ÇEVRE - 02 Kasım 2024 Cumartesi 13:55

Maskot karganın ’firari’ karga olduğu ortaya çıktı

A
A
A
Maskot karganın ’firari’ karga olduğu ortaya çıktı

Antalya’nın Serik ilçesinde daha önce restoranda müşterilerle birlikte kahvaltı yapan ve zabıta çalışanlarının maskotu haline gelen karganın, kedi korkusuyla evden kaçan firari karga olduğu ortaya çıktı. Yaklaşık 40 kilometreden onu almaya gelen ancak yine olduğu yerde bulamayan sahibi, adını ‘Zeytin’ koyduğu kargayı gece gündüz arıyor.


Antalya’da yavru kargayı sahiplenen Özyücel ailesi, bebek gibi baktıkları karganın kaybolmasıyla büyük üzüntü yaşadı. Karga sahibi Sedat Özyücel, ‘Zeytin’ ismini verdikleri karganın Serik ilçesi, Boğazkent turizm merkezi sahilinde restoran ve zabıta çalışanlarına konuk olduğunu sosyal medyada yapılan paylaşımlardan gördü. Bunun üzerine kargayı bulmak için geldiği bölgede karganın uzun zamandır gelmediğini öğrenince hayal kırıklığına uğradı.



"Kedi korkusuyla kaçtı"


Yavruyken beslemeye başladığı kargayı bulmak için aramaya devam edeceğini anlatan Sedat Özyücel, "Evde ona aynı bir çocuk gibi baktık. O da bizi annesi, babası gibi benimsedi. Hiç ayrılmazdı bizden ama kedinin korkusundan kaçtı" dedi.


Kargayı bulması halinde tekrar eve götüreceğini belirten Sedat Özyücel, "Evde yetiştirdiğim kargayı yavruyken almıştım. Bir kediden korkmasıyla kaçtı ve bir daha geri gelmedi. Şu anda onu arıyorum. Bulursam geri eve götüreceğim. Daha önce kargayla omzumda markete giderdim. Benimle beraber dışarıda gezerdi. Omzumdan inmezdi. Karga çok zeki bir hayvan. Hiçbir hayvanda ben böyle bir akıl görmedim. Bir insanın ne yapacağını hissediyor. Evde hanımın kucağından inmezdi. Nereye gitse arkasından gelirdi. İsmini Zeytin koymuştuk. İsmini söylediğim vakit hemen gelirdi. Evde ona aynı bir çocuk gibi baktık. O da bizi annesi, babası gibi benimsedi. Hiç ayrılmazdı bizden ama kedinin korkusundan kaçtı. Dışarıda da insanlardan kaçmayacağını düşünüyorum. Çünkü öyle alıştı" şeklinde konuştu.



Maskot karganın ’firari’ karga olduğu ortaya çıktı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ali Turan: "Bu yıl İstanbul Maratonu’nda 30. kez koşacağım" Yıllardır İstanbul Maratonu’na katılan 78 yaşındaki koşucu Ali Turan, bu sene organizasyonda 30. kez yer alacağını söyledi. Çocukluğundan itibaren sporu yaşam tarzı olarak benimseyen Bursalı koşucu Ali Turan, Türkiye İş Bankası İstanbul Maratonu’nda 30. kez boy gösterecek. Amacının Bursa’nın tarihi kültürünün korunması olarak belirten Turan, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. Farklı ülkelerde birçok maratona katılan Ali Turan, "Ben Bursa’da yaşıyorum. 78 yaşındayım. Sporla çocukluğumdan itibaren ilgileniyorum. Bu yaşıma kadar her türlü sporu yaptım. 1990 yılında geçirdiğim bir kaza sebebiyle vücudumun sağ tarafımda bir felç oluştu. Bunun akabinde koşu sporuna yönelerek ilk olarak o zamanki ismiyle Yeşil Bursa Yeni Maratonu’na katıldım ve bu yarışmayı 2 saat 7 dakikada bitirerek maraton hayatıma başlamış oldum. 5 yıllık bir aradan sonra 1995 yılında Bursa’da Atatürk Stadyumu’nda gerçekleşen Türkiye Şampiyonası’nda 4.’lük elde ettim. Yine aynı yıl içerisinde İstanbul’da Burhan Felek’te düzenlenen 5. Balkan Şampiyonası Yarı Maratonu’nda 3. oldum" dedi. "Bu yıl 30. İstanbul Maratonu koşum olacak" İstanbul Maratonu’nda 30. kez koşacağını dile getiren Turan, "İlk olarak 1995 yılında düzenlenen 17. İstanbul Maratonu’nda koştum. Bu yıl 46. kez koşulacak. Yarın benim 30. maraton koşum olacak. İnşallah tamamlarım. Belki de bu maratonu benim kadar koşan ve bitirebilen bir koşucu yoktur. Bu maratonun arşivlerine bakıldığında 1996 yılına kadar geriye dönük bilgiye sahip olunduğunu duydum ama ben 1995 yılında da bu koşuda bulunan kişilerden biriyim" diye konuştu. Farklı ülkelerde maratonlara katıldığını da dile getiren Ali Turan, "Zaman zaman Almanya, Romanya, İtalya ve o zamanki ismiyle Yugoslavya’da Avrupa ve dünya maratonlarında koşarak Bursa’yı ve Türkiye’yi temsil ettim" şeklinde konuştu. "Amacım Bursa’nın tarihi kültürünün korunması" Emekli olduktan sonra Bursa’nın tarihi dokusunun korunmasıyla ilgili birçok çalışmaya destek olduğunun altını çizen Turan, "Gönüllü olarak Bursa Kent Konseyi Tarihi Kültürel Miras Çalışma Grubu’na üyeyim. Amacım Bursa’nın tarihi kültürünün korunması. Bunu her zaman medya aracılığıyla da dile getirdim. Emekli olduktan sonra bu çalışmaların vermiş olduğu güç ile aynı zamanda spor hayatıma da başlamış oldum. Zaman buldukça da nerede önemli bir eser varsa bizden sonraki nesillere bozulmadan aktarılması için elimden geleni yapmaya çalışıyorum" ifadelerini kullandı. Bazı organizasyonların Türkiye’de düzenlenmesi için ön ayak olduğunu dile getiren Ali Turan, "Dünyada iki tane olan tarihi kent koşusundan bir tanesi Bursa Osmangazi’de yapılmakta. Bunun olmasına ön ayak olan kişi benim. Yine Türkiye’de dünya maratonu organizasyonu yapılmazken biz 2006 yılının eylül ayında zamanın Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi’nin iştirakleriyle Uludağ’da 22. Dünya Dağ Koşusu’nu düzenledik" açıklamasında bulundu. "Çocukluğumdan itibaren egzersiz yaparım" Gençlerin sporla barışık bir hayat yaşaması gerektiğini aktaran Ali Turan, "Düzenli bir hayat için düzenli spora ihtiyaç var. En azından egzersiz yapılması gerekiyor. Ben çocukluğumdan itibaren egzersiz yapan bir insanım. Bazı arkadaşlarım benim için ’Ali Turan, müsabakadan müsabakaya gelir ve kupasını, madalyasını alır gider’ derler. Fakat ben gündelik olarak da sporumu ve egzersizimi her zaman yaparım. Her sabah ve her akşam egzersiz yapmadan uyumam. Bunun yanında istirahat da çok önemli. Tabii kötü alışkanlıklardan da uzak durulması gerekiyor. Herkesin bunların bilincinde olmasını isterim" diyerek sözlerini tamamladı.
Sakarya Müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını 38 yıldır dükkanında sergiliyor Sakarya’nın Karapürçek ilçesinde fotoğrafçılık yapan 71 yaşındaki emekli öğretmen İsmail Kumbuzoğlu, 38 yıldır müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını dükkanında asarak sergiliyor. Rize’de 1975 yılında öğretmenlik yaptıktan 2 sene sonra memleketi Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Karaçam köyündeki okula müdür olarak atanan İsmail Kumbuzoğlu, bir yandan da fotoğrafçılık kursuna katılarak eğitim aldı. Edindiği fotoğraf makinesiyle 1985’te arkadaşlarının ve esnafın fotoğraflarını çekmeye başlayan Kumbuzoğlu, daha sonra açtığı küçük işletmede bir yandan ek gelir elde etti, bir yandan da mesleğin inceliklerini öğrendi. Müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını biriktirip iş yerinin duvarına asmaya başlayan Kumbuzoğlu, bu merakını 1988’de geldiği Karapürçek’te açtığı dükkanda da sürdürdü. Kumbuzoğlu’nun çektiği vesikalık fotoğraflar arasında zaman içinde hayatını kaybeden müşterileri de yer alıyor. “Bu kadar güzel şeylerle karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim” Kumbuzoğlu, “1986 yılında ilçesinde bir dükkan açtım ve 40 yıla yakındır burada fotoğrafçılık yapıyorum. Aklıma nereden düştü bilmiyorum ama her çektiğim fotoğraflardan, müşterilerden birer tane rica ediyordum istek üzere. Kendileri de bunu memnuniyetle kabul ediyorlardı, birer tane fotoğraf kenara koydum ve albümü düzenlemeye karar verdim. Fakat bu albümü düzenlerken de bu kadar ilgi ya da ileride bu kadar güzel şeylerle karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim. Biraz meraktan başladı. Yakınlarını kaybedenleri de fotoğrafları var bu albümlerde onların sayesinde bu albümün ne kadar değerli olduğunu da anladım. Fotoğraf çekilmeye geldikleri esnada fotoğraflara bakıyorlar ve hayatını kaybeden yakınlarını gördükleri zaman cep telefonları ile o fotoğrafları çekiyorlar. Hatta bazı çocuklar geliyor, ‘amca fotoğraflara bakabilir miyiz, izleyebilir miyiz diye soruyorlar’ ve ben de memnuniyetle karşılıyorum. Ve 40 yılın sonunda oluşturduğum bu manzarayı izlemek bana haz veriyor” diye konuştu.
Ankara Keçiören Belediyesi ödüllü yemek yarışması başladı Keçiören Belediyesi tarafından yöresel yemeklerin tanıtılması ve duyurulması maksadıyla ödüllü yemek yarışması gerçekleştirildi. Keçiören Belediyesi tarafından yöresel yemeklerin tanıtılması maksadıyla yemek yarışması düzenlendi. Kalaba Kent Meydanı’nda düzenlenen ve 4 gün sürecek olan yarışma kete, hıngel ve kavut yemekleri yapılacak. Yapılan yemekler noter huzurunda kendi kategorilerinde jüri tarafından puanlanacak. 3 farklı kategoride gerçekleştirilecek yarışmada verilecek para ödülleri ise şu şekilde: "Ketede 1’inci olana 500 bin TL, 2’nci olana 250 bin TL, 3’ncü olana ise 125 bin TL, hıngelde 1’inci olana 300 bin TL, 2’nci olana 150 bin TL, 3’üncü olana 75 bin TL, kavutta 1’inci olana 100 bin TL, 2’nci olana 50 bin TL, 3’üncü olana 25 bin TL." Yarışma hakkında İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Mesut Özarslan, "Hıngel, kete ve kavut birçok ilimizin ortak kültürüdür. Bu yemekler Kafkas kültürünün yani serhat illerinin yemekleridir. Bu yemekler Anadolu’nun içlerine doğru nakış nakış işlenerek günümüze kadar getirilmiştir ve artık biz bunu bir değer olarak görüyoruz. Keçiören de bu illerden gelen çok sayıda vatandaşımız var. Örneğin, Kars, Erzurum, Ardahan, Iğdır, Bayburt, Gümüşhane, Sivas, Erzincan illeri ve bu illerden gelen vatandaşlarımız ciddi bir nüfusa sahip burada. O yüzden bizde böyle bir yarışma düzenleyelim dedik” ifadelerini kullandı. “Gördüğünüz organizasyonun tamamı belediyemizden bir kuruş dahi kullanmadan yapılmaktadır” Başkan Özarslan, “Tabii ki bu yarışmayı düzenlerken insanlar tarafından nasıl cazip hale getirebiliriz diye düşündük ve ödülleri biraz fazla tuttuk. Ama şu da bilinsin ki burada gördüğünüz organizasyonun tamamı belediyemizden bir kuruş dahi kullanmadan yapılmaktadır. Bizim burada sponsorlarımız var. Kim bu sponsorlar? Karslı iş adamlarımız, Erzurumlu iş adamlarımız, Sivaslı iş adamlarımız” şeklinde konuştu. “Organizasyonumuz 4 gün boyunca burada devam edecek” Yarışmaya 728 vatandaşın katıldığının bilgisini veren Özarslan, “Hala inanılmaz derecede katılmak için başvuran insanlarımız var fakat bu noter huzurunda yapılan bir yarışma olduğu için bir noktada başvuruları kesmemiz lazımdı ve kestik. Kete kategorisinde 400’ün üzerinde, Hıngel kategorisinde 200’ün üzerinde ve Kavut kategorisinde de 48 yarışmacımız var. Bu organizasyonumuz 4 gün boyunca burada devam edecek” dedi. Yarışmaya kavut kategorisinde katılan ev hanımı Aynur Özkan, "Şansımızı denedik. Ben kavutu ilk defa yaptım. Normalde un helvasını çok güzel yaparım. İnşallah Allah utandırmasın" ifadelerini kullandı Kavutu pişirirken hiç zorlanmadığını belirten ve en erken kendisinin bitirdiğini iddia eden Özkan, "İddialıyım, kendime güvenmesem katılmazdım" şeklinde konuştu. Kavut kategorisinde yarışan bir başka yarışmacı Emel İpek Demirel, "Güzel geçti, elimizden geleni yaptık arkadaşımızla beraber. Herkese başarılar diliyoruz. Fakat biz 1’inci olacağız" ifadelerini kullandı. Yemek yarışması 4 gün boyunca Keçiören Kalaba Kent Meydanı’nda devam edecek.
Malatya Milletvekili Ölmeztoprak’tan eğitim atağı AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, kentteki eğitim kalitesinin daha da arttırılması noktasında istişarelerde bulundu. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Malatya İl Milli Eğitim Müdürü Behçet Bakır’ı ziyaret ederek kentteki eğitim kalitesinin daha da arttırılması noktasında istişarelerde bulundu. Ölmeztoprak, Kasım ayı içerisinde eğitime başlanacak olan Muhammed Miraç Gül Alioğlu Karakavak İlkokulu’nda da incelemelerde bulundu. İbni Sina Özel Eğitim Uygulama Okulu’nu da ziyaret eden Milletvekili Ölmeztoprak, Malatya’nın özel eğitim noktasında bölgesindeki en iyi illerden biri olduğunun altını çizdi. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak Malatya İl Milli Eğitim Müdürü Behçet Bakır’ı ziyaret etti. Asrın Felaketi 6 Şubat depremleri sonrası Malatya’daki eğitim kalitesinin daha da yükseltilmesi ve eğitim alanında devam eden çalışmalara, projesi tamamlanma aşamasında olan Öğretmenevi ve 2025 yılı eğitim öğretim yatırım taleplerine dair istişarelerde bulundu. Milletvekili Ölmeztoprak, Malatya’da eğitim yatırımlarının desteklenerek güçlendirilmesi ve çocukların en iyi şartlarda yetiştirilmesi noktasında öğretmen ve öğrencilerin yanında olmaya ve el birliği ile çalışmaya devam edeceklerini vurguladı. Ziyaret esnasında Milletvekili Ölmeztoprak’ın geçtiğimiz günlerde ziyaret ettiği Şehit Ahmet Kurak Anaokulu öğrencileri de öğretmenleri ile birlikte sürpriz bir ziyaret gerçekleştirerek, kendilerinin yaptığı Türk Bayrağı’nı Ölmeztoprak’a hediye ettiler. Milletvekili Ölmeztoprak daha sonra 6 Şubat 2023 depremleri sonrası Malatyalı bir hayırseverin vesilesi ile inşa edilen ve kısa süre içerisinde eğitime başlanacak olan Muhammed Miraç Gül Alioğlu Karakavak İlkokulu’nu ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Milletvekili Ölmeztoprak, hem eğitim alt yapısının eksiksiz sağlanması hem de sosyal imkanların çocukların gelişimine uygun bir şekilde sunulması için üzerlerine düşen her çalışmayı titizlikle yürütmeye gayret edeceklerini vurguladı. Kasım ayı içerisinde eğitime başlayacak olan okulun da eğitim camiasına hayırlı olmasını dileyerek, burada yetişecek her bir öğrencinin bilgi ahlak ve kültürle yoğrularak yeteneklerini keşfetmesine, kendine güvenen özgüvenli bireyler olarak yetişmesine katkı sunmasını temenni etti. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, İbni Sina Özel Eğitim Uygulama Okulu’nu da ziyaret ederek, burada özel eğitim alan öğrencilerin kullandığı atölyeleri de inceledi. Okul yönetimi ve Okul Aile Birliği üyeleri ile de bir araya gelen Milletvekili Ölmeztoprak, özel ilgiye ihtiyaç duyan bireylerin gelişimini hızlandırma ve topluma intibakını sağlamak amacıyla hazırlanan projeleri dinledi. Projelerin hayata geçirilmesi noktasında üzerlerini düşeni yapacaklarını belirten Ölmeztoprak, Bakanlık düzeyinde de konunun takipçisi olacağı sözünü verdi. Malatya’da özel eğitime yönelik sürdürülen eğitim faaliyetleri hakkında da bilgiler veren Milletvekili Ölmeztoprak, “Özel eğitim noktasında ne gibi talep ve istekler var bunları değerlendiriyoruz. Özel eğitim veren okullarımız Milli Eğitim Müdürlüğümüz bünyesinde faaliyetlerine devam ettikleri için finans noktasında herhangi bir sıkıntı ile karşılaşmıyoruz. Buralarda eğitim alan çocuklarımız sosyal yaşama adapte olabilecek düzeye geliyorlar. Burada çok büyük bir sabır ve emek var. Bunu görmemek mümkün değil. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile birlikte özellikle özel ilgiye ihtiyaç duyan bireylerimizin okulları ve bu okulların sayısının arttırılması açısından çok ciddi bir yatırım dönemi yaşadık. Özel eğitime ihtiyaç duyan evlatlarımız noktasında Malatya’mızdaki okul durumumuz hakikaten iyi bir seviyede. Şu an Malatya’mızda özel eğitim yönelik 16 okulda, toplam 129 derslikte 497 öğrencimiz eğitim almakta. Şu an bulunduğumuz okulumuzda da 92 öğrencimiz eğitim alıyor. İl genelinde ise eğitim alt sınıflarında 194, kaynaştırma eğitim alan 2 bin 017 ve destek eğitimi alan 312 öğrencimiz var. 22 öğrencimize de evde eğitim imkanı sağlanıyor. İhtiyaç ve kapasite noktasında da Malatya olarak bölgemizde çok iyi bir durumdayız. Hem bu sayıları arttırmak hem de eğitimin kalitesi ve niceliğini daha da genişletebilmek için proje desteklerini de bizler Bakanlıklarımızda takip edeceğiz. Buradaki öğretmenlerimizin verdiği emeklere de yakından şahit oluyoruz. Her birinin ellerine, emeğine sağlık. Ailelerimiz de özverili, evlatlarımız da buralarda aldıkları eğitim neticesinde çok farklı bir kişilik ve karakter yapısı ile daha uyumlu ve diyaloğa açık tablolar sergileyebiliyorlar. Bunun devamı için bizlerde elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Erzurum Erzurum Teknik Üniversitesi’nde 28. Sultan Sekisi toplantısı: Deprem gerçeği ve Erzurum Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ile Erzurum Kalkınma Vakfı’nın (ERVAK) iş birliğinde düzenlenen "28. Sultan Sekisi Toplantısı" kapsamında, "Deprem Gerçeği ve Erzurum" başlıklı panel gerçekleştirildi. ETÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Muammer Yaylalı Konferans Salonu’nda yapılan ve geniş bir protokol ve akademik kadronun katılım sağladığı panelin açılış konuşmalarını ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak ve ERVAK Başkanı Ecz. Erdal Güzel yaptı. Etkinliğe Erzurum Vali Yardımcısı İlyas Öztürk, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Recep Kaplan, Erzurum İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Doç. Dr. Engin Avcı, Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Yılmaz, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Sayın Selahaddin Karslı katıldı. Panelde, ülkenin jeolojik yapısından kaynaklanan depremsellik riskleri ele alınarak Erzurum özelinde risklerin değerlendirilmesi yapıldı. Rektör Prof. Dr. Bülent Çakmak açılış konuşmasında, Erzurum’un Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fay hatlarına yakın konumu nedeniyle depremsellik riskinin yüksek olduğunu belirterek gerekli tedbirlerin alınmaması durumunda yaşanacak olası bir depremin yıkıcı etkilerinin olacağını vurguladı. ERVAK Başkanı Ecz. Erdal Güzel ise, Erzurum’un deprem gerçeğiyle yüzleşmesi gerektiğini ve bu tür etkinliklerin toplumun afet bilincini artırmadaki önemini dile getirdi. Panele, ETÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. İlker Kazaz’ın moderatörlüğünde, Erzurum Teknik Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesi’nden uzman akademisyenler konuşmacı olarak katıldı. Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu, Doç. Dr. Çağlar Özer, Dr. Öğr. Üyesi Dilek Okuyucu ve Dr. Öğr. Üyesi Melikşah Turan, panelde; deprem bilinci, yapı güvenliği, afet yönetimi ve Erzurum’un deprem geçmişi ile ilişkili kıymetli görüşlerini paylaştılar.