SAĞLIK - 18 Kasım 2019 Pazartesi 10:13

Türk Veteriner Hekimleri Birliği: “Etkili antibiyotik geliştirilemezse 2050 yılında 10 milyon insan ölecek”

A
A
A
Türk Veteriner Hekimleri Birliği: “Etkili antibiyotik geliştirilemezse 2050 yılında 10 milyon insan ölecek”

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, “Düne göre, antimikrobiyal direnç ve gıda güvenliği daha önemli hale gelmiştir.

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, “Düne göre, antimikrobiyal direnç ve gıda güvenliği daha önemli hale gelmiştir. Günümüzde yılda 700 bin kişinin antibiyotik dirençli enfeksiyonlardan ötürü hayatını kaybettiği, şayet yeni ve etkili antibiyotikler geliştirilemez ve direnç gelişimi önlenemez ise 2050 yılında 10 milyon insanın antibiyotik direncinden dolayı öleceği bildirilmektedir” dedi.


Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından ilan edilen ve bu yıl 18-24 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan “Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası” etkinlikleri çerçevesinde bir açıklama yayınlayan (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, halk sağlığını ve hayvan sağlığını tehdit eden antibiyotik direnci ve akılcı antibiyotik kullanımı hakkında toplumda farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını duyurdu.



“Yılda 700 bin kişi antibiyotik dirençli enfeksiyonlardan ötürü hayatını kaybediyor”


Antibiyotiklerin modern tıbbın temel taşı olarak görev yaptığı belirtilen açıklamada Türk Veteriner Hekimleri Birliği, “Hayvanlar için antibiyotiklerin varlığı ve kullanımı, hayvan sağlığı ve refahını sağlamak için esastır. Veteriner hekimler, hayvan sağlığı, zoonotik hastalıklar ve gıda güvenliği yönüyle de insan sağlığını korumaktan sorumludur. Bununla birlikte, insan ve hayvan sağlığında antibiyotiklerin sürekli kullanımı ve yanlış kullanımı, antibiyotik direncinin ortaya çıkmasına ve yayılmasına sebep olmaktadır. Bu durum iki temel sorunu tetiklemektedir. Bunlar; 1- Antibiyotik kalıntısı içeren gıdaların tüketilmesi sonucu insan vücudunda bulunan bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç geliştirmesi 2-Hayvanlarda meydana gelen bakteriyel hastalıklara karşı bilinçsiz kullanılan antibiyotiklere karşı direnç gelişmesi ve bu dirençli bakterilerin insanlara bulaşmasıdır. Düne göre, antimikrobiyal direnç ve gıda güvenliği daha önemli hale gelmiştir. Günümüzde yılda 700 bin kişinin antibiyotik dirençli enfeksiyonlardan ötürü hayatını kaybettiği, şayet yeni ve etkili antibiyotikler geliştirilemez ve direnç gelişimi önlenemez ise 2050 yılında 10 milyon insanın antibiyotik direncinden dolayı öleceği bildirilmektedir” ifadelerini kullandı.



Dünyada bilinçsiz antibiyotik kullanımının maliyeti 100 trilyon dolar


Bilim insanları, önlem alınmadığı takdirde gelecekte en basit mikrobiyal hastalıkların dahi tedavilerinin çok güçleşeceği konusundan endişe duyduğuna dikkat (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu açıklamasına şöyle devam etti:


“Araştırmalar direnç artışının devam etmesinin, Gayri Safi Yurtiçi Hasılada (GSYİH) yüzde 2,0 ile yüzde 3,5 arasında bir düşüşe neden olacağına işaret etmektedir. Bu da, dünyada 100 trilyon Amerikan Dolarından fazla kayıp anlamına gelmektedir. Antibiyotik direnci tüm dünya ülkelerinin ortak sorunudur. Vakit kaybetmeden, antimikrobiyal direnç konusunda tüm ülkeler, hazırlanacak projeler çerçevesinde ortak çalışma yürütmek durumundadırlar. Yarın çok geç olabilir. Bu konuda Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (OIE), Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü (FAO), Dünya Veteriner Hekimleri Birliği (WVA) ve Avrupa Veteriner Hekimleri Federasyonu (FVA) gibi uluslararası kuruluşları önemli görevler beklemektedir. Veteriner hekimlikte kullanılan ilaçların ve özellikle de antibiyotiklerin bilinçli kullanımı son derece önemlidir. Öncelikle koruyucu hekimlik, sağaltımdan daha önemlidir ve ekonomik maliyeti düşüktür. Hayvancılıkta aşılama programları, iyi bakım/besleme ve hayvan refahı koşullarının sağlanması ilaçlara olan ihtiyacı önemli ölçüde azaltmaktadır.


Antibiyotikler uygulamadan önce bakteriyel etkene karşı antibiyotik duyarlık testleri yapılarak, buna göre kullanılacak ilaç belirlenmelidir. Mümkün olduğu kadar dar spektrumlu antibiyotikler tercih edilmeli, reçeteye uygun olarak yeterli dozda ve mümkün olduğu kadar kısa bir süre uygulanmalıdır. Bölgedeki çeşitli bakterilerde direnç yaygınlığı iyi bilinmeli, bu amaca yönelik bilimsel araştırmalara önem verilmelidir.”



“Antibiyotik Eylem Planı yayınlanmalı”


Antibiyotiklere direnç ile ilgili toplumda fazlaca bir bilgi birikimi söz konusu olmadığını belirten TVHB Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, “Bu amaçla toplumun ve bu konuyla ilgileneceklerin uzman kişiler tarafından bilgilendirilmesi önemlidir. Enfeksiyonların kontrolü antibiyotik direncini frenleyen çok önemli bir unsurdur. Antibiyotik kullanma ihtiyacının azaltılması bakımından gerek insan ve gerekse hayvan sağlığı alanında sistematik koruyucu uygulamaların geliştirilmesi gerekmektedir. Ülkemizde bütün bu önlemlerin etkin bir şekilde uygulanabilmesi için ‘Tek Sağlık’ yaklaşımı çerçevesinde antibiyotik eylem planının yayınlanması büyük önem arz etmektedir. Bu vesileyle, Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftasının, insan ve hayvan sağlığı için önemli katkılarının olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da ’sinsi ölüm’ uyarısı: Karbonmonoksit zehirlenmesine dikkat Van’ın Tuşba İlçe Sağlık Müdürlüğü ekipleri, kırsal mahallelerdeki sobalı evleri ziyaret ederek, "sinsi ölüm" olarak bilinen karbonmonoksit zehirlenmesine karşı vatandaşları uyardı. Kış aylarının gelmesiyle birlikte artan soba kullanımı, karbonmonoksit zehirlenmesi riskini de beraberinde getiriyor. Tuşba İlçe Sağlık Müdürlüğüne bağlı Çevre Sağlığı ekipleri, gerçekleştirdikleri ev ziyaretlerinde karbonmonoksit gazının tehlikelerine dikkat çekti. Ekipler, bu gazın renksiz, kokusuz ve fark edilmesinin zor olduğunu vurgulayarak, vatandaşları bilinçlendirdi. Ziyaretlerde, karbonmonoksit zehirlenmesinin belirtileri, korunma yöntemleri ve güvenli soba kullanımı hakkında detaylı bilgiler paylaşıldı. Yetkililer, özellikle soba kurulumunda dikkat edilmesi gereken hususları hatırlatarak, vatandaşlardan sobaları yakarken gerekli önlemleri almalarını istedi. “Bir anda zehirlenmeler yaşanabiliyor” İHA muhabirine konuşan Tuşba İlçe Sağlık Müdürü Dr. Semra Gümüş, ekip olarak her kış karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı bilgilendirme çalışması yaptıklarını belirtti. Özellikle sobaların yoğun şekilde kullanıldığı kırsal mahallelerde eğitim verdiklerini ifade eden Dr. Gümüş, “Kış aylarında rüzgarlı havalarda iyi yanmayan sobalarda karbonmonoksit gazının ortama yayılmasıyla zehirlenmeler oluyor. Sessiz katil denilen bu karbonmonoksit; renksiz ve kokusuz bir gaz olduğu için bir anda zehirlenmeler yaşanabiliyor. Zehirlenmelerin belirtileri ise baş dönmesi, baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, halsizlik ve uyuşukluk hali şeklindedir. Soba yanan kapalı ortamda vatandaşlarımız bu belirtileri görüyorsa hemen 112’ye haber vermeli, ortamı havalandırmalı ve kendileri de açık havaya çıkmalıdır. Elimizden geldiğince sobaların yandığı yerlerde bu ölümlerin önlenmesi için ekip olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Ekiplerin soba zehirlenmesine karşı kendilerini uyardığını dile getiren Topaktaş Mahalle Muhtarı Rıza Çınar ise mahalle halkının soba zehirlenmeleri konusunda bilgilendiğini belirtti. Çınar, gelen ekiplere teşekkür ederek, bu tür çalışmaların devam etmesini istedi.
Samsun Profesör uyardı: "Bir salgın daha yaşıyoruz" Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, "Yılbaşı geliyor ve 2025’e ’kombo virüs’ enfeksiyonları ile başlamayın. Grip benzeri ateş, öksürük, halsizlik, boğaz ve eklem ağrıları ile seyreden bir salgın daha yaşıyoruz" dedi. Kış aylarıyla kapalı ortamlarda bulunma süresinin artması, solunum yolu vakalarında artışı da beraberinde getiriyor. Kovid-19, influenza ve diğer mevsimsel virüslerin oluşturduğu birden fazla virüsün aynı anda yayılımı ile ortaya çıkan bir kombo virüs vakaları gördüklerini ifade eden Prof. Dr. Şevket Özkaya, acil ve polikliniklerde grip semptomlarının 2-3 kat arttığını, ciddi yoğunluk oluştuğunu söyleyerek, “Çok fazla ateş, halsizlik, öksürük, boğaz ve eklem ağrıları şikâyetleriyle hastaneye başvuran ve başvurmayan bir salgın yaşıyoruz. Akıllar karışık. Mevsimsel dönemlerde olan olağan artışın üstünde, akciğerlerde ciddi tutulum olan ve hastaneye yatan vakaları tekrar görmeye başladık" diye konuştu. "Birkaç virüs birden etkiliyor" Vakaların yaygın olmasının sebebini insanlarda artık tek bir virüsün olmamasına bağlayan Prof. Dr. Özkaya, “İnsanları birkaç virüs birden etkiliyor. O yüzden çoğu zaman hangi virüsün hasta ettiğini bulamıyoruz. Testlerde biri çıkıyor, biri çıkmıyor. Çünkü normal influenza virüsü iki üç gün ateş, öksürük yapıp iki üç gün sonra düzeliyordu ama şimdiki tabloda birkaç virüs birden etkili olduğu için daha uzun ve etkili oluyor. Ateş, öksürük vuruyor. Bir gün iyisiniz, bir gün kötüsünüz yani grip kronik hale geldi. Çünkü bir virüs değil, birkaç virüs birden toplumda etkilidir. Kovid-19 hiç bitmeyecek gibi görünüyor ve mevsimsel virüsler ile birlikte kronik hastalığı olan yaşlı hastalarda ciddi akciğer tutulumları görmeye başladık. Bu üçlü virüs, yaşlı ve kronik hastalarımız için hayati tehlike oluşturuyor. O yüzden yılbaşı geliyor ve tatil ve toplu aktiviteler nedeni ile 2025 kabusumuz olmasın" şeklinde konuştu.
Van Van YYÜ ile Cumhuriyet Başsavcılığı arasında iş birliği protokolü imzalandı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) ile Van Cumhuriyet Başsavcılığı arasında ‘Denetimli Serbestlik Hizmetleri Alanında İş Birliği Protokolü’ imzalandı. Van Cumhuriyet Başsavcısı Harun Karahan ile Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli arasında Denetimli Serbestlik Hizmetleri Alanında İş Birliği Protokolü imzalandı. Protokol imza törenine Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aydın Görmez, Doç. Dr. Ali Kılıçer, Van Denetimli Serbestlik Müdürü Erkan Çolak ve Öğretim Görevlisi Hamza Sığınç katıldı. İmzalanan protokolle toplumun dezavantajlı gruplarından olan denetimli serbestlik yükümlülerini desteklemeye yönelik atılan bu adımın suçtan uzak bir hayata uyumlarını kolaylaştırmayı amaçladığını ifade eden yetkililer, “Protokolün amacı denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlülerin ve eski hükümlülerin kişisel gelişimlerine katkı sağlayarak suç işlemelerinin önüne geçilmesi ve yeniden topluma kazandırılmaları amacıyla iyileştirme odaklı belirlenen ve taraflarca uygun görülen tüm alanlarda, planlı çalışmalar yürütmektir. Bu çalışmalarla yükümlülerin ve eski hükümlülerin iyileştirme faaliyetlerinden yararlanmaları ve denetimli serbestlik müdürlüğü personeline yönelik tamamlayıcı ve destekleyici geliştirme programlarının hazırlanması ve yürütülmesi amaçlanmaktadır. Bu protokol kapsamında, Eğitim ve İyileştirme faaliyetleri, Çocuklara Yönelik faaliyetler, Bağımlılıkla Mücadeleye Yönelik faaliyetler, Ortak Projeler ve AR-GE faaliyetleri, Personele Yönelik faaliyetler, Sosyal ve Kültürel faaliyetler, Koruma Kurullarına Yönelik faaliyetler, Kamu Yararına Çalışmaya Yönelik faaliyetler ve çalışmalar gerçekleştirilecektir” dedi. Protokolün yalnızca yükümlülere değil, aynı zamanda denetimli serbestlik personelini de amaçladığını ifade eden yetkililer, “Personelin ruh ve beden sağlığını korumak, mesleki ve kişisel gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla yapılan çalışmalarda bu protokolde yer almaktadır. Bu kapsamda, seminerler ve süpervizyon hizmetleri gibi etkinlikler düzenlenerek, personelin bilgi ve becerileri artırılması planlanmaktadır. Hükümlünün kurallara uyma becerisi ve çalışma disiplini kazanmasını, başkalarının haklarına saygı göstermesini, zamanını planlamasını, bir meslek edinerek kendi işini kurmasını veya bir iş edinmesi amacıyla ortak projeler ve AR-GE çalışmalarıyla, yükümlülerin topluma kazandırılması protokolün amaçlarındandır” ifadelerine yer verdiler.
Aydın Başkan Zencirci: “1023 kalemde 57 milyon TL ödendi" Germencik Belediye Başkanı Burak Zencirci sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, esnafa olan 57 milyon TL tutarındaki borcunun tamamen ödendiğini, öncelikli olarak ilçe esnafı olmak üzere, 1023 kalemde ödeme gerçekleştirdiklerini duyurdu. 9 aylık görev sürecinde israfı önlemeye yönelik adımlar atıldığını ve tasarruf politikasıyla hareket ettiklerini ifade eden Başkan Zencirci, “Sorunsuz bir şekilde işleyen mali bir düzen kurduk” dedi. “Esnafımızın her zaman yanındayız” 57 milyon TL borç ödemesi gerçekleştirerek belediyenin esnafa olan tüm borcunu sıfırlayan Başkan Zencirci, esnaflara teşekkür ederek, her zaman yanlarında olduklarını ifade etti. Başkan Zencirci “Söz verdiğimiz gibi esnafımıza olan borçların ödenmesi için göreve geldiğimiz günden bugüne titizlikle çalışıyoruz. Bir yandan hizmet ve faaliyetlerimizi sürdürüp, yatırım ve projelerimizi hayata geçirirken diğer yandan esnaflarımıza olan borçlarımızı ödemek için ciddi bir çalışma takvimi oluşturduk. Nihayetinde büyük bölümü ilçe esnafımıza ait olan 1023 kalemde 57 milyon TL borç ödendi. Esnaflarımıza bu süreçte anlayış ve destekleri için teşekkürlerimi sunuyorum. Söz verdiğimiz gibi esnafımızı mağdur etmedik, göreve gelir gelmez ilk ele aldığımız konu bu oldu ve çözüme ulaştırdık. İlçemize ve esnaflarımıza hayırlı ve uğurlu olsun. Ayrıca Başkan Zencirci yeni yılda hedeflerinin, devletimize olan borçları da, bir ödeme planı hazırlayarak ödemek, gelir getirici yeni projeler hayata geçirerek, Germencik Belediyesinin kendi kendine yeten, sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşturmak” olduğunu ifade etti.