TEKNOLOJİ - 20 Aralık 2024 Cuma 14:37

Milli İstihbarat Akademisi Öğretim Üyesi Dr. Erbay: “Türkiye’de yapay zeka modelinin geliştirilmesi güvenlik anlamında oldukça önemli”

A
A
A
Milli İstihbarat Akademisi Öğretim Üyesi Dr. Erbay: “Türkiye’de yapay zeka modelinin geliştirilmesi güvenlik anlamında oldukça önemli”

Milli İstihbarat Akademisi (MİA) Öğretim Üyesi Dr. Celal Erbay, “Yapay zekayı biraz daha güvenlik kısmında, siber güvenlik saldırılarını engellemesindeki hızından faydalanma adına kullanabiliriz ve değerlendirebiliriz. Özellikle dil modellerinin geliştirilmesi anlamında Türkiye’de de böyle bir yapay zeka modelinin geliştirilmesi güvenlik anlamında oldukça önemli” dedi.


MİA tarafından düzenlenen "Yapay Zeka, Toplum ve Güvenlik Çalıştayı" başladı. Çalıştay katılımcılarından Milli İstihbarat Akademisi Öğretim Üyesi Celal Erbay, İHA’ya yaptığı değerlendirmede yapay zekanın toplumları değiştirdiğini ve toplumları etkilediğini ifade etti. Yapay zekanın getirdiği fırsatlar kadar riskler olduğuna dikkat çeken Erbay, "Yapay zeka sonuçta son yıllarda özellikle toplumların gündemine gelen bir konu fakat geçmişine baktığımız zaman 1950’lere kadar dayanan bir terim. Ardından yine baktığımız zaman 1980’lere geldiğimizde güvenlik alanında dünyada özellikle ABD gibi ülkelerde kullanılmaya başlanan bir konu. Orada aslında birçok ortamda yapay zekanın geliştirildiği ve bunların aktif bir şekilde kullanıldığını görüyoruz. Yapay zekayı şöyle tarif edebiliriz; en temelinde güvenlik anlamında kullanımına baktığımız zaman veri analizi ve siber güvenlik. Burada yapay zekanın veri analizinde işleri yüzde 50 hızlandırdığı, yine siber güvenlik saldırılarını yüzde 30, yüzde 40’lar oranında hızlandırdığını, daha doğrusu önlediğini biliyoruz. Bu tür bilgiler açık ortamlarda bulunmakta” ifadelerini kullandı.


Genelde yapay zekanın işleri, iş fırsatlarını azaltacağı, insanların iş kaybına yol açacağıyla ilgili bazı ön yargılar ve endişeler olduğunu belirten Erbay, “Fakat biz yapay zekayı biraz daha güvenlik kısmında özellikle bir takım arkadaşı ve yan işlerimizde yardımcı olacak bir arkadaş olarak görüp, işlerimizi hızlandırma adına, siber güvenlik saldırılarını engellemesindeki hızından faydalanma adına kullanabiliriz ve değerlendirebiliriz” dedi.


Yapay zekada hızlı bir gelişim yaşandığına dikkat çeken Erbay, “En başta sorduğumuz sorulara cevaplarla başladı. Ardından yapay zekanın verilen komutlarla resim üretmesi, fotoğraflar üretmesi ve son zamanlarda da artık bu video üretimine kadar geldi. Burada sizin verdiğiniz verilerle, daha doğrusu verdiğiniz talimatlarla istenilen herhangi bir ses kaydının oluşturulması, videonun oluşturulması, fotoğrafların oluşturulması çok ciddi dezenformasyonlara yol açabilir. Bunlarla ilgili de açıkçası farklı önlemlerin alınması oldukça zaruri. Burada özellikle kötü aktörler, dünyada bulunan kötü aktörlerin ülkeleri bile birbirine düşürebilecek diplomasi, zafiyete yol açabilecek bu tür ürünler üretmesi oldukça önemli. Bunların tespit edilip ortaya çıkarılması da ayrıca çalışılması gereken önemli konulardan bir tanesi” şeklinde konuştu.


ABD’de seçimlerde bazı firmaların veri toplayarak insanları manipüle etmek amacıyla yapay zekayı kullandığını bildiklerini aktaran Erbay, “Bunlar aslında biraz daha 2015, 2016, 2017’li yıllar. O süreçlerdeki yapay zekanın kullanımı ya da yapay zekanın çalıştığı algoritmalar ve donanımsal altyapılar şu anda aslında misli misli ilerlemiş durumda” dedi.


Dezenformasyonla ilgili çalışmaların şu an çok daha yüksek seviyelere ulaştığını belirten Erbay, “Bu yüzden aslında dikkat edilmesi gereken konular bunlar. İnsanların verileri artık ortamlarda, sosyal medyada ya da diğer ortamlarda erişilebilir durumda ve yapay zekadaki donanımların ilerlemesiyle birlikte bu verilerin analizi de aslında oldukça hızlanmış durumda. Tabii ki burada yapılan çalışmalar aslında bu teknolojilerle üretilen video veya resim veya ses kayıtlarının aslında gerçek olmadığını gösterecek çalışmalar da yapılabilir. Aslında bu çalışmalar da yine yapay zeka teknolojileri kullanarak yapılmaktadır. Biliyorsunuz dünyada yapay zeka modellerini geliştiren uluslararası büyük firmalar var, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde. Sabahki sunumlarda hocalarımız da bunları ifade etti. Dünyada baktığımız zaman Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Avrupa Birliği biraz daha bu konularda ön planda gözüküyor. Bunun en büyük, en temel sebebi de aslında geliştirdikleri büyük dil modelleri. Büyük dil modellerinin de geliştirilmesi için çok ciddi altyapılar gerekiyor. Donanımların oluşturulması gerekiyor. Örneğin Avrupa’da geliştirilen bir dil modeli için ihtiyaç duyulan altyapısal donanımların maliyeti yaklaşık 1 milyar dolardı. Bunlar maliyetli konular. Özellikle dil modellerinin geliştirilmesi anlamında Türkiye’de de böyle bir yapay zeka modelinin geliştirilmesi güvenlik anlamında oldukça önemli” diye konuştu.


Erbay, güvenlik tarafındaki analizlerin çok hızlı bir şekilde yapılması için kendi dil modellerini kullanmanın oldukça zaruri olduğunu, bu anlamda da TÜBİTAK’ta yapılan çalışmalar olduğunu bildiklerini söyledi.



Milli İstihbarat Akademisi Öğretim Üyesi Dr. Erbay: “Türkiye’de yapay zeka modelinin geliştirilmesi güvenlik anlamında oldukça önemli”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Fidan, Alman mevkidaşı Baerbock ile görüştü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgilere göre, Bakan Fidan, Alman mevkidaşıyla olan görüşmesinde, Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılmasına yönelik olarak AB içinde Almanya’nın öncü bir rol oynamasını beklediklerini belirtti. Suriye’de güvenlik ve istikrarın tesisinin gerektiğini; ülkenin toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin desteklenmesinin şart olduğunu söyleyen Bakan Fidan, geçiş sürecinin kapsayıcı şekilde sürdürülmesinin ve azınlıklara saygı gösterilmesinin büyük önem arz ettiğini; gönüllü ve güvenli geri dönüşlerin sağlanmasının gerekli olduğunu vurguladı. Suriye’nin yeniden inşası için yapıcı bir yaklaşım sergilemekte fayda olduğunu belirten Bakan Fidan, tüm bu konularda uluslararası toplumun Suriye’ye gerekli desteği sağlaması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin Suriye’deki tüm azınlıkların haklarının korunması gerektiğini savunan Bakan Fidan, PKK/YPG’nin Suriye’deki Kürtleri temsil ettiği anlayışının yanlış olduğunu bildirdi. PKK/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin Suriye’deki durumu suistimal etmesine asla müsaade edilemeyeceğinin altını çizen Bakan Fidan, PKK/YPG’nin silahlarını bırakması ve kendisini lağvetmesinin şart olduğuna ifade etti. Görüşmede Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün Suriye’deki PKK/YPG dahil tüm terörist unsurların temizlenmesiyle muhafaza edilebileceğini vurgulayan Bakan Fidan, tüm müttefiklerden Türkiye’nin güvenlik kaygılarına saygı göstermesini beklediklerini bildirdi. DEAŞ’lıların bulunduğu kampların ve cezaevlerinin idaresi için alternatifler geliştirilmesi gerektiğine dikkati çeken Bakan Fidan, üçüncü ülkelerin Suriye’de bulunan DEAŞ tutuklusu ve bunların ailesi olan vatandaşlarını geri kabul etmesi gerektiğini kaydetti. Görüşmede İsrail-Gazze savaşına değinen Bakan Fidan, İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırıma son verilmesi gerektiğini söyledi. Gazze’de acil ateşkes ilan edilmesi gerektiğinin altını çizen Bakan Fidan, insani yardımların kesintisiz ulaştırılması için uluslararası toplumun ortak çaba göstermesi gerektiğini belirtti. Rusya ve Ukrayna savaşının kalıcı şekilde sona ermesi gerektiğini söyleyen Bakan Fidan, müzakere sürecini desteklediklerini belirtti. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış sürecinin başarıyla sonuçlanması açısından tarihi bir fırsat yakalandığını vurgulayan Bakan Fidan, üçüncü tarafların adil ve tarafsız şekilde bu süreci teşvik etmeleri gerektiğini kaydetti.
Karabük Milli Eğitim Bakanı Tekin Karabük’te Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, çeşitli temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere Karabük’e geldi. Karabük Valiliğini ziyaret eden Bakan Tekin’i Vali Mustafa Yavuz, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ve AK Parti İl Başkanı Ferhat Salt karşıladı. Çiçek takdimi yapan çocuklara teşekkür eden Bakan Tekin, şeref defterini imzalayarak valilik makamına geçti. Burada Vali Yavuz’dan kentteki çalışmalar hakkında bilgi alan Tekin daha sonra yaklaşık 1.5 saat süren İl Eğitim Değerlendirme Toplantısına katıldı. Toplantı çıkışına gazetecilere açıklamalarda bulunan Tekin, "Yaklaşık 1.5 yıldır Milli Eğitim Bakanlığı’nda bir çalışma prensibi olarak illere gittiğimizde ildeki bütün aktörlerle birlikte bir değerlendirme toplantısı yapıyoruz. Yerel siyaseti temsilen belediye başkanları, parti yöneticileri, valimiz, il milli eğitim müdürümüz oturuyoruz ve değerlendirme yapıyoruz" dedi. "Burada da Karabük’e geldiğimizde önce bir okul ziyareti yaptık" diyen Tekin, "Öğretmen arkadaşlarımızla sohbet ettik. Öğretmenler Odası adını verdiğimiz toplantımızı yaptık. Ardından da valiliğimizde değerlendirme toplantımızı yaptık. Türkiye genelinde olduğu gibi Karabük’te de son 20 yılda aslında gerçekten devasa nitelikte işler yapıldı. 2002-2003 eğitim öğretim yılındaki öğrenci sayısından yaklaşık 42 bin öğrenci varken şu an 37 bin öğrencimiz var. Bunu şunun için söylüyorum. O gün sahip olduğumuz derslik sayısı bin 300 civarında. Şu anda sahip olduğumuz ders sayısı 2 bin 127. Yani öğrenci sayısı düşmesine rağmen derslik sayısı neredeyse yüzde 30 oranında artmış durumda. Bu gerçekten önemli bir durum. Bu Türkiye’nin her tarafında böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Mevcut değişiklik sayısını ikiye katladığımız illerimiz var. En nihayetinde de derslik başına düşen öğrenci sayısı OECD ortalamalarına Türkiye genelinde gelmiş durumda" ifadelerini kullandı. Karabük’te şu anda derslik başına düşen öğrenci sayısının ortaöğretimde 17, temel eğitimde ise 19 civarında olduğunu bildiren Tekin, "Aynı göstergeler öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle de var. Bunlar eğitim öğretimin fiziki altyapısıyla ilgili olarak yapılanlar" diye konuştu. Tekin, "Türkiye genelinde derslik sayısı itibariyle yaptıklarımıza ilave olarak bu son dönemde aynı zamanda eğitimin içeriğiyle ilgili hususlara da yoğun bir şekilde girdik. Bunların sonuçlarını hem fiziki altyapıya ilişkin uluslararası göstergelerde hem de eğitimin içeriğine ve niteliğine ilişkin uluslararası göstergelerde de bunların karşılığını alıyoruz. Daha önce fiziki altyapıyla ilgili, OECD ortalamalarına, derslik başına düşen öğrenci sayısı, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle eriştiğimizi söylemiştim. Nitelik olarak ise geçtiğimiz hafta yayınlanan timskorların OECD ülkeleri içerisinde, Avrupa ülkeleri içerisinde özellikle dördüncü sınıflarda ve sekizinci sınıflardaki matematik ve fen bilimleri derslerini ölçüyor tüm sınavların. Orada da gerçekten birçok ülke tarafından örnek kabul edilebilecek nitelikte bir başarı elde ettik. Bazı alanlarda Avrupa’da en iyi ülke durumundayız. OECD üyeleri içerisinde dördüncü, beşinci sırada yer alıyoruz ki bundan 20 yıl önce bu bahsettiğimiz şeyler hiç hayal bile edemeyeceğimiz şeylerdi. Bu anlamda gerçekten güzel şeyler yapılıyor" şeklinde konuştu. Konuşmanın ardından Bakan Tekin, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya’yı makamında ziyaret etti.