POLİTİKA
07 Mayıs 2024 Salı - 20:54 Başkan Günel, dernek yetkilileri ile bir araya geldi Kuşadası’nda faaliyete yeni başlayan Güzelçamlılılar Derneği’nin Yönetim Kurulu üyeleri, Belediye Başkanı Ömer Günel’i makamında ziyaret etti. Başkan Ömer Günel’e kuruluş amaçları hakkında bilgi veren üyeler, bugüne kadar da bölgeye yaptığı alt ve üstyapı yatımları için teşekkür etti. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, yaklaşık 20 gün önce kurulan Güzelçamlılılar Derneği Yönetim Kurulu üyeleriyle bir araya geldi. Toplantıda, dernek üyeleri Başkan Ömer Günel’e ilerleyen günlerde yaşama geçirmeyi planladıkları projeler hakkında bilgi verdi. Amaçlarının Güzelçamlı’nın sahip olduğu yerel ve kültürel değerleri yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak olduğunu belirten üyeler, Başkan Ömer Günel’e bugüne kadar bölgeye yaptığı alt ve üstyapı yatırımları için teşekkür ederek yeni hizmet döneminde başarılar diledi. Güzelçamlılılar Derneği Yönetim Kurulu üyelerine nazik ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden Başkan Ömer Günel, “Bizim için Kuşadası’nda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarıyla kurduğumuz ilişkiler kentin önceliklerinin belirlenmesi açısından çok önemli. Çünkü biz Kuşadası’nı ikinci hizmet dönemimizde de ortak akılla yönetmeye devam edeceğiz. Güzelçamlı Mahallesi bende çok özel bir yere sahip. Siyasete atıldığımda ilk çoban ateşini Güzelçamlı’da yakmıştım. Bu nedenle de göreve geldiğimde ilk hizmet kazmasını da Güzelçamlı’ya vurduk. Bugüne kadar Güzelçamlı’ya 240 bin metrekare yeni yol kazandırdık. Şimdi Karayolları’na ait orta refüjleri de düzenlemeye başladık. Bu dönemde Güzelçamlı Belediye Hizmet binasını kadınlarımız için sosyalleşme alanı, çocuklarımız için de etüt merkezi haline çevirmeyi planlıyorum” diye konuştu.
Vatandaşlar ‘refah marketler’de ücret ödemeden alışveriş yapacak
07 Mayıs 2024 Salı - 16:43 Vatandaşlar ‘refah marketler’de ücret ödemeden alışveriş yapacak Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin kazandığı belediyelerde kurulacak ‘refah marketler’e ilişkin, “Vatandaşımız ‘refah kart’ın limiti kadar olan alışverişi herhangi bir ödeme yapmaksızın ‘refah marketler’den almış olacak” dedi. Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Siyasi İşler Başkanı Suat Kılıç, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. “Süt üreticilerinin korunması yönünde adımlar atılmalı” Her türlü tarımsal ürünün maliyetinin indirilmeden çarşı ve pazarda fiyatların düşmesinin mümkün olmadığını söyleyen Kılıç, “Marketlerde süt ürünleri pahalı olmakla birlikte, süt üreticileri belirlenen litre fiyatının üretim maliyetini karşılamaktan çok uzak olduğundan yakınmaktadır. Bu durum Kurban Bayramı öncesi süt sığırlarının yüksek gelir beklentisiyle kurbanlık kesime gönderilmesi riskini beraberinde getirmektedir. Süt üreticilerinin korunması yönünde acil, kararlı ve istikrarlı adımlar atılmalıdır” diye konuştu. Türkiye’de buzağı varlığının da en az iki katına çıkarılması yönünde acil adımlar atılması gerektiğini belirten Kılıç, “Tarım Bakanlığı’nda ilgili veya yetkililer konu hakkında yeterli bilgiye sahip değilse Erzurum Aziziye Belediye Başkanımız Emrullah Bey’in kendilerini bilgilendirmesini sağlayabiliriz. Belediye başkanı seçilir seçilmez çoban kepeğini sırtına geçiren Emrullah Başkan, hayvan varlığını artırma meselesini Türkiye’de en iyi bilen üç kişiden biridir” ifadesini kullandı. “İsrail ile ilişkilerin durdurulmasını memnuniyetle karşılıyoruz” İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu’yu yüzyılın hitleri olarak nitelendiren Kılıç, Hamas ile ateşkes yapılmasına rağmen İsrail’in Refah’taki sivilleri bombalamasına ilişkin, şunları kaydetti: “Katillerin yargılanacakları ve ölümlerden sorumlu tutulacakları günler yakındır. Bu bağlamda Güney Afrika Cumhuriyeti’nin uluslararası ceza mahkemesinde açtığı davaya Türkiye’nin de müdahil olma kararını memnuniyetle karşılıyoruz. İsrail’le tüm ticari ilişkilerin Türkiye tarafından durdurulmasını da aynı şekilde memnuniyetle karşılıyoruz. Ticari ilişkilerin üçüncü ülkeler üzerinden sürdürülmemesi için gerekli önlemlerin titizlikle alınmasını da eş zamanlı olarak istiyoruz.” Yeniden Refah Partisinin 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde kazandığı belediyelerde ‘refah marketler’ açılacağını bildiren Kılıç, “Belediyelerin, Yeniden Refah anlayışı doğrultusunda ortaya koymuş oldukları bir anlaşma, dayanışma ve sosyal etkileşim projesidir. Sosyal yardım kalemimizin ve duygularımızın bir gereği olarak uygulamaya alınacaktır” ifadelerini kullandı. “Alışveriş ‘refah kart’ ile yapılacak” ‘refah marketler’in gelir kaynağının belediyelerin gelir kalemleri olabileceği gibi bağışlar ile doğrudan söz konusu marketlere ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için yardımlar yapılabileceğini anlatan Kılıç, şöyle konuştu; “Belediyelerimiz ‘refah marketler’e o ilde üretilen ürünlerden ya da başka illerdeki Yeniden Refah Partili belediyelerin tarımsal üretim veyahut yine yerel seçim beyannamemizde yer alan Refah Tarım Kooperatifi ürünlerinden uygun fiyatlarla tedarik etmek suretiyle vatandaşımıza ulaşmasını sağlayacak. Buralardan alışveriş parayla değil, ‘refah kart’ ile yapılacak.” Vatandaşlar ‘refah marketler’de ücret ödemeden alışveriş yapacak ‘refah kart’ verilecek kişilerin titizlik içerisinde seçileceğini dile getiren Kılıç, “Aile nüfusuna paralel bir rakam doğrultusunda kartlara yükleme yapılacak ve bu ‘refah kart’ ile markette belirlenen rakamlar üzerinden alışverişler sağlanmış olacak. Vatandaşımız ‘refah kart’ın limiti kadar olan alışverişi herhangi bir ödeme yapmaksızın ‘refah marketler’den almış olacak” diye konuştu. Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Temel ihtiyaç maddelerinin vatandaşlarımız tarafından raflardan kendi elleriyle seçilip ihtiyaçlarına uygun bir şekilde tedarik edileceği bir sistemin inşasını hedefliyoruz. Burada inşallah pilot uygulamayı Şanlıurfa Büyükşehir Belediyemizle birlikte başlatmış olacağız. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanımız Mehmet Kasım Gürpınar’ın kendi büyükşehir ve ilçelerindeki pilot uygulamasını takiben Yeni Refah Partili diğer il ve ilçe belediyelerimizde peyderpey uygulamaya geçilecek. Tabii ki ilçenin nüfusu, sahip olduğu ekonomik imkanlar ve belediyenin devralındığındaki ekonomik yükü külfeti gibi konular uygulamanın hayata geçmesiyle ilgili takvimi etkileyebilecektir.”
Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürü Fatma Ceren Yazgan:
07 Mayıs 2024 Salı - 16:36 Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürü Fatma Ceren Yazgan: Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürü ve Büyükelçi Fatma Ceren Yazgan, “PKK’nın Türkiye içerisinde İçişleri Bakanlığına yönelik eylemi sonrasında Avrupa’da zemin kaybettiğini gördüm. Avrupa bunu kınadı. Bu nedenle terör örgütü listesinde kalmaya devam ediyor” dedi. Hitit Üniversitesi ve Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “2. Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele ve Türkiye’nin PKK terörizmiyle Mücadelesi (1984-2024)” konulu kongreye davetli olarak katılan Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürü Fatma Ceren Yazgan, “Güvenlik Diplomasisinde ve Terörizmle Mücadelede Turnusol Kağıdı PKK” başlıklı bir sunum yaptı. "Bir örgütün varlığını devam ettirmesi için devletin gücü karşısında ancak uluslararası destekle var olabiliyor" Terörü onkolojik bir vaka olarak tanımlayan Yazgan, “Bünyemizde nasıl bir hücre bozulması olduğunda kanser oluyorsak bunun içeriden gelen genetik sebepleri var. Geçmişten gelen bazı atılmış adımlar, verilmiş kararlar var. Siz bunun içerisinde doğuyorsunuz. Siyasal şiddet terör bunun bir biçimi taktiksel bir davranış biçimi. Normal şiddetten farkı siyasi, kimlik gibi anlamlarla bütünleşmiş olması. Onkolojiyi anlamak için alt bilimler çalışıyor. Terör de böyle, siyaset bilimi çalışacak. Psikoloji çalışacak. Sosyal psikolojiyi çalışacak. Terörle mücadele değil ama terör çalışmaları uluslararası ilişkiler bölümlerinin altında kurulmuş. Neden uluslararası ilişkiler bölümlerinin altında terörizm kuruluyor, niye uluslararası ilişkiler bu bölümü üstleniyor. Çünkü bu bir konjonktür anlamakla ilgili. Uluslararası şiddetin katmanları var. Terör bunun bir yan ürünü. Toplum içinde şiddet ortaya çıkar sonra yok olur. Bir örgütün varlığını devam ettirmesi için devletin gücü karşısında ancak uluslararası destekle var olabiliyor. Toplumsal olarak ne kadar yanlış yaparsanız yapın kendi içinizde o iş bir şekilde bitiyor. İşin içine uluslararası konjektör girdiğinde o iş bitmiyor” ifadelerini kullandı. Terör kavramının tarihçesi hakkında da açıklamalarda bulunan Yazgan, “Bu bir ekosistem. Kökü var. Yaprağı var. Dalları var. İklimler içinde gelişiyor. Devletin akademiden beslenmesi gerekiyor. Akademinin devlete doğru söylemesi gerekiyor. Devletin kendine doğru söylemesi gerekiyor. Zor konuları konuşmamız gerekiyor. Her şeyi açıktan konuşmamız gerekiyor. Bazı konularda terör bizi izliyor. Terörist rasyonel bir aktör. Belli bir plan ve strateji kuruyor. İzleyicisi sadece terör ve korku oluşturmak isteyen katmanlı bir izleyici grubu. Destek almak istediği bir grup var” dedi. “PKK’nın uluslararası yapılanması 1999 yılında gün yüzüne çıktı” “PKK neden turnusol kağıdı” diye soran Büyükelçi Yazgan, “Terörist başı Öcalan’ın yakalandığı dönemki rotayı düşünelim. Suriye’den çıkarıldı. Bir süre çeşitli ülkeleri dolaştı. SSCB döneminde destek aldığı yerlerde bulunmasına izin verilmedi. Roma’da aylarca kaldı. İtalya Türkiye’nin NATO müttefiki. AB tarafından terör örgütü listesinde olan birisi nasıl orada oturur. Bunun sırrı geçmişe dayanıyor. Neden İtalya, oradaki ilişkileri neydi? Kenya’da yakalandı, Yunan büyükelçiliğinde. O yakalandıktan sonra çeşitli ülkelerde teröristler kendini yaktı. Ortalığı birbirine kattılar. Birden bire PKK’nın uluslararası yapılanması 1999 yılında gün yüzüne çıktı. Bundan sonra Türkiye-Yunanistan bir diyalog geliştirdi. 2000’li yıllarda yasaklama kararı geldi. Almaya ve İsveç’te yasaklamalar oldu. Mesele yasaklama veya listelemede de değil. Madem listelendi, bugüne nasıl geldi? Burada olay güç dengelerini kim nasıl kullanıyor? Bütün ülkeler kendi çıkarını, kamu güvenliğini düşünür. Türkiye’de bunu yapıyor. PKK. 1994 yılında Avusturya’da ofisini açtı. PKK, neden AB tarafından listelendi? Çünkü 11 Eylül oldu. Genel farkındalık, güvenlik tehdidi ve Türkiye ile güvenlik işbirliği ihtiyacı arttı. Suriye’den nasıl çıktı. Kenya’da nasıl çıktı. İstihbarat işbirliği vardı. İstihbarat işbirliğinden o istihbaratı verenlerin bugün Suriye’de PKK’yı, YPG’yi desteklediği döneme nasıl geldik” diye konuştu. “Terör örgütü Türkiye’de yapamadıklarını, asla yapamayacaklarını, yurt dışında yapıyor” Terör örgütünün Türkiye’de yapamadıklarını, yurt dışında yaptığına dikkat çeken Yazgan, “Türkiye’yi hedef alan bütün terör örgütlerinin hiçbirinin merkez karar verici kadroları, merkez finans, propaganda örgütsel organları Türdkiye içinde değil. Hepsi yurt dışında. DEAŞ’a bakın, yurt dışında Türkiye’yi hedef alıyor. Türkiye, kendi içinde terörle mücadelede sahada çok başarılı bir ülke. Sahadaki başarılarla biz yurt dışında PKK’nın varlığını neden sonlandıramıyoruza gelince bir PKK 50 senelik bir terör örgütü. İsveç’te PKK’nın beslendiği Kürtçülük olarak adlandırılan ideolojinin geçmişine baktığınız zaman 1950’lere iniyorsunuz. PKK kendisinden başka bir Kürt varlığına kimliğine izin verir mi asla izin vermez? PKK, kendisinden başka bir kimliğe izin vermez. Suriye’de son dönemde izliyoruz, PKK, KDP’ye saldırıyor. İzin vermiyor. Aynı şeyi İsveç’te de yaptı. PKK’yı konuşuyorsak uluslararası arenada kimlerle eklemlendiğine bakabilirsiniz” şeklinde konuştu. “PKK’nın Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine düşman” PKK’nın Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine düşman olduğunu vurgulayan Yazgan, “Bir örgüt varolmak için eylem yapmak zorunda. Eylem yapmayan terörist ne olur, emekli olmuyor bunlar. Avrupa’ya gidiyor, haraç toplamazsa, uyuşturucu ticareti yapmazsa para kazanamaz. FETÖ’nün düzeneği ile farklı mı, değil. Aşağı yukarı aynı şeyi yapıyorlar. Bütün terör örgütleri aynı şeyi yapıyor. O ülkeler önlem alıyor. Terörün finansmanı ile mücadelede ne zaman önemli hale geldi terör örgütleri havale sistemini kullanmaya başladığı zaman. Bunun üzerine devletler bunun üzerine gitmeye başladı. Bunu sadece DEAŞ kullanmıyor PKK’da kullanıyor. Bir örgüt paramator alıp, bunu Suriye’de birleştirip paramotorla Hatay’a gelmeye kalkıştı. Sonra yakalandılar. Nerden geldi o paramotorlar? Örgütler uluslararası teknolojiyi ediyorlar. Avrupa Birliği’nin merkezinde Brüksel’de üç tane televizyonu olan kaç terör örgütü var. Birisi 7-8 dilde haber yapabiliyor. Nerede? Hollanda da. Avrupa Birliği içerisinde bunlar. Dolaysıyla bu ülkeler kendi kabul ettikleri terör tanımı içerisinde terörün finansmanı konusunda kararlar alıyorlar. Mahkeme kararları mevcut. Hiçbir şey yapmıyorlar değil, PKK’ya da yapıyorlar. Ama PKK onların önceliği olmuyor. Orda eylem yapmıyorlar. Orada kamu düzenini, istihbaratı, halkı rahatsız edecek eylem yapmıyorlar. Ne zaman yaparsa o zaman onlara karşı tedbir ve kontrol altına alma başlıyor. Sonra rahat duruyorlar” ifadelerini kullandı. “PKK’nın amacı Avrupa’dan çıkmak değil” PKK’nın amacının Avrupa’dan çıkmak olmadığının altını çizen Yazgan, “Aslında Avrupa’nın bir PKK problemi var. Belçika’daki son olaylar mesela. Belçika’da olaylar olduğunda herkes tepkisini belirtti ve ’PKK terör örgütü’ dedi. Baktıklarında birincisi bu işi tetikleyenin Suriyeli PKK olduğunu gördüler. İki, oradaki yapıyı kontrol eden PKK’lılar Almanya’da adam örgütleyip otobüslerle geldiler. Kimi hedef aldılar, oradaki Türk kökenli Belçika vatandaşlarını hedef aldı. İç huzur konusunda ciddi bir tehdit olarak varlar. Bunu kullanıyorlar. Yerel belediyelerde bunu kullanıyor. Avrupa’da 350 tane örgütsel yapısı var. Ama sadece Avrupa’da yoklar. Örgüt Avrupa’da siyasi lobi, finansman, propaganda yapıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti üzerinde algı kurmak için varlar. Eğer dünyada terör tehdidi artarsa o ülkelerin siyasi kadroları bu tehdit karşısında seçmenlerinden gelen talep üzerine hassaslaşırlarsa o hassasiyet, güvenlik bürokrasine sokağa yansırsa PKK’ya karşı önlemler, yasalar işliyor. Bazı ülkelerde terörle mücadele yasası yoktu. Bugün bazı Avrupa ülkeleri Hamas’ı terör örgütü olarak kabul ediyor. Sokak’ta çok ciddi önlem alınmaya başlıyor. Kendi tehdit algıları arttığı zaman demokratik ülkeler genel uygulama yaparsa PKK’de etkileniyor” dedi. “Terörle mücadelemiz devam edecek” Genel konjoktürde güçler dengesi değişiminin örgütü de etkilediğini anlatan Yazgan, “PKK’nın yüzde 25’i Suriyeli diyebiliriz. Bu sayı muhtemelen arttı. Filistin olaylarından sonra örgüt elebaşları açıklama yapıyor. Ulus devlet fikrinden vazgeçin. Biz olsak Filistinlilerin yerinde ulus devlet fikrinden vazgeçeriz diyorlar. Örgüt ulus devlet fikrinden vazgeçiyor, bunlara ne istediği sorulduğunda nasıl bir şeyse biz dört parçalı demokratik konfederasyon istiyoruz diyorlar. PKK’nın Türkiye içerisinde İçişleri Bakanlığına yönelik eylemi sonrasında Avrupa’da zemin kaybettiğini gördüm. Avrupa bunu kınadı. Bu nedenle terör örgütü listesinde kalmaya devam ediyor. PKK, kendisini bir meşru müdafaa örgütü olarak konumlandırmaya çalışıyor. O kadar dallanıp budaklandı ki kendi içlerinde bu uluslararası konjonktürde parçalı biryere doğru gidiyorlar. Burada önemli olan Türkiye’nin terörle mücadelesinde tutarlı, meşruiyet zemini asla kaybetmeyen hukuk kuralları içinde uluslararası dengeleri iyi koruyarak kendi işini hatasız yaparak yoluna devam etmesi gerekiyor. Bu mücadele devam edecek. Bu mücadeleyi ne kadar iyi yaparsak o bilgiyi ne kadar iyi yönetirsek, bilgiyi yönetirken derdimizi de anlatmamız gerekiyor. Örgütün Türkiye’ye karşı kullandığı aparatların ve yapının bulunduğu ülkeler Doğu’da, Güneyimizde, Batı’da mevcut. Bu imkanlara sahip PKK tek bir örgüt değil. DHKP-C yine aynı. Biz işimizi iyi yaparsak devlet olarak adalet sistemimiz, cezaevlerinde radikalleşme sadece DEAŞ’a özgü mü değil. Güneydoğu’da niye kız çocukları örgüt tarafından kolay devşirildi. Bunun sosyoljik, eğitim sistemiyle bir yanıtı var. Terörle mücadelede sadece güvenlik güçlerinin konusu değil. Terörle mücadele onkolojik kavramlar hepimizi ilgilendiriyor. Herkes işini iyi yaparsa bizim bu mücadeleyi uzun dönemde değil kısa dönemde kazanma imkânımız var. Bizim dostumuz kim düşmanımız kim bunu bilelim. Kime neyi ne zaman söyleyeceğimizi de bilelim. Bu konuyu biz çözeceğiz. Bize başkası yardım etmeyecek. Terörün kolu bacağı dışarda olmakla beraber çözüm yeri her zaman ülkenin içi” sözleriyle konuşmasını sürdü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuveyt Emiri  es-Sabah’ı  resmi törenle karşıladı
07 Mayıs 2024 Salı - 16:33 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuveyt Emiri es-Sabah’ı resmi törenle karşıladı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuveyt Emiri Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ı resmi törenle karşıladı. Konuk Kuveyt Emiri Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ın içinde bulunduğu makam aracını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin önündeki caddede karşılayan süvariler, es Sabah’a protokol kapısına kadar eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, es Sabah’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin ana giriş kapısında karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Es Sabah’ın tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, 21 pare top atışı eşliğinde iki ülkenin milli marşları çalındı. Es Sabah, Muhafız Alayı Tören Kıtası’nı ’Merhaba Asker’ diyerek selamladı. Törende, tarihte kurulan 16 Türk Devletini temsil eden bayraklar ve askerler de yer aldı. Heyetlerini birbirine takdim eden Erdoğan ve Es Sabah merdivenlerde Türkiye ve Kuveyt bayrakları önünde gazetecilere poz verdi. Baş başa görüşmeye geçen Erdoğan ve Es Sabah, ikili ve heyetlerarası gerçekleştirecekleri görüşmelerin ardından Devlet Nişanı Tevcih ve Anlaşmaların İmza Töreni’ne katılacak. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Cumhurbaşkanı Güvenlik ve Dış Politika Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ile Ankara Valisi Vasip Şahin de yer aldı.
Başkan Güngör; “AK Parti güçlü bir ailedir”.
07 Mayıs 2024 Salı - 16:31 Başkan Güngör; “AK Parti güçlü bir ailedir”. Haftalık olağan il yönetim kurulu toplantısında konuşan AK Parti Denizli İl Başkanı Yücel Güngör, “AK Parti güçlü bir ailedir” dedi. Denizli’de AK Parti haftalık olağan il yönetim kurulu toplantısı İl Başkanı Yücel Güngör başkanlığında yapıldı. Parti binasındaki toplantıya önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’da katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İl Başkanı Güngör, “İlçe belediye başkanlarımızı ziyaret ettim. Yapılan ve yapılacak olan projeleri istişare ettik. AK Partili belediye başkanlarımız ‘Gerçek Belediyecilik’ çatısı altında ilçelerine hizmetkar olmaya devam edecekler. 31 Mart yerel seçimde aziz Milletimiz bir kararını verdi. Milletimizin kararı her zaman başımızın üstündedir. Şimdi hedefimiz ise 2028 genel ve 2029 yerel seçimleri çalışmalarımıza şimdiden başladık. İlimizde, ilçelerimizde taş taş üstüne koymaya devam edeceğiz. Beklenen hizmetleri halkımıza sunmaya devam edeceğiz. Ankara’da milletvekillerimizle birlikte koordineli olarak çalışmayı sürdüreceğiz. Milletin adamı genel başkanımız Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın hedefleri doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz. Yerel seçim sonucunun şehrimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum” dedi. AK Parti teşkilatlarının her kademesinde gece gündüz yılmadan, yorulmadan çalışan teşkilat mensuplarına ayrı ayrı teşekkür eden önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan ise “Halkımız Denizli’mize iki dönem hizmet etme fırsatını bize verdi. Görev sürem boyunca kent için hemşerilerimiz için çok güzel farklı hizmetleri hayata geçirdik. Önemli projelere imza attık. Şehrin çehresini hep birlikte değiştirdik. Çok yoğun ve hareketli bir seçim dönemi yaşadık. Bu süreçte teşkilat üyelerimizin her zaman desteklerini ve yardımlarını gördüm. Hepsine çok teşekkür ediyorum. Bende AK Parti’nin bir mensubu olarak teşkilatlarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğim. Bu şehri ve bu şehrin insanlarını çok seviyoruz. Denizli her şeyin en güzelini hak ediyor” diye konuştu.
CHP lideri Özel: “CHP’nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun”
07 Mayıs 2024 Salı - 16:06 CHP lideri Özel: “CHP’nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihi bir fırsatı kaçırmasını sağlamak, Cumhuriyet Halk Partisi’nin birilerinin tükenmekte olan iktidarına tekrar fırsat vermek gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun” dedi. CHP lider Özgür Özel partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) gerçekleşen grup toplantısına katıldı. MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüşmesine dair açıklamalarda bulunan Özel, gündeme dair değerlendirmelerde bulunduklarını her ne kadar muhalefet partisi olsalar da yurt dışına karşı Türkiye’nin yanında olacaklarını ilettiğini söyledi. Bazı kesimlerin CHP’de tartışma çıkartmaya çalıştığını iddia eden Özel, buna izin vermeyeceklerini ve 2028 Genel Seçimlerinde adaylığını dayatmayacağına dair söz verdi. Geçtiğimiz hafta İçişleri Bakanlığı tarafından Taksim Meydanı 1 Mayıs kutlamaları için yasaklandı ve sadece belirli sayıda bir girişe izin verdi. Açılamalara rağmen Taksim Meydanına yürümeye çalışan gruplar oldu ve girişimler sonucunda bazı vatandaşlar polise saldırdıkları için gözaltına alınarak tutuklandı. Konuya ilişkin açıklama yapan Özel, “O gün birileri anayasa uymadılar. Anayasaya uymadıkları için emekçileri içeriye almadılar. Ve orada bulunanlar, itiraz edenler, girmek isteyenler karşısında kendileri de birer emekçi olan polisimiz karşı karşıya bir kanunsuz emirle getirildi. Öncesinde her 2 tarafı uyarmıştık, beklentilerimizi ifade etmiştik. Gösterilen anlayış kıymetliydi ama ardından 49 yurttaşımız, evladımız 1 Mayıs günü orada yaşananlar üzerine önce gözaltına alındılar ve 49’u tutuklandı. Bir tarafta Anayasa Mahkemesi kararına direnen kanunsuz emri verenler. Karşılarında gösteri ve toplantı yürüyüşü kanununa uymadı diye gençleri göz altına alıp tutukluyorlar. Gösteri ve toplantı, yürüyüş hakkı kanuni, anayasal haktır. Onu engelliyorsun, sonra kanuna uygun değil diye hapse atıyorsun. Yani suçluların mağdur, mağdurların suçlu ilan edildiği bir süreçteyiz. Bir an önce bu orantısız tutuklama tedbirinin itirazlardan sonra kaldırılmasını, gençlerin serbest bırakılmasını, milletten kanuna uyulması isteyenlerin önce anayasaya uyması gerektiğini hatırlatıyorum” ifadelerini kullandı. Devlet Bahçeli ile ne konuşuldu MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüşmesinin son derece verimli olduğunu söyleyerek görüşmeye dair bilgi veren Özel, “Dış politikada Filistin, Kıbrıs konusu başta olmak üzere Türkiye’nin tüm dış politikasını hangi gözle gördüğümüzü kendisiyle paylaşmaya, Cumhuriyet Halk Partisi’nin burada bir ana muhalefet partisi olduğunu milletimiz yapılacak ilk seçimlerde başka bir görev verene kadar ana muhalefet partisi olduğumuzu ancak yurt dışında Türkiye’nin partisi olduğumuzun altını bir kez daha çizdim. Ayrıca kendisinin de daha önce seçimlerden önce paylaştığı gibi 10 bin liralık emekli maaşıyla geçinmenin imkansızlığı noktasında görüşlerimizi ifade ettik. Asgari ücretin eridiğini Temmuz ayında zam yapılmamasının sebep olacağı sıkıntıyı, Temmuz zammının sadece küçük işletmelere kobilerin sırtına bırakılmayıp bu konuda devletin yapması gerekenler konusunda her ikimizin de, birer milletvekili, genel başkan olarak üzerimize düşenleri hatırladık, karşılıklı konuştuk. Atanmayan öğretmenlerden staj mağdurlarına, çıraklık mağdurlarına kademeli emeklilik beklentisinden uzman çavuşların, emekli astsubayların sorunlarına kadar pek çok konuda görüş alışverişinde bulunduk. 28 Şubat davasının mağdur tutuklarından anayasa marjındaki görülen davalara yönelik Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasından duyduğumuz endişeye kadar kendileriyle görüşlerimizi ifade ettik. Kendilerinin pek çok husustaki olumlu katkılarını ve elbette farklı düşündüğü noktaları dikkatle takip ettik ve not aldık. Müfredat konusundaki duyduğumuz rahatsızlığı ve daha pek çok başlıkta kendisiyle görüş alışverişinde bulunduk. Kendisinin değerlendirmelerinin ve kendisinin bu konudaki ifadelerinin neler olduğu konusunda daha fazla bir detay benim tarafımdan verilmemesini tüm kamuoyunun anlayışına bırakıyorum” ifadelerini kullandı. “Gelecek seçim için şimdiden aday tartışmaları başlatmanın CHP’nin ivmesini düşürmek, ona çelme çakmaktan başka bir gayreti yoktur” Gelecek Cumhurbaşkanlığı seçimleri için şimdiden tartışmanın gereksiz olduğunu söyleyen Özel, “Hazır birinci partiyken, işler yolunda gidiyorken, bir seçim yeni geride kalmışken, gelecek seçime daha zaman varken aday tartışması dostumuz tarafından iyi niyetle yapılsa da bazı kötü niyetliler tarafından kışkırtılmaya çalışsa da hiçbirimize faydası olmayan bir tartışmadır. Burada gelecek seçim için şimdiden aday tartışmaları başlatmanın CHP’nin ivmesini düşürmek, gücünü azaltmak, deyim yerindeyse ona çelme çakmaktan başka bir gayreti yoktur. Dün Merkez Yönetim Kurulu toplantısında açıkça ifade ettim. Hiçbir arkadaşımın ne kadar iyi niyetle de olsa, ne kadar soru da gelse bu tartışmalara dahil olmasını doğru bulmam, bundan sonra da istemem. Bizim her birimiz, her birimiz gönlümüzdeki adayı gönlümüzde tutarak, gönüllerimizdeki ortak bir duyguyu ön plana çıkarmak lazımdır. Kimin gönlünden kimin geçtiğinin hiçbir önemi yoktur. Günü gelince Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir adayı olacak. O aday, Cumhuriyet Halk Partisi’nin seçilmişleriyle, Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleriyle, halkın sesini dinleyerek, bilimsel yöntemlerden yararlanarak seçilmiş organlarında tartışılarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin grubunda kararlaştırılarak, anayasa nasıl diyorsa öyle, bu seçim başarısı nasıl geldiyse öyle belirlenecektir. Kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerine yer verdi. “CHP’nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun” Seçim zamanı geldiğinde kendi adaylığını dayatmayacağını belirten Özgür Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihi bir fırsatı kaçırmasını sağlamak, Cumhuriyet Halk Partisi’nin birilerinin tükenmekte olan iktidarına tekrar fırsat vermek gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun. Bundan sonraki süreçte hepimizin ortak doğrusu bu parti için omuz omuza, yan yana bu partinin hiçbir değerinden korkmadan, popülerleşeni kıskanmadan, güçleneni destekleyerek, yanlışımızı uyararak örterek, doğrumuzu alkışlayarak teşvik ederek bu partinin tüm belediyelerindeki her birisi bu partinin evladı olan yıldızlarını, bu partinin evlatlarını güçlendirerek bu partiyi güçlendirmek boynumuzun borcudur. Cumhuriyet Halk Partisi kendi evlatlarından korkmaz Cumhuriyet Halk Partisi birileri istiyor diye birbiriyle uğraşmaz. Cumhuriyet Halk Partililer bilir ki hepsinin ortak görevi birlik ve beraberlik halinde Cumhuriyetin birinci yüzyılının ilk yerel seçimlerini nasıl kazandıysa ilk genel seçimlerini kazanmak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini birinci parti yapmaktır” diye konuştu.
Başkan Balaban: "Kur’an kursları devam edecek, bale kursları da açacağız"
07 Mayıs 2024 Salı - 15:56 Başkan Balaban: "Kur’an kursları devam edecek, bale kursları da açacağız" Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, geçmiş dönemde başlatılan etkinlik ve kursların kaldığı yerden devam edeceğini belirterek, "Kur’an kursları, hattatlık kursları devam edecek. Biz onların yenisini açacağız. Bale kursu da açacağız. Bale de bizim dünya görüşümüzü yansıtan bir sanat. Biz her türlü dünya görüşüne saygılıyız. Ama bale de bizim sanatımız olacak" dedi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, makamında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Başkan Balaban, halk buluşmalarını haftada tek güne indireceklerini belirterek, “Arkadaşlarımızla görüşüyoruz. Bir karar vereceğiz. 8 Mayıs 2024 Çarşamba gününden itibaren halkımızla buluşmayı tek güne indiriyoruz. Her çarşamba saat dokuzla 09.00-12.00 - 14.00 - 18.00 arası halkımızla makamımızda onların da makamı olan bu makamda bir araya geleceğiz. Onların her türlü sorununu tek tek dinleyeceğiz. Çözüm üretmeye devam edeceğiz. Onun dışında diğer günler gerek belediye içinde gerek belediye dışında sahada olacağım ve sabahtan akşama kadar tüm ekibimizle birlikte mesai ve zaman mefhumu bilmeden çalışmalarımız devam edecek. Yunusemre Belediyesi olarak her cumartesi gönüllülerimizle, belediye işçilerimizle, park bahçe işçilerimizle, o güzel insanlarla temizlik kampanyası başlatıyoruz. Bu temizlik kampanyasında gönüllülerimizle olacak. Belediye Başkanı Semih Balaban da özel kalem müdürü de olacak ve bir dakikalık resim vermek için değil, orada en az bir buçuk iki saat o güzel insanlarla bu şehrin temizliği kampanyasına belediye başkanı ve ekibi de katılacak. Öncelikle temizlikten başlayacağız. Bu şehri hep birlikte pırıl pırıl yapacağız” dedi. “Liyakat sahibi arkadaşlara sahip çıkmayacaksam belediye başkanlığını da yapmamın anlamı yok” Sosyal medya üzerinden 7 kişilik MAYEB yönetiminin 15’e, 7 kişilik YUNTAŞ yönetimini de 17’ye çıkarılması yönündeki eleştirilere açıklık getiren Başkan Balaban, “Bizler tasarruf tedbirlerini hayatın her alanında uyguluyoruz. Evet biz gerçekten personel alırken de işçi arkadaşlarımızı alırken de bu tedbirlere riayet ediyoruz. Bir eleştiri var sosyal medyada. İşte yönetim kurulu üyeliğini yediden 7’den 15’e çıkardı diye. Evet, ne yaptıysak savunduk, ne savunduysak yaptık. Yönetim kurulu üyeliğini MAYEB’te 7’den 15’e, YUNTAŞ’ta da 7’den 17’ye çıkarttık. Ben belediye başkanı olarak ekibim olmadan kadrom olmadan hiçbir şeyi başaramam. Ve bugüne kadar Yunusemre Belediyesi’nde rekor çalışan var. Bin 397 kişi. Tam 324 tane memur. Bu Türkiye rekorudur yani. Bir üstadımız var. Sayıştay baş denetçisi. Çok iyi dostumuz. Onunla her konuda danışma olarak hizmet alıyoruz. Bize fahri danışmanlık yapıyor. Dedi ki ‘başkanım sana bir yol göstereyim, personel alımında da yarı yarıya tasarruf yap. Yönetim kurulu yetkin var. 51 kişi de, 71 kişi de 31 kişi de 15 kişi de yapabilirsin. Alacağın, çalıştıracağın arkadaşları, yönetim kuruluna, onlara ödeyeceğiz tek şey huzur hakkı olur’ Huzur hakkının yönetim kurulu üyesi olarak 27 bin TL brüttür. Neti 21 bin TL yapmaktadır. Ve o arkadaşlarımız şimdi tek tek değerlendireceğim. Hepsi de çalışıyor. Örnek veriyorum Adnan Bozkurt. Özel harekatta görev yapmış, bu vatan için bedeller ödemiş. Şimdi bizim yanımızda güvenlik görevlisi olarak 7/24 çalışıyor. Ben onu isteseydim müdür vekili yapardım 657’li. 45 bin TL maaş alırdı. 21 bin TL de onun sigorta maliyeti olurdu. 65 bin TL belediyeye mal olurdu. Bize maliyeti sadece 21 TL. Ben burada kendi kadromu kurmayacaksam ben burada 30 yıldır benimle yol yürüyen arkadaşlara liyakat sahibi arkadaşlara sahip çıkmayacaksam bu belediye başkanlığını da yapmamın hiçbir anlamı yok. Ben başarıyı Semih Balaban olarak yakalamayacağım. Kadroyla yakalayacağım. Ekiple yakalayacağım. Sizlerle yakalayacağım. Veremeyeceğimiz bir hesap yok. İşte son tablo da bin 400 kişilik bir belediye. Buradan gerekli olmayan arkadaşlarla da yine korkmadan söylüyorum, şeffaf bir şekilde söylüyorum. Tabii ki yollarımızı ayıracağız ve tabii ki biz yüzde 10 kadromuzu kuracağız. Yüzde 10 bu kadroyu kurmadığımız zaman biz bu belediyeyi istediğimiz şekilde yönetemeyiz” ifadelerini kullandı. 2 kişilik görevlerde 6 kişilik kadrolar tespit ettiklerini ve bunlarla ilgili çalışma başlattıklarını belirten Başkan Balaban, “Bir kadınlar lokalinde tek tek tespit ettik. 5 kişi çalışıyor, 6 kişi çalışıyor. Şimdi orada ondan sonra hiçbir şekilde iş yapmadan veya 2 saat birim zaman ayırarak çalışan arkadaşlarımız var. Bakacağız. Onlarla da yollarımızı ayırabiliriz. Çünkü bu da çalışmamaktır yani. 2 kişinin yapacağı işe 6 tane insan koyarsanız bu da çalışmamaktadır. Bunu da her zaman söyledim. Ve bu konuda da çalışmalarımız sürüyor. İnce eleyip sık dokuyoruz. İşte bizim çalışan bir kardeşimiz, özel kalemde çalışıyor. Türbanlı AK Parti üyesinin ondan sonra başkan yardımcısının kızı hiç dokunulmadı. Bizim öyle bir ön yargımız yok. İşini gayet iyi yapıyor ve saygıda kusur etmiyoruz yani. Ve bizle birlikte çalışmaya devam edecek” diye konuştu. “Etkinlikler kaldığı yerden devam edecek” Yunusmere Belediyesi olarak geçmiş dönemlerde başlatılan etkinliklere yenilerinin de eklenerek kaldığı yerden devam edileceğine değinen Başkan Balaban, “Diğer etkinliklere kaldığımız yerden devam edeceğiz. Ama güreş içinde sponsor arıyoruz. Sanırım güreşi de sponsorla halledeceğiz. Şunun da altını çizeyim. Kent orkestrası oluşturuyoruz. Kent orkestrasında yetenekli Roman kardeşlerimiz de olacak. Mustafa Kılıç gibi üstatlar da olacak. Ekin Kuyumcu gibi genç yıldızlar da olacak. Oya İzci gibi Türk Sanat Müziğinin duayeni kardeşlerimizle olacak. Belediyenin görevlisi olacaklar ve kent orkestrasıyla biz köylere açılacağız. Kurslar devam edecek. Kur’an kursları devam edecek. Diğer hattatlık kursları devam edecek. Biz onlara yenisini açacağız. Bale kursu açacağız. Bale de bizim dünya görüşümüzü yansıtan bir her türlü dünya görüşüne saygılıyız. Ama bale de bizim sanatımız olacak yani. Veya resim kursu açacağız. Heykel kursu açacağız. Süreç içinde hemen yarın öbür gün değil. O nedenle biz de bunları yapacağız. Ama Kur’an kursudur, hattatlık kursudur, başka kurslardır onlara da dokunmayacağız yani” dedi.
Alaşehir İYİ Parti İlçe Başkanı ve yönetiminden 8 kişi görevlerinden ve partiden istifa etti
07 Mayıs 2024 Salı - 15:56 Alaşehir İYİ Parti İlçe Başkanı ve yönetiminden 8 kişi görevlerinden ve partiden istifa etti Alaşehir İYİ Parti İlçe Başkanı Volkan Bozdağ başta olmak üzere toplan ilçe yönetiminde 8 kişi İYİ Parti yönetimi ve partisinden istifa ederek, CHP’ye katıldı. Alaşehir CHP Lokalinde düzenlen törene Alaşehir CHP İlçe başkanı Mustafa Öztürk, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Alaşehir Belediye başkanı Ahmet Öküzcüoğlu katıldılar. İYİ Parti ilçe başkanı Volkan Bozdağ ile birlikte yönetim kurulu üyeleri Kamil Yılmaz, Ömer Senir, Adem Sönmez, Müşerref Saruhan, Suat Saruhan, Emine Bozdağ ve Hasibe Bozdağ partilerinden ve yönetim kurulu üyeliğinden istifa ederek, CHP’ye katıldı. Ayrıca Toygar Mahallesi Muhtarı Yusuf Aşkın, Emekli öğretmen Cahit Karaman da partiye üye oldu. Üyelerin rozetlerin CHP İlçe Başkanı Mustafa Öztürk, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Alaşehir Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu taktı. Katılım töreninde konuşan Alaşehir CHP İlçe başkanı Mustafa Öztürk, İYİ Parti’den istifa ederek, partisine katılanların isimlerini birer birer sayarak teşekkür etti. İYİ Parti’den ayrılan ilçe başkanı ve ekibi adına konuşan Volkan Bozdağ, "İYİ Parti’ye gönül vermiş ne kadar İYİ Partili arkadaşlarım eğer ki siyaset insan kazanma sanatıysa, ben zaten kazandım. Benim için her zaman varsınız var olacaksınız, İYİ Parti kuruluş, fabrika ayarlarından çıkmış, hiçbir zaman çamur at izi kalsın görüşünde olmadım, olmayacağım. Sadece yeni genel başkana başarılar dilerim. Rayından çıkmış tren vagonları gibi ekonomisinden, işçisinden, emekçisinden, sermayesinden dağılmış bir ülke halindeyiz. Bu ülkemiz için, genel başkanımız Özgür Özel’e destek için bizde varız." dedi.
Ölmeztoprak’tan Topsöğüt ile Dilek’te inceleme
07 Mayıs 2024 Salı - 15:24 Ölmeztoprak’tan Topsöğüt ile Dilek’te inceleme Yeşilyurt’ta temaslarda bulunan AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Topsöğüt ve Dilek mahalle sakinleri ile bir araya geldi. Saha çalışmalarına Yeşilyurt ilçesinde devam eden AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, bir araya geldiği Topsöğüt ve Dilek mahalle sakinlerinin talep ve isteklerini dinledi. Beraberinde, AK Parti İl Başkan Yardımcısı İlhan Doğan, İl Yönetim Kurulu Üyesi Serpil Bakan Korkulu, Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcıları, Cavit Aslan, Hasan Atay, Mehmet Cüreoğlu ile birlikte mahalle muhtarları ve vatandaşların taleplerini dinleyen AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, bölgede doğalgaz, altyapı ile üst yapı konularındaki taleplerin öne çıktığını belirtilen konularla ilgili çalışmaları yakından takip edeceklerini söyledi. Depremin yıktığı Malatya’da önceliklerinin kentin yeniden imarı ve ihyası olduğuna dikkat çeken AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, bunu yaparken rutin hizmetlerinde aksamaması için ellerinden gelen tüm gayreti göstererek tek vatandaşın mağdur edilmesine izin vermeyeceklerini kaydetti. Büyükşehir, Yeşilyurt ve Battalgazi Belediye Başkanları ile düzenli iletişim halinde olduklarını da belirten, AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak kent genelinde devam eden deprem yatırımlarının ise hız kesmeden devam ettiğini ifade ederek, hizmetlerin bütüncül bir şekilde sürdürüldüğüne dikkat çekti. Milletvekili Ölmeztoprak mahalle ziyaretlerinin ardından kent merkezinde ev ziyaretlerinde bulunarak vatandaşlarla çay içerek sohbet etti.
Başkan Sandıkçı: "Gençlerimizin yanındayız"
07 Mayıs 2024 Salı - 15:07 Başkan Sandıkçı: "Gençlerimizin yanındayız" Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, gençlere ve çocuklara yönelik projeleri hayata geçirmeye devam edeceklerini vurguladı. Milli ve manevi değerlere sahip örnek nesiller yetiştirmek için çalışmaya devam ettiklerini ifade eden Başkan Sandıkçı, "Ülkemizin her alanda daha ileriye taşınması, donanımlı bir şekilde yetişen nesillerle mümkündür" dedi. Gençlere tam destek Gençlerin TEKNOFEST ve TÜBİTAK projelerine destek verdiklerini ifade eden Başkan Sandıkçı, "Gençlerimizin fikirlerine ve düşüncelerine önem verdiğimiz gibi, projelerine de destek veriyoruz. Gençlerimizin hazırladığı TEKNOFEST ve TÜBİTAK projelerine destek vermeye devam ediyoruz. Gençlerimizin özgün eserleriyle Milli Teknoloji Hamlesi’ne katkı sağlayacaklarına yürekten inanıyoruz. Gençlerimizin başarıya ve hedeflerine giden yolda daima yanındayız" şeklinde konuştu. Gençler Çanakkale’yle buluştu Canik’teki tüm 12. sınıf öğrencilerini Çanakkale Şehitlikleri ve Gelibolu Tarihi Alanı’yla buluşturduklarını ifade eden Sandıkçı, "Gençlerimizi şüheda diyarı Çanakkale ile buluşturduk. Şehitlerimizin vatan uğrunda verdiği insanüstü mücadeleleri, tarihi alanları yerinde görmelerine vesile olduk. Kahraman ecdadımızın bizlere miras bıraktığı vatan topraklarını hangi şartlarda ve koşullarda miras bıraktıklarını zihinlerinde daha net bir şekilde kavramalarını sağladık. İlçemizde gerçekleştireceğimiz projelerle milli ve manevi yönleri güçlü nesiller yetiştirmeye devam edeceğiz" diye konuştu.