TEKNOLOJİ - 28 Şubat 2021 Pazar 12:02

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

A
A
A
Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

Kocaeli’de genç bir mühendis evinde kurduğu laboratuvarında, dokuları ve organları taklit ederek, ilaçların insan vücuduna girmeden önce test edilmesine olanak sağlayacak 3D Biyoyazıcı geliştirdi.

Gebze Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi bünyesinde kurduğu şirkette çalışan 26 yaşındaki Biyomedikal Mühendisi Gül Banu Aydın, pandemiden dolayı evinde kurduğu laboratuvarında, tasarımı tamamen yerli ve milli olan GBA SPC1 model 3D Biyoyazıcı geliştirdi. Türk mühendis tarafından 4 aylık bir sürede üretilen ve dünyada bir ilke imza atılan cihaz ile doku ve organlar taklit edilerek, ilaçların ve kozmetik ürünlerin insan vücuduna girmeden önce test edilebilmesi, böylece deneylerde daha az hayvanın kullanılması amaçlanıyor. Aydın, doku mühendisliği çalışmaları sayesinde ileride organ fabrikaları kurulabileceğini hayal ediyor.

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

'Kişiye özel organlar yapabiliriz'

Cihazın tasarım açısından yerli ve milli bir özellik taşıdığını belirten Biyomedikal Mühendisi Gül Banu Aydın, “Biz şunu hedefliyoruz; dokuları taklit edip kanserleştirerek, ilaçları onun üzerinde denemek ve başka dokular üzerinde de kozmetik ürünleri deneyerek insanların vücuduna girmeden önce bu ürünleri laboratuvar ortamında test edip, yan etkilerini azaltmak ve hayvan deneylerini azaltmak. Kanserleşmiş dokuların üzerinde ilaçları deneyerek insanların vücuduna zerk edilmeden önce yüksek performans gösterecek ilaçların oluşturulmasını hedefliyor. Neden doku mühendisliği çalışmaları bu kadar popüler ve insanların heyecanını cezbediyor? Kişiye özel dokular yapabiliriz, kişiye özel organlar yapabiliriz. Yani gün gelecek bir hasta sizin yanınıza gelerek ‘Karaciğerimde problem var’ diyecek. O kişinin MR-CT datalarını kullanarak problemli dokuyu, ya da dokunun içerisinde hasar görmüş yapıyı taklit ederek hastaya nakledebileceğiz ve hastanın sıkıntısını organ naklinden önce giderebileceğiz. Yani organ fabrikaları olacak belki de ve insanlar oraya gelecek, ‘Bana kalp lazım diyecek’ ve biz de ona kalbi basıp göndereceğiz” dedi.

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

'Doku iskelesi üzerinde hücreler çoğalıyor'

Üretilen 3D Biyoyazıcı ile basılan doku iskelelerinin yanık tedavilerinde de kullanılabileceğini vurgulayan Aydın, “Doku iskelesi sizin yanık kısmınıza implant ediliyor ve oradaki hasarı gideriyor. Hücreler bu bastığımız porlu yapı gösteren doku iskelesi üzerinde çoğalarak doku iskelesinin bir süre sonra bozunur olmasından mütevellit, bozularak oradaki hasarın giderilmesini sağlıyor. Yani bizim bu bastığımız doku iskelesi üzerinde hücreler çoğalıyor ve orada bir yapı inşa ediyorlar. Oradaki iskele işini gördükten sonra da eriyip gidiyor” diye konuştu.

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

'Dünyanın çeşitli yerlerinden insanlar bize nasıl yapıldığına dair sorular soruyorlar'

Dünyada ve Türkiye’de 3D biyoyazıcı üreten şirketlerin mevcut olduğunu fakat bunların bütün ürünlerinin ticari ürünler olduğunu kaydeden Aydın, “Biz ise GBA SPC1 model biyoyazıcımızla ticari kaygı gütmeden, bütün insanların bu teknolojiye ulaşabilmesini amaçladık, öyle de oldu. Türkiye’den ve dünyanın çeşitli yerlerinden insanlar bize, GBA SPC1 ile ilgili mesajlar atıyorlar ve nasıl yapıldığına dair sorular soruyorlar. Bu sistemi biz sıfırdan kurguladık. ‘İnsanlar nasıl rahat edebilir, nasıl kolay bir şekilde doku iskelesi basabiliriz, doku mühendisliği çalışmalarını nasıl yürütebiliriz’ diye düşünerek yola çıktık. İlk önce tasarımı kurguladık, bütün parçalarına karar verdik. Daha sonra montajına geçtik. Montajında tabii ki de sıkıntılar çıktı. Çünkü sanayiye gidip ustalarla görüştüğünüzde sunduğunuz şeylerle bulduğunuz şeyler farklı oluyor. Onları da hemen revize etmek zorunda kalıyorsunuz. Bu tarzda problemler yaşadık” şeklinde konuştu.

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

'Evimi laboratuvar haline getirdim'

Kendi evinde çalışmanın çok güzel bir durum olduğunu vurgulayan Aydın, “Benim aslında bir ofisim var. Fakat salgından mütevellit ulaşımın önüne geçebilmek için evimi laboratuvar haline getirdim ve bu şekilde daha kolay işler yapabiliyorum. Gece bir montaj yapıyorum ya da tasarımları revize edip tekrar mevcut 3D yazıcılarda parçaları basıyorum ve istediğim malzemeyi laboratuvarda hazırlayıp, eve getirip falkon tüpler içerisinde basabiliyorum. Bunlar da işimi kolaylaştıran şeyler. Bu harika bir şey. Yani bir yerden bir yere gitmek zorunda kalmıyorum. Evinde 3D yazıcı olanlar beni çok iyi anlayacaktır, istediğiniz şeyi hemen gün içerisinde basabiliyorsunuz ve onun montajını yapıp sıkıntıyı giderebiliyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Evindeki laboratuvarda geliştirdiği cihaz hastalıklara umut olacak

'Türkiye’de herhangi bir tedarikçi bulamadık'

Doku mühendisliği çalışmalarında iğne tedariki konusunda ciddi sıkıntılar çektiklerini aktaran Aydın, şöyle konuştu: “Bu iğneleri biz Çin’den getirtiyoruz, Türkiye’de herhangi bir tedarikçi bulamadık ve çok kaliteli dokular üretebilmek için ince uçlu iğneler kullanmak zorundayız. Bunlarda da tıkanma problemi yaşıyoruz ve açmak gerçekten vaktimizi alıyor. Hatta açılmayı bekleyen yüzlerce iğne var diyebilirim.”

Mustafa Uslu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır FK - Yeni Malatyaspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında oynanan Iğdır FK-Yeni Malatyaspor maçının ardından teknik direktörler mücadeleyi değerlendirdi. Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında Iğdır FK, ağırladığı Yeni Malatyaspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Iğdır FK Teknik Direktörü Osman Özköylü, “Takımımızın son haftalarda yaşadığı kötü süreçten sonra böyle bir galibiyete ihtiyacımız vardı. Tekrar moral, motivasyon olarak yukarıya çıkmaya, kendi özgüvenimizi yakalamaya ihtiyacımız vardı. Biraz stresimiz var, gerginliğimiz var. Son haftalarda yaşanan kötü sonuçların verdiği bir panik havası var takım içerisinde” dedi. Takımının beklentisi yüksek bir takım olduğunu söyleyen Özköylü, “Kulüp olarak beklentinin karşılığını herkes vermeye çalışıyor ama bir takım sıkıntılardan dolayı maalesef son haftalarda oynadığımız oyunun karşılığını alamadık, sonuç olarak istediğimiz puanları toplayamadık, bu da tabii hepimizi, bizi seven insanları, başımızdaki insanları üzüyor. Bunu geriye tekrar geri döndürmemiz için çok daha fazla mücadele etmemiz, gayret göstermemiz lazım ki çocuklar bunu yapıyorlar. Oyun olarak değiştiğimizi söyledik, değişmeye çalışıyoruz. Eski alışkanlıklardan çıkmaya çalışıyoruz, bunlar bir anda olmuyor. Yaşayacağımız ara bizim için çok çok iyi olacak, ondan sonraki süreçte Antalya kampımız olacak, orada eksiklerimizi gidermek için çok fazla zamanımız olmasa da en azından bir süremiz var, burayı iyi değerlendirmek istiyoruz. Aradan sonra oynayacağımız Kocaeli maçına çok daha hazır, çok daha güçlü, fiziksel, mental ve oyun olarak daha güçlenmiş bir takım olarak çıkmak istiyoruz” diye konuştu. "Aceleci davranmamamız lazım" Bazen panik havasıyla hemen gol bulma telaşıyla hata yaptıklarını söyleyen Özköylü, şunları söyledi: “Hatalar yapıyoruz, evet ama o beklentinin yüksek olmasından kaynaklı hemen sonuç odaklı oynamaya çalışıyorlar. Doğru pasları, doğru oyunu kullanmamız lazım, aceleci davranmamamız lazım. Bazen panik havasıyla hemen gol bulma telaşı bizi hataya sürüklüyor ama genel olarak bugün zaten oyun bizim kontrolümüzdeydi. Malatya takımı genç oyunculardan kurulu, sezon başından beri gerçekten çok onurlu bir mücadele veriyorlar, hepsini tebrik ediyorum, ayaklarına sağlık, hocalarının da.” Mustafa Gürsel: "Sahada oynayan oyuncularımızın yaş ortalaması 19" Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü Mustafa Gürsel ise, “Sahada oynayan oyuncularımızın yaş ortalaması 19. 17 hafta içerisinde biz çocuklarla beraber hep saha içerisinde kalmaya gayret gösterdik, yaptığımız toplantılarda bunları dile getirmeye çalıştık. Biz sahadan önce her türlü sıkıntı içerisindeyiz, bunu bilenler biliyor, defalarca deklare etmemize gerek yok” şeklinde konuştu. Sahaya genç oyuncularla çıktılarını söyleyen Uçkun, hakemlerin dikkat etmesi gerektiğini söyleyerek şunları söyledi: “Iğdır takımının hakeme ihtiyacı yok. Bizim maça gelen hakemler lütfen dikkat etsinler, 19 yaşındaki çocuklardan bahsediyoruz. Bu çocukları sahanın içerisinde ezmesinler, gördüklerini çalsınlar. İlk yarıya baktığımızda bize faul olmayan pozisyonların aynılarını rakibe faul veriyorlar. 17 haftanın içerisinde sahada kalmak için çaba sarf ettik, yine sarf edeceğiz ama en son bardağı taşıran damla oluyor. Bundan önceki müsabakalarda da oldu. Bu süreçten sonra sahada olabileceğimiz zaman içerisinde zaten Yeni Malatyaspor’un oynadığı maçlar zorluk derecesi yüksek maçlar değil, bu maçları hakem olmadan da iki takımın oyuncuları kendi aralarında da bitirebilirler. Mücadelelerinden dolayı genç kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Iğdırspor’a da başarılar diliyorum.”
Muş Muş BESK, Van BESK’i 76-49 mağlup etti Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü, Tekerlekli Sandalye Basketbol 1. Ligi’nde Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü’nü 76-49 mağlup etti. TBF Tekerlekli Sandalye Basketbol 1. Ligi’nde ilk devrenin son hafta mücadelesinde Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü, konuk ettiği Van Bedensel Engelliler Spor Kulübü karşısında 76-49’luk skorla kazandı. Muş Valisi Avni Çakır, eşi Bahar Çakır ile birlikte, Muş BESK ile Van BESK maçını tribünden izledi. Her zaman sporun ve sporcunun yanında olacaklarını ifade eden Vali Çakır, "Bugün Muş Bedensel Engelliler Basketbol maçına geldik. Geçen sene de takip ettiğimiz gibi takım süper ligdeydi bu sene 1. Lig’de oynuyorlar. Spora şahsım olarak özel bir ilgim var. Muş’a geldiğim günden beri zaten gençlere ve sporculara her daim yanlarında olacağımızı söylemiştik. Onların maçlarına gelmek onlara değer verildiğini hissettiriyor. Yani onlara bu işi daha ciddiyet ele almalarına katkı sağladığı bir şey. Onlar da bizi davet ediyorlar. Bugün aslında bu tribünleri daha da çok doldurmamız lazım. Takımımız çok iyi. İnşallah bu sene şampiyon da olacaklar. Takımımıza her daim destek olmamız lazım. Bunun yanı sıra hem kızlarda hem erkeklerde voleybol takımımız da var. Onların da maçlarına geliyoruz. Onlara destek oldukça onların da daha başarılı olduklarını daha şevkli, daha güçlü olduklarını görüyoruz" dedi. Muş’un gençliğini sporla daha çok iştirak etmesi salonların daha çok dolması için uğraştıklarını ifade eden Vali Çakır, "Sizlerle birlikte her branşında tüm kulüplerimize imkanlarımızın en üst seviyesinde yardımcı oluyoruz. Hiçbir takımımız malzeme, deplasman sıkıntısı olmaması için çalışıyoruz. İnşallah Muş bölgede sporcu sayısına göre en yüksek sayıda olan il olacak. Bu konuda da iddialıyız. Bu konuda da desteklerimiz bundan sonra da sürecek. Ben sizlerin vasıtasıyla tüm sporseverleri bu sporcularımızı maçlarda yalnız bırakmamaya davet ediyorum. Onları maçlarımıza davet ediyorum. Takımımıza da bundan sonraki maçlarda üstün başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.
Burdur Alkollü sürücünün yaptığı kaza kamerada... Refüje ve önünde seyreden araca çarptı: 1 yaralı Burdur’un Gölhisar ilçesinde sabah saatlerinde alkollü olarak direksiyon başına geçen sürücü, aracın kontrolünü kaybederek önce refüje ardından önünde seyreden otomobile çarptı. Kaza neticesinde 1 kişi yaralandı. Kaza çevredeki bir güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza saat 06.50 sıralarında Burdur’un Gölhisar ilçesi Konak mahallesi Oto Sanayi Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinden Yusufça istikametine seyir halinde olan Mehmet F Ö. (22) idaresindeki 20 AIP 384 plakalı Volkswagen marka otomobil Sanayi kavşağına geldiğinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak önce refüje ardından önünde seyreden İsmet A. (52) idaresindeki 15 AAE 838 plakalı Opel marka otomobile vurup yol kenarında bulunan aydınlatma direğine çarptı. Opel marka otomobil ise çarpmanın etkisiyle savruldu. Kazada 15 AAE 838 plakalı Opel marka otomobilde yolcu olarak bulunan Fidan İ. (47) yaralandı. Çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Fidan İ. ambulans ile Gölhisar Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Öte yandan 1.12 promil olduğu tespit edilen Mehmet F.İ. ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürülürken taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından hakkında işlem yapıldığı öğrenildi. Kazaya karışan araçlar çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı.
Osmaniye Bakan Kacır: "Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Bayraktar’la, Akıncı’yla, Aksungur’la, Anka’yla, Hürkuş’la, Hürjet’le, Atak’la, Kızılelma’yla, Kaan’la, Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" dedi. Osmaniye Tosyalı Spor Merkezinde AK Parti Osmaniye 8. Olağan Kongresi düzenlendi. Kongreye Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Mehmet Kacır, AK Parti Sözcüsü Adana Milletvekili Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcısı AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanı Hamza Dağ da katıldı. "Ürettiğimiz uçakların ne uçmasına ne yurt dışına ihraç edilmesine izin verilmedi" Kongrede konuşan Bakan Kacır, "Bu ülkede Devrim otomobili yolda bırakıldığı ama 60 yıllık aradan sonra Türk milletini otomobiliyle buluşturan AK Parti oldu. Hayalleri gerçeğe dönüştüren biziz. Bu ülkede 20. yüzyılda da helikopterler, uçaklar üretilmek istendi. Biz Türk gençliğiyle 2018’den bu yana Teknofest’ler düzenliyoruz. İstanbul Atatürk Havalimanı’nda düzenliyoruz. Biliyor musunuz? Bizden 60 yıl önce o havalimanında yine Teknofest düzenlenmişti, Nuri Demirağ tarafından. Nuri Demirağ, o yıllarda metal gövdeli uçaklar üretti. İstedik ki o uçakları birlikte geliştireceği, üreteceği teknisyenler, mühendisler, o uçakları uçuracak pilotlar yetişsin. Gök okulları açtı Sivas’ta, İstanbul’da. Gök şenlikleri düzenledi, bizim Teknofest düzenlediğimiz Atatürk Havalimanı’nda ama Nuri Demirağ’ın ürettiği uçakların ne uçmasına, ne yurt dışına ihraç edilmesine izin verildi. Önü öyle bir kesildi ki bizlerin dünya gözüyle Demirağ’ın ürettiği uçakları görmemize bile imkan tanınmadı. Adeta toprağa gömüldüler" ifadelerini kullandı. "Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" Ankara’da Teknofest’i Etimesgut Havalimanı’nda düzenlediklerini, aynı yerde 1941 yılında uçak fabrikası kurulduğunu belirten Bakan Kacır, "Bu uçak fabrikası 9 yıl üretime devam etti. Bu fabrikada 1949 yılında 950 kişi çalıştı. Türkiye’ye dediler ki, ’Biz sana bu kaynakları sunuyoruz ama sen sakın bizim sözümüzden dışarı çıkmayacaksın. Sen sakın altından kalkamayacağın işleri yapmak için bu kaynakları heba etmeyeceksin.’ 950 kişinin çalıştığı Etimesgut Uçak Fabrikası, 1949’da bu ülkede kapatıldı. 2000’li yıllarda bir sağlam irade, güçlü lider, ’Bu ülkenin neye ihtiyacı varsa biz onu kendi evlatlarımızın alın teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz’ dedi. Nihayetinde ne oldu? Bayraktar’la, Akıncı’yla, Aksungur’la, Anka’yla, Hürkuş’la, Hürjet’le, Atak’la, Kızılelma’yla, Kaan’la Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" dedi. "Kurulmaya çalışılan terörist haritalarını da Allah’a hamdolsun biz parçaladık" Terörü topraklarımızdan kazıyıp attıklarını ifade eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Şimdi artık harp paradigmalarını değiştiren Türkiye konuşuluyor dünyada, Karabağ’da Azerbaycan Türkü’yle omuz omuza verdik, 30 yıllık işgal son buldu. Libya’da oyunu biz bozduk. Orta Doğu’da birilerinin planlarını biz altüst ettik. Terörü topraklarımızdan kazıdık attık, sildik attık. Yetmedi sınırlarımızın ötesinde kurulmaya çalışılan terörist haritalarını da Allah’a hamdolsun biz parçaladık, biz parçalıyoruz. Bol yıldızlı bayrakları kabullenmemiş, şehidinin kanıyla boyanmış ay yıldızlı bayrağın gölgesinde ilelebet yaşamayı ant içmiş Türk milletini kim neye meşgul edebilir, neye mahkum edebilir? Bugün Afrika’dan Orta Doğu’ya, Avrupa’dan Uzak Asya’ya oyun kuran, denge kuran bir Türkiye var artık. Vakit, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde büyük ve güçlü Türkiye vaktidir" diye konuştu.