EKONOMİ - 10 Ağustos 2024 Cumartesi 09:40

TZOB Başkanı Bayraktar: “Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor”

A
A
A
TZOB Başkanı Bayraktar: “Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor. 2010 yılında 1,9 milyon ton olan biber üretimi 2023 yılında yüzde 55 oranında artarak 3 milyon tona çıktı” dedi.


Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar; biber, kabak, karpuz, fıstık, badem ve domatesteki fiyat düşüşleri ve pazarlama sorunları hakkında görüntülü basın açıklaması yaptı.


“Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak kuruluşumuzdan bu yana ülkemiz genelinde 755 Ziraat Odası aracılığıyla çiftçilerimizin yaşadığı sorunları gündeme getiriyor, çiftçilerimizin sorunlarına çözüm olmak için onların sesi olmaya çalışıyoruz” diyen Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;


“Çiftçilerimiz, her geçen gün artmaya devam eden girdi, lojistik, işçilik gibi üretim maliyetlerine ek olarak değişen iklim koşulları nedeniyle aşırı sıcaklık, şiddetli yağış, dolu, fırtına, don gibi doğal afetlere artık çok daha fazla maruz kalıyor. Ancak fedakâr çiftçilerimiz, tüm bu olumsuz koşullara rağmen bu yıl da üzerine düşeni yaptı ve üretmeye devam etti.”


Bayraktar, “Ağustos ayı itibarıyla birçok tarımsal üründe hasat devam ediyor. Ancak görüyoruz ki çiftçilerimiz bin bir emekle ürettiği ürününü pazarlayamıyor. Düşük kalan üretici fiyatları üreticilerimizin belini büküyor. Bugün birçok tarımsal üründe üretilen ürün ya maliyetine ya da daha düşük fiyata tarladan çıkarken pazarda ve markette katlanmış bir fiyatla karşımıza çıkıyor” diye konuştu.



Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Üreticilerimiz, üretimden pazarlamaya, fiyat oluşumuna kadar pek çok sorunla karşı karşıya kalıyor. Bu sezon biber, kabak, karpuz, fıstık, badem ve domatesteki fiyat düşüşleri de üreticimizi mağdur ediyor. Bu durum hayra alamet değildir. Fiyatı düşen ürünler yüzünden üreticilerimiz üretimden vazgeçecek. Önümüzdeki sezon tüketicilerimiz bu ürünleri pahalı yiyecektir.”



“Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor”


Bayraktar, şu ifadelere yer verdi:


“Ülkemizde geçen yıl 3 milyon ton biber üretildi. Üretilen biberin yüzde 52’sini kapya biber, yüzde 30’unu sivri biber, yüzde 13’ünü dolmalık biber ve yüzde 5’ini çarliston biber oluşturdu. Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor. 2010 yılında 1,9 milyon ton olan biber üretimi 2023 yılında yüzde 55 oranında artarak 3 milyon tona çıktı. Fakat üretimde böylesine bir artış yaşanırken tüketimde aynı oranda artış görülmüyor. Ortaya çıkan bu arz fazlalığı ve talebin artmaması biberde üretici fiyatının düşmesine sebep oldu.”



İhraç edilemeyen kabak iç piyasaya da pazarlanamadığını belirten Bayraktar, “Nakliye maliyetlerinin yüksek olması ve kabakta kar marjının düşük olmasından dolayı tüccarlar kabak alımına yanaşmıyor. Kabak, olgunlaştıktan sonra 1 hafta içinde kesilmediği takdirde özelliğini kaybettiğinden üreticilerimiz kabaklarını hayvanlara yem olarak vermek zorunda kalıyor” ifadesini kullandı.



Karpuzda arzın yüksek talebin ise düşük seyretmesinin fiyatları düşürdüğünü ifade eden Bayraktar, “Diğer taraftan tüketimin yeteri kadar olmaması tüccarın alım yapmak istememesine neden oluyor. Benzer durum kavun fiyatlarında da görülmekte olup kavun fiyatları 6 ila 8 lira, karpuz fiyatları Antalya bölgesinde 4 ila 7 lira arasında seyrediyor. Ancak diğer bölgelerde yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı karpuz fiyatı 3 liraya kadar düştü” şeklinde konuştu.



Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Antep fıstığında bu yıl yüksek rekolteye bağlı arzdaki artışla birlikte fiyatlar geriledi. Hali hazırda piyasada alıcılar, ucuz fiyatla aldıkları Antep fıstığını stok yapıyor. Ürün arzının bitmesiyle birlikte yaptıkları bu stoku yüksek fiyatla piyasaya sürerek haksız kazanç sağlamanın peşindeler. Fiyatların daha fazla düşmesinin önüne geçmek için Toprak Mahsulleri Ofisi devreye girmeli, ihracat kanalları zorlanmalıdır.”



Bayraktar, salçalık domateste üretim alanlarının arttığını bildirerek, “Buna ek olarak geçtiğimiz sezonlarda salça ihracatına getirilen kısıtlamalar nedeniyle salça fabrikalarıyla sorun yaşayan çiftçilerimizin mağduriyeti, bu sezon yasak kaldırılmış olmasına rağmen devam ediyor. Fabrikalar bir yandan daha az sayıda üreticiyle sözleşme yaparken diğer yandan sözleşme yaptığı üreticilere yüksek fire oranları çıkararak üreticilerimizi mağdur ediyor” diye konuştu.



Yaş sebze ve meyvede sıkıntıların yaşandığını belirten Bayraktar, “Ülkemiz tüm bölgelerinde uygun iklim ve ekolojik koşulların yanı sıra geniş tarım arazilerine sahiptir. Topraklarımız hemen hemen tüm tarımsal ürünlerin üretimine imkân vermesine rağmen, yaşanan ekonomik sıkıntılar üretimi sekteye uğratıyor. Tarlada 5-10 liraya satılan ürünün markette 4-5 kat fazlaya satılması kabul edilemez. Ülkemizde tarım sektörü için etkin bir pazarlama sistemi ve organizasyonun kurulamamış olması, mevcut sistemin ise aracılar tarafından kontrol ediliyor olması, ürün kayıplarına neden oluyor. Diğer taraftan bu durum üretici-tüketici niteliğindeki geniş toplum kesimlerinin çıkarlarını olumsuz etkiliyor” şeklinde konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Altın Portakal Uluslararası Uzun Metraj Yarışması Jüri Başkanı Mahmoud Kalari oldu Bu yıl 5-12 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek olan Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, sinema dünyasının önemli isimlerini Antalya’da buluşturmaya hazırlanıyor. Festivalin merakla beklenen Uluslararası Uzun Metraj Yarışması’nın jüri başkanlığını ise İran sinemasının efsanevi ismi; görüntü yönetmeni ve yönetmen Mahmoud Kalari üstlenecek. 1951’de Tahran’da doğan Mahmoud Kalari, sinemaya olan ilgisini genç yaşlarda fotoğrafçılıkla pekiştirdi. 1977’de Tahran’da ilk fotoğraf sergisini açan Kalari, 1980 yılında New York’ta profesyonel bir fotoğrafçılık eğitimi aldı ve ardından SYGMA Fotoğraf Haber Ajansı tarafından işe alındı. Fotoğrafları, dünyanın en prestijli yayınlarında yer aldı. Sinema kariyerine 1988 yapımı "Frosty Roads" filmiyle başlayan Kalari, yaklaşık 40 yıl boyunca İran sinemasının en büyük isimleriyle çalıştı. Özellikle Abbas Kiyarüstemi, Mohsen Makhmalbaf, Jafar Panahi ve Asghar Farhadi ile yaptığı iş birlikleriyle tanınan Kalari, Farhadi’nin “En İyi Yabancı Film” dalında OSCAR kazanan 2011 yapımı "Bir Ayrılık"/ A Separation” filmi ile görüntü yönetmeni kariyerinde dünya çapında büyük takdir topladı. Sinematografi alanındaki başarılarının yanı sıra yönetmen olarak da dikkat çekici işlere imza atan Mahmoud Kalari, 1998 yapımı "Bulut ve Doğan Güneş / Cloud and the Rising Sun” filmi ile Arjantin’deki Mardel Plata Uluslararası Film Festivali’nde En İyi Film Ödülü’nü kazandı. Sinema kariyeri boyunca birçok uluslararası ödül ve onur töreniyle taçlandırılan Kalari, son yönetmenlik çalışması, 2023 yapımı "Yaz Mevsimi / Summertime” filmiyle yine dikkatleri üzerine çekti. Bu yıl da sinemaseverleri dünyanın dört bir yanından gelen birbirinden değerli yapımlarla buluşturacak olan Altın Portakal’da Mahmoud Kalari’nin jüri başkanlığıyla sinemanın sanatsal derinliklerine yolculuk yapılacak.
Aydın Didimli turizmci Narin’in katledilmesine duyarsız kalamadı Aydın’ın Didim ilçesinde işletmecilik yapan turizmci Yusuf Çolak, Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ı elektrik trafosuna resmetti. Didim ilçesi Çamlık Mahallesi Gökduman Caddesi üzerinde otel işletmeciliği yapan Yusuf Çolak, iş yerinin karşısında bulunan elektrik trafosuna Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın resmini çizdi. Çevredeki esnafların da yardımıyla resim tamamlanırken, resmin yanına “Madem incitecektiniz neden adını Narin koydunuz" yazıldı. Diyarbakır’da cansız bedenine ulaşılan Narin Güran olayından etkilenmelerinden dolayı resmi yaptığını belirten Çolak, “Narin bebeğin katledilmesini büyük kelimelerle ifade edilemeyecek bir şekilde toplum olarak acı hissettik. Bunun bendeki karşılığı bu karşı duvarımıza insanların bu duygularını ifade etmek istedim. Çevremiz, buradaki esnaf arkadaşlarımızla Narin bebeğin katledilmesiyle alakalı sosyal bir mesaj vermekti amacımız. Umarız bu tür cinayetler, bu tür katliamlar, özellikle çocuklar üzerindeki bu tür kara bulutların dağılması için kendimizce bir nebze duvarlara bunları resmetmeyi görebildik. Ben de bu arada iki kız çocuk babasıyım. Yani şu sıralar çocuklarıma bakış açım bile değişti. Televizyon seyredemez olduk. Ben profesyonel bir ressam değilim, amatör bir ressamım. Kendim burada turizmciyim. Ülkedeki bu yaşananlardan dolayı da bayağı büyük olan rahatsızlığı dile getirmek istedim” dedi.
Bartın Ulus’ta doğal gaz yapım çalışmalarına Amasra’da ise abonelik açma işlemlerine başlanacak AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Bartın’ın Ulus ilçesinde doğal gaz hattı yapım çalışmalarına, Amasra ilçesinde ise doğalgaz abonelik işlemlerine başlanacağını açıkladı. K Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz AK Parti hükümeti zamanında doğalgaz ile tanışan Bartın’da yeni doğalgaz yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini belirtti. Milletvekili Aldatmaz, “Bu yıl yapılan yatırımlarla birlikte Bartın’da şu anda 316 bin 500 metre polietilen, 73 bin 200 metre de çelik borudan oluşan bir doğalgaz ana hattımız var. Bunu da 126 bin metrelik servis hattı ile abonelere ulaştırıyoruz. Şu an Bartın Merkezde 39 bin 214, Kozcağız’da bin 691 olmak üzere toplam 40 bin 905 aktif abonemiz var" dedi Ulus’ta ilk kazma vurulacak Milletvekili Aldatmaz yerel seçimler öncesinde Ulus ilçesine verdikleri doğalgaz sözünü hatırlatarak, "Önümüzdeki günlerde Ulus İlçemizde doğalgaz için ilk kazmayı vuracağız. Ulus Doğalgaz boaltım istasyonu inşaatına başlıyoruz. Bunun akabinde de ilçe merkezinde doğalgaz borularını döşemeye başlayacağız. Ulus’umuza verdiğimiz sözü yerine getiriyoruz. Her zaman dediğim gibi laf değil icraat üretiyoruz. İnşallah takvim yılı sonunda da Ulus ilçe merkezinde bu yıl planlanan bölgelerdeki abonelerimize doğalgaz vereceğiz" şeklinde konuştu. "Doğalgaz hükümet yatırımıdır" Doğalgaz yatırımlarını sahiplenenlerin olduğunu da vurgulayan Aldatmaz, doğalgazın bir hükümet yatırımı olduğunu vurgulayarak, "Öyle eline kazma alıp çukurun başına geçmekle, kepçenin başında durmakla ’doğalgaz getiriyorum’ diye insanları kandırmaya gerek yok. Sonuçta bu bir hükümet yatırımı ve bu yatırımın Bartın’a, Amasra’ya Ulus’a, Kozcağız’a gelmesini sağlayan AK Parti hükümetleridir. Atalarımızın dediği gibi, ’yiğidi öldürüp, hakkını yememek lazım’. Doğalgazı Bartın’da yaygınlaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bartın merkezde bu yıl Gürgenpınarı mahallemizde çalışmalarımızı tamamladık. Sanayi sitesinde çalışmalarımızın büyük bölümü bitti. Dallıca bölgesinde yeni yapılan TOKİ konutları içinde hat döşeme çalışmaları devam ediyor. Orada da hemşehrilerimiz evlerine taşındıklarında doğalgaz altyapısı tamamlanmış olacak. Böylece Bartın merkezde konutların tamamına yakınına doğalgaz altyapısı sağlamış olacağız. Aynı zamanda Bartın OSB genişleme alanında doğalgaz altyapı çalışmalarımız devam ediyor. Burası da tamamlanınca Organize sanayi bölgemizin tamamı doğalgaz altyapısına kavuşmuş olacak" ifadelerine yer verdi Amasra’da abonelik işlemlerine başlanacak Amasra’daki doğal gaz hattı yapım çalışmalarının büyük bir bölümünün tamamlandığına da dikkat çeken Milletvekili Aldatmaz, "Amasra ilçemizde meşakkatli bir yoldan boru hattı döşeme çalışması yürütüldü. Kaleşah Mahallesi, Fatih Mahallesi ve Kum Mahallesinin önemli bir kısmında çalışmalarımızı tamamladık. Kalan mahallelerde de çalışmalarımız devam edecek. Bu takvim yılı içerisinde Amasra’da da doğalgaz kullanmaya başlayacağız. Kısa süre içerisinde Amasra ve Ulus İlçelerimizde Abonelik işlemlerine başlayacağız" ifadelerini kullandı. Kozcağız’da izin sorunu çözüldü Doğalgazın kullanılmaya başlandığı Kozcağız Beldesindeki izin sorunun da çözüldüğünü hatırlatan Yusuf Ziya Aldatmaz, Kozcağız’ın Türkiye’de doğalgaz kullanan nadir beldelerden biri olduğunu da hatırlatarak, "Kozcağız’da Yayla Sokak’ta yolun karayolu ağında olması nedeniyle doğalgaz boru hattı döşenmesi esnasında izin işlemlerinde sorun yaşanmıştı. Bu durum üzerine devreye girerek yolu karayolu ağından çıkartılarak Kozcağız Belediyesine devredilmesini sağladık. Böylece izin sorununu hallettik ve Kozcağız Yayla sokak ve Değirmenci Mahallesine de Doğalgaz getirilmesini sağlayacağız. İnşallah hemşehrilerimiz yıl sonunda Yayla sokak ve değirmenci mahallesinde de doğalgaz kullanmaya başlayacak" diye konuştu.
Aydın Kuşadası’nda yumurtadan çıkan son yavru caretta da özgürlüğe kulaç attı Türkiye’de yuvalama alanları dışında bulunan Kuşadası’nda, her yıl deniz kaplumbağası yuvaları artarken, geçtiğimiz günler yuvalarından çıkan 260 yavru caretta caretta özgürlüğe kulaç atarken, kalan son yavru da bugün denizle buluştu. Doğal güzellikleri ile birçok yaban hayatına ev sahipliği yapan Aydın’ın Kuşadası ilçesinde, deniz kaplumbağaları da yuvalanmaya devam ediyor. Yuvalanma alanlarının dışında olması sebebiyle 2011 yılından bu yana az sayıda gözlemlenen yuvalar, 2023 yılında Kuşadası ve Pamucak sahillerinde artış gösterdi. Bu yıl bölgedeki yuva sayısı 8’e ulaşırken, yuvalardan yavru çıkışları da gerçekleşti. Şu ana kadar kontrol açılışı yapılan 8 yuvadan toplam 361 yavru sağlıklı bir şekilde çıkarak denize ulaştı. Kuluçka sürecinde olan son 2 yuvadan da yavru çıkışları gerçekleşti. Vatandaşların da artan duyarlılığı karşısında mutlu olduklarını ifade eden Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü; “Kuşadası kumsalları, Türkiye’de deniz kaplumbağaları yuvalama alanları dışında olsa da 2011 yılından bu yana caretta caretta iribaş deniz kaplumbağaları yuva yapmaya başlamıştır. Her yıl birkaç kaplumbağanın yuva yaptığı bölgemizde bu yıl kendi rekorunu kırarak Kuşadası kumsallarında 6, Pamucak sahilinde 2 olmak üzere 8 caretta caretta yuva yaparak yumurtalarını bıraktı. Yuvalardan çıkan 361 yavru denizle buluşturuldu. Tüm kıyıların ikincil konut ve turistik işletmelerle dolu olması nedeniyle, yumurtadan çıkan yavruların ışıklara yönelmemesi için, 45-60 gün aralığında gönüllüler tarafından nöbet tutuldu. Işıklardan korunmaları için örtülü kanal sistemi uygulandı. Son olarak Pamucak sahilinde yuva kontrol açılışı yapıldı. Yuvadan canlı olarak çıkan son yavru caretta denizle buluşturuldu. Doğa Koruma ve Milli Parklar 4. Bölge Müdürlüğü, Aydın DKMP ve İzmir DKMP Şube Müdürlükleri işbirliğiyle, ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Türkozan’ın bilimsel destekleri, Kuşadası ve Efes Selçuk Belediyesi’nin katkıları ve doğasever gönüllülerin destekleriyle bir sezon daha geride kaldı. Katkı yapan herkese teşekkür ederiz. Önümüzdeki yıl carettaların daha fazla yuva yapmasını beklemekteyiz, hem carettaların hem de yeşil kaplumbağaların beslenme ve kışlama alanlarındaki değişiklikleri takip etmeye devam edeceğiz” dedi.