GÜNDEM - 26 Nisan 2024 Cuma 12:08

Gemlik Belediyesi’nde Başkan Yardımcıları ve Özel Kalem Müdürü belli oldu

A
A
A
Gemlik Belediyesi’nde Başkan Yardımcıları ve Özel Kalem Müdürü belli oldu

Gemlik Belediyesi’nde Şükrü Deviren’in belediye başkanı olmasının ardından, Deviren’in A Takımı’da belli oldu. Mecliste toplam 20 meclis üyesi ile birlikte çalışacak olan Şükrü Deviren, meclis üyelerinden Arzu Şen Karataş ve Durmuş Uslu’yu belediye başkan yardımcısı olarak görevlendi. Öte yandan Gemlik Ticaret Borsası’nda genel sekreter olarak görev yapan Bahadır Selvi’de Özel Kalem Müdürü olarak görev yapacak isimler arasında yer aldı.


Arzu Şen Karataş kimdir?


1971 Gemlik doğumlu Arzu Karataş, İlk,orta ve lise öğrenimini Gemlik’te tamamladı. İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık bölümünü bitirdi. 15 yıl özel bir şirkette mimar olarak çalışan Arzu Şen Karataş, 2009 yılından bu yana kendi bürosunda mimarlık mesleğini devam ettirmektedir. C sınıfı iş güvenlik uzmanı olan Karataş, 2000-2001 yıllarında Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nde mimar olarak çalıştı. 2009-2014 yıllarında Gemlik Belediye Meclis Üyesi olarak görev yapan Arzu Şen Karataş, 2019-2024 yılları arasında Bursa Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve Gemlik Belediyesi Meclis Üyesi ve imar komisyonu başkanı görevlerini yürüttü. Evli ve bir çocuk annesidir.


Durmuş Uslu kimdir?


1969 Giresun Dereli Kızıltaşköyü doğumlu olan Durmuş Uslu, 1984 yılında Gemlik’e yerleşerek, inşaat işi ile uğraşmaya başladı. 1988 yılında kurulan Gemlik Giresunlular Derneği’nin 4 dönem başkanlığını yapmıştır. Gemlik Kent Konseyi ve Gemlik Hemşehri Dernekleri’nin kuruluşlarında yönetim kurulu üyeliği yapan Durmuş Uslu, Giresun Sanayici ve İşadamları Dernekleri’nde de kurucu yönetim kurulu üyeliği, Gemlik Çotanakspor Kulübü kurucu üyesi olarak görev yaptı. 2019 yılında gerçekleşen yerel seçimlerde Gemlik Belediyesi Meclis Üyesi olarak imar başta olmak üzere, encümen, çevre sağlık, kentsel dönüşüm, spor, milli eğitim, hukuk komisyonlarında görev almıştır. Ayrıca 4 yıldır Gemlik Belediyespor Kulübü ve Gemlik Amatör Spor Kulüpler Birliği başkanlığı görevini yürüten Durmuş Uslu, Evli ve iki çocuk babasıdır.


Bahadır Selvi kimdir?


1985 yılında Gemlik’te doğan Bahadır Selvi, İlköğrenimini Gemlik Şehit Cemal İlkokulunda tamamladıktan sonra orta ve lise öğrenimini İstanbul Özel Darüşşafaka Lisesinde tamamladı. Üniversite öğrenimini ise Dumlupınar Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümünde tamamladı. Üniversite öğreniminde 1 yıl boyunca University of Economics in Bratislava’da Ekonomi alanında eğitim alarak özel Banka ve çeşitli sektörlerde yöneticilik yaptı. Yurt içinde ve yurt dışında kalkınma ajansları, FAO gibi kurumlarda gerçekleştirilen projelerde aktif görev alan Bahadır Selvi, Kurumsal değişim ve dönüşüm odaklı birçok çeşitli mesleki seminer, panel, sempozyum ve konferanslara katılım sağladı. Son olarak Gemlik Ticaret Borsası’nda Genel Sekreterlik görevini yürütmüştür. Evli ve 1 çocuk babası olan Bahadır Selvi, iyi seviyede İngilizce bilmektedir.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.