POLİTİKA - 18 Nisan 2024 Perşembe 15:24

TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum"

A
A
A
TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum"

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Mardin’de düzenlenen Uluslararası Beytülmakdis Sempozyumu’na katıldı. Kurtulmuş, "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum" dedi.


Her yıl farklı ülkede düzenlenen Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu, Mardin Artuklu Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un katılımıyla bu yıl 24’cüsü düzenlenen sempozyum ’Akademi ve Siyonizm: Baskılar, Korkular ve İtirazlar’ ana temasıyla gerçekleştirildi.


Yurt içi ve yurt dışından katılımlarla hazırlanan Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu İSRA Beytülmakdis Çalışmaları Vakfı, Unıversıtı Malaya, Academy For İslamic Jerusalem Studies, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi, Universitas Djuanda Bogor, Universiti Utara Malaysia ve Kadim Akademi ortaklığında başladı. Sempozyumda konuşan TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, insanlık tarihinin gördüğü en büyük ve insanlık dışı soykırımın yaşandığını belirtti. Kurtulmuş, "Siyonizm, baskı, tehdit ve korkutmayla akademi dünyasını etkisi altına alıyor. Siyonizm, elindeki ağır silahların yanında akademik anlamda da elinde bulundurduğu tehlikeli anlayış nedeniyle de dünyanın en yıkıcı zihniyetidir. Siyonizmle mücadelede akademik çalışmaların ve akademik kadroların da çok önemli bir rolü ve sorumluluğu vardır. Yeniden güçlü bir şekilde küresel ölçekte insaf ve izan sahibi akademisyenlerin örgütlenmesi gerekiyor. Siyonist anlayış, baskı, tehdit ve korkutmalarla akademi dünyasını sindirmekte, kendilerine karşı eleştirel bakış gösteren kim olursa etkisiz hale getirmekten çekinmemektedir. Özgü olarak lanse edilen batı akademi dünyasında bir çok başarılı bilim insanı siyonizme karşı tutum gösterdiği için ötekileştirilmiş ve üretemez hale getirilmiştir. Araştırmalar engellenmiş, akademik işbirlikleri Siyonizm baskıları sonucu sonlandırılmıştır. Siyonizm zehirli bir güce sahip olsa da Filistin davası haklılığı itibariyle güçlüdür. Siyonist baskılara rağmen dünyanın bütün ülkelerinde ve başkentlerinde Filistin sempatisi artmaya başlaması da bu haklılığın bir sonucudur" dedi.


Mardin’den siyonist baskı altındaki batı akademisyenlerine çağrı yapan Kurtulmuş, Türkiye’nin kapısının baskılar nedeniyle ülkelerinden kaçan bilim insanlarına açık olduğunu söyleyerek, siyonizmin baskısı nedeniyle üretemeyen ve görevini yapamayan bilim insanlarını Türkiye’ye davet etti.


TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:


"Netanyahu ve çetesinin savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum. Bütün katliamlarına rağmen bir adım ileriye gidemeyen ve tek bir kişiyi korkutamayan bu katillerin sonu yakındır. Başkenti Kudüs olan, egemen bir Filistin mutlaka kurulacak ve Gazzeliler dünyaya bir zafer yazacaktır."


Programda Mardin Valisi Tuncay Akkoyun da bir konuşma yaptı. Kudüs ve Gazze’de yaşanan insanlık dışı soykırımın bir önce sonlanmasını dileyen Vali Akkoyun, aynı medeniyetin eseri olan Mardin ve Kudüs’ün ruhları kardeş iki şehir olduğunu belirterek Mardin’in çok kültürlü sosyal dokusuyla dünyaya örnek bir şehir olmaya devam etmesine karşın Kudüs maalesef bu barış ikliminden uzak bırakıldığını ifade etti.


Sempozyumda ükemizden ve dünyanın farklı ülkelerinden insan hakları savunucularına ’Cesaret Ödülleri’ verildi. Saldırılarda ailesini kaybeden, kendisi de yaralanan, Gazzelilere yardımlarına ara vermeden devam eden, akademik çalışmalarla yaşanan soykırımı işleyen Dr. Shaima Abu Shaaban, Diyarbakır’dan siyonizme karşı duruşunu göstermek üzere Gazze’ye giderek Han Yunus ile Refah arasındaki bölgede bulunan bir hastanede her gün yoğun bombardıman altında sağlık hizmeti veren Dr. Taner Kamacı, baskılar ve geçirdiği soruşturmalara rağmen bilimi işgal karşısında tavır almaya devam eden Dr. Stephen Sizer ve Gazze’de yaşadığı evin siyonistlerce bombalanması sonucu babasını kaybeden, Gazze’deki tüm dehşete rağmen El-Cezire muhabiri olarak uluslararası kamuoyunu bilgilendirme görevini cesurca ve başarılı bir şekilde yapmaya devam eden Anas Al-Sharif cesaret ödülü aldı.


Sempozyuma TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un yanı sıra Mardin Valisi Tuncay Akkoyun, milletvekilleri, Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, il protokolü, Türkiye’den ve farklı ülkelerden bilim insanları ve akademisyenler katıldı.



TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa AFSİAD’dan özel kullara ’eğitim kampüsü’ önerisi Bursa AFSİAD Başkan Yardımcısı Recep Yıldırım, özel okulların büyük bir kısmının Nilüfer’de bulunduğuna dikkat çekerek, “Bu durum başta trafik yükü olmak üzere pek çok problemi beraberinde getiriyor. Şehrin batı ve doğusuna yapılacak eğitim kampüsleriyle bu okullar dengeli bir şekilde dağıtılabilir” önerisinde bulundu. Uzman eğitimci, Bursa Afyonkarahisarlı Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (Bursa AFSİAD) Başkan Yardımcısı Recep Yıldırım, Bursa’da özel okulların yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti. Özel eğitim kurumlarının Nilüfer’de yoğun olarak bulunduğunu belirten Yıldırım, bu durumun şehri de sıkıntıya soktuğunu söyledi. Yıldırım, “Bursa’mızda 180-190 civarında özel okul var. Bu okulların yüzde 80’i Nilüfer bölgemizde yer almaktadır. Yani şehrin batı yakasına bir yığılma söz konusu. Bu durum bazı sorunları da beraberinde getiriyor. Özellikle okul servisleri trafiği oldukça aksatıyor. Okul servisleri dönem dönem yerel yöneticiler tarafından da trafik sorununa sebep olarak dile getiriliyor. Ayrıca, özel okulların çevresine sunduğu kırtasiye ve sosyalleşme masrafları gibi esnafı canlandıracak ekonomik katkılar da şehrin bütününe yayılamıyor. Bu yığılmanın getirdiği problemler, Bursa’nın batı ve doğusunda özel eğitim kampüsleri kurularak halledilebilir. Böylece hem özel eğitimde artacak rekabetle eğitim kalitesi yükselir, hem de trafik karmaşasına gözle görülür şekilde rahatlama gelir. Bu durumu okulların tatil olduğu günlerde özellikle sabah saatlerinde hissediyoruz. Buna benzer bir uygulama sürücü kurslarında yapılmaktadır. Özel okullara, sürücü kurslarında olduğu gibi nüfusa oranlı izin verilirse başta trafik yükü olmak üzere, bu konuyla ilgili olarak mevcuttaki pek çok sorun da azalacaktır” ifadelerini kullandı. Özel okulların genelinin tam kapasite ile çalışamadığına işaret eden uzman eğitimci Recep Yıldırım, “İçinde bulunduğumuz 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı’nda özel okullarımızın geneli maalesef yüzde 40 kapasiteyle çalıştığını tespit etmekteyiz. Veliler okul ücretlerinin yüksekliğinden şikayet ederken, kurum sahipleri de artan maliyetlere işaret ediyor. Hal böyle olunca, devlet okullarına rağbet daha da artıyor. Elbette bu durum devlet okullarına artı bir maliyet çıkarıyor. Bu maliyet hesaplanıp, devlet tarafından çocuğunu özel okula göndermek isteyen velilere yeni bir teşvik paketi hazırlanmalı. Bu sayede özel okullarımızın doluluk oranı yükselecek, hem kurum sahibi hem de veli çok rahatlamış olacaktır. Devlet okullarında yer yer 45-50 kişilik sınıflarda eğitim verilmeye çalışılıyor. Özel okullara yönelik sunulacak tatmin edici bir teşvik sayesinde bu rakamın 30-35 seviyesine ineceğini hesaplıyoruz. Ayrıca öğrenci sayısı bakımından eli rahatlayacak özel okullardaki nitelik sorunu da çözüme kavuşacaktır. Özel okullar eğitim alanında ciddi bir istihdam sağlıyor. Bu kurumların ayakta kalması ve daha iyi eğitim verebileceği şartların oluşturulması ülkemizin pek çok yönden menfaatine olacaktır” dedi.
Gaziantep Şahin, Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde yeni dönemi ve yatırımları anlattı Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bu yıl dördüncüsü düzenlenen Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde Gazi şehirde ulaşım alanında yapılan akıllı ve yeşil dönüşümü anlattı. Programda ayrıca Başkan Şahin’e, Ulaşımda Aklın Yolu Ödülleri kapsamında verilen Belediyecilik Ödülü Kategorisi’nde Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği Her Kart Gaziantep Kart çalışması ile ödül verildi. Hacettepe Üniversitesi Tunçalp Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 4’üncü Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve sektör temsilcilerinin katılımıyla başladı. Şahin, Gaziray, hidrojenli otobüs ve ulaşım yatırımlarını anlattı Açılış töreninde konuşan Başkan Fatma Şahin, Gaziantep’te Gaziray ve hidrojenli otobüs başta olmak üzere ulaşım alanında yapılan yatırımları anlattı. Ayrıca Şahin, konuşmasında yeni dönemde belediyecilikte yalınlığın ve veri yönetiminin vurgusunu yaparak, ulaşım alanında projelerin akıllı, yeşil dostu ve dirençli şehre destek verecek şekilde şekillenerek devam etiğini belirtti. Açılış programının ardından her yıl farklı kategorilerde verilen "Ulaşımda Aklın Yolu Ödülleri" törenine geçildi. Belediyecilik Ödülü Kategorisi’nde, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen ve Türkiye’de ilk olan, kredi kartlarının Gaziantep Kart’a entegrasyonunu sağlayan Her Kart Gaziantep Kart aldı. Ayrıca günün anısına AUS Türkiye Başkanı Esma Dilek, Başkan Şahin’e hediye takdim etti. Akıllı ulaşımda Türkiye’de ilk ve tek etkinlik Akıllı ulaşım sistemleri alanında Türkiye’de ilk ve tek etkinlik olan Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi, sektöre liderlik eden isimler başta olmak üzere üst düzey yetkililerinin katıldığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı başta olmak üzere birçok kamu ve özel sektör kuruluşunca desteklenen, uluslararası akıllı ulşaım sistemleri yetkililerinin ve temsilcilerinin konuşmacı olarak katıldığı programlar sistemini kapsıyor. Zirve, Türkiye’de akıllı ulaşım alanında öne çıkan projelerin sergilendiği, start-uplarla, sektör uzmanlarıyla buluşma, görüş alışverişinde bulunma, ülkemizdeki başarılı projeleri ve saha uygulamalarını yerinde görebilme imkanı sunuyor. Şehri nasıl ‘yeşil, dirençli ve akıllı’ yapacağız bunları çalıştık Programın açılış töreninde yaptığı konuşmada Başkan Fatma Şahin, dünyanın sürdürülebilir kalkınma ve sosyal adalet konuları başta olmak üzere birçok insani konuda sınıfta kaldığını aktararak, “Büyükşehirlerin sağlıklı büyümesi gerek. Önce kendimizi yapılandırmamız ve şehrimizin sağlıklı bir dönüşüme geçirmemiz, vatandaş memnuniyetini öncelememiz gerekiyor. Bu anlamda özellikle analizler yaptığımızda fırsatların olduğu bir döneme şahitlik ediyoruz. Her krizin fırsatları var. Bu büyük milletin dayanışma koduyla aşılamayacak sorunumuz, çözülemeyecek problemimiz yok. Geçmiş beyannamemizde verilen sözlerin yüzde 80’i ulaşımla ilgiliydi. Yaparak vatandaşın yanına gittik, yüzlerine bakabildik, gönüllerine girebildik. Yeni dönemimizde verdiğimiz beyannamede bu şehri nasıl ‘yeşil, dirençli ve akıllı’ yapacağız bunları çalıştık” dedi. Konuşmasında makro ölçekli çalışmaların yanı sıra mikro ölçekte mahalle bazlı çalışıldığını belirten Şahin, “‘Big Data’ yönetilirken siber güvenliği de sağlamak gerekiyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak açık veriye geçmiş bir şehiriz. Açık veriye geçmek büyük bir güven işidir. Verilerine güvenmek büyük bir iştir. Verilerin gücüne güvenmeyip o verileri girmediğinizde bunları yönetmek mümkün değildir. Dikey çalışma modelleri üzerinde hep çalıştık. Ama dünyadaki sorunlar artık yatay çalışma modelini, birlikte iş yapmayı gerektiriyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nde 3’üncü döneme başlarken önce kendimizi yalınlaştırıyoruz. Koordinasyonu ve verimliliği güçlü sağlayarak gelirlerimizi arttırıp giderlerimizi azaltmaya çalışıyoruz. Yeni dönemde kara tiren hattını hızlı tren hattına çevirdiğimiz Gaziray’ı uzatıyoruz. Sakarya’da üretilen yerli ve milli tren setlerini alıyoruz. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak hidrojenli otobüslere geçiyoruz. Aldığımız ilim, irfan ve hikmetle bu ülke için aynı yere bakıp hedefleyip bunu gerçekleştirmemiz gerek. Güçlü Türkiye’nin huzurlu, sağlıklı, akıllı, dirençli ve yeşil Türkiye olarak ta dönüştürmeyi bütün dünyaya ve 85 milyon insanımıza göstereceğimize inanıyorum” diye konuştu.
Bartın Yangında ölen kadın, kocasının ve kızının yanına gömüldü Bartın’da 10 gün önce meydana gelen ev yangınında engelli Tevfik Çetinbağ’ın ardından hayatını kaybeden Seher Çetinbağ, aynı yangında ölen kocasının ayak ucuna, 6 yıl önce kazada ölen kızının yanına defnedildi. Bartın’ın Kayadibikavlak köyü Örencik Mahallesi’nde 23 Nisan 2024 tarihinda tüpten sızan gaz nedeniyle çıkan yangında bedensel engelli Tevfik Çetinbağ ölürken, kocasını kurtarmak için alevlerin arasına dalan ve Ağır yaralanan Seher Çetinbağ, 9 günlük yaşam mücadelesini kaybetti. Sevk edildiği İstanbul Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi’nde yaşamını yitiren Seher Çetinbağ’ın cenazesinin İstanbul’dan Bartın’ın Kayadibikavlak köy Örencik Mahallesi’ndeki evine getirildi. Çetinbağ’ın cenaezsi Örencik Mahallesi Çamii’nde kılınan öğle namazının ardından dualarla Örencik Mahalle Mezarlığı’ndaki aile kabristanına getirildi. Seher Çetinbağ’ın cenazesi aynı yangında 9 gün önce yaşamını kaybeden engelli kocası Tevfik Çatinbağ’ın ayak ucuna, 6 yıl önce okul bahçesinde servis aracının çarpması sonucu ölen 9 yaşındaki kızı Emine Çetinbağ’ın mezarının yanına defnedildi. Acı tesadüf Yangında hayatını kaybeden bedensel engelli Tevfik Çetinbağ ve eşi Seher Çetinbağ’ın 6 yıl önce evlat acısı yaşadıkları ortaya çıktı. 6 Nisan 2018 yılında Bartın Sipahiler Şehit Gürdal Çakır İlkokulu bahçesinde meydana gelen kazada, özel eğitim alan 9 yaşındaki Emine Çetinbağ’a servis aracı çarpmış, kazada hayatını kaybeden küçük kızın tabutu son kez evlerine götürülmüştü. Bedensel engelli baba tekerlekli sandalye ile evin dışına çıkarılan acılı baba Tevfik Çetinbağ, son kez evlerinin önüne getirilen kızının tabutu başında gözyaşı dökmüş, anne Seher Çetinbağ ise, "Benim kınalı kuzum, babaannene selam söyle" diyerek ettiği feryat yürekleri dağlamıştı. Küçük kızın tabutunun getirildiği ev, olaydan 6 yıl sonra çıkan yangında tamamen kül olurken, küçük kızın evde yaşayan anne ve babası Tevfik ile Seher Çetinbağ yangında hayatını kaybetmişti. (SD-SD-