KÜLTÜR SANAT - 03 Kasım 2024 Pazar 10:16

Altınbeşik Mağarası 2024 yılında rekor üzerine rekor kırıyor

A
A
A
Altınbeşik Mağarası 2024 yılında rekor üzerine rekor kırıyor

Antalya’nın İbradı ilçesi Ürünlü Mahallesi yakınlarında bulunan dünyanın üçüncü, Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük yeraltı gölü Mağarası olan Altınbeşik Mağarası yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğrayarak rekor üzerine rekor kırıyor. Mağarayı 2023 yılında 130 bin kişi ziyaret ederken bu yıl ise yılın ilk 10 ayında 180 bin ziyaretçiyi aştı. Hedef ise yılsonunda 200 bin ziyaretçi sayısını aşmak.


Turkuaz renkteki suyun üzerinde gezi botları ile Altınbeşik Mağarası’nın güzelliklerini keşfe çıkan yerli ve yabancı ziyaretçiler, Antalya’nın bu cennet köşesine hayran kalıyor.



Büyük ilgi görüyor


İbradı Belediyesi çalışanı Altınbeşik Mağarası sorumlusu Ulaş Ünlüsoy, mağaranın işletmesini İbradı Belediyesinin yürüttüğünü ve mağaranın yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından her geçen gün daha da büyük ilgi gördüğünü söyledi. Altınbeşik Mağarasının Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük yeraltı gölü mağarası olduğunu ve Dünyada ise üçüncü sırada yer aldığını söyleyen Ünlüsoy, “Yerli ve yabancı turistler olmak üzere burada günlük bin civarında ziyaretçi ağırlıyoruz” dedi.



“Sonbahar döneminde yabancı ziyaretçiler akın ediyor”


Mağaranın hava şartlarına göre her gün açık olduğunu ve ziyaretçi sayısının her geçen gün daha da arttığını söyleyen Ünlüsoy, “Sonbahar döneminde özellikle akın akın yabancı ziyaretçiler geliyor. Yabancı ziyaretçilerimizde büyük artış oldu. Turizm şirketleri tarafından turlar düzenleniyor. Şu anda günde ortalama bin ziyaretçi ağırlıyoruz. Yabancı ziyaretçilerimizden özellikle Alman, İngiliz, Rus ve Polonyalı turistler tarafından yoğun rağbet görüyor. İnsanlar her yerden akın akın geliyor. Buda günlük bin kişi ziyaretçi sayısına tekamül ediyor. Mağaramıza halen akın akın ziyaretçi geliyor” diye konuştu.



“Yıl sonu 200 bin ziyaretçiyi aşacağız”


Hedeflerine her geçen yıl yaklaştıklarını anlatan Ünlüsoy, “Bu yılki hedefimiz 200 bin ziyaretçiye ulaşmaktı. Nitekim de yıl sonu hedefimize ulaşacağız. İlk kez 200 bin bandını geçmiş olacağız ve bugüne kadar görülmemiş rekoru yakalamış olacağız. Mağaranın işletmesini 2021 yılından itibaren İbradı Belediyesi tarafından işletilmektedir. Gelen yerli ve yabancı misafirlerimize en iyi hizmeti vermek için çabalıyoruz. Burada en iyi botlarla düzenli şekilde kaliteli hizmet vermeye çalışıyoruz. Rehber arkadaşlarımız mağaranın içini ve dışını bölgenin tamamını anlatarak 15-20 dakikalık tur yapıyoruz. Her yıl mağaraya gelen ziyaretçi sayımızı arttırıyoruz. Turistler Altınbeşik Mağarasının ambiyansına hayran kalıyorlar. Özellikle mağaranın içerisinin yazın ve kışın 17 derece sıcaklığı olması da onlar için çok daha ilginç oluyor" dedi.



“İlk kez bu yıl rekor üzerine rekor kırıyor”


2024 yılında ilk 10 ayın sonunda ise şu ana kadar 180 bin den fazla ziyaretçi ağırladıklarını dikkat çeken Ünlüsoy, "Altınbeşik Mağarası 2004 yılından itibaren turizme açık. Geçtiğimiz yıl bir yılda 130 bin ziyaretçi ağırlamıştık. Geçtiğimiz yıl ağırlamış olduğumuz ziyaretçi sayısına Temmuz ayında ulaştık. Şu an ilk 10 ayda 180 bin ziyaretçi ile rekor üzerine rekor kırıyoruz. Mağara turizme açıldığından bu yana ilk kez bu sayılara ulaştık” diye konuştu.



“Ülkemizin her yeri bir başka güzel”


Aslen Aydın ilinden olan ve Aydın ilinden Almanya’ya bebek iken giden Mehmet Onay Almanya’da yaşadığını ve yılda 2 kez Türkiye’ye geldiğini söyledi. Çok küçük yaşta Almanya’ya gittiklerini anlatan Onay, “Almanya’da yaşıyorum. Almanya’dan iş arkadaşım ile birlikte Antalya’ya tatile geldim. Daha önce Temmuz -Ağustos ayında kendi memleketim olan Aydın’a geldim. Bu yıl kültür elçisi olarak iş arkadaşımı ile birlikte ikinci kez ülkeme geldim. Kendi ülkemi arkadaşıma daha iyi tanıtmak için arkadaşım ile birlikte Altınbeşik mağarasına geldik. Arkadaşım da mağarayı çok beğendi. Arkadaşımda kültürel gezileri çok seviyor. Mağaranın içerisi gerçekten süper. Sadece su seviyesi şu an biraz düşmüş. İçerisinin ışıklandırılması, görünümü harika. Botları kullanan arkadaşlar tam bir profesyonel, içerisinin tanıtımını harika yapıyorlar. Ayrıca resim çekmemizde her türlü yardımı sağlıyorlar. Bizim ülkemizin her yeri bir cennet. Fethiye, Saklıkent, Kapadokya, Didim, Kuşadası gibi tarihi yerlerimiz çok güzel. Kendim yurt dışında birçok ülkeleri gezdim. Ama bizim Ülkemiz tarihi ile kültürü ile daha mükemmel. Ben Almanya’ya gittiğimde bebektim. Şimdi 55 yaşındayım ve 55 yıldır Almanya’dayım. Yükseklik korkum olduğu için her sene aracımla ülkeme geliyorum" ifadelerini kullandı.



“Bir gelen bir daha geliyor”


Almanya’dan bu yıl Türkiye’ye ikinci kez gelerek, tekrar ikinci kez Altınbeşik Mağarasını Alman bayan arkadaşı Ruth Beucke (69) ile birlikte gezmeye gelen Alman Jurgen Hubl (69), Türkiye’ye her yıl mutlaka geliyorum. Bazen yılda 2 kez geliyorum. Bu yıl nisan ayında geldiğimde Altınbeşik mağarasına gelmiştim. İlk gelişimdeki hayranlığımı anlatamam. Burayı göstermek için ikinci gelişimde ise arkadaşlarımı getirdim. Arkadaşlarımda mağarayı çok beğendiler ve hayran kaldılar. Bu muhteşem mağaraya yeniden gelip görmek beni çok mutlu etti” diye konuştu.



Altınbeşik Mağarası 2024 yılında rekor üzerine rekor kırıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Olta yok, ağ yok: Karasu Çayı’nda çıplak elle yayın balığı avı Ağrı Dağı’nın doğu yamaçlarından doğup Aras Nehri’ne karışan Karasu Çayı’nda yaşanan ilginç bir olay, görenleri hayrete düşürdü. Bölgede "balık adam" olarak tanınan Suat Çetindere, hiçbir ekipman kullanmadan, balıkları çıplak eliyle yakalıyor. Iğdır’ın Aralık ilçesinde bulunan Aras Nehri ve Karasu Çayı, amatör balıkçıların en uğrak noktaları arasında yer alıyor. Balık tutmayı bir tutkuya dönüştüren yöre halkı, hafta sonlarını bu sularda geçirebilmek için sabırsızlıkla bekliyor. Özellikle Karasu Çayı’nda yaşayan ve halk arasında "Lakka" olarak adlandırılan yayın balığı, balıkçıların en çok peşine düştüğü türlerden biri. Ancak çayın yapısı nedeniyle olta ile balık tutmak neredeyse imkânsız. Bu durum karşısında Suat Çetindere, alışılmışın dışında bir yöntemle dikkat çekiyor. Nefesini tutarak suya dalan Çetindere, sazlıkların ve çalı diplerinin arasında saklanan balıkları eliyle yakalıyor. Onun bu sıra dışı avlanma yöntemi, kıyıda bekleyen arkadaşları tarafından hayret ve sevinçle izleniyor. Karasu Çayı’nda sergilediği bu cesur ve farklı balık avı, Suat Çetindere’yi bölgenin en dikkat çeken isimlerinden biri haline getiriyor. Suat Çetindere; " Ben bu balıkları hobi amaçlı, elimle suyun altında tutuyorum. Bende illegal yol ile balık tutma yoktur. Ben bu işe çocuk yaşta başladım. Bende bunu abimden öğrendim. Bunu geliştirdim. Herkes eli ile balık tutabilir ama ben suyun altına girerek bu balıkları tutuyorum. İnanmayan gelip görebilir" dedi.
Van Van Kedi Villası’nda bu yıl 120 yavru dünyaya geldi Her yıl yerli ve yabancı on binlerce ziyaretçiyi ağırlayan Van Kedi Villası’nda bu yıl toplam 120 yavru dünyaya geldi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) bünyesinde faaliyet gösteren Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezi’nce yürütülen çalışmalar kapsamında, Türkiye’nin milli ırkı olarak tescillenen Van kedilerinin neslinin korunması ve orijinalliğinin sürdürülmesi amacıyla kontrollü üretim çalışmaları titizlikle devam ediyor. Senkronize doğum yöntemiyle gerçekleştirilen doğumların büyük bölümünün, genetik özellikleri yüksek ve orijinale yakın yavrulardan oluştuğu belirtildi. Cana yakın tavırları, ipeksi beyaz tüyleri, biri mavi biri kehribar ya da her ikisi de mavi olabilen göz yapıları ve suya olan ilgileriyle bilinen Van kedileri, yalnızca Van’ın değil Türkiye’nin de önemli sembolleri arasında yer alıyor. Ünü yurt dışına da taşan Van kedileri, Van Kedi Villası’nı ziyaret eden turistlerin en fazla ilgi gösterdiği canlılar arasında bulunuyor. "Orijinalliğe çok yakın yavrular oldu" İHA muhabirine konuşan Van Kedisi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Kaya, merkezdeki doğumların üç parti halinde gerçekleştirildiğini hatırlattı. Geçtiğimiz yıl yeni yavru doğumu açısından 100 hedefi koyduklarını ifade eden Prof. Dr. Kaya, "Bu yıl ise yaklaşık 120 yavru elde ettik. Bunların yaklaşık 99-100’ü orijinalliğe çok yakın yavrular oldu. Bu yıl satıştan ziyade yavruların büyük bir bölümünü merkezin kendi ihtiyaçları için ayırmak durumunda kaldık. Bu nedenle 2025 yılı, Van Kedisi Araştırma Merkezi açısından kendi kedi sayısının yenilenmesi bakımından oldukça verimli bir yıl olarak geçti" dedi. "Süreç, her isteyene kedi verme şeklinde ilerlemiyor" Ücretli sahiplendirme konusunda da çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Kaya, "İhtiyaç fazlası yavruları, belirli kriterler çerçevesinde hayvanseverlere ve kedi beslemek isteyen ailelere sahiplendiriyoruz. Ancak bu süreç, her isteyene kedi verme şeklinde ilerlemiyor. Van kedisinin kıymetini bilecek, ona iyi bakabilecek ve kesinlikle sokağa terk etmeyecek aileler tercih ediliyor. Bu şartlar sağlandığında, elimizde ihtiyaç fazlası kedi varsa sahiplendirme yapıyoruz. Ancak 2025 yılında sahiplendirme oranı önceki yıllara göre biraz daha düşük kaldı" diye konuştu. "Temel önceliğimiz Van kedisinin orijinalliğini korumaktır" "Her eve bir Van kedisi" projesinin tüm Türkiye’yi kapsayan ve uzun vadeli bir hedef olduğunu söyleyen Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye genelinde milyonlarca haneyi düşündüğümüzde, bu slogan bir vizyonu ifade ediyor. Yılda yalnızca bir Van kedisi bile sahiplendirmiş olsak, bu hedef doğrultusunda ilerleme kaydetmiş oluruz. Bu hedef; bize araştırma, geliştirme ve ıslah konusunda şevk veren bir motivasyon kaynağıdır. Bu hedeften kesinlikle sapma söz konusu değildir. Ancak süreç yavaş ve kontrollü ilerlemek zorundadır. Çünkü temel önceliğimiz Van kedisinin orijinalliğini korumaktır. Hızlı gitmek gibi bir niyetimiz yok; önemli olan, bütünlüğü bozmadan ve genetik yapıyı koruyarak ilerlemektir."
Kayseri Avukatların ’IBAN’ oyunu Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, bazı avukatların mahkemeden para cezası alan vatandaşlara bilerek IBAN’larını vermeyerek icra takibi başlattıklarını ve bu sistemle iki tane vekalet ücreti alarak haksız kazanç elde ettiklerini dile getirdi. Şahin, avukatların IBAN’larının dava dosyasına konulmasını talep ederek, "Bu olay basit bir olay değil" dedi. Kayseri’de yaşayan Yusuf Metin, bir trafik kazası sonrasında aleyhine sonuçlanan mahkeme ile mahrumiyet bedelini ödemek için karşı tarafında avukatına ulaştı. Parayı ödemek için aradığı avukatın kendisini oyalayarak IBAN’ını vermediğini kaydeden Metin, bir gün sonra adına açılan icra dosyasını görünce şok oldu. Bunun üzerine avukatı arayan Metin, yapılanın yanlış olduğunu kaydederek, vatandaşların da buna dikkat etmeleri gerektiğini kaydetti. Başından geçen olayı anlatan Yusuf Metin, "Yaşamış olduğum bir trafik kazası sonucu birkaç ay sonra, tarafıma araç mahrumiyet tazminat bedeli adı altında bir tazminat davası açıldı. Bu davada aleyhime 38 bin TL’lik hüküm oldu ve bunu ödemek için taraf avukatına ulaştım. Mesaj atarak bana bir IBAN göndermesini aleyhime hüküm olan bu 38 bin TL araç mahrumiyet bedeli tazminatını ödemek isteğimi bütün iyi niyetimle ilettim. Karşı tarafın avukatı bana bir IBAN göndermedi. Acele etmeyin, yarın bakarım, emin olalım, ona göre ödeme yaparsınız şeklinde yönlendirmelerde bulundu. Bu yaptığımız konuşmalar mesajlarda kayıtları mevcuttur. 11 karım 2025 tarihinde tarafıma İstanbul 4. İcra Dairesi tarafından ilamlı icra takibi başlatıldığını gördüm ve avukata ulaştım. Kendilerine bu olayın etik olmadığını, benden ekstra faiz ve masraf almak için beni oyalayıp ilamlı icra takibi yapmak suretiyle haksız bir kazanç elde ettiklerini kendilerine söyledim. Sonrasında yaptığım araştırmalarda sadece kendim değil bir çok insanın daha mağdur olduğunu gördüm" diye konuştu. "Bu olay basit bir olay değil" Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin de, birçok vatandaşın bu ve farklı yöntemler ile kötü niyetli avukatlar tarafından mağdur edildiğinin altını çizerek, "Bu olay o kadar basit bir olay değil. Gayet hesaplanmış bilgi sahibi olarak, kamu kurumlarını kullanan bir çeteyle karşı karşıyayız. Bu olayla sınırlı kalmamak üzere, birçok işlem ve hatta yaralanma vakalarında dahi araya çeşitli aracılar sokularak; hastane çalışanlarından yedek parça satıcılarına kadar uzanan bir ağ üzerinden komisyonlar ödenmek suretiyle dolandırıcılık yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumla alakalı bakanlığın şöyle bir düzenleme yapmasını bekliyoruz; IBAN hesabı mutlaka dava dosyasına konmalı. Kaybeden kişi avukata ulaşmadan ödeyebilmeli. Birçok kötü niyetli avukat vatandaşa IBAN’ını vermeyerek ve ertesi gün icra takibi yaparak iki tane vekâlet ücreti alıyor yani haksız bir kazanç elde ediyor. Bu duruma da maalesef kamu kurumları da alet edilmiş oluyor. Bir an önce sonlandırılması lazım ve bu durumun cezalandırılmasını bekliyorum" ifadelerini kullandı.