SAĞLIK - 14 Şubat 2024 Çarşamba 15:39

Sağlık-Sen Genel Başkanı Doğan: “Yoğun bakımda çalışan bir işçinin nöbet ücreti hemşirelerin nöbet ücretinden yüksek seviyede”

A
A
A
Sağlık-Sen Genel Başkanı Doğan: “Yoğun bakımda çalışan bir işçinin nöbet ücreti hemşirelerin nöbet ücretinden yüksek seviyede”

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, hemşirelerin nöbet ücretlerinin yeterli olmadığını belirterek, “Yoğun bakımda çalışan bir işçinin nöbet ücreti hemşirenin nöbet ücretinden daha yüksek” dedi.


Sağlık-Sen tarafından Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen Hemşirelik Mesleğine İnovatif Yaklaşımlar Çalıştayı’nda hemşirelere yönelik yapılabilecek iyileştirmeler ve özlük haklarının korunarak geliştirilmesi ele alındı. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, dünyadaki en tecrübeli hemşirelerin Türkiye’de bulunduğunu belirtti. Doğan, hemşirelerin mesleğinin hak ettiği değeri en üst seviyede alması için gayret edeceklerini söyleyerek, çalıştaydan çıkan sonuca göre durumun takibini gerekli devlet kurumlarında yapacaklarını sözlerine ekledi.



“Yoğun bakımda çalışan bir işçinin nöbet ücreti hemşirenin nöbet ücretinden daha yüksek”


Doğan, toplu sözleşme sürecinde hemşirelerin temel sorunlarını masaya yatırdıklarını ifade etti. Burada yapılacak iyileştirmelerin gerekli tüm meslek gruplarına yapılması için çaba sarf ettiklerini söyleyen Doğan, “En azından yoğun bakımda çalışan veya Aile Sağlığı Merkezi’nde çalışan hemşire arkadaşımızın hakkının burada verilmesi gerekiyor dedik ve taban ek ödeme katsayısının 5 puan artışını sağladık. Nöbet ücretlerinde de 10 puan artış sağladık. Fakat bunlar kesinlikle yeterli değil. Yoğun bakımda yanımızda çalışan bir işçi arkadaşımızın nöbet ücreti yüksek seviyelerde ama hemşire arkadaşımızın nöbet ücreti alt seviyelerde. Bu kesinlikle adilane bir durum değildir” dedi.


Daha önce nöbet ücretlerindeki sorunları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a ilettiklerini söyleyen Doğan, “Sayın Bakanım sizlerden bu konuda destek istiyoruz. Hemşirelerin gece nöbet ücretlerinin arttırılması gerekiyor. Bir taksiye bindiğiniz zaman bile taksimetresi gece farklı çalışıyor. Fakat biz ailemizi bırakarak nöbetlere geliyoruz. Nöbetlerde alın teri döküp emek harcıyoruz ama karşılığını alamıyoruz” dedi.


TBMM’de sağlıkla ilgili bir yasa tasarısının görüşüldüğünü hatırlatan Doğan, bu yasa tasarısında nöbet ücretlerinin de yer almasını gündeme getirdiklerini ve yasalaşması için gayret gösterdiklerini dile getirdi.



“Hemşireler kendi işleri dışında işlerle uğraşıyor”


Hemşirelerin işleri dışındaki işlemlerle de uğraşmak zorunda kaldığını söyleyen Doğan, “Bir kan takma bir hemşirenin 1 saatini alıyor. Çünkü kağıt işlemleriyle uğraşıyoruz, prosedürlerle uğraşıyoruz. Maalesef bizim işimiz olmayan işlerle uğraşıyoruz” açıklamasında bulundu.


Doğan, Sağlık-Sen olarak sahadan alınan talepler doğrultusunda servislere de polikliniklere verildiği gibi 7/24 tıbbi sekreter verilmesi gerektiğini söyleyerek, “Hemşirenin işi hasta bakmak, hastayla temas etmektir. Hemşire kağıt işinden kendini bırakıp da hastaya bakamıyor” diye konuştu.



“Hemşirelik işi yapmayan hemşire ile yoğun bakımda çalışan hemşire aynı ücreti almamalı”


Hemşirelik mesleğinde ücretlerde hakkaniyetin sağlanması gerektiğini vurgulayan Doğan, “Eğer ki yoğun bakımda çalışan hemşireyle hemşirelik yapmayan hemşire aynı maaşı alıyorsa bu haksızlıktır. Hemşirelik mesleğini icra etmeyen birine hemşirelik maaşı verilmemesi gerekiyor” dedi.



“Hemşirelerin iş yükünü azaltmak için atama yapılmalı”


Doğan, sağlık alanında yapılacak 35 bin atamanın hemşirelerin iş yükünün dikkate alınarak yapılması gerektiğini dile getirerek, “İş yükümüz gerçekten çok fazla. Bu iş yükünün azaltılması gerekiyor. Bunun da çözümü; şu anda 35 bin sağlık personeli ataması var. Fakat bu sayı yeterli gelmiyor. Çözüm için atama bekleyen hemşire arkadaşlarımızın bir an önce atanmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.


Çalıştay basına kapalı olarak devam etti.



Sağlık-Sen Genel Başkanı Doğan: “Yoğun bakımda çalışan bir işçinin nöbet ücreti hemşirelerin nöbet ücretinden yüksek seviyede”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta Kızık kilimi özel ihtiyaçlı çocuklarla yeniden hayat buldu Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) öncülüğünde hayata geçirilen "Özel Eğitimin Elinden Tarih Dokunuyor, Kızık kilimi" projesiyle özel ihtiyaçlı çocuklar Tokat’ın coğrafi işaretli kültürel mirasına dokunarak hem sosyal hayata katılıyor hem de geleneksel kilim dokuma geleneğini yaşatıyor. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi öncülüğünde hayata geçirilen "Özel Eğitimin Elinden Tarih Dokunuyor: Kızık kilimi" projesinin açılışı gerçekleştirildi. Tokat’ın önemli kültürel değerlerinden biri olan Kızık kiliminin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılmasını amaçlayan proje, özel eğitim öğrencilerinin aktif katılımıyla dikkat çekti. TOGÜ Eğitim Fakültesi, Özel Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi, Toplumsal Katkı ve Sosyal İnovasyon Koordinatörlüğü, Sürekli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Tokat Halk Eğitim Merkezi iş birliğinde hazırlanan projenin açılışı, TOGÜSEM Binası Taşlıçiftlik Kampüsü’nde düzenlendi. Proje kapsamında özel ihtiyaçlı bireyler, geleneksel el sanatlarından biri olan Kızık kilimi dokuma sürecine dâhil edilerek hem mesleki hem de kültürel kazanımlar elde etti. Etkinlikte, kilim dokuma tezgâhlarında yapılan çalışmalar katılımcıların beğenisine sunuldu. "Özel ihtiyaçlı çocuklar kültürel mirasa dokunuyor" Projenin özel eğitim alanında farkındalık oluşturduğunu belirten TOGÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Yılmaz, Tokat’a özgü Kızık kilimi geleneğinin yaşatılmasına önemli katkı sağladığını ifade ederek, "Biliyorsunuz coğrafi işaretli Tokat’ın kültürel mirası olan Kızık kilimini sosyal sorumluluk vizyonumuz özelinde birleştirerek Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile iş birliği halinde bir projeye dönüştürdük. Burada başta unutulmaya yüz tutmuş somut olmayan kültürel mirasımız olan Kızık kilimini tekrar canlandırmak ve gün yüzüne çıkartmak amacıyla özel öğretim bölümü öğrencilerimizin de desteğiyle özel ihtiyaçlı çocuklarımıza burada eğitimler veriliyor. Kızık kilimi dokuma ustaları sınırlı. Bu alanda da bir ihtiyaç var. Geleneğimizin yaşatılması gerekiyor. Bunu daha önemli kılan özel ihtiyaçlı çocuklarımızın eliyle yapmaları oldu. Özel ihtiyaçlı çocuklarımız okullarını bitirdikten sonra sosyal yaşamdan uzaklaşıyorlar. Bunların sosyal yaşama katılmaları açısından bu projeyi çok kıymetli buluyorum" dedi.
Manisa Manisa’da aile yapısının güçlendirilmesi için toplantı yapıldı Manisa Valisi Vahdettin Özkan başkanlığında gerçekleştirilen Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi İl Koordinasyon Kurulu Toplantısında toplumun temel yapı taşı olan ailenin korunması, güçlendirilmesi ve aile odaklı sosyal politikaların etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışmalar ele alındı. Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı Vali Vahdettin Özkan başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda; toplumun temel yapı taşı olan ailenin korunması, güçlendirilmesi ve aile odaklı sosyal politikaların etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışmalar ele alındı. 2025 yılının "Aile Yılı" ilan edilmesi kapsamında Manisa’da yürütülen faaliyetler ve projeler gözden geçirilerek, uygulamaların mevcut durumu ve geliştirilmesine yönelik hususlar değerlendirildi. Vali Vahdettin Özkan, güçlü aile yapısının güçlü bir toplumun temeli olduğunu belirterek, Manisa’da aileyi merkeze alan sosyal hizmet ve destek mekanizmalarının daha etkin şekilde yürütülmesi amacıyla çalışmaların süreceğini ifade etti. Vali Özkan konuşmasının devamında "Aileyi ve insanı odağa almak, sağlıklı ve güçlü bir toplumun temelidir. İnsani değerlerin tabiatına uygun refleksler geliştirmek, toplumsal dayanışmayı güçlendirecektir. Valilik olarak kurumlarımız ve STK’larımız ile yürüttüğümüz çalışmalar, aileyi merkeze alan sosyal hizmet ve destek mekanizmalarının etkinliğini artırmayı amaçlamaktadır. Sosyal hizmet uzmanlarımızın tespitleri doğrultusunda, uygulamalarda iyileştirme yapılması gereken alanları belirleyip daha etkili adımlar atmak için çalışacağız" ifadelerini kullandı. Toplantıda, ayrıca 2025 Aile Yılı kapsamında elde edilen kazanımlar da dikkate alınarak, 2026 yılı çalışmalarının planlanmasına katkı sunmak amacıyla paydaş kurumların görüş ve önerileri alınarak; yeni dönem faaliyetlerinin daha etkili ve koordineli yürütülmesine yönelik istişarelerde bulunuldu.
İstanbul Arnavutköy‘de büyük istihdam seferberliği başlıyor Arnavutköy Belediyesi, Cuma ve Cumartesi günleri düzenleyeceği Kariyer ve İstihdam Fuarı ile iş arayan vatandaşları, 80’den fazla firmanın katılım sağlayacağı kapsamlı bir etkinlikle buluşturacak. Arnavutköy Belediyesi, gençlerin ve iş arayan vatandaşların kariyer hedeflerini desteklemek ve istihdam imkanlarını artırmak amacıyla 26-27 Aralık 2025, Cuma ve Cumartesi günlerinde Kariyer ve İstihdam Fuarı düzenliyor. Arnavutköy Şehir Parkı’nda gerçekleştirilecek olan fuar, 40 farklı sektörü temsilen 80’den fazla firmayı bir araya getirerek iş dünyası ile bireyler arasında güçlü bir köprü oluşturacak. Katılımcılar, firmalarla birebir iş görüşmeleri yapma imkanı bulurken, aynı zamanda atölye çalışmaları ve çeşitli etkinlikler aracılığıyla kariyer planlamalarına katkı sunacak bilgiler edinebilecek. Kariyer ve İstihdam Fuarı, iş dünyasına adım atmak isteyenler için önemli fırsatlar sunarken; profesyonel gelişimi destekleyen etkinliklerle katılımcıların bilgi ve deneyim kazanmalarına imkan tanıyacak. Arnavutköy Belediyesi’nin öncülüğünde gerçekleştirilen bu fuar, gençlerin kariyer yolculuklarına rehberlik etmeyi, iş arayan vatandaşların ise doğru istihdam fırsatlarına ulaşmasını sağlamayı hedefliyor. Öte yandan, İstanbul’un gelişen ilçesi Arnavutköy’de, özellikle Hadımköy bölgesinde artan sanayi kuruluşlarının nitelikli personel ihtiyacı her geçen gün yükselirken; Karaburun’un turizm potansiyeliyle birlikte hizmet ve turizm sektörlerinde de yeni istihdam alanları oluşuyor. İstanbul Havalimanı’na ev sahipliği yapan ilçe, havacılık, lojistik ve hizmet sektörlerinde ortaya çıkan yoğun personel talebiyle de dikkat çekiyor. Kariyer ve İstihdam Fuarı’nın, bu alanlarda oluşan iş gücü ihtiyacı ile iş arayanları aynı zeminde buluşturması hedefleniyor.
Tokat Tokat’ta Kızık kilimi özel ihtiyaçlı çocuklarla yeniden hayat buldu Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi öncülüğünde hayata geçirilen "Özel Eğitimin Elinden Tarih Dokunuyor, Kızık Kilimi" projesiyle özel ihtiyaçlı çocuklar Tokat’ın coğrafi işaretli kültürel mirasına dokunarak hem sosyal hayata katılıyor hem de geleneksel kilim dokuma geleneğini yaşatıyor. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi öncülüğünde hayata geçirilen "Özel Eğitimin Elinden Tarih Dokunuyor: Kızık Kilimi" projesinin açılışı gerçekleştirildi. Tokat’ın önemli kültürel değerlerinden biri olan Kızık Kilimi’nin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılmasını amaçlayan proje, özel eğitim öğrencilerinin aktif katılımıyla dikkat çekti. TOGÜ Eğitim Fakültesi, Özel Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi, Toplumsal Katkı ve Sosyal İnovasyon Koordinatörlüğü, Sürekli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Tokat Halk Eğitim Merkezi iş birliğinde hazırlanan projenin açılışı, TOGÜSEM Binası Taşlıçiftlik Kampüsü’nde düzenlendi. Proje kapsamında özel ihtiyaçlı bireyler, geleneksel el sanatlarından biri olan Kızık Kilimi dokuma sürecine dâhil edilerek hem mesleki hem de kültürel kazanımlar elde etti. Etkinlikte, kilim dokuma tezgâhlarında yapılan çalışmalar katılımcıların beğenisine sunuldu. "Özel ihtiyaçlı çocuklar kültürel mirasa dokunuyor" Projenin özel eğitim alanında farkındalık oluşturduğunu belirten TOGÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Yılmaz, Tokat’a özgü Kızık Kilimi geleneğinin yaşatılmasına önemli katkı sağladığını ifade ederek; "Biliyorsunuz coğrafi işaretli Tokat’ın kültürel mirası olan Kızık kilimini sosyal sorumluluk vizyonumuz özelinde birleştirerek Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile iş birliği halinde bir projeye dönüştürdük. Burada başta unutulmaya yüz tutmuş somut olmayan kültürel mirasımız olan Kızık kilimini tekrar canlandırmak ve gün yüzüne çıkartmak amacıyla özel öğretim bölümü öğrencilerimizin de desteğiyle özel ihtiyaçlı çocuklarımıza burada eğitimler veriliyor. Kızık kilimi dokuma ustaları sınırlı. Bu alanda da bir ihtiyaç var. Geleneğimizin yaşatılması gerekiyor. Bunu daha önemli kılan özel ihtiyaçlı çocuklarımızın eliyle yapmaları oldu. Özel ihtiyaçlı çocuklarımız okullarını bitirdikten sonra sosyal yaşamdan uzaklaşıyorlar. Bunların sosyal yaşama katılmaları açısından bu projeyi çok kıymetli buluyorum" dedi. (YK-RM-