GÜNDEM - 26 Nisan 2024 Cuma 11:21

F-16’lar, pilotların kumandasında vatanı koruyor...10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na açtı

A
A
A
F-16’lar, pilotların kumandasında vatanı koruyor...10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na açtı

Adana’da 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığında bulunan ve "Savaşan Şahin" olarak anılan F-16 savaş uçakları, görevli pilotların kumandasında vatanı korurken dosta güven, düşmana korku salıyor. Hava Pilot Binbaşı, “Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacak” dedi.


Çok amaçlı, tek jet motorlu savaş uçağı olarak tanımlanan Türk Hava Kuvvetleri bünyesindeki F-16, “Fighting Falcon”, diğer adıyla “Savaşan Şahin”, Türkiye’nin gökyüzündeki vurucu güçlerinden sadece bir tanesi.


Terörle mücadelede etkin şekilde görev alan F-16’lar, 7 yılı aşkın zorlu eğitim süreci ile psikolojik ve fiziksel testleri başarıyla tamamlayan savaş pilotlarının da kumandasında göklere yükseliyor. F-16 savaş uçakları dosta güven, düşmana ise korku salıyor.


10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açtı. Adana 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı 152’nci Jet Filo Komutanlığında görev yapan Hava Pilot Binbaşı, 17 yaşında Hava Harp Okulunda başlayıp F-16 sandalyesine uzanan hikayesini İHA’ya anlattı.


“Farkında olmadığım savaş pilotluğu kanıma karıştı”


2002 Dünya Kupası’nda 3. olup ülkemizi gururlandıran A Milli Futbol takımımızın uçağına, Türkiye’ye dönüşünde F-16’ların eşlik etmesi üzerine televizyonda bu anları izleyen ve pilot olmaya karar veren Hava Pilot Binbaşı, “Pilot olmak bir noktadan sonra çoğu gencin olduğu gibi benim de hayalim olmaya başladı. Ben lise son öğrencisiyken A Milli Futbol takımımız Dünya 3.sü oldu. Onlar ülkemize gelirken 2 tane F-16 uçağı, onları havada karşıladı. Bu beni çok etkiledi. Daha önce açıkçası farkında olmadığım savaş pilotluğunun kanıma karışmasını sağladı. Bu vesileyle Hava Harp Okulu seçme aşamalarına katıldım. Ben de bir asker çocuğuyum. İlk seçildiğimde çok mutlu oldum. Ben ailenin tek çocuğuyum, bu nedenle annemin çekinceleri vardı. Fakat ben sahip olmadığım kardeşlerimi Hava Harp Okulunda kazandım” diye konuştu.


“Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev”


Türk hava sahasını korumanın çok ciddi bir görev olduğunu anlatan Hava Pilot Binbaşı, “Bu meslek çok farklı bir duygu. Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev. Bilginin güç olduğu ama aynı zamanda da fiziksel ve mental olarak güçlü olmanız gereken bir meslek. Bunu, uçacağınız her gün sağlamanız gerekiyor. Savaş pilotluğu tamamen disiplin işi. Sabah uyandıktan gece yatana kadar günlük rutinlerin dışına çıkmamaya çalışıyoruz. Genel brifing ile başlayan mesaimiz daha sonra lider brifingi, uçuş ve dönüş brifingi ile devam ediyor. Sağlığımıza, beslenmemize ve uykumuza çok dikkat etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.


“Eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor”


Savaş pilotluğunun ciddi disiplin, çalışma ve fedakarlık gerektirdiğine işaret eden Hava Pilot Binbaşı, “Bizim eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor. İlk olarak MSÜ Hava Harp Okulunda mühendislik diploması alıyoruz. MSÜ Hava Harp Okulunda İngilizce dil eğitimine çok önem verilir ve bir havacı için İngilizce çok önemlidir. MSÜ Hava Harp Okulundan mezun olan herkes, pilot olmuyor. Belirli sınavları geçenler pilot adayı oluyor. Daha sonra uçaklarda eğitim alıyorlar ve bu eğitimleri tamamlayanlar Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki uçaklara pilot oluyor. Harbe hazırlığın devamı olarak nitelendirilen birlik içi eğitimler, meslek hayatımız boyunca devam etmektedir. Farklı silahların eğitimleri filolardaki öğretmen pilotlarımız tarafından pilotlara veriliyor.” dedi.


“Hem dersler hem de İngilizce çok önemli”


Hava Pilot Binbaşı, pilot olma hayali kuran gençler için de şu tavsiyelerde bulundu:


“Havacılık dünyada sürekli büyüyen bir sektör ve pilot açığı her zaman oluyor. Çok cazip bir kariyer planı. Öncelikle İngilizce havacılık dili olduğu için çok önemli. Bunun yanı sıra Milli Savunma Üniversitesi sınavlarında Hava Harp Okulu en yüksek puanlarla öğrenci kabul eden bir bölüm. Bu nedenle derslere çalışmak şart. Bunun dışında sporcu kişiliğe sahip olmalı, sporu hayatınızın rutini haline getirmelisiniz. Ayrıca sosyal bir kişiliğe sahip olmak çok önemli.”


“MSÜ Hava Harp Okulu göklerin değil uzayın da anahtarı olacak”


Türkiye’deki savunma sanayinin her geçen gün geliştiğini ve kendi uçaklarımızın envantere girmesiyle çok gururlandıklarını vurgulayan Hava Pilot Binbaşı, “Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “İstikbal Göklerdedir”. Bu söz o kadar çağın ötesinde bir söz ki kendisini sürekli yeniliyor. Günümüzde artık Türk havacılığı kendi uçaklarını yapar hale geldi. Umuyorum ki çok kısa zamanda operasyonel anlamda da kullanacak. Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. Türkiye artık uzaya çıkarak insanlı uzay misyonunun parçası haline geldi. Bu demektir ki artık MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacaktır.” ifadelerini kullanarak tüm pilotların Dünya Pilotlar Günü’nü kutladı.


(UMT-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde International Staff Mobility Week Programı başladı Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi, 2024 Anadolu International Staff Mobility Week etkinliğine ev sahipliği yaptı. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinliğe 9 farklı ülke ve 11 farklı yükseköğretim kurumundan çok sayıda akademisyen ve personel katılım gösterdi. Hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Avrupa Birliği ülkeleri dışındaki ülkelere öğrenci ve personel hareketliliği imkânı sunan Erasmus+ Programı katkılarıyla düzenlenen etkinliğin açılış törenine Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Resül Usul, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. UİB Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu’nun moderatörlüğünde başlayan ilk oturumun ardından Bosna Hersek, Ürdün, Bulgaristan, Kosova, Fas, Filistin, Polonya, Ukrayna gibi ülkelerden gelen yükseköğretim kurumu temsilcileri, gerçekleştirdikleri sunumlar ile yükseköğretim alanındaki çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdiler. Dört gün boyunca paneller, eğitimler ve geziler düzenlenecek Dört gün sürecek olan etkinlikte gerçekleşecek olan paralel oturumlarda katılımcıların katkılarıyla yükseköğretimde uluslararasılaşmanın önemi vurgulanacak, Erasmus+ Uluslararası Kredi Hareketliliği ve Kağıtsız Erasmus (Erasmus Without Paper) konularında deneyim paylaşımları gerçekleştirilecek. Program kapsamında ayrıca katılımcılar, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İletişim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Turizm Fakültesi akademisyenleri ile ikili iş birlikleri için bir değerlendirme toplantısı da gerçekleştirecek. 10 ülkeden gelen katılımcılara Türkiye’yi, Türk kültürünü ve şehri en iyi şekilde tanıtmak amacıyla rehber eşliğinde Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Odunpazarı, Seyyid Battal Gazi Külliyesi ile Frigya Vadisi ziyaretleri de geçekleştirilecek. Program dahilinde ayrıca Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile de Türk Yemeği Atölyesi düzenlenecek. Etkinlikler, değerlendirme oturumu ve sertifika takdimi ile sona erecek.
Ankara TBMM’de tartışma TBMM Genel Kurulu’nda AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı. TBMM Genel Kurulu, CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Genel Kurulda AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı. CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının eylemleri nedeniyle değil fikirleri nedeniyle idam edildiklerini söyleyerek, "Deniz Gezmiş ve arkadaşları anayasayı ortadan kaldırdıkları için değil, anayasa tam uygulansın dedikleri için idam edildiler. Ey zalimler, ister kaymakam olun ister vali, ister hakim olun ister savcı, ister vekil olun ister bakan, boşa çiğniyorsunuz yalan dünyayı. 1400 senedir yapıyorsunuz bunu. Nesimi’nin derisini yüzerken yaptınız bunu. Hallac-ı Mansur’u asarken yaptınız bunu. Kubilay’ın başını keserken yaptınız bunu" ifadelerini kullandı. Bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, 1400 senedir demenin bu ülkenin Müslümanlarına çok ciddi iftira ve hakaret olduğunu savunarak, Akdoğan’ın özür dilemesini istedi. Usta, “Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının asılması için o dönem Meclis’e bir kanun teklifi geldi. Kanun teklifine CHP’den 28 milletvekili kabul oyu verdi. O zaman bu idama evet oyu veren CHP’li 28 milletvekili utanmayacak da kim utanacak” şeklinde konuştu. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamına toplam 48 ret oyu verildiğini, bunlardan 47’sinin CHP oyu olduğunu belirtti. Günaydın, Gezmiş ve arkadaşlarının idamı için 273 kabul oyu verildiğini hatırlatarak, “O kabulün içerisinde 28 CHP’linin de oyu var. O 28 CHP’linin 1972’deki oylarının doğru olmadığını buradan açıkça ifade ediyoruz. Bu 28 oyun dışında ’evet’ diyen 273 oy kalkmış, kimin müktesebatından kimin geçmişini takip ediyor bunlar" diye konuştu.
Kırşehir Mucur Belediye Başkanı Şahin: "Adli süreç başlatıldı" Kırşehir’in Mucur ilçesinde 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’nde Büyük Birlik Partisi’nden (BBP) belediye başkanı seçilen Ali Şahin, mazbatasını aldıktan sonra usulsüzlüklerin örtülmeyeceğini ve adli işlem başlatıldığını söyledi. Sandıktan çıkan sonuca herkesin saygı göstermesi gerektiğini aktaran Belediye Başkanı Ali Şahin, "Ama bazıları kabullenemedi. Mazbatamızı alarak göreve başladık. Mucur’a hizmet için biz siyasi kimliğimizi bir tarafa bıraktık. Elimizden gelen gayreti göstererek hizmet edeceğiz. Bu konuda da kararlıyız. Mucur’un 5 yıllık kaybını telafi ederek hak ettiği yere getireceğiz inşallah” dedi. Mucur Belediyesi’nin çok fazla borcu olduğunu söyleyen Şahin, "Mucur Belediyesi’nde şu anda 337 milyon lira gözüken borç var. Nüfusu bizden 10 kat olan belediyelerin bile bu kadar borcu yok. Bunun dışında gözükmeyen, bizim bilmediğimiz birtakım haciz işlemleri gerçekleşiyor. Faturalar var. Onların da ne kadar olacağını bilmiyoruz ama bir 400 milyonu bulacak gibi gözüküyor. Bir işçi yığılması olmuş. Bir odada 6-7 kişi çalışan bir işçi firması olmuş. En önemlisi altyapı yapılıyor diye eskisini arar hale gelmişiz" diye konuştu. "22 B’ye göre ihaleler yapılmış” Usulsüz ihalelerin olduğunu iddia eden Başkan Şahin, "Ben 10 yıllık belediye başkanlığı yaptım. Ben böyle bir harcama görmedim. İhale de yapılmamış. 22 B’ye göre yapmışlar. 22 B olağanüstü durumlarda yapılan bir ödeme türüdür. Ben 10 yıllık belediye başkanlığı yaptım. 10 yıllık belediye başkanlığım süresince bu kalemde hiç ihale yapmadım. İhale değil, doğrudan temin gibi bir şey" ifadelerini kullandı.