GÜNDEM - 30 Ekim 2024 Çarşamba 12:36

"Kızılay Haftası Sokağı" etkinlikleri başladı

A
A
A
"Kızılay Haftası Sokağı" etkinlikleri başladı

Türkiye genelinde “Kızılay Haftası Sokağı” etkinlikleri başladı.


Türk Kızılay’ı ülke genelinde tanıtmak, Kızılaycılık kültürü ve temel ilkelerinin çocuklar ve gençler arasında yaygınlaştırması ve dayanışmanın temel taşı olan yardımseverliği eğlenceli bir şekilde öğretmek amacıyla düzenlenen “Kızılay Haftası Sokağı” etkinlikleri, Türk Kızılay’ın Ankara’daki Etimesgut yerleşkesinde başladı. ’Nesiller değişir hilale adanmış yürekler değişmez’ sloganıyla düzenlenen “Kızılay Sokağı Haftası” çerçevesindeki etkinliklere katılan minik öğrenciler, boyama çalışmaları, sahne gösterileri ve geleneksel sokak oyunları gibi aktivitelerle zaman geçirdi. Çocuklara deprem simülasyon tırında da deprem anında yaşanabilecek olumsuz durumlara karşı bilgilendirme yapıldı. Türk Kızılay tarafından her yıl 29 Ekim-4 Kasım tarihleri arasında düzenlenen etkinlikler, hafta boyunca 81 ilde ziyaretçilerini ağırlayacak.



“Millet olma bilincinin oryante edilip, hafızalarında yer edineceği bir hafta geçirme planımız var”


Kızılay Haftası sayesinde gençlerin Türk Kızılay’ın ilke ve prensiplerine aidiyet hissetmelerini sağlamayı amaçladıklarını dile getiren Türk Kızılay Yönetim Kurulu Üyesi Emre Koç, “Bu durumu onlara anlatmak ve gönüllülük çağı olan 18 yaşını aştıklarında Kızılay Haftaları ile Kızılaycılığın, sosyal hizmetin, dayanışmanın, millet olma bilincinin oryante edilip, hafızalarında yer edineceği bir hafta geçirme planımız var. Bugün burada 400 tane genç kardeşimizle açılışımızı yaptık. Tüm hafta boyunca Etimesgut’taki yerleşkemize 20 bine yakın ilkokul, ortaokul ve ana sınıfından kardeşlerimiz gelecekler. Teşkilatlarımızla Türkiye’nin diğer 80 şehrinde yerelde kutlamalarına devam ediyorlar. Ayrı bir önemi var. Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk Kızılay Haftası’nı kutluyoruz. Bunun için de çok mutluyuz. Kızılay haftaları her sene 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile kutlanır, onun için bir şenlik havası ile geçiyor” dedi.



"Kızılay Haftası Sokağı" etkinlikleri başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Yerin 65 metre altında lületaşını anlattılar ESKİŞEHİR (İHA) – Ustaları, Odunpazarı Belediyesi tarafından Ahşap Eserler Galerisinde 5’incisi düzenlenen Ulusal Lületaşı Festivali’nde Beyazaltın Mahallesi’nde bulunan lületaşı ocağına düzenlenen gezide, bu ender taşı, çıkartılmasını ve işlenmesini anlattılar. Odunpazarı Belediyesi tarafından Ahşap Eserler Galerisinde 5’incisi düzenlenen Ulusal Lületaşı Festivali devam ediyor. Her festivalde olduğu gibi, bu festivalde de Beyazaltın Mahallesi’nde bulunan lületaşı ocağına gezi düzenledi. Geziye fotoğraf dernekleri, toplulukları ve Fotoğraf Bölümü öğrencisi 100 fotoğrafçı da katıldı. Lületaşı ustaları, fotoğrafçılar ve lületaşı meraklıları lületaşı ocağına indi. Madende incelemelerde bulunan katılımcılar, lületaşının nereden ve nasıl çıkarıldığını gördü. Fotoğrafçılar ise bu gezini her anını fotoğraflayarak, geziyi kayıt altına aldı. Fotoğraf bölümü öğrencilerinin, gezi boyunca çektikleri fotoğraflar 2 Kasım’da yani festivalin son günü sergilenecek. Lületaşı ocağını gezen sanatçılar ve ocakta çalışan madenciler gezi, lületaşı ve maden ocağı üzerine konuştu. “Ocaklardan çıkan lületaşlarını inceleme fırsatı bulduk” Lületaşı Festivali’ne katılan sanatçılarından Nurdan Unus, gezi sayesinde ocaklardan çıkan lületaşlarını inceleme fırsatı bulduklarını söyledi. Çok heyecanlı olduğunu belirten Unus, “Buradan çıkan lületaşları ile kura sonucu bize materyaller dağıtılacak ve yarışmamız başlayacak. Çok heyecanlıyız. Bakalım bugün bizi neler bekliyor” dedi. “Dünyada bilinen lületaşının büyük rezervi burada” Lületaşı emekçilerinden Şenol Kara, maden ocağı ile ilgili bilgi verdi. Büyük bir maden ocağı olduğunu belirten Kara, “Gezmeye kalksanız 2 saat sürüyor” diye konuştu. Lületaşı maden ocağının 65 metre yeril altında olduğunu belirten Kara, “Burası Beyazaltın Mahallesi’nde bir lületaşı ocağı. Dünyada bilinen lületaşının büyük rezervinin burada oluştuğunu biliyoruz. En kaliteli lületaşının da buradan çıktığını biliyoruz. Lületaşı çok farklı şeylerde kullanılıyor. Ancak genel olarak teşbih, pipo, ağızlık, kolye, küpe yapımında kullanılıyor. Lületaşının çok özelliği var. Lületaşı emici bir maden. Yüzde 90 emici özelliği var. Bu özelliğinden dolayı da tütün ürünlerinde kullanılıyor. Lületaşını oksijen kaynağı kesmiyor. Ateşe dayanıklı oluyor. Suya attığımız zaman, tekrar yumuşuyor. Sabuna benzeyen bir madde. Lületaşını işlemesi de çok kolay. Örneğin oltu taşını işlemesi çok zordur. Lületaşı öyle değil, usta bıçağı dediğimiz bıçaklarla işlemesi çok kolay. Ateşe koyduğunuz zaman kor haline gelir, ancak taşa bir şey olmaz. Daha sonra suya attığınız da lületaşı aynı halini alır” dedi. “65 metre yerin altında çalışmak kolay değil” Madenciliğin zor bir iş olduğunu vurgulayan Kara, şöyle devam etti: “Başka galerilerde var, ama 12 seneden beri biz buradayız. Benim babam, amcam usta. Hem köyümüzde hem de merkezde atölyemiz var. Biz burada ham maddeyi temin ediyoruz. Onlar da orada lületaşı pipo işlemesi yapıyorlar. Şuanda bizim çalıştığımız kuyu, yaklaşık 30 yıllık. Daha önce bu kuyuyu açıyorlar, maden yok sanıp bırakıyorlar. Sonra bizim yaptığımız aramalarda maden olduğu ortaya çıktı. Şuanda biz de jeneratör var. Eskiden kürek sistemiyle çalışıyorlarmış. Karpit tozu ile yanan karpit lambası ile birlikte kürekle çalışılıyormuş. Şimdi öyle değil. Yukarıda bir jeneratörümüz var. Aşağıda elektrikli hiltimiz var. Eskiye göre insan gücü çok kullanılmıyor. Buradan çıkan toprağı önceden insanlar makaralarla çekiyormuş, şimdi vinç sistemi var. İnsan gücüyle bir şey kalmadı, her şey teknolojiye döndü. İleriye doğru daha iyi şeyler olacak. Burası 65 metre derinlikte ileri ağızlık 80 metre. 80 metreden sonra sağa ve sola ağızlığımız var. Kömür ocakları gibi, galeri şeklinde sokuluyoruz. Toplam yaklaşık 400 metre. 2-3 kuyu birbirine aşağıdan delik. Fay hatları ile de aşağıdan gidimi var.” “Ustalık bunu gerektiriyor!” 45 yıldır lületaşı madenciliği yapan Süleyman Özsak, madenden çıkan lületaşları ile ilgili bilgi verdi. Yazları çiftçilik yapan Özsak, kış aylarında ise lületaşı madeninde çalışıyor. Özsak, taşın yapısının takip edilmesi gerektiğini söyledi. Özsak, konuşmasına şu sözlerle devam etti: "Dikey olarak ineriz. Damarı bulduğumuz zaman da sağa sola gideriz. Duvarlara baktığınızda, yukarıya kadar harici duvar. Doğal sütunlar. Burada ağaç falan yok. Diğer madencilik sistemlerinde hafriyat derler, ağaç dikerler. Biz zeminin sağlamlığına bakarız. Kazarken de zeminin sağlam olup olmadığını biliriz. Ustalık bunu gerektiriyor. Az ileriye gittiğiniz de fay kırıkları var, onları takip ederiz, örneğin. Damar, aşağı atar, yukarı çeker. O damarı takip etmek gerek.” “13 senedir bu ocakta çalışıyoruz” Maden ocağında hilti ile toprağı kazan Süleyman Kara, 2000 yılından beri madencilik yaptığını anlattı. Daha aranacak çok yer olduğunu vurgulayan Kara, “Şu anda yeni bir damar arıyoruz. Çok geniş kazmayacaksın. Geniş kazdığında altına direk koymazsan tehlike olur, ağaç kasa koyman gerekir. El arabası ile yürünebilecek bir alan olması bize yetiyor” ifadelerini kullandı.
Kayseri CHP meclis üyesi adayını silahla yaralayan sanıklar hakim karşısında Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde geçtiğimiz yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ı darp eden ve sonrasında tabaca ile bacaklarından yaralayan 2 sanık hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti 2 sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, duruşma sonrası açıklamalarda bulunan CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, “Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağız” dedi. CHP’den geçtiğimiz yerel seçinlerde meclis üyesi adayı olan Şerafettin Bahadır’ın, E.U. ve M.U. tarafından darp edilmesi ve silahla yaralanması olayı ile ilgili olarak yaralama, ’mala zarar verme’ ve ’silahla tehdit’ suçlarını kapsayan iddianame Kayseri Adalet Sarayı 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Olayın ilk duruşması 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülürken, duruşmaya tutuklu sanıklar E.U. ve M.U.’nun yanı sıra müşteki Şerafettin Bahadır ile taraf avukatları da hazır bulundu. Ayrıca CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin, Pınarbaşı Belediye Başkanı Deniz Yağan ve parti temsilcileri de durumayı takip etti. Duruşmada söz verilen tutuklu sanık E.U., “Şerafettin’i tanımıyorum. Olay günü köyde yeğenim M.U. ile alkol alıyorduk. Alkolümüz ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı ilçe merkezine giderek alkol ve sigara almak için yola çıktık. 3-4 köy geçtikten sonra Şerafettin ile denk geldik. Bana el işareti yaptı. Tam olarak ne demek istediğini anlamadım ve ne demek istediğini anlamak için arkasından gittim. Şerafettin ile herhangi bir husumetim yoktu. 1-1 buçuk kilometre gittikten sonra Şerafettin köy meydanında durdu. Yeğenim M.U. arabadan benden önce indi, Şerafettin yeğenim M.U.’ya küfrederek üzerine yürüdü. Daha sonra yeğenim M.U.’ya vurmaya başladı. Ben araçtan indim ve ’ne yapıyorsunuz’ dedim. Şerafettin de bana ’ağabeyini hallettim, seni de halledeceğim’ diyerek küfretti. Ben de yanımda bulunan tabancayla yere doğru ateş ettim. M.U.’nun Şerafettin’in aracının camına değnekle vurduğunu gördüm. Daha sonra yeğenim M.U.’yu oradan alarak uzaklaştım ve evine bıraktım. Jandarmanın bizi aradığını öğrendim ve tabancayla karakola gittim, teslim oldum. Olayın bu şekilde gerçekleşmesini istemezdim. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum” dedi. Sanık M.U. ise, “Ben köyde pancar suluyordum. Amcam E.U. yanıma geldi. Birlikte alkol aldık. Alkol ve sigaramız bittiği için Pınarbaşı’na gidiyorduk. Yolda ilerlerken karşıdan kırmızı renkli bir araç geldiğini gördüm. Aracı kullanan müşteki Şerafettin Bahadır’dı. Bize el işareti yaptı. Tam olarak anlamadık. Amcam arkasından gitti. Konuşmak için takip ettik. Köy meydanında arabaları duruyordu. Yaklaşık 5-6 metre önünde de biz durduk. Ben konuşmak için amcamdan önce indim. Daha sonra Şerafettin arabadan indi, ’ne yapıyorsun’ diye sorduğumda bana küfretti ve vurdu. 2 ya da 3 el silah sesi duydum. Silahın amcama ait olduğunu bilmiyordum. Müşteki Şerafettin yerdeydi. Ben yerden değneği aldım ve müştekinin aracına vurdum. Sonra amcam beni eve götürdü. Müştekinin nasıl vurulduğunu bilmiyorum” ifadelerini kullandı. Müşteki Şerafettin Bahadır da, “Olay günü kuaförde çalışan kızımı Pınarbaşı’ndan aldım. Evimize gidiyorduk. Yol üzerinde evimize 3 kilometre kala yol kenarında duran bir araç gördüm. Araçla bir diyaloğum olmadı. Biz giderken araç arkamızdan bizi takip etmeye başladı. Araç beni geçmeye çalıştı ama ben izin vermedim. Çünkü seçim sürecinde paylaşılan video ve görseller nedeniyle doğrudan olmasa da çevremden aldığım bazı duyumlara göre tehdit ediliyordum. Bu nedenle araca yol vermedim. Köyün içerisinde araç önüme kırdı. Araçtan 2 kişi indi ve bana ’ayağını, bacağını kıracağız’ dediler. Yüzüme alkol şişesi attılar. ’Yaptığının hesabını soracağız, senin canına okuyacağız’ dediler. M.U. sopayla kafama ve elime vurdu. Bu sırada E.U. olayları izliyordu. Silah sesini sadece 1 el duydum. Ateşlenen mermi bacağıma isabet etti. Kızım araçtaydı. Olay nedeniyle şikayetçiyim” şeklinde konuştu. Olayın yaşandığı gün babasıyla aynı araçta bulunan ve tanık olarak dinlenen G. Bahadır da, olay günü çok korktuğunu söyleyerek 2 sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti tarafından yapılan yargılamada; sanıklar E.U. ve M.U.’nun tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek, duruşma ileri bir tarihe ertelendi. “Suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız” Duruşmanın ardından Kayseri Adalet Sarayı önünde basın açıklaması düzenleyen CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Şerafettin Bahadır’a yapılan saldırı ile ilgili suçluların gereken cezayı alması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, “Tekrarlanan Kayseri Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçiminin hemen sonrasında 2 şehir eşkıyası tarafından kızının yanında pusu kurularak, takip edilerek, araçla yolu kesilerek, önce ağır bir şekilde darp edilen daha sonra da silahla vurularak yaralanan belediye meclisi üyemiz Şerafettin Bahadır’ın bugün Kayseri 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez görülen duruşması için buradayız. O gün 2 şehir eşkıyası tarafından Pınarbaşı seçim sonuçlarını kaybetmeyi hazmedemeyen, kabullenemeyen, sandıktan çıkan sonuca kabul gösteremeyen kişiler tarafından belediye meclis üyemiz alçakça bir saldırıya uğradı. Bu olayı gerçekleştirenler, seçimi kazanamayan eski belediye başkanının kardeşi ve yeğeniydi. Bu alçakça saldırıyı bir kez daha buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bu olay basit bir adli vaka basit bir olay değil. Hatırlarsanız tüm Türkiye’de olduğu gibi 31 Mart yerel seçimlerinde Pınarbaşı’nda da bir seçim yapıldı ve bu seçimde belediye başkan adayımız Deniz Yağan belediye başkanı seçildi. Ardından basına ve kamuoyuna yansıyan görüntülerden hatırlayacağınız üzere bir milletvekilinin ilçe seçim kurulunu basması, ilçe seçim kurulu hakimine küfürlerle saldırmaya çalışması sonucunda Pınarbaşı’nda yapılan seçim iptal edildi ve 2 Haziran’da seçim yeniden yapıldı. 2 Haziran’da yapılan seçimde CHP’nin adayı Deniz Yağan, Pınarbaşı Belediye Başkanı seçildi. Bu seçimden çok kısa bir süre sonra belediye meclis üyemiz Şerafettin Bey bu alçak saldırıya uğradı. CHP bu davanın bu sürecin sonuna kadar takipçisidir. Kayseri’de ya da Pınarbaşı’nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağımızı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Sakarya Ölümle neticelenen çelme olayında 3 şüpheli adliyede Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde kavgadan kaçarken çelme takılarak düşürülen ve üzerinden otomobil geçmesi neticesinde hayatını kaybeden gencin ölümüne ilişkin gözaltına alınan 3 şüpheli adliyeye sevk edildi. Kavganın çıktığı alkollü eğlence mekanı sahibi ve kardeşi de gözaltına alındı. Olayda toplam gözaltı sayısı 5’e yükseldi. 24 Ekim Perşembe günü gece saatlerinde Adnan Menderes Caddesi’nde bulunan bir alkollü eğlence mekanına müşteri olarak gelen 21 yaşındaki Hilmi Tunahan Çiçek ile başka bir müşteri T.K. arasında başlayan kavga sokağa taştı. Olay esnasında kalabalık gruptan kaçan Hilmi Tunahan Çiçek, alkollü eğlence mekanında çalıştığı öğrenilen A.Ö. tarafından çelme takılarak yola düşürüldü. Bu esnada caddeden geçen Y.F. idaresindeki 54 TK 633 plakalı otomobil, yere düşen Çiçek’i ezdi ve kaldırımdan yola inen yabancı uyruklu A.R.’ye çarptı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahale sonrasında hastaneye kaldırılan Çiçek, 4 gün sonra yaşam mücadelesini kaybetti. Çiçek’in cenazesi, dün Serdivan ilçesi Yazlık Karaboğaz Camiinde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Serdivan Merkez Mezarlığında toprağa verildi. Olay anı saniye saniye kamerada Gencin ölümüne sebep olan olay anı saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, Hilmi Tunahan Çiçek’in üzerine koşan kalabalık gruptan kaçması, gruptan birinin Çiçek’e çelme takarak yola düşürmesi ve o esnada caddeden geçen otomobilin Çiçek ile kaldırımdan yola inen A.R.’ye çarpması yer aldı. Adli kontrolle serbest kalmışlardı, yeniden gözaltına alındılar Konuya ilişkin yapılan çalışmada otomobil sürücüsü Y.F. ve T.K. isimli kişiler gözaltına alındıktan sonra sevk edildikleri adli makamlarca adli kontrolle serbest bırakılmıştı. 21 yaşındaki Hilmi Tunahan Çiçek’in 4 gün sonra ölüm haberinin ardından Cumhuriyet Savcılığı 3 kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Sakarya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince yapılan çalışma neticesinde çelmeyi takan ve alkollü eğlence mekanında çalıştığı öğrenilen A.Ö. (50) ile yabancı uyruklu R.R.K. ve Çiçek ile kavga eden müşteri T.K. gözaltına alındı. 3 şüpheli, emniyetteki işlemleri sonrasında adliyeye sevk edildi. Öte yandan, kavganın yaşandığı alkollü eğlence mekanı sahibi M.P. ile kardeşi M.P.’nin de gözaltına alındığı öğrenildi. Konuya ilişkin gözaltı sayısı 5’e yükseldi.