ASAYİŞ - 20 Kasım 2024 Çarşamba 14:38

Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı

A
A
A
Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı

Antalya’nın Aksu ilçesinde bulunan ve 5 yıldızlı otellere komşu olan çardakların yıkımı için verilen süre sona erdi. Sabah saatlerinde bölgeye gelen belediye ekipleri ile vatandaşlar arasında küçük çaplı gerginlikler yaşandı.


Antalya’nın Aksu ilçesinde deniz kaplumbağalarının yuvalama alanı olduğu gerekçesi ile Kumköy Sahili’nde bulunan 700 çardak için alınan yıkım kararının ardından çardak sahiplerine verilen süre bugün sona erdi. Sabah saatlerinde yıkım kararını uygulamak üzere çardakların bulunduğu Kumköy sahiline gelen Aksu Belediyesi ekipleri ile vatandaşlar karşı karşıya geldi. Vatandaşlar alana gelen iş makinelerinin önünü araçlarla keserek girişlerine izin vermedi. Belediye yetkilileri ile vatandaşlar arasında çardakların yıkımı konusunda uzun süre tartışma yaşandı. Vatandaşlar ile belediye görevlileri arasında uzun süre yapılan görüşmeler sonucunda sahipsiz çardakların yıkılması, kalanlar için ise süre verilmesi kararlaştırıldı.



“Çardaklar bölge halkı için bir gelenek”


Çardakların bölge halkı için bir gelenek olduğunu belirten Kumköy Yaşatma Derneği Başkanı Abdullah Kaya, “Burada ileriye dönük mahkeme kararı var. Bölge İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma kararı yetişmediği için inşallah planlı bir şekilde burayı düzelteceğiz. Bir süre verilip daha sonra devam edileceği söylendi. Biz Belediye Başkanı ve Vali Beyle bu konuyu tekrar görüşüp bir netice alacağımıza inanıyorum. Burası Yörük kültürü, burası bir gelenek. Burası halkın denize girebileceği, yaşayabileceği bir yer. Biz istiyoruz ki güzel bir yer olsun. Kumluca gibi olsun, bunu başarırsak daha yaşanabilir bir sahil yapacağız burayı. Biz söz verdik, inşallah başkanımızda bir şekilde buraya bir çözüm bulacak. Şu anda yıkım yapılacak fakat devletimize güveniyoruz. Belediye başkanımız da bize söz verdi, inşallah sözünü tutar” dedi.



“Seçimde verdiği sözü tutsun”


Bölgede çardağı bulunan vatandaşlardan Ahmet Kabakçı ise Aksu Belediye Başkanı tarafından kendilerine seçim döneminde söz verildiğini belirterek, “Kimsenin eline bir kağıt vermeden 20 gün önce gelip herkesin kapısının önüne asmışlar. Aksu Belediye Başkanı bize yer göstereceğim diyorsa biz buna da kabulüz ama önce şunu yapması gerekiyor. Önce projeyi gösterecek bize, ödemesi varsa biz bunu da kabul ediyoruz. Eğer böyle bir şey yok diyorsa önce otellerin yerini yıkacak. Caretta bölgesiyle, 1. Derece Sit Alanı ilan edildiyse önce otellerin olduğu yeri yıkacak. Buraya kepçeyi getirip ’Ben halkın çardağını yıkacağım’ diyemez. Bunları halkı bildirecek. Aksu Belediyesi’nin 2026’ya kadar çardak yıkılmayacak diye seçim vaadi var. Bunu İsa Başkan bizzat kendisi söyledi. Sonra da ’Kararı ben almadım, valilik aldı’ diyor. Madem kararı valilik aldıysa, önce projeyi öne sür. O zaman çardak halkı çardakları kendi yıkmazsa istediği şekilde yıkabilir. Ama önce verdiği vaadi yerine getirsin” ifadelerini kullandı.



“Carettalara halk sahip çıkıyor”


Bölgede çardaklarda yaşayan vatandaşın carettalara sahip çıktığının altını çizen Kabakçı, “Projelendirsin, ödeneği varsa ödeneği yapsın. Bunu halk zaten kabul ediyor. Ben buraya yıkıp sonra yer göstereceğim şeklinde bir dünya yok. Bunu halk kabul etmiyor. Halk buraya giremiyor deniliyor. Külliyen yalan. Hadi vatandaş gitsin bir tane beach’in önünde denize girsin. Bunu otel kabul etmez. Ama burada halk her zaman için gelip denizine giriyor. Yeri geliyor suyunu, ihtiyaçlarını bizden istiyor. Atılan çöpleri buradaki halk topluyor, halk buraya sahip çıkıyor. İsa Başkan bize söz verdiyse, caretta bölgesi deniliyorsa burada kimseye izin verilmeyecek. Caretta bölgesine bu halk sahip çıkıyor. Carettalara halk sahip çıkıyor” şeklinde konuştu. Bir başka çardak sahibi Ali Koyun ise, “Burada çifte standart uygulanıyor. Burada bir otele ait olan sahili hem betonarme yaparak hem de yanına baraka yaparak bakanlık izniyle kullanıma başladıklarını ifade ediyorlar. Eğer burası doğal sit alanı, caretta koruma bölgesi ise buranında aynı çardaklar statüsünde olması ya da çardaklara da aynı statü tanınmalı. Yıkılacaksa otele ait olan bölgenin de ruhsatı iptal edilmeli, ilk önce oradan yıkıma başlanmalı, çifte standart uygulanmamalı. Burada 23-24 yıldır yaşayan çardak sahipleri var” dedi.



“Benim torunlarımda burada büyüyecek”


58 yaşında olduğunu ve çardaklarda büyüdüğünü söyleyen Saniye Kurt ise, “Ben burada büyüdüm, 58 yaşındayım. Benim torunlarım da burada büyüyecek, apartmanda yaşamayacak, toprağa basacak. Apartmanda yaşayan çocuklar şu anda hastane köşelerinde serum yiyor, ilaç yükleniyor vücutlarına. Her yer betonlaştı, burası kaldı bir tek. Belek, Kadriye, Kundu gitti. Şimdi gözlerini buraya diktiler. Burası mahkemelik, buraya kimse bir şey yapamaz. Belediye başkanları 5 yıl, 10 yıl başkanlık yapıp gidiyorlar. Daha önce niye böyle bir şey yoktu. Biz burada büyüdük. Her yıl biz buraya gelip 4-5 ay burada kalıyoruz. Niye şimdi var. İsa Başkan başa geçerken herkese bir sözü vardı. Halk onun arkasında durduysa o da dursun” ifadelerini kullandı. Belediye ekipleri sahipleri bulunmayan çardakların yıkımını gerçekleştirdikten sonra bölgeden ayrıldı.



Yıkımı yılan hikayesine dönen denize sıfır çardaklar yine yıkılamadı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “TBMM’yi sadece 86 milyon vatandaşımız bakmıyor, dünyanın dört bir tarafından Türkiye’yi dikkatle izleyen milletlerde TBMM’de neler olduğunu bittiğini yakından takip ediyor. O an yapılan iş, söylenen söz maksadını aşan tavırların kalıcı olarak Türk demokrasisi üzerinde hasarlar bıraktığını da arkadaşlarımızın görmesi lazım” dedi. Kurtulmuş, makamının önünde Plan ve Bütçe Komisyonu başlangıcında yaşanan arbedeyi değerlendirdi. Kurtulmuş, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaşanan arbede görüntülerinin üzücü olduğunu söyleyerek, “Bu görüntülerin Plan ve Bütçe Komisyonu’nun girişinde ortaya konulmuş olması öncelikle her şeyden evvel Meclisin demokratik işleyişine, Meclisin yasama fonksiyonunun yanında denetim fonksiyonunun yapılmasına karşı yapılan saygısızca bir davranıştır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Yine her şeyden evvel bu kadar fedakarlık içinde çalışan Plan ve Bütçe Komisyon üyelerine bir haksızlık olduğu kanaatindeyim. TBMM her türlü fikrin konuşulabileceği, her türlü müzakerenin, münakaşanın yapılabileceği, bütün bunların kaba kuvvetle, engellemeyle, kaba ve yaralayıcı sözlerle değil medeni ilişkiler içerisinde sözün gücünü kullanarak gerçekleştirilebileceği yerdir” ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, her türlü eleştiriyi, muhalefet görevini yerine getirme olduğunu belirterek, “Söz haklarının kullanılabileceği, denetim mekanizmasının kullanılabileceği bu mekan yürütmeyi temsilen gelen bir Bakanımıza, İçişleri Bakanımıza ‘Sen buraya giremezsin’ diyerek engel koymak hiçbir demokratik anlayışa sığmaz. Bunun kabul edilmesi, makul görülmesi mümkün değildir. Bizim bundan sonraki süreçte bütün partilerden beklentimiz, bu sürecin daha iyi, olumlu bir şekilde TBMM’nin demokratik fonksiyonlarını yürütebilmesi için grup yöneticisi arkadaşlarımızın üzerine düşen sorumluluğum yerine getirmesini bekliyoruz. Ben olaydan sonra CHP Genel Başkanın Özgür Özel’i aradım. BU konuda, burada ortaya konan yaklaşımdan, buradaki tutum ve davranışlardan, sergilenen tavırlardan memnun olmadığımızı, büyük bir rahatsızlık duyduğumuzu, Meclis yönetimi olarak sadece bizleri değil, TBMM bakan milletimizin tamamını rahatsız ettiğini, çirkin görüntüler olduğunu kendisiyle de paylaştım. TBMM’yi sadece 86 milyon vatandaşımız bakmıyor, dünyanın dört bir tarafından Türkiye’yi dikkatle izleyen milletlerde TBMM’de neler olduğunu bittiğini yakından takip ediyor. O an yapılan iş, söylenen söz maksadını aşan tavırların kalıcı olarak Türk demokrasisi üzerinde hasarlar bıraktığını da arkadaşlarımızın görmesi lazım” dedi.
Samsun Başkan Kurnaz: “Temiz çevre ve sağlıklı bir gelecek için çalışıyoruz" Samsun’un İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, temiz çevre ve sağlıklı bir gelecek için sıfır atık konusundaki projelerini kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi. İlkadım Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü, çevre bilincini artırmak ve atık yönetimine dikkat çekmek için ‘Atığını Azalt Doğayı Yaşat’ sloganıyla etkinlik gerçekleştirdi. 16-24 Kasım Avrupa Atık Azaltımı Haftası kapsamında organize edilen etkinlikte, Piri Reis Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden 30 öğrenci ve 5 öğretmen ile birlikte Mahmur Dağı Mahallesi’ndeki piknik alanında geri dönüştürülebilir ve geri dönüştürülemeyen atıklar toplandı. Toplanan atıklar ayrıştırılarak geri dönüşüm sürecine kazandırılacak. Etkinlik çerçevesinde öğrencilere, ‘sıfır atık’ konulu bir eğitim verilerek, çevre bilinci aşılandı. Ayrıca, etkinlik kapsamında düzenlenecek seramik kupa yapım atölyesi ile sıfır atık konusundaki farkındalığın daha etkili bir şekilde desteklenmesi planlandı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, sıfır atık ve temiz çevre çalışmalarının kesintisiz sürdüğünü belirterek, “Temiz çevre ve sağlıklı bir gelecek için sıfır atık konusundaki projelerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Çevre kirliliğini önlemek ve vatandaşlarımızı geri dönüşüm alışkanlıklarına teşvik etmek amacıyla hayata geçirdiğimiz ‘Kalkancı Sıfır Atık Mahallesi’ projemiz başarılı bir şekilde devam ediyor. Bunun yanı sıra, ilçemizde atık yağların ve atık pillerin toplanmasına yönelik çalışmalarımız da hız kesmeden devam ediyor” dedi. Etkinlikte 150 kilogramı geri dönüştürülebilir, 100 kilogramı ise geri dönüştürülemeyen atıklar olmak üzere toplam 250 kilogram atık toplandı. Etkinlik, fotoğraf çekimi ile sona erdi.
Samsun Emniyet Müdürü Arıbaş’tan özel güvenlik şirketlerine ‘KAAN’la etkin iş birliği mesajı Samsun İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, KAAN uygulamasının, kamu düzeni ve güvenliğin sağlanmasında özel güvenlik personeli ile güçlü bir iş birliği ortamını oluşturduğuna dikkat çekerek, “Bu uygulamayı aktif şekilde kullanarak Samsun’un huzur ve güvenliğine daha etkin bir katkı sağlayabiliriz” dedi. Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıda, il genelinde faaliyet gösteren özel güvenlik şirket yöneticileri, güvenlik müdürleri ve amirleri ile emniyet yetkilileri bir araya geldi. İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, özel güvenlik sektörünün toplumsal huzur ve güvenliğe katkıları, görevlerdeki hassasiyet ve iş birliği konuları ele alındı. Toplantıda, özellikle Genel Kolluk-Özel Güvenlik İşbirliği ve Entegrasyon Uygulaması(KAAN) üzerinde duruldu. İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, bu uygulamanın, genel kolluk kuvvetleri ile özel güvenlik personeli arasında etkili bir koordinasyon sağlamak amacıyla geliştirilmiş bir sistem olduğunu belirtti. Arıbaş, KAAN uygulamasının, bilgi paylaşımı ve güvenlik risklerine hızlı müdahale açısından taşıdığı kritik öneme vurgu yaptı. Konuşmasında, KAAN sisteminin amacının sadece olaylara müdahaleyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda proaktif bir güvenlik yaklaşımıyla suçların önlenmesine yönelik adımlar attığını ifade eden Arıbaş, “KAAN uygulaması, kamu düzeni ve güvenliğin sağlanmasında özel güvenlik personelimizle güçlü bir iş birliği ortamı oluşturuyor. Bu uygulamayı aktif şekilde kullanarak Samsun’un huzur ve güvenliğine daha etkin bir katkı sağlayabiliriz” diye konuştu. Toplantı, KAAN sisteminin işleyişi hakkında detaylı bilgilendirme yapılması ve katılımcılarla fikir alışverişiyle sona erdi. Samsun İl Emniyet Müdürlüğü, bu tür toplantılarla özel güvenlik sektörüyle olan iş birliğini güçlendirmeye ve güvenlik hizmetlerini daha üst seviyelere taşımaya devam edecek.
Sivas Ak Partili Toy’dan İmamoğlu’na sert yanıt AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Toy, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in laiklik ile ilgili açıklamalarına destek vererek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun konuyla ilgili açıklamasını sert bir dille eleştirdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda söz alan AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Genç Toy, İmamoğlu’nun açıklamalarında geçmişte yaşanan mağduriyetleri görmezden geldiğini belirterek, Türkiye’nin içinden geçtiği karanlık günlerini hatırlattı. Toy, konuşmasında, “İkna odalarını, mobing ve eziyetlerle başörtülü kardeşlerimizin eğitim hakkını ellerinden alanları unutmadık. İmam Hatiplerin orta bölümlerini kapatıp katsayı adaletsizliğiyle meslek liselerinin önünü kesenleri, binlerce masum vatandaşı kamudan tasfiye edenleri unutmadık. Mehmetçik analarını yavrularına hasret bıraktılar. Seçilmiş, meşru hükümeti türlü baskı ve dayatmalarla istifaya zorladılar. Bütün bunları ‘Demokrasiye balans ayarı yaptık’ diyerek yapanlar, toplumumuza çok ağır travmalar yaşattı” dedi. “Süreçlerin birebir tanığıyım” Toy, bu süreçlerin birebir tanığı olarak yaşanan acıların hâlâ derin yaralar bıraktığını dile getirerek, “O döneme bizzat şahit olan biri olarak söylüyorum; yaşadığımız acılara ‘vasatlık’ diyenler, vasatı bile yakalayamayan çukurlardır. Karartma yaparak, tahkir ve tezyif ederek bir davayı, o dava uğruna ödenmiş bedelleri, çalınan hayalleri ve söndürülen hayatları yok sayamaz, hafızalardan silemezsiniz” dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in eğitimdeki sorunların temelini hatırlatan açıklamalarını desteklediğini belirten Milletvekili Toy, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Sayın Bakanımız, geçmişte yaşanan hataların bugün eğitimde ne denli sorunlara yol açtığını gayet açık şekilde dile getirdi. Biz, bu milletin yaralarını sarmaya, eğitimde fırsat eşitliği sağlamaya devam ediyoruz. İmamoğlu ve benzeri popülist söylemlerle siyaset yapanlar, bu ülkeye geçmişte yaşattıkları travmalarla yüzleşmeli ve bu travmalardan ders çıkarmalıdır” ifadelerine yer verdi.