EKONOMİ - 24 Aralık 2024 Salı 21:15

Asgari ücret 22 bin 104 lira oldu

A
A
A
Asgari ücret 22 bin 104 lira oldu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, “1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olacak asgari net ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlemiş bulunuyoruz” dedi.


Doğrudan 7 milyon çalışanı, dolaylı olarak toplumun tamamını ilgilendiren yeni asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreci sona erdi. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025’te geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında ilk toplantısını 10 Aralık, ikinci toplantısını 16 Aralık’ta üçüncü toplantısı ise 19 Aralık’ta gerçekleştirmişti.


Komisyonun dördüncü toplantısı, saat 20.30’da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın başkanlığında başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliği yaptığı toplantıda 2025 için geçerli olacak asgari ücreti Bakan Işıkhan açıkladı.


Komisyonda konuşan Bakan Işıkhan, işçi, işveren ve memur emekli ayrımı yapmadan toplumun tüm kesimlerinin özellikle sabit gelirli vatandaşların alım gücünü korumanın ve arttırmanın en önemli hedefleri olduğunu aktardı. Işıkhan, “Çalışanlarımıza karşı adil olmak yalnızca bir zorunluluk değil, aynı zamanda ekonomik bir başarı ve istikrar için de bir gerekliliktir. Bu anlayışla çalışma hayatında hakkaniyeti, sosyal adaleti ve emeğe saygıyı ön planda tutarak hem çalışma barışını hem toplumsal refahı hem de ülkemizin kalkınmasını sağlayabiliriz” açıklamasında bulundu.



“İşçi ve işveren temsilcilerimizin önerileri değerlendirerek en dengeli seviye belirlenmeye çalışılmıştır”


Işıkhan, çalışmaların tüm komisyon üyeleriyle birlikte yapıcı bir anlayışla yürütüldüğünü belirterek, “Çalışanlarımızın refahını arttıran, işverenlerimizin rekabet gücünü koruyan ve ülkemizin ekonomik istikrarını ve sosyal kalkınmasını güçlendiren bu süreci hep birlikte başarıyla yönettiğimizi düşünüyorum. İşçi ve işveren temsilcilerimizin önerilerinin yanı sıra, makroekonomik ve konjonktürel dinamiklerini de değerlendirerek en dengeli seviye belirlenmeye çalışılmıştır. Bu süreçte emeği geçen tüm komisyon üyelerine, işçi ve işveren temsilcilerimize tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.



“1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olacak asgari net ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlemiş bulunuyoruz”


Komisyon toplantıları neticesinde işçi ve işveren temsilcilerinin bildirdiği görüşler doğrultusunda belirlenen miktarın başta asgari ücrete tabi olan çalışanların ve aileleri olmak üzere tüm vatandaşlara hayırlı olmasını dileyen Bakan Işıkhan, “2025 yılı için geçerli olacak asgari ücreti sizlerle paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi 2024 yılında asgari ücret, devletimiz tarafından verilen 700 lira asgari ücret desteğiyle birlikte 17 bin 2 lira olmuştu. Şimdi de 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olacak asgari net ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlemiş bulunuyoruz.



“İşveren desteği 700 liradan bin liraya çıktı”


İşveren desteğine ilişkin rakamın da güncellediğini söyleyen Işıkhan, “Her bir asgari ücretli için devlet olarak verdiğimiz asgari ücret desteğini de 700 liradan bin liraya çıkardık. Ülkemize ve aziz milletimize hayırlı ve uğurlu olsun. Bu rakamlarla net asgari ücreti önceki yıla göre yüzde 30 oranında artış yapmış. Ayrıca 2002 yılından bu yana da asgari ücreti reel olarak 4 katına yakın seviyeye çıkarmış bulunuyoruz. Devletimiz tüm kurum ve kuruluşlarıyla işçinin, işverenin ve tüm vatandaşlarının yanında olmaya devam edecektir” diye konuştu.



TÜRK-İŞ toplantıya katılmadı


Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçi tarafını temsilen yer alan TÜRK-İŞ ise Bakanlıkta gerçekleşen olan son toplantıya katılmama kararı aldı. TÜRK-İŞ’ten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:


"TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulunun 19 Aralık 2024 günü ’asgari ücret’ gündemiyle yapılan olağanüstü toplantısında gelişmeler değerlendirilmiştir. Yapılan toplantıya, Komisyonda görev yapan işçi temsilcileri de katılım sağlamış ve asgari ücretin 29 bin 583 lira olması gerektiğini ifade etmişlerdir. TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu hazırlanan teklifi makul ve dengeli bulmuş, bunun altında yapılacak bir teklif durumunda ’masada yer alınmaması’ kararını almıştır. TÜRK-İŞ’in teklifine karşılık bugüne kadar ne hükümetten ne de işverenden herhangi bir teklif gelmemiştir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu 24 Aralık günü akşamı ’karar için’ toplantıya çağrılmıştır. TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu, asgari ücret teklifi konusunda bir bilgilendirme yapılmadan düzenlenen toplantıya katılmama kararı almıştır.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Tunceli’de yoğun bakım ünitesi hizmet vermeye başladı Tunceli Devlet Hastanesindeki yoğun bakım ünitesi revizyon, tadilat sonrası yenilenme ve yatak kapasitesinin artırılmasının ardından yeniden hizmete başladı. Tunceli Devlet Hastanesi yoğun bakım birimlerinde görevli sağlık personelinin daha uygun koşullarda hizmet sunabilmesi, hasta memnuniyeti ve sağlık hizmeti kalitesinin artırılması amacıyla üçüncü basamak yoğun bakım ünitesi, izolasyon odası, ikinci basamak genel yoğun bakım ünitesi, ikinci basamak koroner yoğun bakım ünitesi İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan ihaleyle yenilerek tamamlandı. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından çalışmaya ilişkin yapılan açıklamada, ’’Müdürlüğümüzce, hizmet birimlerimizdeki ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak vatandaşlarımızın daha kaliteli ve verimli bir sağlık hizmeti alabilmesi ve bu hizmetlere daha kolay ulaşılabilmesi amacıyla yoğun bakım ünitelerimizin mevcut fiziki ortamının iyileştirilmesi için revizyon ve tadilat işlemlerine başlanmış, bu süre içerisinde sağlık hizmetinde yaşanabilecek aksaklıkların önüne geçilerek iyileştirme çalışmaları yürütülmüştür. Yataklı Sağlık Tesislerinde Yoğun Bakım Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Tebliğine göre İl Sağlık Müdürlüğümüzce görevlendirilen komisyon tarafından yerinde değerlendirmesi yapılmış olup 23 Aralık 2024 tarihi itibariyle yoğun bakım ünitelerimiz hasta kabulü ile birlikte yeniden hizmet vermeye başlamıştır’’ denildi.
Düzce Havaların soğumasıyla solunum yolu enfeksiyonları arttı DÜZCE(İHA) – Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Ataoğlu, havaların soğuması ile birlikte solunum hastalıklarının da arttığına dikkat çekerek çocuk ve yaşlıların daha dikkatli olması gerektiğini bildirdi. Ataoğlu mikroplara karşı en etkili korumanın el yıkamak olduğunu söyledi. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Ataoğlu, kış mevsiminde artan solunum yolu hastalıklarına dikkat çekerek korunma yolları hakkında bilgi verdi. Havaların soğuması ile birlikte solunum hastalıklarının da arttığına dikkat çeken Ataoğlu, “Soğuk hava, kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirme, soğuk havalarda virüslerin daha fazla yayılma eğiliminde olması, kışın olan düşük nem ile birlikte burun mukozasının kuruması ve kişinin üst solunum yolu enfeksiyonuna neden olan virüslere karşı daha hassas hale gelmesi, kışın ısınma amaçlı kullanılan fosil yakıtlarla birlikte hava kirliliğinin artması da kışın solunum yolu hastalıklarının artma nedenlerindendir” dedi. “Çocuk ve yaşlılar daha dikkatli olmalı” Çocuk ve yaşlıların kışın grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı daha hassas olduğuna işaret eden Dr. Ataoğlu, bu kişilerin özellikle daha dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı. Çocukların bağışıklık sistemleri henüz tam olarak gelişmediğinden enfeksiyonlara karşı daha savunmasız olduğunu ifade eden Öğr. Üyesi Ataoğlu, “Özellikle 65 yaş üstü yaşlı bireylerin bağışıklık sistemleri zayıflayabilir, bu da grip ve diğer viral enfeksiyonları daha tehlikeli hale getirebilir. Ayrıca, astım, kronik bronşit, kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği, diyabet ve akciğer hastalıkları gibi kronik hastalıkları bulunan kişiler, hamileler, kanser tedavisi görenler, HIV/AIDS ve organ nakli hastaları gibi bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler de enfeksiyonlar açısından daha yüksek risk altındadır” diye konuştu. Solunum yolu virüsleri sürveyans raporunun 48. haftasında en sık yer alan virüslerin influenza, rinovirüs, coronavirüs, SARS-CoV-2 olduğunu dile getiren Ataoğlu, bu virüslerin de sıklıkla akut bronşit, soğuk algınlığı, grip, sinüzit gibi hastalıklara neden olduğu bilgisini paylaştı. Kış aylarında yaygın olan solunum hastalıklarının erken belirtileri hakkında da bilgi veren Dr. Özlem Ataoğlu, “Özellikle boğaz ağrısı, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı, öksürük, ateş ve titreme, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, bazen nefes darlığı veya hırıltı, tat ve koku kaybı, halsizlik gibi şikayetler hastaların erken belirtileri arasında” dedi. “Nefes darlığı ve göğüs ağrısı, önemli akciğer veya kalp problemlerine işaret edebilir” 38 derece ve üzeri yüksek ateş, özellikle 3 gün boyunca düşmüyorsa, iltihaplanma veya ciddi bir enfeksiyonun belirtisi olabildiğini söyleyen Ataoğlu, “Nefes darlığı, göğüs ağrısı önemli akciğer veya kalp problemlerine işaret edebilir. Koyu renkli balgam, özellikle yeşil veya kanlı balgam, bakteriyel bir enfeksiyonun belirtisi olabilir. Ciddi viral enfeksiyonlar, özellikle yaşlılarda bilinç bulanıklığına yol açabileceğinden, derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulması önemlidir” şeklinde konuştu. “Aşı, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara yakalanma riskini azaltır” Kış aylarında solunum hastalıklarından korunmak için tavsiyelerde bulunan Öğr. Üyesi Dr. Özlem Ataoğlu, “Aşı olmak, özellikle mevsimsel grip aşısını yaptırmak, hijyen kurallarına uyarak sık sık el yıkamak, kalabalık ortamlarda maske kullanmak, yakın temastan kaçınmak, dengeli beslenmek, yeterli dinlenmek, kapalı ve kalabalık alanlardan uzak durmak, belirtiler görüldüğünde zaman kaybetmeden doktora başvurmak, alınabilecek önlemler arasındadır” ifadelerine yer verdi. Mikroplara karşı en etkili korunma: El yıkamak Toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra, yemek yemeden önce ve tuvaleti kullandıktan sonra bol su ve sabunla en az 20 saniye boyunca elleri yıkamanın mikroplara karşı en etkili korunma yollarından biri olduğunu vurgulayan Özlem Ataoğlu, “Özellikle havalandırmanın yetersiz olduğu kapalı ortamlarda ve toplu taşıma araçlarında maske kullanmak, hem kendimizi hem de çevremizdekileri korumak için önemlidir. İyi beslenmek, düzenli uyku almak ve stresle başa çıkmak gibi sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek, bağışıklık sistemimizi güçlendirerek hastalıklara karşı direncimizi artırır. Özellikle yaşlılarda ve çocuklarda en ufak bir belirti hissedildiğinde vakit kaybetmeden bir sağlık profesyoneline danışmak, hastalığın erken teşhis edilmesi ve tedavi edilmesi açısından büyük önem taşımaktadır” dedi.