EKONOMİ - 02 Temmuz 2024 Salı 13:24

Kadın istihdamının desteklenmesi projesi olan EDU-CARE II tanıtım toplantısı gerçekleştirildi

A
A
A
Kadın istihdamının desteklenmesi projesi olan EDU-CARE II tanıtım toplantısı gerçekleştirildi

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yürütülmekte olan İkinci Eğitimli Çocuk Bakıcılarının Teşviki Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi (EDU-CARE II) açılış toplantısı gerçekleştirildi.


Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği (AB) tarafından ortaklaşa finanse edilen ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yürütülmekte olan İkinci Eğitimli Çocuk Bakıcılarının Teşviki Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi (EDU-CARE II) açılış toplantısı gerçekleştirildi. ‘Anne sigortayla, çocuk eğitimli bakıcıyla güvende’ sloganıyla ön kayıtları alınan projede Ankara, İstanbul ve İzmir’de çalışan annelere 12 ay süresince ayda 325 avro destek sağlanması, 3 bin 500 eğitimli çocuk bakıcısının istihdam edilmesi hedeflendi. Proje çerçevesinde 3 bin 500 anneye toplamda 13 milyon 365 bin avro mali destek toplamda verilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca toplam 7 bin kadının projeden faydalanması da hedeflendi.


Öte yandan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da projeye ilişkin, “Bütçesi 15,3 milyon euro olan projemizle 12 ay boyunca aylık ortalama 3 bin 500 anne ve 3 bin 500 bakıcı, 7 bin kadının kayıtlı istihdamı desteklenecek. Projeyle aylık her bir çalışan anne için 325 euro destek verilmesi planlandı" ifadelerini kullanmıştı.


Açılış toplantısı çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren Sosyal Güvenlik Kurumu Başkan Yardımcısı İsmail Ertüzün, projenin toplam 15,3 milyon avroluk bir bütçeye sahip olduğunu aktardı. Ertüzün, projeyle, Ankara, İstanbul ve İzmir illerinde yaşayan, 0-36 ay arasında küçük çocuğu olan 3 bin 500’ü anne 3 bin 500’ü bakıcı olmak üzere toplam 7 bin kadının 12 ay boyunca kayıtlı istihdamı destekleneceğini aktardı.


“Verilen eğitimle bakıcının iş hayatına girmesi ve hak ettiği ücreti alması daha kolay hale geliyor”


Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lütfihak Alpkan ise projeyle kapsamında kadın istihdamının arttırılması için çalışmaya devam edeceklerini belirterek, öncelikli olarak istihdama ve bununla beraber eğitim ve sosyal politikalar konusunda çok çeşitli stratejik hedeflerle ve EDU-CARE II gibi projelerle katkı sağlamaya çalıştıklarını aktardı. Alpak, projede çocuklara nasıl bakılacağına odaklanıldığını ve kaynakların çocukları yetiştirmeye yönelik kullanılacağını da belirterek, “Bu projelerimiz sürdürülebilir oldu. EDU-CARE I yapıldı şimdi EDU-CARE II yapılıyor. Yine SGK’nın önemli bir projesi olan WOMEN-UP da yapıldı. Orada da hem bakıcıya hem de anneye bir ödeme yapılıyordu. EDU-CARE’nin farkı ise sadece anneye ödeme yapılıyor ama o da bakıcıya ödeme yapıyor. Bir diğer fark da bakıcı burada eğitim alıyor. Dolayısıyla bu eğitimle bakıcının iş hayatına girmesi ve hak ettiği ücreti alması daha kolay hale geliyor” değerlendirmesinde bulundu.


Toplantı, konuşmaların ardından proje tanıtım sunumu ve Alternatif Çocuk Bakım Modelleri Paneli ile devam etti.



Kadın istihdamının desteklenmesi projesi olan EDU-CARE II tanıtım toplantısı gerçekleştirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Rize’de havuza verilen klordan zehirlenen çocukların aileleri konuştu Olimpik Yüzme Havuzu’nda klordan zehirlenerek hastaneye kaldırılan çocukların hastanedeki tedavisi devam ederken, velileri o anları ve çocuklarının sağlık durumunu anlattı. Olay, dün merkeze bağlı İslampaşa Mahallesi’nde bulunan Rize Olimpik Yüzme Havuzu’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, çocukların havuzda olduğu sırada havuzdaki kanallara klor döküldü ancak cihaz devreye girmeyince klor suya karışmadı, ortalığı da klor kokusu sardı. Meydana gelen arıza nedeniyle o an havuzda olan Duru D. (7), Naz Deren Beşikçi (8), Elif Su Demirci (7) isimli 3 çocuk fenalaşarak kusmaya başladı. Öğretmen durumu fark ederek hemen çocukları havuzdan çıkararak duşa soktu ve bedenlerinin klorla temasını önlemeye çalıştı. Bu işlemin ardından havuzun olduğu binanın dışarısına çıkarılan çocuklar olay yerine gelen 112 acil sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından Rize Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Klordan zehirlenen çocukların Rize Devlet Hastanesi Çocuk Servisi’nde ki tedavisi devam ediyor. “Çocuklar havuzda yüzerken kloru suya veriyorlar” Kızı Elif Su Demirci’yi izlemek için o esnada olay yerinde bulunan Yeliz Demirci isimli veli olay anını anlatarak “Yüzme kursumuz sabah saat 9.30’daydı. Gittik oraya ve çocuklar yarım saatliğine yüzüyordu. Yüzme esnasında sudan örnek aldılar. Sonrasında iki çalışan geldi. Kloru havuzun su kanallarına döktü. Suya karışması gereken klor, kanallardan yukarı çıkıyor. Çocuklarımız nefesiyle o kloru içlerine çekti. Çocuklar havuzda yüzerken bu olay gerçekleşiyor. Kloru suya veriyorlar. Çocuklar bir anda fenalaşıyor. Sonrasında kusmaya başlıyor. Hemen temiz havaya çıkarttık onları. Ambulans geldi. 2 gündür devlet hastanesinde yatıyoruz. Baktılar röntgen çektiler. Her ihtimalle karşı burada gözetim altındayız. Ödem toplama ihtimali olabilir. İnşallah öyle bir durumla karşılaşmayız” ifadelerini kullandı. “Bunu bizim bilmemiz değil yetkililerin bilmesi gerekiyor” Havuzda başka çocuğun olmadığının altını çizerek muhtemel bir facianın önüne geçildiğine dikkat çeken Demirci bir an evvel önlem alınmasını isteyerek “Biz orada sadece 3 kişiydik. Orada daha fazla çocuk olabilirdi. Daha fazla böyle bir vaka olabilirdi. İnşallah bir daha başımıza gelmez. Mutlaka bunun bir tedbiri alınsın. Bir şey arızalıysa bunu bizim bilmemiz değil yetkililerin bilmesi gerekiyor. Biz çocuklarımızı onlara emanet ediyoruz. Benim çocuğum derece almış bir öğrenci. Suya daha girer mi girmez mi belli değil. İlerde ciğerlerinde bir sıkıntı olur mu bilmiyoruz. Umarım böyle kötü durumlarla karşılaşmayız” dedi. “Çocuklar zehirlendi diye haber geldi” Zehirlenen 3 çocuğun da ailesinin olayla ilgili şikayetçi olduğunu dile getiren bir diğer veli Aydın Beşikçi ise “Çocuk annesiyle beraber sabah havuzdaydı. Sonra çocuklar zehirlendi diye haber geldi. Klor zehirlenmesi dediler. Havuza girdiklerinde zehirlendiler. Şu anda 3’ü de hastanede yatıyor. Daha taburcu olmadılar. Bütün bu olanlar bizi ilgilendirmez. Biz sonuçta çocukları oraya emanet ettik. Veliler şikayetçi olmuş. Sonuna kadar gideceğiz. Dün solunum cihazı taktılar. Yeterli olmayınca başka bir solunum cihazı taktılar. Dün kötüydü. Bugün biraz daha iyi. Biraz daha sorumlulukların artması lazım. Bunların hepsi çocuk. Bu işleri takip edecek olan onlar. Biz anlamayız. Suyun kloru fazla olursa ne olur bunları bilmeyiz. Onlar bilecek. Ben ilk defa gördüm klordan zehirlenildiğini” şeklinde konuştu.
Muğla Marmaris Belediye Başkanı Ünlü’den taşınmaz malların satışına ilişkin açıklama Marmaris Belediye Meclisi’nin Temmuz Ayı 6. Olağan Toplantısı’nda, ’belediye mülkiyetinde bulunan taşınmazların satışı konusunda izin verilmesi’ maddesi kabul edildi. Konuya ilişkin açıklama yapan Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, ekonomik darboğazın belediyeleri de olumsuz etkilediğini belirtti. Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Ülkemizde herkesin birebir yaşadığı ekonomik darboğaz bildiğiniz üzere toplumun her kesimini olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Kamu kurumları olarak belediyeler de bu darboğazdan ve ekonomik sıkıntılardan ne yazık ki nasibini almaktadır. Marmaris Belediyesi olarak geçmiş dönemden devraldığımız borcu ödeyebilmek için göreve geldiğimiz gün itibariyle 3 aydan bu yana yoğun bir gayret içerisindeyiz. Belediye olarak sorunun çözümüne yönelik tüm yöntemleri düşünüyor; belediyeye ek kaynak oluşturmak için arayışımızı sürdürüyoruz. Ancak borcun çok yüksek olması, ekonomik sıkıntı içinde olan vatandaşların belediyeye yapması gereken vergi ve benzeri ödemelerini yapamaması ve daha önce belediyeye kaynak sağlayan yerlerin Marmaris Mal Müdürlüğü tarafından sözleşmelerinin yenilenmemesi gibi nedenler elimizi kolumuzu bağlamaktadır. Bu olumsuz ekonomik tablonun yanında işin bir de hakikat boyutu var. Belediye’nin Marmaris’e daha iyi bir hizmet sunabilmesi için öncelikle kendisinin ayakta durabilmesi gerekmektedir. Bunun için de Marmaris için gece gündüz demeden emek harcayan personelin evine ekmek götürmesi, belediyemizin hacizlerle karşı karşıya gelmemesi elzemdir. Bunun yanında iş yaptığımız ve borçlu olduğumuz esnaf kardeşlerimizin de rahat nefes alabilmesi için tez zamanda bir kaynak bulunmalıdır. Biz sürece müdahale etmediğimiz taktirde belediyenin malları haciz yoluyla çok daha düşük fiyatlara satılacak. Burada iki yöntem var; ya mal satan yönetim olmayız diyerek süreci akışına bırakıp kenarda durup izleyeceğiz ya da Marmaris halkı adına konuya müdahil olup yaşanacak zararı minimize edeceğiz. Biz bu işin akışına bırakılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Firmaların haciz yaparak 3 – 5 kuruşa satacağı mallarımızı irademizi koyarak değerinde satış yaptırabilir; böylece hem malımızın değerini korumuş hem de o haciz masraflarının altına girmeyerek belediyeye yük getirmemiş oluruz. Bu kapsamda belediyemizin dolayısıyla Marmaris’imizin mağduriyet yaşamaması için aldığımız mevcut önlemlerin yanında; ileri ki aşamalarda yapılabilecek eylem planlarının analizi için Temmuz ayı meclis toplantımızda; mülkiyeti belediyemize ait olan bazı taşınmazların satışı ile ilgili belediye meclisimizden izin aldık. Umarız ki bunlara gerek kalmaz. Ama buradaki öncelikli amaç elimizdeki yerlerin işin uzmanları tarafından fizibilitesinin yaptırılması ve herhangi bir olumsuz durum karşısında hazırlığımızın olması. Burada bir art niyet yok, aksine belediyeyi zarara uğratmamak için verilen bir çaba var. Çünkü içinde bulunduğumuz durum bizleri ivedilikle bir yanda da farklı önlemleri düşünmeye sevk etmektedir. Her konu siyasete malzeme yapılabilir ama Marmaris’in menfaatleri göz önüne alındığında bunun siyaset üstü bir nokta olduğuna inanıyoruz. Geçmişin hatalarının ve yanlışlarının farkında olan bizler, bu konuda son derece hassas ve dikkatli olacak; hataya mahal vermeyeceğiz. Bundan emin olabilirsiniz. Sizden aldığımız yetkiyi yanlış yerde kullanmayacağız. Her şey sizlerin bilgisi dahilinde, adil, açık ve şeffaf olacak. Şunu unutmayın ki; attığımız her adımı Marmaris’in geleceği için atacağız. Bizleri anlayışla karşılayacağınıza inanıyor, hepinize aydınlık dolu günler diliyorum.”