ASAYİŞ - 06 Ekim 2024 Pazar 11:12

Dijital dolandırıcılığa karşı alınabilecek basit önlemler mağdur olmayı engelleyebilir

A
A
A
Dijital dolandırıcılığa karşı alınabilecek basit önlemler mağdur olmayı engelleyebilir

Son yıllarda artan siber dolandırıcılık olayları nedeniyle çoğu vatandaş mağdur olurken, gelişen dolandırıcılık yöntemlerine karşı, kişisel bilgilerin ve varlıkların korunması her geçen gün zorlaşabiliyor. Uygulanabilecek birkaç yöntem sayesinde ise sanal ortam daha güvenli hale gelebiliyor.



Teknolojinin gelişmesi ve internet kullanımının artmasıyla birlikte ortaya çıkan yeni suç türü siber dolandırıcılık, her geçen gün büyüyen bir tehdit haline gelerek insanların mağdur olmasına neden oluyor. Sosyal medyadaki aldatıcı reklamlara inanmak, kazanç sağlayacak yatırım önerilerinin olduğu internet sitelerine itibar etmek ya da mesajla gelen bir bağlantı adresine girilmesi, mağdurların çoğu kez farkında olmadan dolandırılmasına yol açabiliyor. Son zamanlarda yapay zeka sistemlerinin de aktif bir şekilde kullanıldığı dijital dolandırıcılığa karşı alınacak basit tedbirlerle ise üzücü durumların yaşanmasının önüne geçebilmek mümkün.


“Vatandaşa ait tüm kişisel verilerin çalınıp, depolanabiliyor”


Ankara Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesinde görevli Komiser Volkan Akbudak, dolandırıcıların sıklıkla kullandıkları yöntemlerden bahsederek, “Dijital dolandırıcılıkta mağdur edilmek istenen vatandaşlara yönelik izlenen ve en fazla tercih edilen 2 yöntem var. İlki; kişisel veri hırsızlığı yapmak için kullanılan zararlı yazılımlar. Bu sayede vatandaşa ait tüm kişisel verilerin çalınıp, depolanabiliyor. Farklı amaçlarla kullanıldığı durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Bunun dışında, dolandırıcılık maksadıyla oluşturulan ‘Android Paket Kiti’ (APK) adını verdiğimiz uygulamalar üzerinden de kişilerin banka, kredi kartı ya da kripto varlıklarının çalınması olaylarına yoğun şekilde rastlıyoruz” dedi.


“Yapay zekayla devlet büyüklerinin ya da kamuda saygınlığı olan kişilerin sesleri taklit edilebiliyor”


Dolandırıcıların, yapay zeka yöntemiyle saygın kişilerin seslerini taklit ederek güven ortamı sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Akbudak, “Mağdur kişiler, sosyal medya üzerinde gördükleri ve inandırıcılığı artırmak için sayfalara yerleştirilmiş kurum ya da kuruluşların logolarının kullanılması suretiyle, burada yapılan paylaşımlara inanabiliyor. Görüşme sağladıkları şüphelilere ait hesap numaralarına veya dijital cüzdan adreslerine de para transferi yaparak dolandırılabiliyorlar. Bir diğer yöntem ise, son zamanlarda yapay zekayla devlet büyüklerinin ya da kamuda saygınlığı olan kişilerin seslerinin taklit edilmesi. Bu sayede inandırıcılığın artmasından dalayı vatandaşların dolandırıldığını görüyoruz” ifadelerine yer verdi.


“Şüpheliler artık fiziki değil, sanal hırsızlık yönelmiş durumda”


Artık birçok işlemin dijital yollarla yapıldığı için siber dolandırıcılıkta artış olduğuna değinen Akbudak, “Dijital dolandırıcılığın son yıllarda artmasının sebebi, vatandaşlarımızın bütün birikimlerini, varlıklarını banka hesabında veya kripto cüzdanlarında tuttuklarının bilinmesi. Bu yüzden şüpheliler artık fiziki değil, sanal hırsızlığa yönelmiş durumda” diye konuştu.


“Okullarda çeşitli etkinlikler ve seminerler düzenleniyor”


Vatandaşların mağdur olmaması için yapılan çalışmalardan bahseden Akbudak, “Siber suçlara karşı, İçişleri Bakanlığının ‘Siberay’ projesi kapsamında, okullarda çeşitli etkinlikler ve seminerler düzenleniyor. Burada, siber zorbalık ve siber saldırılara karşı kendilerini nasıl koruyabilecekleri ve nelere dikkat etmeleri konusunda gençlerimizi bilgilendiriyoruz. Bunun dışında Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı ve İl Emniyet Müdürlüklerinin resmi sosyal medya hesapları üzerinden de bu durumlarla ilgili paylaşımlar yapılarak vatandaşların daha bilinçli olması sağlanıyor” ifadelerine yer verdi.


“Yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarına itibar edilmemeli”


Mağdur olmamak için alınabilecek bireysel önlemleri dile getiren Akbudak, “Vatandaşlarımızın kaynağını bilmedikleri internet sitelerine kesinlikle itibar etmemeleri gerekiyor. Sosyal medyadan gönderilen ve kaynağı bilinmeyen linklere girmemeleri, bilmedikleri uygulamaları telefonuna yüklememeleri de önlemler arasında sayabilir. Bunun dışında, insanlarımızın yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarına da inanmamalı ve devletin izin vermiş olduğu, yatırım yapılabilecek kurumları yeteri kadar araştırdıktan sonra bu mecralara girmeli. Yurtdışından arayıp kendisini yatırımcı olarak tanıtan kişilere inanmamalarını da alabilecekleri önlemler arasında sayabiliriz” şeklinde konuştu.


“En yakın yere şikayette bulunması gerekiyor”


Mağdur olan bir kişinin yapması gerekenleri anlatan Akbudak, “Dolandırıldığı düşünen kişi ilk olarak cep telefonundan sim kartını çıkartmalı ve internet bağlantısını kesmeli. Eğer telefonda zararlı bir yazılım varsa şüpheliler, mağdurun telefonundan uzaktan erişimle işlem yapabilir. Mağdur kişi, müşterisi olduğu bankaya başvurarak bilgilendirme yaptıktan sonra en yakın yere şikayette bulunması gerekiyor“ ifadelerini kullandı.


“Yatırım yapıp kazanç sağlamış gibi kendisini tanıtan hiçbir kişiye itibar edilmemeli ve kulak asılmamalı”


Özellikle yatırım vaadi yapan sosyal medya hesaplarından uzak durulması gerektiğini söyleyen Akbudak, “Hiçbir kurum, kesinlikle sosyal medya hesabından yatırımı teşvik eden paylaşımlar yapmaz. Sanki o kurumdan yatırım yapıp kazanç sağlamış gibi kendisini tanıtan hiçbir kişiye itibar edilmemeli ve kulak asılmamalı” dedi.


“Vatandaşımız detaylı olarak bilgilendiriliyor”


Dolandırılma durumlarına yönelik gerçekleştirdikleri çalışmalarla ilgili konuşan Akbudak, şu ifadelere yer verdi:


“Dolandırıldığını beyanla ya da savcılık üzerinden yaparak şubemize gelinen bütün durumlarda, öncelikle mağdurla irtibata geçerek hem ifadesinin alınması, hem de konuyla ilgili kendisine bilgi verilerek güvende hissetmesini sağlamaya çalışıyoruz. Bunun dışında vatandaşlar cep telefonuna bir program söylüyorsa, bunun da zararlı bir yazlım olduğu tespit edilirse, şubemizde cihazla ilgili gerekli incelemeleri yapıyoruz. Eğer tedbir alınacaksa vatandaşımız detaylı olarak bilgilendiriliyor. Soruşturmaya ilgiliyse, en hızlı şekilde Cumhuriyet Başsavcılığımızla irtibata geçiyoruz. Banka veya diğer kurumlarla gerekli yazışmaları yapıp, vatandaşın mağduriyetinin giderilmesi ve suçun ortaya çıkarılması için en etkin mücadeleyi veriyoruz.”


(ALİ-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Deprem bölgesi Malatya’da üretim seferberliği 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Malatya’da binlerce kişi şehri terk ederken kente sahip çıkan iş insanları ise organize sanayi bölgesinde fabrikalar ile istihdama ve kent ekonomisine katkı sağlamak adına üretim seferberliği ilan etti. Asrın felaketi sonrası ağır yara alan illerden biri olan Malatya’da binlerce insan başka şehirlere göç ederken birçok işadamı ise yeni yatırımlarla kentteki istihdama katkı sağlamak ve göçü tersine çevirmek adına çalışıyor. Deprem bölgesinde üretim seferberliği ilan eden işadamlarından Hakan Güldaş, üretimi arttırarak Malatya’yı bölgenin yine gözdesi yapacaklarını söyledi. Güldaş, “6 Şubat depremini şehir olarak hep birlikte yaşadık. Bizler hızlı bir şekilde organize olarak fabrikalarımızı vatandaşlarımıza açtık, barınma ve yemek ihtiyaçlarını karşıladık. Depremde mağdur olan vatandaşlarımıza hizmet sunduk. Allah bir daha böyle afetleri milletimize göstermesin” dedi. Deprem bölgesinde üretim seferberliği olduğunu ifade eden İş İnsanım Güldaş, organize sanayi bölgesinde hizmet sunduklarını belirterek, “Deprem bizi etkilememiş gibi üretmeye ve hizmet sunmaya devam ediyoruz. Kaldığımız yerden işimize devam etmemiz gerekiyor. Malatya Organize Sanayi Bölgesinde üretim devam ediyor. Sadece biz değil 1. 2. ve 3. Organize sanayi bölgesinde fabrikalar çalışıyor. Bizler şehrimizi seviyoruz, hep birlikte el ele vererek şehrimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Sosyal medyalarda görüyoruz ‘sahipsiz Malatya’ diye yazılıyor. Malatya’nın sahibi iş insanları, üreticiler, çiftçiler, sivil toplum temsilcileri. Hepimiz el birliğiyle depremin izlerini sileceğiz” şeklinde konuştu. Üretim seferberliğine destek veren bir diğer iş insanı Bülent Güngör’de 6 Şubat depremi sonrası şehri terk etmeyerek burada kaldıklarını belirterek, “Vatandaşlarımıza ve çalışanlarımıza hizmet sunmaya çalıştık, emeği geçenlerden Allah razı olsun. Bizlerde şehrimize sahip çıkacağız ve katkı sunmaya devam edeceğiz. Malatya’yı Malatyalılar sahiplenecek ve bizler buradayız” ifadelerini kullandı.