ASAYİŞ - 15 Mart 2021 Pazartesi 23:30

Kayıp üniversite öğrencisine ait kulaklık, ayakkabı ve şapka bulundu

A
A
A
Kayıp üniversite öğrencisine ait kulaklık, ayakkabı ve şapka bulundu

Antalya’da 4 gündür kayıp olan 33 yaşındaki üniversite öğrencisine ait bulunan kulaklık, ayakkabı ve şapka umut oldu.

Antalya’da 4 gündür kayıp olan 33 yaşındaki üniversite öğrencisine ait bulunan kulaklık, ayakkabı ve şapka umut oldu. Sahil Güvenlik ekiplerinin denizden, polis ve itfaiye ekiplerinin de karadan yaptığı aramalarda başka ize rastlanılmadı.


Antalya’da 33 yaşındaki üniversite öğrencisi Ramazan Özkan, 4 gün önce rahatsızlanan babasına, “Babacığım, kendine dikkat et seni seviyorum” diyerek kayıplara karıştı. 4 gündür çocuklarından haber alamayan aile savcılığa başvurdu. Ramazan Özkan’ı arama çalışmalarına katılmak için şehir dışından gelen arkadaşları, Özkan’ın yaşadığı evin yakınlarındaki Düden Park civarında yaptıkları araştırmada Özkan’a ait kulaklığı buldu. Çevrede aramalarını genişleten arkadaşları, bir balıkçıdan zıpkınla dalan birinin şapka bulduğu bilgisine ulaştı. Şapkanın 4 gündür kayıp olan Özkan’a ait olduğu teyit edildi. Gelişmeler üzerine Sahil Güvenlik ekipleri denizden arama çalışması başlattı. Ekiplerin arama çalışmalarında denizin kıyısında kayalık alanda bir ayakkabı bulundu. Eşyaların Ramazan Özkan’a ait olduğu kesinleştikten sonra akşam saat 20.00 sıralarında itfaiye ve polis ekipleri de karadan ve denizden eşyaların bulunduğu alanda arama gerçekleştirdi. Ramazan Özkan’a ait başka bir iz bulunamazken, arama çalışmalarının gündüz devam edeceği öğrenildi.



“Geldiğimizde son görüldüğü yerde kendisine ait kulaklığını bulduk”


Ramazan Özkan’ın çocukluk arkadaşı Selim Öcal, “İstanbul’dan çıktık geldik erken saatlerde. Son görüldüğü yer burası olduğu için biz de elimizden gelen bir şey olur diye yardımcı olmak istedik. Geldiğimizde son görüldüğü yerde kendisine ait kulaklığını bulduk. Daha sonra aşağıda bulunan balıkçılara yöneldik gören duyan vardır diye. Balıkçılar da zıpkınla dalan birinin şapka bulduğunu söyledi. Şapkanın Ramazan’a ait olduğunu teyit ettik. Daha sonra biz özel bir tekne ayarlayarak sahil güvenlik ekipleri ile birlikte bir aramaya katıldık. O sırada da Ramazan’ın ayakkabısı bulundu. Ailesi de ayakkabının Ramazan’a ait olduğunu teyit etti. Ayakkabıda herhangi bir yırtılma, deforme yoktu. Allah korusun düşmüş olmasından korktuğumuz için ayakkabıda bir deforme olmaması bizi en azından biraz sevindirdi. Şimdi itfaiye ekipleri, genel olarak bölgeyi tarıyor. Biz de burada haber bekliyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak YÖK’ün Bilim Kafe söyleşilerinin ilki, BEUN’da YÖK Üyesi Prof. Dr. Karaboğa’nın katılımıyla gerçekleştirildi Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Bilim İletişimi Ofisi tarafından hazırlanan "5 Soru-5 Cevap Bilim Söyleşisi" başlıklı programda, YÖK Üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa ile yapay zekânın bugünü ve geleceği konuşuldu. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖK Yönetiminin girişimleri neticesinde ilan edilen, Türkiye’deki tüm üniversitelerin bünyelerinde kurulacak Bilim İletişimi Ofisleri ile Bilim Kafe etkinliklerinin gerçekleştirilmesi yönünde adım atılmış, akademik sınırlar içinde üretilen bilimsel bilginin halka aktarılması konusunda alınan karar doğrultusunda Mayıs 2025 itibarıyla ilk etkinliklerin gerçekleştirilmesi kararlaştırılmıştı. YÖK’ün karar ve teşvikleri doğrultusunda BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in girişimleriyle kurulan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Bilim İletişimi Ofisi, "5 Soru-5 Cevap Bilim Söyleşisi" başlıklı programının ilkini gerçekleştirdi. BEUN bünyesinde faaliyet gösteren Karaelmas Üniversitesi Vakfı’na ait Cafe Akademi’de gerçekleştirilen programın moderatörlüğünü BEUN Kurumsal İletişim Koordinatör Yardımcısı ve BEUN Bilim İletişimi Ofisi sorumlusu Dr. Öğr. Üyesi Cem Evrim Aslan yaparken, programın ilk konuğu Yükseköğretim Kurulu Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa oldu. "Yapay Zekânın Bugünü ve Geleceği" alt başlığını taşıyan programda, Dr. Öğr. Üyesi Aslan’ın ve programa izleyici olarak katılan öğrenciler ile gençlerin sorularını cevaplayan Prof. Dr. Derviş Karaboğa, yapay zekâ alanındaki kendi çalışmalarından hareketle tüm dünyada bilinen ve literatürde büyük disipliner genişlemeye vesile olan ABC Çalışması özelinde alana dair genel bilgilendirmede bulundu. Yapay zekânın akademik disiplinler içinde en geniş alan olduğunu belirten Prof. Dr. Karaboğa, hayatın her alanında merkezi role sahip olan optimizasyon çerçevesinde tasarlanacak çalışma ve tartışmaların, akademinin geleceği açısından büyük öneme sahip olduğunu belirtti. Optimizasyonun yapay zekâ çalışmalarında da merkezi öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Karaboğa, sıklıkla teorik ve akademik çalışmalardan hareketle yapay zekânın doğaya yönelik olarak kullanıldığını, oysa doğadaki işleyişe bakarak yapay zekâ alanında gerçekleştirilebilecek çalışmaların çok büyük önem arz ettiğini ifade etti. Söyleşi sırasında Türkiye’nin mevcut yapay zekâ kullanım alanları ve son dönemdeki politik, eğitsel ve teknolojik hamleleri de değerlendiren Prof. Dr. Karaboğa, yapay zekâ alanında yeterli seviyeye gelinmesinin hiçbir ülke için mümkün olmayacağını ancak baş döndürücü hızdaki gelişmelere karşın Türkiye’nin bugün iyi bir seviyede yer alarak vatan savunması ve kendine yeterlik hususlarında çok büyük başarılara altyapı hazırladığını belirtti. Söyleşi sırasında öğrenci ve gençlerin sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Karaboğa, yapay zekâ alanında kendilerini geliştirebilmeleri için öncelikle alana yönelik temel bilgilerini ve entelektüel seviyelerini sağlam atmaları gerektiğini, ondan sonra ise alanda özellikle az çalışılan yeni yöntem ve yaklaşımlara yönelik olarak çalışmalar gerçekleştirmelerini tavsiye etti. BEUN Bilim İletişimi Ofisinin düzenlediği 5 Soru-5 Cevap Bilim Söyleşisi programı hakkında da konuşan Prof. Dr. Karaboğa; YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın girişimleri neticesinde tüm üniversitelerde Bilim Kafe etkinliklerinin gerçekleştirilmesi kararının alındığını, böylece bilimsel bilginin halkla buluşabilmesi ve halkın anlayabileceği yalın bir dille bunun gerçekleştirilmesi hususunda büyük çaba gösterdiklerini belirtti. Bu perspektifle hazırlanan 5 Soru-5 Cevap Bilim Söyleşisi programından büyük bir memnuniyet duyduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Karaboğa, bu programdaki başarının tüm üniversitelere örnek olacağını umduğunu ifade ederek BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer ve BEUN Bilim İletişimi Ofisini tebrik ederek başarılarının devamını diledi.
Ankara Bakan Yumaklı: "Şehirlerde bulunduğunuz her yerde bugünün teknolojisiyle çok ciddi üretim yapılabilir" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Hatırlarsanız bakanlık olarak 2022 yılında kent tarımı kavramını sıkça gündemde tuttuk. O kent tarımı kavramı nispeten bu idi. Şehirlerde bulunduğunuz her yerde aslında bugünün teknolojisiyle çok ciddi üretim yapabilirsiniz" dedi. Ankara’da TARPOL tarafından Türkiye yüzyılında Şehir ve Tarım Paneli düzenlendi. Tarım ve Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi (TARPOL) tarafından Ulucanlar Kültür Merkezinde gerçekleştirilen panele katılan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Zeytinde dünya markası çıkartmanız gerekir. Bu kadar kaliteli, bu kadar iyi üretim, inanılmaz bir tecrübe. Bununla ilgili her kademede çalışan, dinlenen işte akademisyeninden bakanlık mensubuna kadar araştırma enstitüleri, özel sektör bu şeylerin hiçbirisi gündem olmuyor. Ya da değer görmüyor" diye konuştu. Günümüz teknolojisinde, şehirlerde ve bulunan bütün ortamlarda tarımsal üretim yapılabileceğini ifade eden Bakan Yumaklı, "Hatırlarsanız bakanlık olarak 2022 yılında kent tarımı kavramını sıkça gündemde tuttuk. O kent tarımı kavramı nispeten bu idi. Şehirlerde bulunduğunuz her yerde aslında bugünün teknolojisiyle çok da ciddi üretim yapabilirsiniz. Hatta onun bir örneği vardı. Bir özel şirketle birlikte Kağıthane’de bir otoparkın eksi sekizinci katında işte neredeyse yüzde 90’ın üzerinde su tasarruflu belki diğer maliyetler vardı. Onların da teknolojiye giderilmesi mümkündü. Geçenlerde çok memnun olduğum bir şey duydum. Daha doğrusu bir genç delikanlı dedi ki ben buna benzer bir mekanda dikey tarım yapıyorum. Ve bulunduğu bölgenin çok büyük oranda işte yeşil sebze belli başlı ürünlerini karşılayabileceğini bunu planladığını söyledi. Ben de ilk fırsatta kendisini ziyaret edeceğim. Demek ki örneklik gerekiyor" ifadelerini kullandı. Kentleşmenin yüzde 68’e çıkacağının ve ihtiyaçların da bu oranda artacağına dikkati çeken Yumaklı, "Kentleşme oranından bahsettiniz yüzde 68, hakikatten Birleşmiş Milletlerin bu öngörüsü çok ciddi, şapkamızı önümüze alıp bir daha bir daha düşünmemizi gerektiriyor. Her 100 kişiden 68’inin şehirlerde yaşadığı çok korkunçta bir ortam açıkçası. 2050 yılında bugüne göre yüzde 60’la 70 arasında daha fazla gıdaya sahip olacağız. Yani nüfusun yüzde 68’i şehirlerde yaşayacak. İlk söylediğime gelirsek tüketici olacak ve yüzde 60-70 ihtiyaç fazla olacak" şeklinde konuştu. Programın ardından Bakan Yumaklı’ya plaket takdim edildi.