EKONOMİ - 10 Aralık 2024 Salı 11:45

Antalya Büyükşehir Belediyesi COP31’e ev sahipliği yapmaya aday

A
A
A
Antalya Büyükşehir Belediyesi COP31’e ev sahipliği yapmaya aday

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Azerbaycan’ın Bakü şehrinde düzenlenen 29. Taraflar Konferansı (COP29) toplantısına katılarak, iklim değişikliğiyle mücadeledeki çalışmalarını uluslararası platformda tanıttı. Bu toplantıda elde edilen deneyimler Antalya Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki ilgili birimlere yönelik bilgilendirme toplantısında anlatıldı.


Antalya Büyükşehir Belediyesi, Azerbaycan’ın Bakü şehrinde düzenlenen Taraflar Konferansı olarak bilinen COP29 toplantısına davetli olarak katılarak, Antalya’nın iklim değişikliğine karşı hedefleri ve projelerini paylaştı. Başkan Danışmanı Çevre Yüksek Mühendisi Lokman Atasoy toplantıda yaptığı sunumda Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerine ulaşma çabaları kapsamındaki çalışmaları anlattı. Toplantıda ayrıca Antalya’nın 2026 yılında düzenlenmesi planlanan COP31’e ev sahipliği yapmak için adaylığı da toplantıda duyuruldu.


Bakü’deki COP29’dan dönen belediye temsilcileri, Antalya Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki ilgili birimlere yönelik bir bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda, COP29 deneyimleri, elde edilen kazanımlar, uluslararası gözlemler ve iklim değişikliğiyle mücadelede atılacak adımlar değerlendirildi. Başkan Danışmanı Atasoy, 29. Taraflar Konferansı’nda Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin iklim değişikliğine karşı yürüttüğü çalışmalar ve yerel yönetimlerin bu süreçteki rolü üzerine bir sunum gerçekleştirildiğini belirtti.



Atasoy konferansın önemine değindi


Konferansın önemine değinen Atasoy, “Dünyamızın ortak sorunu olan iklim değişikliğine yönelik politikaların görüşüldüğü bu toplantı, farkındalığın artırılması ve küresel iş birliklerinin sağlanması açısından çok büyük önem taşıyor. Antalya olarak, iklim değişikliğiyle mücadelede karşılaştığımız zorlukları ve çözüm önerilerimizi paylaştık. Uluslararası iş birliklerine yönelik önemli görüşmeler yaptık. Ayrıca COP31’e ev sahipliği yapma konusunda adaylığımızı da açıkladık. Türkiye İklim Değişikliği Başmüzakerecisi aynı zamanda Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Sayın Fatma Varank ile yaptığımız görüşmede, bu konuda yoğun bir diplomasi trafiği yapıldığını ifade etti” dedi.



“Antalya ve Türkiye için stratejik öneme sahip”


COP29’da Antalya Büyükşehir Belediyesi adına sunum yapan İklim Değişikliği Politikaları Araştırma Derneği Genel Sekreteri Nuray Çaltı da COP29’un ana temasının iklim finansmanı olduğunu belirtti. Çaltı, Antalya’nın Doğu Akdeniz makro iklim kuşağında yer almasından dolayı kuraklık ve denizden kaynaklı etkilerden en çok etkilenecek bölgelerden biri olduğunu vurguladı. Çaltı, “Bu konferansa katılmakla hem yeni fırsatlar hem de tehditler üzerine kapsamlı bir değerlendirme yapma şansı bulduk. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin COP31 toplantısına ev sahipliği yapmak için başvuruda bulunması, Antalya ve Türkiye için stratejik bir önem taşıyor” diye konuştu.



Antalya Büyükşehir Belediyesi COP31’e ev sahipliği yapmaya aday

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sağlık Turizmi Federasyonu Suriye için harekete geçti ASATUF, Suriye’deki iç savaşın sona ermesinin ardından, sağlık yatırımları yapmak için harekete geçti. Sağlık alanındaki projelere başlamayı planlayan ASATUF, Suriye’nin başkenti Şam’a resmi bir ziyaret düzenleyecek. Ankara Sağlık Turizmi Federasyonu (ASATUF) Genel Merkezi, Suriye’yle ilgili önemli bir açıklama yaptı. Açıklamada, Suriye’deki yıllardır süren iç savaşın son bulmasından, Beşar Esad rejiminin yıkılmasından ve Suriye halkının kazandığı zaferden duyulan memnuniyet dile getirildi. ASATUF, Suriye halkının zaferini kutladığını ve en güçlü duygularla desteklediklerini belirtti. ASATUF Genel Sekreteri Av. Orhan Bozdere, yaptığı yazılı açıklamada, Suriye’deki iç savaşın sona ermesinden ve Esad rejiminin yıkılmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, büyük halk devrimini büyük bir saygı ile karşıladıklarını ve desteklediklerini vurguladı. Bozdere, ASATUF yönetim kurulu olarak, sağlık alanında faaliyet gösteren üye şirketlerinin girişimleriyle ve gayretleriyle, Suriye devletinin yeni yöneticileriyle birlikte, modern, çağdaş ve bağımsız bir Suriye inşa etmeye hazır olduklarını söyledi. Bozdere, öncelikli sağlık yatırımları olarak hastaneler ve klinikler gibi projeler için ASATUF’a üye sağlık şirketlerinin proje çalışmalarına başladığını da ekledi. Bozdere, ayrıca, ASATUF Genel Başkanı Prof. Dr. Aysun Bay’ın, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin bilgisi dahilinde, Suriye’nin başkenti Şam’a bir ziyaret gerçekleştireceğini açıkladı. Açıklamada, Suriye’deki halkın uzun süredir sağlıklı yaşamdan uzak kaldığına dikkat çekilerek, Suriye devletinin yeni hükümeti ve sağlık otoriteleriyle iş birliği içinde, en uygun sağlık hizmetlerini sağlamak amacıyla gerekli her türlü desteğin verileceği ifade edildi.
İzmir Büyükşehir’den 17 yeni ESHOT hattı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın göreve başlamasının ardından vatandaşlardan gelen talepler ve istekler doğrultusunda ESHOT Genel Müdürlüğü 17 yeni hattı hizmete sundu. 2024 yılı sonuna kadar 2 yeni hat daha çalışmaya başlayacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, toplu ulaşımda yurttaşların hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın göreve başlamasının ardından; ilçelerde yaptığı toplantılar, vatandaşlar, öğrenciler ve çevre ilçelerden gelen istek ve talepler sonrasında yeni hatlar bir bir devreye giriyor. ESHOT Genel Müdürlüğü, 17 yeni hattı yurttaşların hizmetine sundu. 2024’ün son günlerinde 2 yeni hat daha çalışmaya başlayacak ve böylece Başkan Tugay’ın göreve gelmesinden bu yana açılan yeni otobüs hattı sayısı 19’u bulacak. Üniversitelere yeni seferler Başkan Dr. Cemil Tugay’ın göreve gelmesinin ardından özellikle üniversite öğrencilerinden gelen istekler sonrasında Katip Çelebi Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi’ne yeni seferler kondu. Bayraklı Şehir Hastanesi’nin ulaşımını kolaylaştırmak adına da diğer seferlere ilave olarak 535 numaralı Bayraklı Şehir Hastanesi - Egekent Aktarma Merkezi hattı yurttaşların hizmetine sunuldu. Yeni hatlar şöyle: 121-Mavişehir Aktarma Merkezi - Konak 207-Bayraklı KYK Kız Yurdu - Katip Çelebi Üniversitesi 208-Bornova Metro - Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi 212-Bostanlı İskele - Bornova Metro 213-Bostanlı İskele - Tınaztepe 327-İnönü Mahallesi-Bostanlı İskele 413-Ahmet Yesevi Yurdu Cumhuriyet B. - DEÜ Tınaztepe Yerleşkesi 508-Menderes - Konak 535-Bayraklı Şehir Hastanesi - Egekent Aktarma Merkezi 642-Akarca - Seferihisar 678-Alankıyı-Bayındır 679-Sarıyurt-Bayındır 849-Yeni Şakran Mahallesi - Aliağa Aktarma 906-Çeşme - Urla 967-Armutlu - Kemalpaşa 978-Parlak-Urla 869-Buca Toplu Konutlar-Üçkuyular Meydan Açılacak hatlar 643-DEREKÖY-BERGAMA (27.12.2024) 644-GÖÇBEYLİ-BERGAMA (27.12.2024)
Uşak 10 metrekarelik dükkanda 3 nesildir saat tamir ediyorlar Uşak’ın Ulubey ilçesinde 10 metrekarelik dükkanda 3 nesildir 62 yıldır saat tamiri ediliyor. Uşak’ın Ulubey ilçesine bağlı Hürriyet Caddesi üzerinde bulunan 10 metrekarelik dükkanda dededen oğula geçerek 1962’den beri saat tamiri ediliyor. En son varis olan 54 yaşındaki Mehmet Mümtaz Coşkun ise 1985’den bu yana her sabah büyük bir aşkla dükkanını açan babasının yanında başladığı mesleği hiç bırakmadan 29 yıldır bu mesleği yaptığın ifade ederek; “1985’den beri bu mesleği yapıyorum. Bu seviyeye 55 yaşına geldim artık.” dedi. Mesleğe başlamanın hem merak hem de el yatkınlığından dolayı başladığını belirten Coşkun, “Bu meslek babadan oğula geçtiği için ben torun oluyorum. Dolasıyla mesleki anlamda el yatkınlığı var mesleki anlamda. O yüzden hem merak hem de el yatkınlığından ve istekten dolayı mesleğe başladık.” dedi. Babasının 1989’da bir trafik kazasında hayatını kaybettikten sonra dükkanda tek başına işine devam ettiğini belirten Coşkun, “1989 yılında rahmetli oldu babam. Dolasıyla biz devam ettik. Babamdan aldığım tecrübelerle. Dışarıda bulunan diğer meslektaşlarımızda tavsiyeleriyle, bu seviyeye geldik.” dedi. İki çocuk babası olan Coşkun, kendi evlatlarına da bu mesleği aktararak devam ettirmek istediğini fakat evlatlarının okuduğu için bu mesleği yapmadıklarını ve meslekte işi devam ettirecek çırak bulamadığını ifade ederek; “Çocuklarım okudu. Liseden sonra üniversiteye gittiler. Tabi bu iş istek, arz ve talep meselesi bu. Birazda kendileri akışına bıraktım çocukları. Aslında ben son nesilim. Mesleki anlamda benim işimde dahil olmak üzere, gençler ve çocuklar çıraklığa gitse daha iyi olur. Çünkü artık meslekler bitmek üzere. Dolasıyla hem ülkemiz açımızdan istihdam açısından çok güzel olur özellikle çırak usta yetişmesi. Bunlar çok önemli şeyler.” dedi. Coşkun, mesleğe ilgisi olanlara bu işi tavsiye ettiğini ve temiz bir iş olduğunu belirtti. Öte yandan Coşkun, bu mesleği yapmamış olsaydı yine araba tamirciliği işinde olmak istediğini dile getirdi. (ÖA-MB-
Eskişehir Eski milletvekili Kahyaoğlu, Kıbrıs Barış Harekatı kararında Ecevit’in kararlı tutumunu anlattı Eskişehir’de Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’inci yılına özel olarak yapılan toplantıda konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 15. Dönem Eskişehir Milletvekili Murat Kahyaoğlu, "Kıbrıs’a çıkarma yaptıktan sonra Bülent Ecevit kamuoyuna bir açıklama yapmıştı ya, onu TBMM’de ilk bize anlattı" dedi. Toplantıda 37. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Barış Harekatı kararını onaylayan TBMM üyesi Eskişehir Milletvekili Murat Kahyaoğlu ile harekata katılan gaziler bir araya geldi. Seyyid Battal Gazi Vakfı öncülüğünde yapılan toplantı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın söylenmesi ile başladı. Ardından, Kahyaoğlu ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Koylu tarafından konuşmalar gerçekleştirildi. Seyyid Battal Gazi Vakfı Başkanı Dr. S. Sırrı Kabadayı, o dönemin milletvekili ile harekata katılan gazileri buluşturmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Programın sonunda, gazilerin yaşadıkları harekat hatıralarının yazılarak kitaplaştırılması kararlaştırıldı. "O gün mecliste, ’Kıbrıs kahramanı, Kıbrıs fatihi’ olacak Bülent Ecevit’i bekledik" Eski Milletvekili Murat Kahyaoğlu, 19 Temmuz günü Başbakan Bülent Ecevit’in TBMM’deki kararlı tutumundan bahsederek, "Gazi meclis 19-20 Temmuz’da olağanüstü toplanıyor, gizli toplantıda kararlar alacağız. Ben de meclise gittim, bütün milletvekilleriyle birlikte oradayız. Orada, ’Kıbrıs kahramanı, Kıbrıs fatihi’ olacak Bülent Ecevit’i bekliyoruz. Gelecek ve bize anlatacak. Zaten burada ben size konferans falan vermeyeceğim, Ecevit’i konuşturacağım. Bir süre sonra o kahraman, o dirençli ve yürekli adam meclisin kapısından görünüyor. Emin adımlarla, yüreklice ve dik duruşuyla yürümeye başlıyor. Bunu görür görmez hepimiz ayağa fırlıyoruz, alkışlıyoruz. Ecevit geliyor, kürsüye doğru yürüyor ve bize ’oturun’ diyor. Kıbrıs’a çıkarma yaptıktan sonra Ecevit kamuoyuna bir açıklama yapmıştı ya, onu orada ilk bize anlatıyor" dedi. ESOGÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Koylu ise, "Kıbrıs 1571’de fethediliyor, ama fethinden önce bir sürü devletler egemen oluyor. Mısırlar, Hintliler, Romalılar, Bizanslılar, Büyük İskender, Cenevizliler ve Memlükler derken sonra Osmanlı dönemi geliyor. Osmanlı buraya geldiğinde özellikle Kıbrıs içerisindeki Katoliklerin yerli Ortodoks Rumlara yaptıkları eziyet üzerine şikayetler gidiyor. Osmanlı tarafından buranın fethedilmesini istiyorlar. Çünkü Osmanlının daha adil davranacağını biliyorlar. Özellikle dini serbestlik açısından bakıldığında 2. Selim’den buranın fethedilmesini istiyorlar. 1571’de Kıbrıs fethediliyor ve 50 bin şehit veriliyor. Kıbrıs, sadece bu istek üzerine fethedilmiyor. Sonuçta Osmanlının güvenliği içerisinde Akdeniz’de yüzen bir ada. Bu tarafın kara güvenliğini sağlayabilmemiz için buranın Osmanlının elinde olması lazım. Bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin elinde olması gerektiği gibi. Yani burada bizim tam anlamıyla bir uçak gemimiz olmadığına göre, sahillerimizi korumak için o adaya ciddi anlamda ihtiyacımız var" şeklinde konuştu.