ASAYİŞ - 08 Aralık 2023 Cuma 13:13

Ticari taksi şoförü 25 yolcunun hayatını tehlikeye attı

A
A
A

Adıyaman-İstanbul seferini yapan ve içerisinde 25 yolcunun bulunduğu yolcu otobüsünün bir ticari taksi şoförü tarafından kaza sonrası taciz edilmesi kameralara yansıdı.

Adıyaman- İstanbul seferini yapan Abdulkadir Turhan’ın kullandığı yolcu otobüsünün kör noktasına emniyet şeridinde yanaşan kimliği belirsiz bir ticari taksinin şoförü, otomobilinin aynasını otobüse vurdu. İstanbul Harem Otogarı yolunda gerçekleşen olay sonrası ticari taksi şoförü otobüsün önünde durup yolu trafiğe kapatarak kaza tutanağı tutulmasını istedi.

Trafiğin yoğun olduğunu ve araç içerisinde 25 yolcunun bulunduğunu belirten Abdulkadir Turhan, ticari taksi sürücüsünden Harem Otogarına gelmesini ve burada tutanağı daha rahat tutabileceklerini belirterek yolu trafiğe açmak için otogara doğru hareket etti.

Hiçbir şeye aldırış etmeyen ticari taksi şoförü, 25 yolcunun hayatını tehlikeye atarak otobüsü taciz etmeye başladı. Otobüs önünde ani frenler yapan ve aynı zamanda yolda bir sağa bir sola giden ticari taksi bu defa yolu trafiğe kapattı. Yolun trafiğe kapatılması ile her iki araç sürücüsü araçlarından inerek tartışmaya başladı. Bir süre tartışan otobüs şoförü Abdulkadir Turhan, direksiyon başına geçerek durumu polis ekiplerine bildirdi. Olayın emniyete bildirildiğini fark eden ticari taksi sürücüsü olay yerinden hızla kaçarak kayıplara karıştı.

Ticari taksi şoförü 25 yolcunun hayatını tehlikeye attı

Emniyet şeridinden gelerek aynasını otobüse vuran ve 25 yolcunun hayatını tehlikeye atan ticari taksi şoförünün cezalandırılmasını isteyen Abdulkadir Turhan, “Otobüsle Adıyaman- İstanbul seferini yaparken İstanbul Yenisahra istikametinden Harem Otogarı’na giderken bir ticari taksi emniyet şeridinden gelip sağa doğru yola katılmaya çalıştı. Benim sol tarafımda ambulans geçiyordu yol veremedim. Sonra kendisi benim kör noktama girerek aynasını arabama çarptı, aynası kırıldı. Trafiğin akışından dolayı olay yerinde duramadık 50 metre ileride durduk. Bana tutanak düzenleyelim dedi ben de olur dedim. Trafiğin akışı var, arabada da yolcular var dedim, Harem Otogarına gel orada düzenleyelim dedim, o da hayır olmaz gibi söylendi. Biz yolumuza devam ettik. 50 metre sonra beni trafikte taciz etmeye başladı, önümde frenler yapmaya başladı. Önümde zikzaklar çizmeye başladı. Arabamda 25 yolcu vardı hepsinin hayatını tehlikeye attı, çocuklar vardı arabamda. Daha sonra trafik ekiplerini arayınca kaçıp gitti. Ben geniş bir yere çekeyim dedim Harem Otogarına gel dedim oda yok dedi. Bilerek aynama vurdun dedi, ben de ona emniyet şeridinden geldiğini kör noktada kendisinin vurduğunu söyledim. O ısrarla bunu kabul etmek istemedi. O bize psikolojik baskı yaparak kendisini taciz etmemizi istedi ama biz bu oyuna düşmedik, o bundan dolayı böyle yaptı ama daha sonra kaçıp gitti zaten” diye konuştu.

Cihan Kizir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Doç. Dr. Karataş: ’’Ankilozan spondilit tanısında gecikme yaşanırsa kamburluk, belde eğilme oluşabilir’’ Fırat Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Karataş, ‘ankilozan spondilit’ hastalığı hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Ahmet Karataş, ankilozan spondilit hastalığının bel ve kalça ağrısı ile karakterize bir hastalık olduğunu, sabah kalktığında özellikle 30 dakikadan fazla bel katılığı ve tutukluğu yaşanması, gece yatarken belde ve kalçada ağrı hissedilmesi, özellikle birtakım ağrı kesiciler ile bel ağrısında rahatlama yaşanması ve egzersizle veya istirahat ile ağrıları kesilmeyen kişilerin ankilozan spondilit açısından romatoloji bölümüne başvurmalarının önemli olduğunu ifade ederek ankilozan spondilit hastalığının tanısında gecikme yaşandığı takdirde kamburluk belde eğilme gibi farklı komplikasyonları görülebileceğini, ancak erken tanı ve tedavi ile bunun önüne geçilebileceğini söyledi. Doç. Dr. Karataş, ankilozan spondilit hastalarının muhakkak düzenli aralıklarla romatoloji bölümüne başvurmalarının önem arz ettiğini, bu hastalığa yönelik birçok tedavinin olduğunu, özellikle son dönemlerde çok etkili tedavi yöntemlerinin geliştirildiğini, bu nedenle şikâyeti olan hastaların vakit kaybetmeden en yakın romatoloji bölümüne başvurmalarının önemli olduğunu dile getirdi.
Antalya Kurutma tesisi israfı önlüyor, üretim fazlası ürünler ekonomiye kazandırılıyor Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin “İsraf Azalıyor, Yerel Üretici Kazanıyor” sloganıyla hayata geçirdiği Kumluca Yaş Sebze Meyve Kurutma ve Paketleme Tesisleri, üretim fazlası ürünleri ekonomiye kazandırıyor. Yaş sebzenin yanında narenciye ürünlerinin işlendiği tesislerde, ilk kez ayva ve ejder meyvesi de kurutulan ürünler arasına girdi. Kumluca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Özgür Gömlekli ve yönetimi, tesiste kurutulan ürünleri Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e takdim etti. Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kumluca Yaş Sebze Meyve Kurutma ve Paketleme Tesisleri ile üreticilere destek oluyor. “Kumluca’da İsraf Azalıyor, Yerel Üretici Kazanıyor” sloganıyla halkın hizmetine sunulan tesislerde paketleme ve kurutma işlemleri aralıksız sürdürülüyor. Kumluca Mavikent Toptancı Hali içerisinde günlük 3 ton kurutma, 130 ton paketleme kapasite bulunan tesiste, pazar bulamayan ve üretim fazlası olarak elde kalan ürünler alternatif ürün haline getiriliyor. Yerel üreticilerin emek ve maddi kaybını en aza indiren tesiste mevsimine göre yaş sebze ve meyveler işlenerek ekonomiye kazandırılıyor. Narenciyeler kurutuluyor Narenciye üretimi yapan çiftçilerin de imdadına yetişen kurutma tesisi ağaçta kalan ürünlerin değerlendirilmesini sağlıyor. Portakal ve limon ağırlıklı narenciyeler yıkama, dilimleme ve ortalama 20 saatlik kurutma işlemlerinin ardından paketlenerek tüketime hazır hale getiriliyor. Kısa sürede işlenen ürünler üreticilerin emek ve maddi kaybını en aza indirerek israf önleniyor. Her türlü meyve ve sebzenin kurutulabildiği tesiste bu yıl ilk kez ayva ve ejder meyvesi de kurutulan ürünler arasına girdi. Satışa hazır hale getirilen ürünler doğal ürün satan firmalardan, aktarlardan ve vatandaşlardan talep görüyor. Kumluca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Özgür Gömlekli ve yönetimi, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i ziyaret ederek, önemli bir ihtiyaç olan tesisi Kumluca’ya kazandırdığı için teşekkür etti. Tesiste, kurutulan ürünleri Başkan Muhittin Böcek’e takdim eden Gömlekli, “Ürünlerimizi pazara doğru bir şekilde ulaştırabilmemiz için çok gerekli bir tesisti. Kurutma tesisi israfı önleyen en önemli adımlardan birisi. Elimizde kalan fakat pazar değeri yüksek olan yenilebilir lezzetli ürünleri doğallığını bozmadan burada işliyoruz ” dedi. "Çeşitliliği artırmak istiyoruz" Narenciye ile birlikte farklı meyve türlerini de kurutmaya başladıklarını söyleyen Kumluca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi İlyas Değirmenci de, “Narenciye başta olmak üzere bölgemizde yetiştirilmeye başlanan tropik ürünlerin de pazar değerini artırarak kurutuyor ve tüketicilere ulaşmasını sağlıyoruz. Bu bir süreç çiftçilerimiz artık bu tesisleri tanıyorlar her gün bizleri arayarak bilgi alıyorlar. Üreticilerin artan talebi bizler için gurur veriyor” diye konuştu. Kurutma ve Paketleme Tesisi Sorumlusu Ziraat Mühendisi Emel Acarbulut, “Şu an günlük 2-3 ton dilimleme, kurutma, depolama ve 40 tona kadar da paketleme gerçekleştiriyoruz. Muhittin Böcek başkanımızın yerelden kalkınma hamlesi doğrultusunda halkımızın yanındayız. Tüm üreticilerimizi tesislerimizi kullanmaya bekleriz ”dedi. Tesisler sayesinde Kumlucalı üreticiler olarak hiçbir ürünü ziyan etmediklerini söyleyen çiftçi Şahin Köse ise, “Uzun yıllardır örtü altı üretim yapmaktayım. Yıllardır israfla ilgili sıkıntılarımız var. Yaş sebze ve meyvenin bir ömrü var. Belirli bir süre sonra artık pazara sunulamıyor. Ürünlerimiz asla çöpe gitmemelidir. İsrafın önüne geçilmesi belediyemiz de öylesine güzel tesislerle yanımızda oluyor destek sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Bilecik Anne sütüyle beslenen çocukların ileride ciddi hastalıklara yakalanma ihtimali azalıyor Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Gökçen Ulualan, bir bebeğin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için en ideal beslenme yönteminin emzirme olduğunu söyleyerek, "Anne sütü ile beslenen bebeklerde, ileride diyabet, kalp ve damara hastalıklarına, obeziteye, bazı ruhsal hastalıklara, astım, alerjik hastalıklara ve birçok kanser türüne yakalanma ihtimali de azalmaktadır" dedi. Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Gökçen Ulualan, emzirmeye ne kadar erken başlanır ise süt yapımı artmak ve toplam emzirme süresi daha uzun olduğunu söyledi. Sütün bol ve uzun süre gelebilmesi için sık sık ve bebek her istediğinde emzirilmesi gerektiğinin altını çizen Ulualan sözlerine şöyle devam etti; "Anne sütü bebeğin ilk aşısıdır. Anne sütü ile beslenen bebeklerde, ileride diyabet, kalp ve damara hastalıklarına, obeziteye, bazı ruhsal hastalıklara, astım, alerjik hastalıklara ve birçok kanser türüne yakalanma ihtimali de azalmaktadır. Anne sütü, her zaman ve her yerde kullanıma hazırdır. Temiz ve uygun ısıdadır. Emzirme ile anne bebek arasındaki bağı kuvvetlenir, bebekte mutluluk ve güven hissi oluşur. Bebeklerin doğumdan hemen sonra emzirilmesini, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi ve 6’ıncı aydan sonra uygun beslenme ile birlikte emzirmenin 2 yaş ve ötesine kadar sürdürülmesi önermektedir."