GÜNDEM - 13 Şubat 2024 Salı 09:41

Ferhat-Şirin diyarında efsane aşk

A
A
A

Ferhat ile Şirin diyarı Amasya’da Rana ve Turhan Ladikli çifti 25 yıldır her gün aynı renk elbise giyiyor. Eşine ilk günkü gibi aşık olan Turhan Ladikli, çeyrek asırdır söz yıldönümlerinde çiçek ve çikolata alıp kız isteme adetini yeniliyor. Gören herkesi şaşırtan Amasya’nın en renkli aşıkları verdikleri pozları fotoromanda buluşturdu.

“Bu bir sonsuz aşk hikayesi”

Dünyaca ünlü Ferhat ile Şirin efsanesinin geçtiği şehirde her gün el ele yürüyüş yapan 2 çocuk sahibi renkli çift, tatilde de gittikleri her yerde aynı renk elbiseleriyle görenleri şaşırtıyor. Birlikte çektirdikleri renkli fotoğrafları “Bu bir sonsuz aşk hikayesi” başlıklı fotoromanda toplayan 49 yaşındaki çift, haftanın ilk gününe enerji saçtığına inandıkları kırmızı, turuncu ve mor ağırlıklı elbiselerle başlamayı tercih ediyor. Renkli alışkanlık her gün farklı tonda sürüyor.

Ferhat-Şirin diyarında efsane aşk

“Bir elmanın iki yarısı gibiyiz”

Evliliklerinde 24 yılı geride bıraktıklarını anlatan Rana Ladikli, “Evlendiğimiz günden beri aynı renk kostümlerle geziyoruz. Biz bir elmanın iki yarısı gibiyiz. Aynı renk ve kombinleri seçiyoruz” dedi. Renk tercihlerini kendisi belirlerken kızlarının da kendilerine uyum sağladığını anlatan Ladikli, “Rengi ben belirliyorum. Turhan Bey de sağ olsun bana uyum sağlıyor. Biz büyük bir aşk yaşıyoruz. Bir daha dünyaya gelsem kesinlikle eşimle evlenirim” diye konuştu.

Ferhat-Şirin diyarında efsane aşk

“Hanımın seçtiği renge ‘evet’ diyorum”

14 Şubat Sevgililer Günü öncesine denk gelen kız isteme adetinin hazırlığına heyecanla başlayan Turhan Ladikli, “Kız istemek kolay olmuyor. Bu sene eşimi 25. kez istedim. Sevince böyle oluyor. Elbise seçiminde zorlanmıyorum. Hanımın seçtiğine ‘evet’ dediğimde mutlu oluyorum” şeklinde konuştu.

Ferhat-Şirin diyarında efsane aşk

“Türkiye’nin en renkli aşıkları onlar olabilir”

Çiftçin günümüzde sevginin timsali olduğunu düşünen komşuları Şerife Ekşi ise “Onlar severek evlendiler. Aşkları daim olsun. Türkiye’nin en renkli aşıkları onlar olabilir. Farklı elbise giydiklerini bir gün olsun görmedim. Bence bu hem aşk hem de alışkanlık” ifadelerini kullandı.

Ferhat-Şirin diyarında efsane aşk

Murat Çelik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Batman Batman’da arpa stoğunun az olması fiyatları etkiledi Batman Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Halil Ay, 2024 yılı arpa hasat dönemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Ay, bu yıl arpa stoklarının az olduğuna dikkat çekerek, “Çiftçinin, esnafın ve tüccarın elindeki arpa stokları oldukça sınırlı. Doğu ve Güneydoğu’da stoklar, bölgenin yalnızca bir aylık ihtiyacını karşılayacak düzeyde. Batman TMO’nun kendi lisanslı depolarında ve kiraladığı alanlarda bu yıl için ve önümüzdeki yılın ihtiyaçlarını karşılayacak kadar stok mevcut” dedi. Türkiye genelinde arpa stoklarıyla ilgili bilgi veren Ay, özellikle Silvan ve Doğu Anadolu bölgelerinde, yer altında saklanan stokların 3 yıl yetecek kadar olduğunu belirtti. TMO’nun güncel arpa satış fiyatının 8 bin 420 TL + KDV olduğunu ifade eden Ay, “Türkiye’nin her bölgesinde arpa stoku var özellikle Silvan bölgesinde birde Doğu Anadolu bölgesinde 3 yıl yetecek kadar yer altında arpa stoku var. Şu anda Batman TMO satış fiyatı 8 bin 420 artı KDV ile birlikte 8 bin 520 TL’ye tekabül ediyor, şu an için çiftçi, üretici ve sanayici TMO satışlarından faydalanabiliyor. Ayrıca her ayın 1’inden 3’üne kadar TMO ofisinin fiyat güncellemeleri oluyor. Eylül ve Ekim ayında 8 bin 320 TL‘den açıldı yani sadece bir defa 100 TL zam yapıldı, tabi önümüzdeki Aralık ayı içinde de bir artış daha bekliyoruz, yani ton başında 200 TL daha bir artış söz konusu” şeklinde konuştu.
İstanbul Necip Fazıl Kısakürek’in "Bir Adam Yaratmak" eserinin film çekimleri tamamlandı Necip Fazıl Kısakürek’in Türk edebiyatının önemli eserlerinden biri kabul edilen "Bir Adam Yaratmak" tiyatro oyununun, film çekimleri tamamlandı. Uluslararası festivallerde yer alarak Kısakürek’in eserinin dünyaya tanıtılması amaçlanırken, filmin 2026 yılında vizyona gireceği öğrenildi. Şair Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Bir Adam Yaratmak’ adlı tiyatro oyunu ilk kez Muhsin Ertuğrul tarafından 1937-1938 yıllarında Şehir Tiyatrolarında sahnelendi. Eser, üç bölümlük bir dizi olarak 1977 yılında Yücel Çakmaklı tarafından televizyonda da ekrana gelmişti. Necip Fazıl Kısakürek’in Türk edebiyatının önemli eserlerinden biri kabul edilen "Bir Adam Yaratmak" tiyatro oyunu, 87 yıl sonra film olacak. Çekimlerine 7 Ekim’de Üsküdar’da başlanan filmin başrolünde Engin Altan Düzyatan ve Gülper Özdemir’in yer alırken, kadroda Altan Erkekli, Serpil Tamur, Deniz Barut, Hakan Meriçliler, İsmail Hakkı, Murat Serezli, Gülper Özdemir ve Caner Topçu gibi isimler bulunuyor. Filmin yapımcılığını Filimetre Medya Yapım üstlenirken, yönetmen koltuğunda ise Murat Çeri oturdu. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteklediği "Bir Adam Yaratmak" filminin çekimleri tamamlandı. Uluslararası festivallerde yer alarak Kısakürek’in eserinin dünyaya tanıtılması amaçlanırken, filmin 2026 yılında vizyona gireceği öğrenildi. “Esere inandığımız için set çok iyi geçti” Yönetmen Murat Çeri, çekimlerin iyi geçtiğini belirterek, “Süreç, Mehmet Kısakürek’ten telifi almamız ile başladı. Ben, ‘her şeyin kendi kaderi var’ derim. Bir Adam Yaratmak’ın kaderi, bahtı iyi olduğu için işler yavaş yavaş ve hızlı hızlı oldu. Bir Arap atasözü var; ‘Yavaş yavaş acele edelim’ diye. Yavaş yavaş kendiliğinden halloldu. Geldiğimiz nokta da filmi çektik. Şimdi ise kurgu aşamasındayız. Esere inandığımız için set çok iyi geçti. Oyuncuların ve ekibin inanmasından kaynaklı muhabbetli bir ortamdı. Planladığımız sürede bitti. Çok ekstra bizi zorlayacak şeyler yaşanmadı. İlla ki küçük zorluklar oldu ama aşılacak zorluklardı. Bizim için zaman önemliydi. Planladığımız süre de bitti ama istediğimizi de alabildik. 7 Ekim’de başladı ve 4 haftalık bir süreçti. 2 haftası gece olduğu için 22 günde çekimleri tamamladık” dedi. “Necip Fazıl’a gençliğimden itibaren ayrı bir muhabbet duyarım” Necip Fazıl’a gençliğinden itibaren ayrı bir muhabbet duyduğunu söyleyen Çeri, “Şimdi kurgu aşamasındayız. Görüntüler ve sesler eşlendi. Bundan sonra CGI var. Ses, renk ve müzik var. Kurgu olarak 3-4 aylık bir zaman dilimi bulunuyor. Ondan sonra da festival süreci var. Bizim, filmi gişeye sokmakta bir acelemiz yok. Bizim hedefimiz dünyada ses getiren bir iş yapmaktı. Bu noktada ince ince hareket ediyoruz. Dünyanın önemli festivallerinden birisinde, dünya prömiyeri yapıp, ondan sonra da Türkiye’deki festivallerde de boy gösterip en son insanlar gişede seyredecekler. O da herhalde 2026 yılını bulacaktır. Ben, Necip Fazıl’a gençliğimden itibaren ayrı bir muhabbet duyarım. Bir Adam Yaratmak eserini de lisedeyken, Ankara’da tiyatroda izlemiştim. Çok etkilenmiştim. Bir gün onun filmini çekeceğim ve yönetmenliğini yapacağım aklıma gelmezdi. Bu yönden kendimi şanslı hissediyorum. Eserde ne çıkacağını tahmin ederek söylüyorum; Necip Fazıl’ın şanına ve şahsiyetine yaraşır bir eser çıkacağının kanaatindeyim inşallah” ifadelerini kullandı.
İstanbul Çağdaş Atan: “Açıklaması zor bir maç oynadık” Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, Petrocub maçının ardından yaptığı açıklamada, “Açıklaması zor bir maç oynadık” dedi. UEFA Konferans Ligi 4. haftasında Başakşehir sahasında karşılaştığı Petrocub ile 1-1 berabere kaldı. Müsabakanın ardından Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Açıklamasının zor olduğu bir maç oynadıklarını söyleyerek sözlerine başlayan Çağdaş Atan, “İlk yarı çok fazla net pozisyon bulduğumuz, karşı karşıya kaçırdığımız pozisyonların olduğu ancak devre bitmeden penaltı ile golü bulduk. Rakibimiz ilk yarı hiç şut atamadı. Kırmızı kart pozisyonun ardından oyuncularımın sallandığını söyleyebilirim. Sonra oyuna tekrar hükmettik. Maalesef 2., 3. golü bulamayınca son dakika golü yedik. Çok üzgünüz. Çok söyleyecek bir şeyde bulamıyorum. 3 gün sonra fiziksel, güçlü bir takıma karşı en doğru oyuncuları bulup sahada olacağız” ifadelerini kullandı. “Mental olarak savunmamız gereken tek topu savunamadık” Sezona iyi başlamalarının ardından fiziksel bir dalgalanma beklediklerini ifade eden Atan, “Bu dalgalanmayı oyunla beraber kazanarak üstesinden geleceğimi düşünüyorduk. İyi oynayarak kazanamadığımız maçlarla bu durumu uzattık. Mental olarak savunmamız gereken tek topu savunamadık. Geçen sene ligin en az gol yiyen üçüncü takımıyken, bu sene bunu gerçekleştiremedik. Bireysel performans olarak daha yukarı çıkmamız gerekiyor. Sonradan oyuna girince bazı oyuncular o kaliteyi yakalayamıyor. Benim, ekibim ve Başakşehir için uzun bir mağlubiyet süreci oldu” şeklinde konuştu. “Kaybettiğimiz ya da berabere kaldığımız maçların hepsinde oyuna ortaktık” Konferans Ligi’nde son 16 turu için şansın devam ettiğini söyleyen Atan, “Şans her zaman var. Önemli olan bizim performans olarak daha yukarı çıkmamız. Hem kaybettiğimiz hem berabere kaldığımız maçlarda 0-0 iken kırılmalar yaşıyoruz. Kaybettiğimiz ya da berabere kaldığımız maçların hepsinde oyuna ortaktık” diyerek sözlerini tamamladı.