Ama öğrencilerimizin çalışmalarına istinaden bu kadar verilen bağışa duyarlılık gerçekten okul olarak bizleri de mutlu etti” diye konuştu.
Denizli İş dünyasından Denizli OSB’nin yeni yönetimine tebrik ziyareti İş dünyası temsilcileri, Denizli Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Derya Baltalı başkanlığındaki yeni yönetime tebrik ziyaretlerine devam ediyor. Güney Ege Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (GESİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Urhan, GESİFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Köseoğlu, Genel Sekreteri Cahide Fenli Akman, Genel Sekreter Yardımcısı Sibel Aysu, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Ünlü, Denizli OSB Yönetim Kurulu’na tebrik ziyaretinde bulundular. Ziyarette konukları, Denizli OSB Yönetim Kurulu Başkanı Derya Baltalı ile Bölge Müdürü Ahmet Taş ağırladı. GESİFED Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Urhan ile Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Ünlü, Başkan Derya Baltalı ve yönetimini yeni görevleri için tebrik ederken, yeni yönetimin Denizli sanayisinin daha da güçlenmesi ve dünya ile rekabet eden bir Denizli hedefine ulaşmak adına devraldıkları bayrağı her zaman yukarı taşıyacaklarına emin olduklarını belirttiler. “Sanayimizin geleceğine değer katacak adımlar atmayı sürdüreceğiz” Konuklarına Denizli OSB’de yürütülen ve yapılması planlanan çalışmalar hakkında bilgi veren Başkan Baltalı, “Denizli’nin sanayi sektöründe her geçen gün büyüyen bir güç haline geldiğine tanıklık ediyoruz. Yönetimimizle birlikte bu ivmeyi daha da yukarı taşıyacağımıza inancımız tam. Bölgemize, sanayicilerimize ve kentimize değer katacak, dünya ile rekabet eden öncü bir Denizli hedefiyle çalışmalarımıza hızlı bir şekilde başladık. ’Biz Birlikte Güçlüyüz’ anlayışıyla göreve geldiğimizde verdiğimiz sözün arkasında durarak kentimizdeki tüm kurum ve kuruluşlarımızla işbirliği içerisinde projelerimizi bir bir hayata geçireceğiz. Sürdürülebilir büyüme ve yeşil dönüşüm hedefleri doğrultusunda, Denizli OSB’de çevre dostu projeleri ön planda tutarak, sanayimizin geleceğine değer katacak adımlar atmayı sürdüreceğiz” dedi.