POLİTİKA - 02 Kasım 2024 Cumartesi 15:37

ABB Başkanı Yavaş’tan Ahmet Özer açıklaması

A
A
A
ABB Başkanı Yavaş’tan Ahmet Özer açıklaması

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına ilişkin “5-10 yıl önce geriye gidip telefon kayıtlarına bakarak bir tutuklama yapıldıysa bir hukukçu olarak söylüyorum herhalde iktidar çevrelerinden hiç kimse dışarıda kalmaz” dedi.


Mansur Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Genç Akademi Ulus” projesinin açılış törenine katıldı. Törende konuşan Yavaş, hukukta çifte standartlığın olamayacağını belirterek, “ 5-10 yıl önce geriye gidip telefon kayıtlarına bakarak bir tutuklama yapıldıysa bir hukukçu olarak söylüyorum herhalde iktidar çevrelerinden hiç kimse dışarıda kalmaz. Çünkü bizim yaptığımız şikayetlerde çoğunun incelemesi bile yapılmadı. Hukukta çifte standartlık olmaz ve tutuksuz yargılama, masumiyet karinesi esastır. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur böyle bir şey savunmuyoruz ama varsa bir suç delilleri karartma ihtimali yok. Sabit ikametgah sahibiyse en azından tutuksuz yargılanmak suretiyle kendisine savunma imkanı verilmesi daha uygundur. Bu konuda söyleyeceklerimizi söyledik. Oraya gitmemem konusunda da farklı anlamlar çıkarıldı ama belediye başkanlarımızın çoğu da gidemedi. Herkesin programlarla var. Çankaya Belediye Başkanımız temsilen gitti. Burada da il başkanımız zaten il örgütü olarak gereken açıklamayı yaptı. Farklı anlamlar çıkarılması artık kişilerin kendi yorumlarıdır diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.


“Cumhuriyet Halk Partisi kendi belediye başkanına kendisi sahip çıkacaktır”


Yavaş açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan yanıtladı. CHP içinde bazı isimlerin DEM Parti ile ortak miting yapılmasını eleştirdiği yönündeki iddiaların var olduğu şeklinde soru üzerine Yavaş “Ben de duydum bunu. Tabii ki öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi kendi belediye başkanına kendisi sahip çıkacaktır. Haksızlığa karşı birisi uğradığı zaman herkesin buna sahip çıkması önemlidir ama şöyle de bir şey duydum. Orada Saadet Partisi’nde bir yetkilisi olduğu halde konuşturulmadığını duydum. Ben şöyle bakıyorum olaya. Kimse rol çalmamalı. Haksızlığa herkes isyan etmeli. Ama elbette bunun arkasında Cumhuriyet Halk Partisi olacak. Oradaki görüntülere itiraz etmeleri de, Cumhuriyet Halk Partisi’nin içerisindeki herkesin fikrini rahatça söyleyebilmelerinden geliyor. Bu konuda da zaten bugünlerde kamuoyuna açıklamalar yapılıyor” cevabını verdi.


“Bir bebek katili için "TBMM’de konuşsun" denmesinin karşısında, konuşulacak konu kalmamıştır”


2023 Genel Seçimleri öncesinde de bazı kesimlerin kendilerini haksız bir şekilde suçlandığını ifade eden Yavaş, “Bir yandan bebek katili teröristbaşı olduğu hem yerel mahkemece hem de insan hakları mahkemesince tescil edilmiş suçu kesinleşmiş birisine bir rol verilmeye çalışılıyor. Bir makam verilmeye çalışılıyor. Bir yandan da bu tür operasyonlarla Cumhuriyet Halk Partisi terörle ilişkilendirmek isteniyor. Artık şu saatten itibaren konuşulacak konu kalmamıştır. Bir bebek katilinin yani cezası kesinleşmiş bir birisinin ’Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yönelik konuşulsun’ denmesinin karşısında, konuşulacak konu kalmamıştır. Zaten Türkiye’de bu konular çok yanlış biliniyor. Muhatap kimdir? Suçu kesinleşmiş birisinin muhatap alınması yanlıştır. Yine nüfusu yerine göre 5 milyon, 10 milyon, 20 milyon ifade edilen Kürt kökenli vatandaşlarımızı kimin temsil ettiğine, onların temsilcisinin kim olduğuna kim karar veriyor? Birçok insan da şiddetli bir şekilde hem DEM Parti’yi hem terörist başının bu şekilde kendilerinin temsilcisi olarak gösterilmesine şiddetle karşı çıkıyor. Dolayısıyla konuşulacak tek şey hukuktur. Öncelik hukuktur ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Onun ötesinde başka bir güç yoktur. Kapalı kapılar ardında bir pazarlık varsa, biz onu bilemeyiz ama her şeyin kamuoyu önünde şeffaf bir şekilde yapılması toplumu da rahatlatacaktır. Hukukun dışına çıkıp bu şekilde kararlar alanların sonunu gördük. Bence hukuktan şaşmadan gerçekten neyse hukuk neyi emrediyorsa onun dışına şaşmamasını bütün adalet camiasına bir hukukçu olarak öneriyorum” dedi.


“Ben Atatürk ilkelerine bağlı bir Türk milliyetçisiyim”


Mustafa Kemal Atatürk’ün “Biz milliyetperveriz doğrudan doğruya Türk milliyetçisiyiz” sözünü Ulus Meydanı’na astığını ifade eden Yavaş, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin altı okundan biri de milliyetçiliktir ama belli ki bu eleştiriyi yapanlar bu sıfatları unutup, Cumhuriyet Halk Partisi’ni artık başka bir yere koyuyor olabilirler. Ben Atatürk ilkelerine bağlı bir Türk milliyetçisiyim ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin içerisinde benim gibi düşünen son derece fazla insan var. Bunun da bilinmesini isterim. Yörüngesini şaşıran ben değilim, yörüngesini şaşıranlar bu eleştirileri yapanlardır. CHP’nin bu Cumhuriyet’i kuran parti olduğunu unutup başka başka anlamlar yüklemeye çalışıyorlar. Asla bu çizgiden şaşmayacaktır. Herkes siyasetini de bu çizgide yapmak durumundadır. Birlik ve bütünlük, üniter devlet, parlamenter demokrasi. Bunlar olmazsa olmazımızdır. Cumhuriyet Halk Partisi de olmazsa olmazıdır. Bu konuda 6’lı masada vermiş olduğu imza vardır. Bu imzayı ortadan kaldıracak hiçbir açıklamada şimdiye kadar yapmamıştır” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP Genel Başkanı Bahçeli: “Ferdi Tayfur’u kaybettik, o kardeşimdi, gönül diyarıma tercüman olan ses ve söz ustasıydı” Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türk halk ve arabesk müziğinin müstesna sanatçısı Ferdi Tayfur’u kaybettik. O kardeşimdi, gönül diyarıma tercüman olan ses ve söz ustasıydı” dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, Türk arabesk müziğinin önemli isimlerinden Ferdi Tayfur’un vefatıyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Mübarek Üç Aylar ile Regaib Kandilini idrak ettiğimiz şu günlerde Cenab-ı Allah’ın rahmet, merhamet ve mağfiretine müstahak olabilmeyi niyaz ettiğim bir günde, Türk halk ve arabesk müziğinin müstesna sanatçısı Ferdi Tayfur’u kaybettik. O kardeşimdi, gönül diyarıma tercüman olan ses ve söz ustasıydı" ifadelerini kullandı. Ferdi Tayfur’un milyonlarca insanın gönlünde taht kuran bir vatan sevdalısı olduğunu belirten Devlet Bahçeli, “Adana’nın pamuk tarlalarında döktüğü teriyle helal rızkını kazanan, ardından da Türk müziğinin zirvelerine tırmanıp milyonların kalbine taht kuran cefakar, fedakar ve vatan sevdalısı bir sanatçımızdı. Emmioğlu şimdi yetim kaldı. Meleşir kuzuların sesiyle ölen bir garibin yasına gelen Çukurova’nın yanık ve yakıcı sesi ne yazık ki sevenlerini hüzne boğdu. Hakikaten kelimeler boğazıma düğümleniyor. Üzüntümü tarif ve telif edecek kelime bulamıyorum. Ferdi Tayfur’un vefatı bir parçamı alıp götürdü. Yerinde huzur bulsun. Mekanı cennet olsun. Cenab-ı Allah rahmetiyle muamele etsin. Aziz milletimizin, sevdalılarının ve hepimizin başı sağ olsun” açıklamasında bulundu.
Diyarbakır Diyarbakır’da üniversite öğrencileri ve Rojin Kabaiş’in babası “adalet” çağrısında bulundu Van Gölü’nde cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş ve üniversite öğrencileri, Diyarbakır’da yaptıkları açıklama ile olayın aydınlatılmasını istedi. Kabaiş ailesi, Mavi Kelebekler Kulübü üyeleri ve öğrencilerle bir araya geldi. Öğrenciler, daha sonra yakalarına Rojin’in fotoğrafını takarak açıklama için toplandı. Kulüp adına gazetecilere açıklamada bulunan Öğretim Görevlisi Mahmut Altunhan, 27 Eylül 2024 tarihinde öğrencinin kaybolma serüveni ve 15 Ekim 2024 tarihinde bulunmasıyla beraber o acıya ortak olmak amaçlı toplandıklarını söyledi. Halkın, öğrencilerin ve tüm kamu kuruluşlarının desteğiyle faillerin tez zamanda ortaya çıkarılmasını temenni ettiklerini dile getiren Altunhan, “Katil ya da katillerin adaletin önüne çıkartılarak gönüllerin bir nebze de olsa ferahlaması, aydınlık yarınlarımıza güven ve huzurun mihenk taşı olacaktır. Adaletin keskin kılıcı masum insanlara güven vermeli, suçlulara da korku salmalıdır ve bu bir elzemdir” diye konuştu. Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş ise, çok duygulandığını, ilk günkü gibi bir acı yaşadığını ifade etti. Rojin’in hayatını ve okulunu sevdiğini dile getiren Kabaiş, “Okulunu severek üniversiteye gitti. Benim için çok büyük bir acı, unutulmaz bir şey. Rojin intihar etmedi. Öyle söylemesinler, kesinlikle intihar etmedi. Rojin’i katlettiler, darp ettiler. Boğazım düğümleniyor, konuşamıyorum. İntihar süsü verdiler, intihar edecek hiçbir durum da ortada yoktur” şeklinde konuştu. Van’da 27 Eylül’de kaybolan ve 15 Ekim’de Van Gölü kıyısında cesedi bulunan Rojin Kabaiş (21), memleketi Diyarbakır’da toprağa verilmişti.
Bilecik Restorasyonu tamamlanan tarihi cami ibadete açıldı Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde 1665 yılında IV. Murat’ın sadrazamı Kara Mustafa Paşa tarafından yaptırılan ve kendi adını taşıyan tarihi Kara Mustafa Paşa Camii, restorasyon çalışmalarının ardından ibadete açıldı. Yurt genelinde sürdürdüğü 250’yi aşkın restorasyon çalışmalarını tamamlayarak, her şehrin sembolü de olan tarihi camilerine yönelik çalışmalarını sürdüren Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bilecik Pazaryeri Kara Mustafa Paşa Camiinde başlattıkları restorasyon çalışmaları sonrası Regaip Kandili’inde ibadete açıldı. İbadete açılan cami hakkında konuşan Bilecik Valisi Şefik Aygöl; “Yaklaşık 1 buçuk senedir devam eden restorasyonla bugün bu güzel tarihi camimize ibadete açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tabiki burası ecdat toprakları. Kuruluşun ve kurtuluşun şehri Bilecik olunca şehrimizin her köşesinde ecdadımızın güzel hizmetleri var. Kara Mustafa Paşa Camisi bu eserlerden biri. 1578 yılında yapılmış olan cami, yaklaşık 2 yıl önce sözleşmesi yapıldı ve bugün özel bir gecede hayırlı bir gecede hizmete açmayı rabbim nasip eyledi. Rabbim bu hizmeti sunan büyüklerimize, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Bakanımıza, Genel Müdürümüze, yanımızda çok kıymetli vekilimiz var. Çok büyük destekleri var kendisine, bölge müdürlüğümüz ve heyetine, bunu yapan ustasından müteahhitine şükranlarımızı arz ediyorum” dedi. Ak Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir; ”Ecdadımızdan yadigar kalan eserleri ihya ediliyor, onarılıyor gelecek nesillere aktarması için üzerimize düşeni yapıyoruz. Bu anlamda da Vakıflar Genel Müdürlüğümüz ilçemizde bulunan Kara Mustafa Paşa Camini bugünden itibariyle tamamlayıp tekrar hemşerilerimizin hizmetine sunmuş olduk. Tabi Sayın Valimizin az önce ifade ettiği gibi Anadolu’nun her bir köşesi ecdadın eserleriyle dolu. Bizimde gelecek nesillere aktarmamız gereken bu eserleri sağlam bir şekilde gelecek nesillere aktarmakta bizim vazifemiz. Bu hususta da Vakıflar Genel Müdürlüğümüz elinden geleni yapıyor. Ben başta sayın Genel Müdürümüz Sedat bey ve Bölge Müdürümüz Haluk bey ve tüm ekibine çok teşekkür ediyorum. Bu onarılan Kara Mustafa Paşa Camisinin de emeği bulunan, buradaki ustasından, yükleyicisine hepsine de şükranlarımı ilçenin bir ferdi olarak hemde bir milletvekili olarak sunuyorum. Tabi bu işler yapılırken de bunların takibi gerekiyor. Bu hususta da hem Kaymakamlarımız hemde Sayın Valimiz, Kültür Müdürümüz bu konularda da gerekli üzerine düşeni yaptılar. Allah onlardan razı olsun. Belediye Başkanımız olsun, ilçemizin diğer idarecilere ben huzurunuzda teşekkür ediyorum” dedi. Cami açılışına, Ak Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir, Bilecik Valisi Şefik Aygöl, Bursa Vakıflar Bölge Müdürü Haluk Yıldız, Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin, Ak Parti Bilecik İl Başkanı Serkan Yıldırım, Kaymakamlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.