ASAYİŞ - 30 Eylül 2024 Pazartesi 11:39

Irmak içindeki adacıkta uyuyakaldılar, su seviyesi yükselince de mahsur kaldılar

A
A
A
Irmak içindeki adacıkta uyuyakaldılar, su seviyesi yükselince de mahsur kaldılar

Antalya’da ATV ile Manavgat Şelalesi’nin alt kısmında bulunan adacığa geçen aile, uyuyakaldıkları yerde baraj kapaklarının açılması nedeniyle su seviyesinin yükselmesi sonucu mahsur kaldı. Anne, baba ve 3 yaşındaki çocuklarıyla ihbarda bulunan aileyi jandarma, itfaiye, AFAD ve Side SAK ekipleri tarafından palanga yöntemiyle mahsur kaldıkları yerden kurtarıldı.


Olay, dün akşam saatlerinde Antalya’nın Manavgat ilçesinde meydana geldi. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne anne-baba ve 3 yaşındaki çocuktan oluşan 3 kişilik aile Manavgat Şelalesi’nin alt kısmında ırmak içerisinde bulunan adacıkta su seviyesinin yükselmesi sonucu mahsur kaldıkları bildirildi. İhbar, Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Merkez Jandarma Karakolu, Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat Birimi, AFAD ve Side Sualtı Arama Kurtarma Derneği ekiplerini alarma geçirdi.



Baraj kapağı açılınca su seviyesi yükselmiş


Olay yerine gelen ekipler, ilk etapta gerekli girişimlerde bulunarak baraj kapaklarının kapatılmasını sağlarken, Manavgat Irmağı’nda su seviyesi yavaş yavaş düşmeye başladı. Jandarma ekipleri mahsur kalan aile ile sürekli telefon bağlantısı yaparak kurtarma çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Ekipler aileye en kısa sürede bulundukları yerden kurtarılacaklarını, herhangi bir sorun olmadığını belirterek ailenin panikle olumsuz bir girişimde bulunmamasını sağladı. Kapatılan baraj kapaklarının ardından su seviyesinin istenilen seviyeye inmesi ile ekipler kurtarma çalışmasına başladı.



Uyuyakalmışlar


Irmağın Ulukapı tarafına geçen ekipler burada kurdukları palanga sistemiyle mahsur kalan aileyi bulundukları yerden alarak karaya çıkardılar. Mahsur kaldıkları yerden ekiplerin çalışması ile kurtarılan M.Y., Ş.C. ve 3 yaşındaki çocuklarının sağlık durumlarının iyi olduğu, herhangi bir sağlık desteği istemedikleri öğrenildi. Kendilerini kurtaran ekiplere teşekkür eden anne, oldukları yerde birçok kişi olduğunu, çocuğu emzirirken hep birlikte uyuya kaldıklarını, uyandıklarında ise suyun yükselmesi nedeniyle bulundukları alandan çıkamadıklarını belirtti.



Irmak içindeki adacıkta uyuyakaldılar, su seviyesi yükselince de mahsur kaldılar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara OSBÜK Başkanı Kütükcü: “Sanayi bölgelerinin deprem dirençli olması hayati önemde” Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Başkanı Memiş Kütükcü, Türkiye’nin deprem geçmişine dikkat çekerek, konutların yanı sıra sanayi bölgelerinin de deprem dirençli hale getirilmesinin ülkenin üretim güvenliği açısından hayati önem taşıdığını vurguladı. OSBÜK Başkanı Kütükcü, Ankara’da düzenlenen Deprem Dirençli Yapılaşma Zirvesi’ne katıldı. Zirvede konuşan Başkan Kütükcü, Türkiye’nin son 123 yılda 7 ve üzeri şiddetinde 20 büyük deprem yaşadığını hatırlatarak, deprem gerçeğinin artık göz ardı edilemeyeceğini söyledi. 2023’te yaşanan Kahramanmaraş merkezli büyük depremde 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini, yüzbinlerce bina ve iş yerinin ağır hasar aldığını belirten Kütükcü, "Bu felaketin Türkiye’ye ekonomik maliyeti 148.8 milyar dolar olarak hesaplandı. Devletimizin ve milletimizin olağan üstü çabalarına rağmen, sosyal ve ekonomik hayatımızdaki etkileri hala giderilebilmiş değil" dedi. “Sanayi üretimimiz, en zor şartlarda bile devam edebilmeli” Konuşmasında Türkiye’deki organize sanayi bölgelerinin ülkenin sanayi üretiminin yüzde 45’ini gerçekleştirdiğinin ve 2 milyon 600 binin üzerinde istihdam sağladığının altını çizen Kütükcü, OSB’lerin ülke ekonomisi açısından stratejik bir role sahip olduğunu vurguladı. Kütükcü, şehirlerin konutları, okulları, hastaneleri, sosyal alanları, sanayi bölgeleri ve diğer tüm yapıları ile bir bütün olduğunu kaydederek, şunları söyledi: “Konutlarımızın deprem dirençlerini tartışır, bunlarla ilgili stratejiler geliştirirken, bu strateji ve planlamaların içerisine sanayi bölgelerimizi de dahil etmek zorundayız. Bugün 81 ilimizde toplam 404 organize sanayi bölgemiz var. Bu OSB’lerde 67 bin fabrika üretim yapıyor. Türkiye’nin en büyük 1000 sanayi kuruluşundan 648’i organize sanayi bölgelerinde üretim yapıyor. Bu rakamlar, organize sanayi bölgelerimizin deprem dirençli olması gerektiğini açıkça gösteriyor. Dolayısıyla sadece konutlarımızı değil, aynı zamanda sanayi bölgelerimizi de deprem başta olmak üzere tüm doğal afetlere ve felaketlere hazırlamak zorundayız. Sanayi üretimimiz, en zor şartlarda bile devam edebilmeli.” "Devlet-Millet el ele başarabiliriz" Depremlere karşı ülke olarak acı tecrübeler yaşandığını ve bundan ders çıkarılması gerektiğini belirten Kütükcü, devlet-millet iş birliğiyle sabır ve ortak akılla deprem dirençli yapıların inşa edilebileceğine inandığını dile getirdi. Kütükcü, OSBÜK olarak, organize sanayi bölgelerinin deprem direncini artırmak için tüm paydaşlarla iş birliği yapmaya her zaman hazır olduklarını sözlerine ekledi.
Aydın Bu mahallede okula giden çocuklar ve aileleri diken üstünde kalıyor Aydın Efeler İlçesi’ne bağlı yaklaşık 14 bin kişinin yaşadığı Umurlu Mahallesi’nde ortaokul ve liseye giden öğrenciler her gen okula gidip gelirken geçmek zorunda kaldıkları karayolu üzerine üst geçit ya da alt geçit yapılmasını istediler. Bazen yoldan karşıya geçmek için 5-10 dakika geçmek zorunda kaldıklarını belirten öğrenciler yolda sürekli trafik akışı olduğu için zaman zaman kaza riski yaşadıklarını belirttiler. Okulların açık odluğu dönemlerde adeta diken üstünde yaşadıklarını kaydeden vatandaşlar ise yolun bir tarafında ortaokul diğer tarafında da lise olması edeniyle okul geçidi olan bu noktaya alt ya da üst geçit yapılmasını talep ettiler. Aydın’ın en büyük mahallelerinden biri olan ve 1912 yılında belediye teşkilatı kurularak 2014 yılında Aydın’ın Büyükşehir yapılamasına kadar belediye, 2014 yılından sonra mahalle olarak idare edilen Umurlu’da okula giden öğrencilerin ve öğrencisi olan velilerin en büyük sorunlarından biri okula ulaşımda yaşanan sıkıntılar oldu. Aydın’dan Denizli ve Ankara istikametine tek geçiş noktası olan E-87 karayolunun içinden geçtiği Umurlu’da şehrin güney bölgesinde yaşayan ortaokul öğrencileri ile şehrin Kuzey kesiminde yaşayan lise öğrencileri okla gidip geldikleri her gün karayolunu karşıdan karşıya geçmek zorunda. Ekonomik durumu iyi olan pek çok veli çocuklarını sadece yolun karşısına daha güvenli bir şekilde geçebilmesi için servis tutarken, ekonomik durumu iyi olmayan velilerin ise kaza riski yüksek olan yoldan dolayı diken üstünde yaşadığı belirtildi. “Kaza riski çok fazla" Yolun ilerisinde bulunan üst geçidin uzakta olmasından dolayı yaya geçidini kullanmak zorunda kaldıklarını ve riskli olduğunu söyleyen 5. sınıf öğrencisi Yağız Yerlikaya; “Çok araba geçiyor, hiç durmuyorlar. Yol vermiyorlar. buraya üst geçit veya ışık, bunların yapılmasını istiyoruz" dedi. Karşıya geçerken can güvenliklerinin olmadığını ifade eden 6. sınıf öğrencisi Eren Döndü ise “Buradan geçerken bizim güvenliğimiz hiç yok. Üst geçit yapılmasını istiyoruz. Arabalar durmadığı için uzun süre karşıya geçmek için burada bekliyoruz. Bazı çocuklar risk alıp buradan hemen geçiyor. Çarpılma riskleri çok yüksek. O yüzden üst geçit istiyoruz” şeklinde konuştu. Karşıya geçmek için çok beklediklerini ve bu yüzden bazen okula bile geç kaldıklarını belirten 6. sınıf öğrencisi Cemal Mutlu da; “Ben buradan geçerken dün çarpılıyordum. Ondan dolayı üst geçit yapılmasını istiyorum. Dün buradan hemen geçeyim dedim, hiç durmadılar. İşaret ediyoruz durmuyorlar. Sabahları buradan geçerken çok bekliyoruz, karşıya geçmek için beklerken derse bile geç kalıyoruz” dedi. “Çocuk bu, her an yola çıkabilir” Yetkililerden yardım beklediklerini söyleyen mahalle sakinlerinden Yalçın Can; “Veli değilim, buradaki bir vatandaşım. Geçen yıldan beri ben bunun için müracaatı ediyorum. Karayolları ile görüştüm. Hep olumsuz cevaplar aldım. Burada çocuklarımızın, herhangi bir vatandaşımızın can güvenliği yok. İnsanoğlu, dalgınlık oluyor, yola çıkıyorsun. Yani herhangi bir dalgınlık götürecek. Burada üzücü bir olay yaşanmadan bu öğrenciler için alt ya da üst geçit yapılsın istiyoruz. Yolun altında lise üstünde ortaokul var. Çok sıkıntılı bir durumdayız. Çocukların can güvenlikleri yok" diyerek yetkililerden yardım beklediklerini söyledi.