Yerel Haberler
Diyarbakır
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin 3 milyar 345 milyon TL borcu olduğu açıklandı 26 Nisan 2024 Cuma - 17:37:13 Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, 31 Mart yerel seçimleriyle sona eren 8 yıllık kayyum sürecinin Büyükşehir Belediyesi’ne devrettiği borcun 3 milyar 345 milyon TL olduğunu açıkladı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nda gazetecilerle bir araya geldi. Basın toplantısına başkanların yanı sıra Daimi Meclis Üyeleri Abdulkadir Güleç, Emine Akın ve Abdulselam İnceören katıldı. Basın toplantısında konuşan Başkan Serra Bucak, Büyükşehir Belediyesi’nin 17 ilçede hizmet ürettiklerini, yoğun bir çalışma sürecine girdiklerini söyledi. Bucak, 31 Mart yerel seçimleriyle beraber belediyeyi 8 yıllık kayyum yönetiminden devralır almaz taşınır ve taşınmaz malların envanterleriyle ilgili incelemelerinin sürdüğünü kaydetti. Kısa sürede tespit ettikleri hasarı mayıs ayında gerçekleşecek meclis toplantısına taşıyacaklarını ifade eden Bucak, hukuki süreçlere dair çalışmaların da sürdüğünü söyledi. Bucak, gelecek 5 yıl içinde, kent konseyleri ve kent danışma meclisleriyle ve kente dair çalışma yürüten herkesle bir araya geleceklerini ifade ederek, “8 yıllık kayyum sürecinde belediye hizmet binamız ve bütün çalışmalarımız başta basın olmak üzere tüm dinamiklere kapalıydı. Bu tabloyu değiştireceğiz. Belediyemizin bütün kapıları basın başta olmak üzere herkese sonuna kadar açık olacak” diye konuştu. Bucak, basın toplantısında Büyükşehir Belediyesinin borçlarına dair açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: “Bugün itibariyle iç denetimi birimimizin tespit ettiği bir tablo var. Bundan sonraki süreçte de çalışmalarımızı yaparak siz değerli basın mensuplarıyla paylaşacağız. Büyükşehir Belediyemizin genel borç miktarı 2 milyar 438 milyon TL, DİSKİ’nin borcu ise 907 milyon TL’dir. Toplam borcumuz 3 milyar 345 milyon TL’dir” Bucak, ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin ihalesi yapılmış ve muhasebe kayıtlarına yansıyan borcunun 3 milyar 640 milyon TL, DİSKİ’nin ise 200 milyon TL olduğunu söyledi. Başkan Başkan Doğan Hatun ise, Büyükşehir Belediyesi’nin taşınmazlarıyla ilgili basın mensuplarına bilgi verdi. Doğan, Büyükşehir Belediyesine ait 44 taşınmazın farklı kurumlara tahsis edildiğini tespit ettiklerini söyledi. Doğan, bu taşınmazların Milli Eğitim Bakanlığı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Sur, Bağlar ve Kayapınar ilçe müftülükleri, İl Sağlık Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, DEDAŞ, İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve Çınar Kaymakamlığı’na tahsis edildiğini açıkladı. Basın toplantısı, soruların cevaplanmasıyla sonra erdi.
26 Nisan 2024 Cuma - 15:49 Toz taşınımında 2,5 mikronun altındaki partiküller kana karışıp çeşitli sağlık risklerine neden oluyor Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Türkiye’nin bazı illeri birkaç gündür Kuzey Afrika üzerinden gelen toz taşınımının etkisi altında bulunuyor. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, özelikle çölleşmenin artması ve iklim kriziyle toz taşınımının dünyada son yıllarda giderek arttığını söyledi. Bunun özelikle solunum yolu ve kalp hastaları, yaşlılar ve çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olduğunu belirten Dr. Bodur, meteorolojinin uyarıları dikkate alındığı takdirde hassas olan grupların özelikle toz taşınımının fazla olduğu günlerde kapalı yerde kalmasını, sokağa çıkılması gerekiyorsa koruyucu maskelerle dışarı çıkmasını önerdiklerini vurguladı. “Yapılan çalışmalarda toz taşınımın arttığı zamanlarda kalp, solunum hastalıkları nedeniyle sıkıntılı olan hastaların hastaneye başvurdukları ve ciddi durumlarla karşılaştıkları çalışmalarda gösterilmiştir” diyen Dr. Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Her yaş grubundan astım, KOAH ve dolaşım problemleri yaşayan kalp hastalarının bundan olumsuz etkilendiğinin altını çizen Dr. Bodur, “Olumsuz etkilenmede solunum semptomları giderek artmakta. Yapılan çalışmalarda göstermiş ki bu tarz hava olaylarında hastanelere başvurular artmaktadır. Astım hastalarının kontrolü zorlaşmakta ve ne yazık ki astımdan ve hava yolu hastalıklarından kayıplar (ölümler) bu hava olaylarında daha fazla görünmektedir” şeklinde konuştu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 15. Bölge Müdürlüğü, Diyarbakır için “toz taşınımı” uyarısında bulunmuştu. 15. Bölge Müdürlüğünden yapılana açıklamada, yapılan son değerlendirmelere göre bu geceden itibaren Şanlıurfa’da Kuzey Afrika kaynaklı toz taşınımının etkili olacağı belirtilmişti. Açıklamada, cuma günü gece saatlerine kadar görülmesi beklenen toz taşınımının meydana getireceği başta sağlık problemleri olmak üzere görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma, çamur şeklinde yağış ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması istenmişti.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin 3 milyar 345 milyon TL borcu olduğu açıklandı
26 Nisan 2024 Cuma - 17:37 Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin 3 milyar 345 milyon TL borcu olduğu açıklandı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, 31 Mart yerel seçimleriyle sona eren 8 yıllık kayyum sürecinin Büyükşehir Belediyesi’ne devrettiği borcun 3 milyar 345 milyon TL olduğunu açıkladı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nda gazetecilerle bir araya geldi. Basın toplantısına başkanların yanı sıra Daimi Meclis Üyeleri Abdulkadir Güleç, Emine Akın ve Abdulselam İnceören katıldı. Basın toplantısında konuşan Başkan Serra Bucak, Büyükşehir Belediyesi’nin 17 ilçede hizmet ürettiklerini, yoğun bir çalışma sürecine girdiklerini söyledi. Bucak, 31 Mart yerel seçimleriyle beraber belediyeyi 8 yıllık kayyum yönetiminden devralır almaz taşınır ve taşınmaz malların envanterleriyle ilgili incelemelerinin sürdüğünü kaydetti. Kısa sürede tespit ettikleri hasarı mayıs ayında gerçekleşecek meclis toplantısına taşıyacaklarını ifade eden Bucak, hukuki süreçlere dair çalışmaların da sürdüğünü söyledi. Bucak, gelecek 5 yıl içinde, kent konseyleri ve kent danışma meclisleriyle ve kente dair çalışma yürüten herkesle bir araya geleceklerini ifade ederek, “8 yıllık kayyum sürecinde belediye hizmet binamız ve bütün çalışmalarımız başta basın olmak üzere tüm dinamiklere kapalıydı. Bu tabloyu değiştireceğiz. Belediyemizin bütün kapıları basın başta olmak üzere herkese sonuna kadar açık olacak” diye konuştu. Bucak, basın toplantısında Büyükşehir Belediyesinin borçlarına dair açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: “Bugün itibariyle iç denetimi birimimizin tespit ettiği bir tablo var. Bundan sonraki süreçte de çalışmalarımızı yaparak siz değerli basın mensuplarıyla paylaşacağız. Büyükşehir Belediyemizin genel borç miktarı 2 milyar 438 milyon TL, DİSKİ’nin borcu ise 907 milyon TL’dir. Toplam borcumuz 3 milyar 345 milyon TL’dir” Bucak, ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin ihalesi yapılmış ve muhasebe kayıtlarına yansıyan borcunun 3 milyar 640 milyon TL, DİSKİ’nin ise 200 milyon TL olduğunu söyledi. Başkan Başkan Doğan Hatun ise, Büyükşehir Belediyesi’nin taşınmazlarıyla ilgili basın mensuplarına bilgi verdi. Doğan, Büyükşehir Belediyesine ait 44 taşınmazın farklı kurumlara tahsis edildiğini tespit ettiklerini söyledi. Doğan, bu taşınmazların Milli Eğitim Bakanlığı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Sur, Bağlar ve Kayapınar ilçe müftülükleri, İl Sağlık Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, DEDAŞ, İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve Çınar Kaymakamlığı’na tahsis edildiğini açıkladı. Basın toplantısı, soruların cevaplanmasıyla sonra erdi.
Toz taşınımında 2,5 mikronun altındaki partiküller kana karışıp çeşitli sağlık risklerine neden oluyor
26 Nisan 2024 Cuma - 15:49 Toz taşınımında 2,5 mikronun altındaki partiküller kana karışıp çeşitli sağlık risklerine neden oluyor Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Türkiye’nin bazı illeri birkaç gündür Kuzey Afrika üzerinden gelen toz taşınımının etkisi altında bulunuyor. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, özelikle çölleşmenin artması ve iklim kriziyle toz taşınımının dünyada son yıllarda giderek arttığını söyledi. Bunun özelikle solunum yolu ve kalp hastaları, yaşlılar ve çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olduğunu belirten Dr. Bodur, meteorolojinin uyarıları dikkate alındığı takdirde hassas olan grupların özelikle toz taşınımının fazla olduğu günlerde kapalı yerde kalmasını, sokağa çıkılması gerekiyorsa koruyucu maskelerle dışarı çıkmasını önerdiklerini vurguladı. “Yapılan çalışmalarda toz taşınımın arttığı zamanlarda kalp, solunum hastalıkları nedeniyle sıkıntılı olan hastaların hastaneye başvurdukları ve ciddi durumlarla karşılaştıkları çalışmalarda gösterilmiştir” diyen Dr. Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Her yaş grubundan astım, KOAH ve dolaşım problemleri yaşayan kalp hastalarının bundan olumsuz etkilendiğinin altını çizen Dr. Bodur, “Olumsuz etkilenmede solunum semptomları giderek artmakta. Yapılan çalışmalarda göstermiş ki bu tarz hava olaylarında hastanelere başvurular artmaktadır. Astım hastalarının kontrolü zorlaşmakta ve ne yazık ki astımdan ve hava yolu hastalıklarından kayıplar (ölümler) bu hava olaylarında daha fazla görünmektedir” şeklinde konuştu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 15. Bölge Müdürlüğü, Diyarbakır için “toz taşınımı” uyarısında bulunmuştu. 15. Bölge Müdürlüğünden yapılana açıklamada, yapılan son değerlendirmelere göre bu geceden itibaren Şanlıurfa’da Kuzey Afrika kaynaklı toz taşınımının etkili olacağı belirtilmişti. Açıklamada, cuma günü gece saatlerine kadar görülmesi beklenen toz taşınımının meydana getireceği başta sağlık problemleri olmak üzere görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma, çamur şeklinde yağış ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması istenmişti.
Diyarbakır’da temizlik kampanyası başladı
26 Nisan 2024 Cuma - 11:50 Diyarbakır’da temizlik kampanyası başladı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, temizlik ekipleriyle birlikte Bağlar ilçesi Dörtyol mevkiinde temizlik kampanyasının startını verdi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı ekipleri, kent merkezindeki 136 ana arter, meydan, şehirlerarası otobüs terminali, ilçe otogarı, özel ve kamu hastanelerinin acilleri ve bekleme yerlerinin temizliği için temizlik kampanyası başlattı. Bağlar ilçesi Dörtyol semtinde startı verilen kampanya çalışmasına Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, Bağlar Belediyesi Başkanı Leyla Ayaz ve Siraç Çelik, Yenişehir Belediye Başkanı Safiye Akdağ ve Mehmet Ergün katıldı. Başkanlar, temizlik araçları ve temizlik personeli ile birlikte cadde ve kaldırımları köpüklü su ile yıkadı. Vatandaşlar çalışma sırasında başkanlara yoğun ilgi göstererek alkışlarla destek verdi. "Daha temiz bir Diyarbakır için çalışacağız" Kampanyaya ilişkin açıklama yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Serra Bucak, Bağlar, Yenişehir, Sur ve Kayapınar belediyeleriyle birlikte kentin 136 noktası için temizlik çalışması ve kampanyasını başlattıklarını belirterek, “Bugün kampanyanın startını, büyükşehir, Bağlar ve Yenişehir Belediye başkanları, halkımız ve temizlik ekiplerimizle birlikte Bağlar Dörtyol’dan veriyoruz. Çalışmamızda caddelerimiz, kimyevi olmayan yıkama yöntemiyle temizlenecek. Bugünden itibaren daha temiz bir Diyarbakır ve daha temiz bir Bağlar için kampanyamızı sürdüreceğiz. Kentin temizliği için çöplerimizi konteynerlere ve çöp kutularına atalım ve kentimizi temiz tutalım. Yolumuz açık olsun” dedi. Bağlar’da caddeler temizlendi Temizlik personeli ekipler halinde gece boyunca Bağlar ilçesindeki Nuket Coşkun, Fatih ve Görsel caddelerini köpüklü su ile yıkayarak temizledi.
Diyarbakırlı öğrenciler NASA Conrad Challenge 2024 Finallerinde Türkiye’yi temsil ediyor
25 Nisan 2024 Perşembe - 19:56 Diyarbakırlı öğrenciler NASA Conrad Challenge 2024 Finallerinde Türkiye’yi temsil ediyor Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü öğrencilerinden oluşan Healthy Companions takımı, Houston NASA Uzay Merkezi’nde düzenlenen Conrad Challenge 2024’te Türkiye’yi temsil edecek tek takım olarak seçildi. Conrad Challenge, NASA bünyesinde düzenlenen prestijli bir yarışma olup, Healthy Companions takımı Türkiye’deki tek temsilci olarak 1000 takım arasından 5 finalistten biri olarak seçildi ve NASA’nın Houston Uzay Merkezi’ne gitmeye hak kazandı. Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri Yağmur Delal Cengiz, Beyza Kaya, Dilvin Laçin, Adar Özalkak, Mir Baran Esen ve Diyar Karabulut tarafından oluşturulan Healthy Companions, NASA tarafından 13-18 yaş arasındaki öğrencilerin küresel etki oluşturmak, sorunları çözmek için bilim, teknoloji ve inovasyonu kullanarak projeler yürütüp, girişimcilik özelliklerini ortaya koymaları için düzenlediği Conrad Challenge’a Türkiye’yi temsil ediyor. Healthy Companions, evcil hayvan sahiplerinin hayvanlarının sağlık durumunu izlemelerine yardımcı olan yenilikçi bir cihaz geliştirdi. Nabız oksimetrisi ve rektal sıcaklık algılama gibi son teknolojileri kullanarak, projeleri kullanıcıların evcil dostlarının sağlık durumunu kapsamlı bir şekilde takip etmelerini sağlıyor. Ürünleri aynı zamanda telefon uygulamasıyla bütünleşmiş bir şekilde yapay zeka desteği de sunuyor, böylece evcil hayvan sahiplerine daha kişiselleştirilmiş çözümler sunabiliyor ve sağlık durumu ile ilgili önemli bilgiler sağlıyor. Healthy Companions takımı, "Türkiye’den bu aşamaya ulaşan tek takım olarak ülkemizi Amerika Birleşik Devletleri’nde temsil etmenin gururunu taşıyoruz. Uzun süredir çaba sarf ettiğimiz projemizi dünyaya tanıtmak bizi oldukça heyecanlandırıyor" dedi. Healthy Companions, tasarım sürecinde basit ve kullanıcı dostu bir arayüz oluşturmaya özellikle odaklandı ve prototip aşamasında birçok deneme ve test gerçekleştirerek en pratik tasarımı hayata geçirdi. Barınaklar ve veteriner ve sosyal hizmet kuruluşları gibi kurumlardan da geri bildirim alarak ürünlerini geliştirdi. Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Kampüsü Kurucu Temsilcisi Zeki Esen, Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Liseleri’nde araştırmacı, bilimin gücüne inanan, yenilikçi, bilim ve teknoloji üreten, ülkemizin geleceğine yön verecek nesiller yetiştirmeyi hedeflediklerini belirterek, “Sevgili öğrencilerimizin göstermiş oldukları bu başarı uluslararası arenada inovasyon ve teknolojiye olan katkısını bir kez daha vurguluyor. Öğrencilerim adına mutlu ve gururluyum. NASA’nın Texas’taki Uzay Merkezi’nde gerçekleşecek finale katılmaya hak kazanan Healthy Companions değerli işler ortaya koyacaklarına inanıyorum ve onlara başarılar diliyorum” dedi.
Ermenilerin 1915’te çıkardığı olaylarda Diyarbakır’da 120 civarında yönetici tutuklandı
25 Nisan 2024 Perşembe - 15:37 Ermenilerin 1915’te çıkardığı olaylarda Diyarbakır’da 120 civarında yönetici tutuklandı Sözde Ermeni Soykırımı iddialarına açıklık getiren tarihçi Prof. Dr. Oktay Bozan, “24 Nisan tarihinde bir karar alınmış olunuyor. Bu kararda, Ermeni komitelerinin kapatılması, buradaki kişilerin tutuklanması ve bu kişiler hakkında gerekli tahkikatın yapılması istenmiş oluyor. 24 Nisan 1915’teki Osmanlı Devleti’nin aldığı bu karar üzerine Taşnak, Hınçak gibi cemiyetlerin kapatıldığını ve yetkilerinin tutuklandığını görüyoruz. Bu kapsamda Diyarbakır’da da 120 civarında yönetici tutuklanmış” dedi. 24 Nisan 1915 tarihi, bundan 109 yıl önce yaşanmış olan Ermeni tehcir hadisesi, öncesindeki birtakım kararlar, sözde Ermeni Soykırımı olarak adlandırıldığını anlatan Prof. Dr. Oktay Bozan, Osmanlı Devleti’nin bir imparatorluk olduğunu, imparatorluk bünyesinde çok sayıda etnik ve dini unsurların olduğunu dile getirdi. Rumlardan sonra en fazla dini unsurun olduğu kesimin Ermeniler olduğunu aktaran Bozan, Ermeniler ile Müslümanlar arasında ırklarından, dinlerinden veya mezheplerinden dolayı gerek Osmanlı coğrafyasında gerekse Diyarbekir bölgesinde herhangi bir çatışmaya tanık olunmadığını kaydetti. Bunun çok önemli bir şey olduğuna değinen Bozan, şöyle konuştu: “Bu nedenler Avrupalı bazı tarihçiler, Ermenileri Hristiyan Türkler gibi tanımlar. Birçok şeyleri Müslümanlara benzediğinden, sadık olduklarından dolayı böyle ifade eder. Nitekim Osmanlı kayıtlarında Ermeniler için ‘Tebaa-i Sadıka’, sadık topluluk ifadesi kullanılmıştır. 19. yüzyıl büyük gelişmelere sahne oldu. Fransız İhtilali’nin getirdiği milliyetçi akımlar, İngiltere, Fransa gibi sömürge yarışına giren devletlerin sömürge arayışları ve bunun yanı sıra milliyetçi akımı sanayi inkılabıyla beraber toplumların gelişmesi, Osmanlı Devleti bünyesindeki toplulukların istismar edilmesi. Akabinde o süreçte Ruslar sıcak denizlere inme, İngiltere’nin ise Uzak Doğu’ya giden yolları güvence atlına alma gibi gerekçelerle Osmanlı ülkesinde yaşayan gayrimüslimleri istismar etmeye başladılar.” “1890’lı yıllarda yaklaşık 40 yerde Ermenilerin isyan ettiğini görüyoruz” Bununda başında Ermenilerin gelmekte olduğunu belirten Bozan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Rusya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın ve büyük devletlerin büyük bir payının olduğunu görüyoruz. Bu devletlerin destekledikleri Ermeni komitacıları, aydınları, bu devletlerin sırtını sıvazladıkları buradaki konsolosluklar, politize olan din adamları gibi birçok sosyal sebepten dolayı artık 19 yüzyılın sonlarında iki toplum arasında ciddi problemler yaşanıyor. 1890’lı yıllarda yaklaşık 40 yerde Ermenilerin isyan ettiğini görüyoruz. Diyarbakır’da 1 Kasım 1895 yılında cuma namazı esnasında 8 camiye saldırı düzenlenmiş, saldırının akabinde yangın çıkmış, 878 dükkan, atölye, depo bölge ekonomisinin can damarı olan birimler yanmış, o gün Diyarbakır’da cuma namazı kılınmamış, kanlı bir cuma yaşanmıştır. Dolayısıyla 19 yüzyılda büyük beklenti içerisinde Ermeniler, büyük devletlerin onlara yardım edeceğini ve bu yardımlar neticesinde bir Ermenistan Devleti kurulacağına inanıyorlar. Aslında demografik olarak bakıldığı zaman bu coğrafyada total nüfusun sadece yüzde 20’sini oluşturmaktadır.” Birinci dünya harbi başladığı zaman Osmanlı Devleti, Almanya ve Avusturya-Macaristan’la beraber müttefik olarak bir savaşa girdiğini aktaran Bozan, “Karşıda Ruslar, İngilizler, Fransızlar var. Ermeniler, Osmanlı Devleti’nin savaşa girmesini bir fırsata çevirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Nitekim savaşın hemen başında Taşnak Cemiyeti’nin yapmış olduğu bir toplantıda Osmanlı Devleti’nin bu savaşı kaybetmesi için büyük bir çaba harcayacaklarını, Osmanlı ordusunu Ruslarla Ermeni komiteleri arasına, iki ateş arasına bırakacakları ve içeride ihtilal planları yaparak devleti burada çökertmeye ve Ermenistan Devleti’ni kurmaya çalıştıklarını bunu kayıtlarıyla görmek mümkündür. Osmanlı Devleti, birinci dünya savaşına girdiği zaman hele hele Sarıkamış hezimeti yaşandıktan sonra önce Van, Muş, Bitlis gibi yerlerde elden çıkınca Ermenler, bunun vermiş olduğu özgüven ile Rusların destek ve teşvikiyle, İngilizlerin desteğiyle beraber çok pervasız bir şekilde Müslümanlara yönelik baskıya, katliama girişmişlerdir” dedi. "24 Nisan 1915’teki Osmanlı Devleti’nin aldığı karar üzerine Taşnak, Hınçak gibi cemiyetlerin kapatıldığını ve yetkililerinin tutuklandığını görüyoruz" Osmanlı ordusunda Ermenilerin bir kısmı Rusların tarafına geçtiğini, bir kısmı cepheyi terk ederek askeri konvoyları vurmaya başladığını, bir kısmının ise Müslüman köylerini basarak orada katliamlar yapmaya başladığını dile getiren Dr. Bozan, “Dolayısıyla bütün bunlar üzerine 24 Nisan tarihinde bir karar alınmış olunuyor. Bu kararda, Ermeni komitelerinin kapatılması, buradaki kişilerin tutuklanması ve bu kişiler hakkında gerekli tahkikatın yapılması istenmiş oluyor. 24 Nisan 1915’teki Osmanlı Devleti’nin aldığı bu karar üzerine Taşnak, Hınçak gibi cemiyetlerin kapatıldığını ve yetkililerinin tutuklandığını görüyoruz. Bu kapsamda Diyarbakır’da da 120 civarında yönetici tutuklanmış. Bu arada cephede olması gerekirken firar ederek cephe gerisine gelen Ermeni firariler tespit edilmeye çalışılmıştır” diye konuştu. Diyarbakır Sur içerisinde konuşlanmış bin tane firari Ermeni tespit edildiğini belirten Bozan, “Bu bin tane firari Ermeni, Sur içerisinde dam taburu kurmuştur. Bu dam taburu öyle olmuştur ki, Müslümanlar artık sokaklarda gezemez, hale gelmiş, herkese haraç kesen, devlete meydan okuyan bir tehdit unsuru haline geldiğini görüyoruz. Alınmış olan bu karalar, daha sonra tehcirle sonuçlanacaktır. Tehcirinde gayesi şudur; cephe gerisini güvenceye almak. Ermenilerin ihtilal planlarının boşa çıkarılması amacıyla bir tehcir kararı alınmış. O tarihten itibaren Diyarbakır’da yapılan aramalarda çok sayıda patlayıcı, silah, bomba ve yaralayıcı malzemenin bulunduğunu görüyoruz” şeklinde konuştu.
Diyarbakır’da vektörlere karşı ilaçlama çalışmaları sürüyor
25 Nisan 2024 Perşembe - 15:28 Diyarbakır’da vektörlere karşı ilaçlama çalışmaları sürüyor Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kent genelinde ilaçlama çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürüyor. Belediyeden yapılan açıklamada, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Veteriner İşleri ve Halk Sağlığı Şube Müdürlüğü İlaçlama Birimi ekipleri, sivrisinek, karasinek, yakarca, kene ve benzeri haşere popülasyonlarının insan sağlığını tehdit etmeyecek düzeyde tutulması ve bunlardan bulaşabilecek sıtma, tifo, kolera, dizanteri, sarıhumma, şark çıbanı gibi hastalıkların önlenmesi için bilimsel mücadele yöntemleriyle ilaçlama çalışmalarına hız verdi. İlaçlama faaliyetleri; 274 personel, 80 adet araç, 34 adet holder, 1 adet traktör holderi, 15 adet atomizör, 50 ulv cihazı, 200 adet sırt pompası, 1 adet misblower, 5 adet termal sisleme cihazı ile 17 ilçe ve 1046 mahallede sürüyor. İlaçlama çalışmaları, sivrisinek ve karasinek larvalarına karşı havuz, göl, gölet, kanalizasyon, sazlık alanlar, bataklıklar, fosseptikler, birikinti sular, bodrum suları, süs havuzları, hayvan gübrelerinin biriktiği alanlar, ahırlar, organik atıkların toplandığı ve biriktiği yerler, çöplükler, çöp konteynırları, çöp aktarma istasyonları vb. üreme alanlarında belli periyotlarla yapılıyor. İlaçlama hizmetleri, mühendisler gözetiminde yıl boyunca Sivrisinek, karasinek, tatarcık gibi zararlıların erginlerine karşı üredikleri, beslendikleri, barındıkları ve dinlendikleri tüm alanlarda biyosidal ürünler, araç ve cihazlar kullanılarak devam edecek.