YEREL HABERLER - 05 Mart 2012 Pazartesi 15:18

ADANA`DAKİ `POLİSLİK` EĞİTİMİ

A
A
A
ADANA`DAKİ `POLİSLİK` EĞİTİMİ

Adana Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu Müdürü Nuri Ateş, sadece teorik eğitim veren bir kurum olmadıklarını, polislik eğitimi alan gençleri aynı zamanda da her yönüyle hayata hazırladıklarını söyledi.
2011 yılında ’birinci sınıf emniyet müdürü’ olarak terfi eden ve 21 Aralık 2011 tarihinde Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü görevine atanan Ateş, çalışmalarını sürdürüyor. İhlas Haber Ajansı (İHA) Adana Bölge Müdürü Adnan Kulak, Nuri Ateş’i makamında ziyaret ederek görüş alış-verişinde bulundu. Burada konuşan Kulak, Adana’nın kozmopolit bir kent olduğuna dikkat çekerek, böylesine önemli bir kentte polis olarak görev yapmanın, önemli bir sorumluluk olduğuna dikkat çekti ve yeni görevinde Ateş’e başarılar diledi.
Ziyaretten duymuş olduğu memnuniyeti dile getiren Nuri Ateş, Adana’ya gelmeden önce kentle ilgili araştırma yaptığını ve buradaki kurum ve kuruluş temsilcilerinin yanı sıra gazetecilerle de bir ön tanışma yaptığını anlattı. Adana’da çok sıcak karşılandığını, şu anda da çok iyi bir çalışma ortamı olmasının yanında alanında başarılı ve deneyim sahibi meslektaşlara sahip olduğunu dile getiren Ateş, şu anda Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu bünyesindeyse 245’si ikinci sınıf olmak üzere 470 öğrencinin polislik eğitimi aldığı bilgisini de verdi.
Yüksekokul bünyesinde eğitim alan polis adaylarına, sadece mesleki eğitim vermediklerini, aynı zamanda onları hayata hazırladıklarını kaydeden Ateş, “Buradaki gençlerimize teorik eğitimlerin yanında uygulamalı eğitimler de veriyoruz. Onların mesleki bilgi ve becerilerini geliştirmeleri için gereken ortamı oluştururken, başta hukuk olmak üzere çeşitli alanlarda da uzmanlaşmalarını sağlıyoruz. Burası sadece teorik eğitimin verilip, kitapların okunduğu bir kurum olmanın da ötesinde gençlerimizi her yönüyle hayata hazırlayan bir okul kimliğine bürünüyor. Biz de bunun çabası içindeyiz. Ortaya konulan çalışmalarda da önemli mesafeler aldık” dedi. Konuşmaların ardından Nuri Ateş, kaleme almış olduğu; ’Aile Polisi’ başlıklı kitabını İHA Bölge Müdürü Adnan Kulak için imzalayarak, kendisine hediye etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Büyükkılıç: "Regaib Kandili, bizlere manevi bir yenilenme fırsatı sunmaktadır" Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç; üç ayların başlangıcını müjdeleyen Regaib Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajda birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşlik vurgusu yaptı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Regaib Kandili dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, mübarek gecenin manevi iklimine dikkat çekti. Başkan Büyükkılıç, rahmet, bereket ve mağfiret ayları olan üç ayların başlangıcında idrak edilen Regaib Kandili’ne ulaşmanın huzur ve mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Regaib Kandili’nin duaların kabul olduğu, gönüllerin arındığı müstesna zamanlardan biri olduğunu belirten Büyükkılıç, "Bu gece vesilesiyle milletimizin ve tüm İslam âleminin Regaib Kandili’ni tebrik ediyorum. Yüce Allah’tan bu gecenin tüm insanlığa barış, huzur ve esenlik getirmesini niyaz ediyorum" dedi. Kayseri’nin farklı medeniyetlerin buluştuğu kadim bir şehir olduğuna vurgu yapan Başkan Büyükkılıç, böylesi anlamlı gecelerin toplumsal dayanışmayı güçlendirdiğini ifade ederek, "Birlik ve beraberliğimizi pekiştiren bu gecede yardımlaşma, paylaşma ve kardeşlik duygularımızı daha da artırmalıyız. Daha huzurlu bir Kayseri ve daha güçlü bir Türkiye için dualarımızı eksik etmeyelim" ifadelerini kullandı. Regaib Kandili’nin aynı zamanda Ramazan ayının müjdecisi olduğunu hatırlatan Başkan Büyükkılıç, "Üç ayların başlangıcında yer alan Regaib Kandili, bizlere manevi bir yenilenme fırsatı sunmaktadır. Bu mübarek zamanları dua, tövbe ve ibadetlerle en güzel şekilde değerlendirmeyi Rabbim hepimize nasip eylesin" şeklinde konuştu. Başkan Büyükkılıç, mesajının sonunda tüm Kayserililerin ve İslam âleminin Regaib Kandili’ni tebrik ederek, "Bu gecenin gönüllerimize huzur, evlerimize bereket, hayatlarımıza umut getirmesini diliyorum. Regaib Kandili’miz mübarek olsun" temennisinde bulundu.
Amasya Türkiye’nin en eski kadastro davası 75 yıl sonra sonuçlandı Amasya’da 1951 yılında açılan dava aradan geçen 75 yıl sonra sonuçlandı. Bir arazinin tapu tescili için açılan dava, davacılardan vefat edenlerin olması ve yapılan itirazlar üzerine yıllardır devam ediyordu. Türkiye’nin devam eden en eski tarihli davası olarak kayıtlara geçen dava, ‘Davacı’ filmini akıllara getirdi. ‘Sıfır Kadastro Dosyası’ hedefi doğrultusunda çözüldü 1951 yılında açılan ve açılmadan öncesine de uzanan 3 parselli toplam 126 dönümlük arazinin tapu tescili davası, aradan geçen 75 yılın ardından halen devam ediyordu. Amasya Kadastro Mahkemesi, Adalet Bakanlığı’nın ‘Sıfır Kadastro Dosyası’ hedefi doğrultusunda yıllardır sonuç alınamayan davayı çözüme kavuşturdu. Davacı filmi gerçek oldu Amasya’nın Suluova ilçesine bağlı Salucu köyündeki bir arazi üzerinde hak iddia edilmesi nedeniyle açıldığı günden bu yana vefat edenler ve yapılan itirazlardan dolayı sürekli olarak uzayan davada en son 348 taraflı bulunuyordu. Aradan geçen süre zarfında hakim, avukat ve tarafların değiştiği, vefat edenlerin de bir hayli çok olduğu dava akıllara ise başrolde Kemal Sunal’ın olup çok sayıda usta oyuncunun da kadroda yer aldığı 1986 yılında yayınlanan ‘Davacı’ filmini getirdi. Davalı taraflardan Mustafa Küçük (50) çocukluk yıllarında izledikleri ‘Davacı’ filmine o yıllarda güldüklerini, şimdi ise aynı durumda kendilerinin bulunduğunu belirtti. 1980 yılında vefat eden İstiklal Savaşı gazisi dedesi Hasan Arıkan’ın 1945 yılında parasını ödeyip tapusunu aldığı araziye itiraz üzerine 1951 yılında görülmeye başlayan davanın bu yıla kadar sürdüğünü hatırlatan Mustafa Küçük, "Kazandığımız bu dava Türkiye’nin en eski kadastro davasıymış. Bizde yeni öğrendik. Kemal Sunal’ın ‘Davacı’ filmi gerçek oldu" dedi. Kadastro davalarının en uzun süren dava türü olduğunu anlatan Avukat Filiz Alakuş ise, "Yıllar önce açılmış davalarda vefat durumunda yeni mirasçılar ve yeni hak iddia edenler davaya dahil olurlar. Bu dava 75 yıllık bir dava. Kadastro davalarının en eskisi olduğu bize söylendi" diye konuştu.