ASAYİŞ - 29 Nisan 2024 Pazartesi 15:51

Yediemin ’pek de emin’ değilmiş

A
A
A

Yalova’nın Çiftlikköy ilçesinde bulunan yediemin otoparkında olması gereken araçlardan 3’ünün Muğla, Eskişehir ve İstanbul kolluk denetimleri sırasında yakalanmasıyla, otoparktaki yaklaşık 300 aracın kayıp olduğu tahmin ediliyor.

Alınan bilgiye göre, Çiftlikköy ilçesi Taşköprü beldesinde bulunan yediemin otoparkından araçlar iddiaya göre götürüldü. Yaşanan durum ise Muğla, Eskişehir ve İstanbul’da yedieminde olması gerekirken 3 aracın yakalanmasıyla ortaya çıktı. Yediemin otoparkına aracını almaya giden emekli memur Mehmet Şirin Toktaş, aracını bulamayınca durumu jandarmaya bildirerek şikayetçi oldu.

Aracını almaya gittiğinde bulamadı

Toktaş, 2018 yılında yakalama kararı olan 34 JU 4934 plakalı otomobilinin park halindeyken emniyet tarafından çekici marifetiyle Adnan Menderes Mahallesi’nde bulunan yediemin otoparkına götürüldüğünü söyledi. Daha sonra aracın Çiftlikköy ilçesi Taşköprü beldesindeki yediemin otoparkına götürüldüğünü kaydeden Toktaş, “Araç üzerinde bazı yakalamalar kalktıktan sonra aracımızı almaya geldik bir ara buraya. Bayağı araç vardı. Benim aracımın da burada olduğunu öğrendim. Baş tarafa park edilmişti, anahtarı da bendeydi, anahtarsız aldıkları için. Yakalamalar kalktı, geldik ki aracımızı alalım, bakımını filan yapıp olan borçlarımızı ödeyelim diye. Ancak geldiğimde burada hiçbir aracın olmadığını gördük. İlgili kimseler de yoktu. İlgilenen otoparkçılar da yoktu. Topçular’daki jandarma karakoluna ifade vermeye gittim. Bu konuda mağdurum” dedi.

“Aldığımız duyuma göre 200-300 araç buradan götürülmüş”

Yedieminde koruma altına alınan aracının ortada olmadığını söyleyen Toktaş, “Aldığımız duyuma göre 200-300 araç buradan götürülmüş. Burada sadece bırakılanlar hurdalar, kaza yapmış araçlar. İlgili yerlere suç duyurusunda bulunacağım. İhmali olan, kastı olan, emanet edilen kimin ilgisi varsa hepsi hakkında suç duyurusunda bulunacağım” diye konuştu.

“Yalova’daki otoparklara baktım”

Toktaş, Yalova’daki tüm yediemin otoparklarına baktığını ve hiçbirinde aracının olmadığını söyledi. Aracını bulamadığı için hayal kırıklığı yaşadığını ifade eden Toktaş, şöyle konuştu:

“Devlette memur olmak için her türlü araştırmadan geçiyorsun. Bunlar nasıl olmuş burada anlamadım. Dördüncüye devredilmiş. İlk firma devretmiş, diğeri de başka birine. Muhtemelen bazılarının bunda parmağı var. Bilerek kasıtlı yapılan bir şey. Bunun üzerinde bayağı çalışmışlar. İlk devreden değil de diğerleri bu işin içinde olabilir. Bir avukatın aldığını duyduk. O avukat en son bunu satmış. Bu adam da yok ortada. İlgili kurumlar da bu konuda açıklama yapmıyor. Tüm Yalova’daki otoparklara baktım. Yediemin olan hiçbirinde benim aracım yok. Buradan gittiği belli şu an. Ruhsat da benim adıma hala. 4-5 yıldır duran aracın ne satışını yaptılar. Üstelik her yıl da motorlu taşıt vergisini alıyor devlet bizden. Mağduriyetimin giderilmesini istiyorum.”

Olayla ilgili otopark sahibinin ifade verdikten sonra serbest bırakıldığı ve konuyla ilgili soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.

Yediemin ’pek de emin’ değilmiş

Erhan Erdoğan - Serkan Aydemir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakü’de ADA Üniversitesi’nde ‘COP29’a Doğru İklim-Su Zirvesi’ yapıldı AGRO TV Türkiye ve Azerbaycan CEO’su Doğan Başaran ve Aqualink MMC CEO’su Orhan Mikayil arasında imzalanan iyi niyet beyanıyla kurulan Sürdürülebilir Gelecek Platformu, ülkelerin siyasi ve politik yaklaşımlarının dışında, görüşlerin yansıtılması ve tartışılabilmesi, farklı yaklaşım ve önerilerin temsil düzeyinde seslendirilmesi adına bu yıl COP’29 özerk pavilyonlarında STK temsilcileri, akademisyenler ve özel sektör temsilcileri ile yer alacak. Sürdürülebilir Gelecek Platformu olarak COP29’a kadar gerçekleştireceği etkinliklerin ilki olan ’COP29’a Doğru İklim-Su zirvesi’ 16 Mayıs’ta ADA Üniversitesi Bakü iş birliğinde ve ev sahipliğinde, Boğaziçi Üniversitesi İklimBU ve TÜBİTAK MAM partnerliğinde ve Aqualink iş birliğinde komisyon üyelerinin katılımı ile gerçekleştirildi. BM Azerbaycan’ın da katılım ve destekleri ile gerçekleşen ve İklim-Su temasını merkeze alan zirvede bir çok akademisyen, Azerbaycanlı Milletvekilleri, iş insanları ve STK temsilcileri de yer aldı. “İki ülkenin kıymetli bilim insanlarını biraraya getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” Agro TV Türkiye ve Azerbaycan CEO’su ve Sürdürülebilir Gelecek Komisyonu Türkiye Başkanı Doğan Başaran, gerçekleştirdiği açılış konuşmasında küresel bağlamda iklim değişikliğine karşı ortak önlem alınabilmesi ve bu önlemlerin konuşulması için en doğru zamanda olunduğundan bahsederek, “Sürdürülebilir Gelecek Platformu olarak üç yılı aşkın süredir bu hedef ve amaçlar doğrultusunda etkinlikler ve zirveler gerçekleştiriyoruz. Bu konunun her geçen gün daha önemli olacağının altını çiziyor ve iklim iletişiminin önemini vurguluyoruz” dedi. Azerbaycan’ın ev sahipliğinde COP29’un önemli iklim eylemlerinin hayata geçirilmesi için bir fırsat sunacağına olan inancının altını çizen Başaran, komisyon olarak ADA Üniversitesi ev sahipliğinde Bakü’de İklim ve Su Zirvesi’nde iki ülkenin önemli bilim insanlarını ve taraflarını bir araya getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. “İklim ve su konusunda bilimsel-pratik araştırma fırsatı ve farkındalığı sunuyoruz” ADA Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirdikleri İklim - Su Zirvesi’nin ve planladıkları gelecek etkinliklerin iklim değişikliğinin etkilerinin ve su kaynakları yönetiminin bilimsel-pratik bir tartışma ve araştırma nesnesine dönüştürülmesinde önemli bir rol oynayacağına olan inancının altını çizen Aqualink LLC CEO’su ve Sürdürülebilir Gelecek Komisyonu Azerbaycan Başkanı Orhan Mikayil, Aqualink olarak etkinliğe olan destekleri ve katkılarının kendileri için gurur kaynağı ve yeni uzmanlar ve bilim temsilcileri için gelişim fırsatları oluşturulmasında paha biçilmez bir destek olduğunu belirtti. Orhan Mikayil, “Bu tür etkinliklerin ülkemizde sürekli düzenlenmesi ve kardeş Türkiye devletinin bölgedeki iklim ve su sorunlarına katkı sağlaması işbirliğimizin derinleşmesine büyük ivme kazandırdı” dedi. “Su ve Azerbaycan: İklim Değişikliği ve Etkileri” ve “İklim Değişikliği ve Su” panellerinde iklim ve su konuları, alanında uzman isimler ve bilim insanları tarafından kamuoyunun dikkatine sunuldu.
Ankara Bakan Yerlikaya: "KISKAÇ-16 operasyonlarında 46 şüpheli yakalandı" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Ankara merkezli 28 ilde FETÖ’ye yönelik gerçekleştirilen KISKAÇ-16 operasyonlarında 46 şüphelinin yakalandığını duyurdu. Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Ankara merkezli 28 ilde FETÖ’nün Emniyet Mahrem Yapılanması içerisinde sorumlu düzeyde faaliyet gösteren şahıslara yönelik düzenlenen KISKAÇ-16 operasyonlarında 46 şüpheli yakalandı. FETÖ’cülere göz açtırmayacağız. Aziz milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle operasyonlarımız kararlılıkla devam edecek" ifadelerini kullandı. Paylaşımında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; aralarında Ankara, İstanbul, Bursa ve Tokat başta olmak üzere 28 ilde FETÖ’ye yönelik düzenlenen operasyonların detaylarına ilişkin bilgi veren Yerlikaya, şu ifadeleri kullandı: "Örgütün kendi içinde oluşturduğu hiyerarşiye göre hareket ettikleri, devletin farklı kademelerinde görev aldıkları, çeşitli görev ve vasıflardaki örgüt üyelerinin, kendilerine zimmetlenen emniyet mensubu şahıslarla toplantılar gerçekleştirdikleri, örgüte kazandırmaya çalıştıkları emniyet mensuplarıyla ilgili çeşitli faaliyetler planladıkları, emniyet personellerini aile, tayin ve sağlık durumlarına kadar takip ettikleri ve personellerini örgütün kendi içerisinde oluşturduğu kodlamalara göre kodladıkları ve örgütün ’mahrem yapılanması’ içerisinde sorumlu düzeyde görev alanları da örgüte bağlılık durumuna göre kodlayarak, kişisel ve örgütsel bilgileri kaydettikleri tespit edildi."
Yozgat Gezgin arıcılar zengin floralı Bozok Yaylası’nı tercih ediyor Gezgin arıcıların en çok tercih ettiği iller arasında yer alan Yozgat, onlarca arıcıya ev sahipliği yapıyor. Yüzlerce endemik bitki türü ve zengin çiçek florasına sahip Bozok Yaylası’nda gezgin arıcılar, kaliteli bal üretmek için mesaiye başladı. Türkiye’nin önemli tarım merkezlerinden Yozgat’ta ilkbahar mevsimi ile birlikte Türkiye’nin çeşitli illerinden Bozok Yaylası’na gelen gezgin arıcıların bal mesaisi başladı. Tabiatın canlanmasıyla çiçeklerin açtığı yüksek rakımlı Bozok Yaylası’na kovanlarını yerleştiren üreticiler, en kaliteli balı elde etmek için çaba gösteriyor. Bozok Yaylası’nda konaklayan arıcılar, günün büyük bölümünde kovanların ve arılarının bakımını yapıyor. Özenle dizdikleri arı kovanlarının arasında özel kıyafetleriyle dolaşan arıcılar, dumanlı körük yardımıyla arıları uzaklaştırıp kovanlardaki petekleri kontrol ediyor. Evlerinden yüzlerce kilometre uzakta gezgin bir hayat yaşayan arıcılar, emeklerinin karşılığını en iyi şekilde alabilmek için mesailerini sürdürüyor. Mayıs ayında daha çok Ordu, Samsun gibi Karadeniz illerinden gelen gezgin arıcılar eylül ayına kadar Yozgat’ta konaklıyor. "12 ton bal üretmeyi hedefliyorum" Yozgat merkeze bağlı Kızıltepe köyünde 20 yıldır 300 kovan arı ile bal ürettiğini söyleyen Ordulu arıcı Kayhan Karaca, Bozok Yaylası’nı bitki çeşitliliğinin fazla olması dolayısıyla tercih ettiklerini söyledi. Karaca, "Ordu’nun bitki örtüsü daha yeşil daha iyi ama nemli ortam olduğu için hava şartları bal üretimine müsait değil. Yozgat’ta daha kurak hava olduğu için bal üretimi uygun, bitki örtüsünün yanı sıra zengin florası var. Burada geven var, söğüt var her tür bitki bal için burada var. Bozok Yaylası’nın balın kalitesi ve verimi de güzel. Benim şu an 300 kovanım var, nisan ayından itibaren buradayım. 20 yıldır Yozgat’ta arıcılıkla uğraşıyorum, bu yıl 12 ton bal elde etmeyi planlıyorum” dedi. Türkiye genelinde geçen yıllara oranla gezgin arıcıların sayısının azaldığını da belirten Karaca, "Bizim maliyetlerimiz çok yüksek, mum, çıta pahalı arıyı beslemek için kullandığımız şeker pahalı. Arıcılık artık cazibe olmaktan çıktı" şeklinde konuştu. "Bozok Yaylası’nda kaliteli bal üretiyoruz" Ordulu arıcı Kayhan Karaca ile 17 yıldır Yozgat’ta bal üreticiliği yapan yerli arıcı Ekrem Baykal ise, "Yozgat’ta Ordulu arkadaşlarla beraber 17 yıldır arıcılık yapıyorum. Burada rakım çok yüksek hava kuru olduğu için kaliteli bal elde ediyoruz. Bitki örtüsü flora olarak fazla. Burada keven var, şeker tikeni var, kekik var. Bazı yerlerde ıhlamur var. Bozok Yaylası’nda kaliteli bal elde ediyoruz. Yozgat gezgin arıcılar için bulunmaz bir yer. Halkımızın kaliteli bala ulaşması için gezgin ve yerel arıcıları tercih etmelerini istiyorum. Vatandaşlarımız Yozgat’ın her köyüne gittiklerinde arıcılar var. Kışlık ballarını kendileri yerinde alsınlar. Ailesine kaliteli bal yedirsinler istiyoruz. Bunun için mücadelemizi sürdürüyoruz" ifadelerine yer verdi.
İstanbul Türk ve Afrikalı turizmciler bir araya geldi Afrika Turizm Forumu, Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde kapılarını açtı. Türkiye ve Mısır başta olmak üzere birçok ülkenin turizm temcilcileri foruma katıldı. Forumda, Afrika’nın turizm sektöründeki geleceği ve yatırım fırsatları ele alındı. Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde düzenlenen Afrika Turizm Forumu, Sharm El Sheikh Uluslararası Kongre Merkezi’nde kapılarını açtı. Foruma, Türkiye ve Mısır başta olmak üzere 20’den fazla ülkenin turizm temsilcileri katıldı. Forumda turizm sektörü ve Afrika’daki yatırım fırsatları değerlendirildi. Açılış konuşmalarının ardından gerçekleşen panellerde ise Afrika’nın turizm sektöründeki konumu masaya yatırıldı. Rixos Otelleri Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, destinasyon içinde bir destinasyon oluşturmayı hedeflediklerini anlatarak, turizmin lokal ekonomileri desteklediğini, istihdam sağladığını ifade etti. Tamince, ağırladıkları misafirlerin beklentilerine göre hareket ettiklerini söyleyerek, “Biz, bulunduğumuz yere uygun uygulamalar yapıyoruz. Eğer çok güneşli bir yerde, plajda faaliyet gösteriyorsak, konserlerimiz kesinlikle plaj beklentilerini karşılayacak şekilde olacaktır” dedi. Antalya Turizm Forumu (ATF) Kurucu Başkanı Selçuk Meral açılış konuşmasında, Mısır’ın gözde turizm destinasyonlarından Şarm El-Şeyh’de katılımcıları ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirtti. Meral, “Bu önemli organizasyonu düzenlemek için Mısır’ı seçmemizin en önemli sebebi hiç şüphesiz Mısır’ın Afrika’nın dünyaya açılan en önemli kapısı olmasıdır. Bunun yanı sıra dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından bazılarına sahip olması da Mısır’ı seçmemizdeki en önemli sebeplerden biridir” dedi. Bu yeni dönemin rekabetin değil birlikteliğin dönemi olduğunun altını çizen Meral, “Türkiye ve Mısır turizm çeşitliliği ve sürdürülebilir turizme verebilecekleri katkı ile dünya turizmini domine edebilir” dedi. “Forum, Afrika turizmini geliştirmek için çok faydalı” Mısır Turizm ve Tarihi Eserler Bakanı Ahmed Issa ise, Afrika Turizm Forumu’nun Mısır ve Afrika turizmini geliştirmek ve potansiyeli ortaya çıkarmak için faydalı olacağını düşündüğünü dile getirdi. Bakan Issa, “Mısır turizminin gelişmesinde özel girişimlerin etkisi büyüktür. Afrika da dünyanın diğer kıtaları gibi, Amerika, Avrupa gibi turizmden hak ettiği payı alabilir” ifadelerini kullandı. “Forumda doğacak iş birliklerini heyecanla bekliyorum” Mısır Yatırım ve Serbest Bölgeler Genel İdaresi (GAFI) Başkan Yardımcısı General Yasser Abbas yaptığı açılış konuşmasında, Afrika’da ve özellikle Mısır’da turizmin geleceğinin parlak olduğunu söyledi. Abbas, “Yatırım politikaları ve ortaklıklarla, kıtamızın en iyi yanlarını dünyaya sergileyen canlı ve dirençli bir turizm sektörü oluşturabiliriz” dedi. Güney Sina Valisi General Dr. Khaled Fouda Siddiq ise Afrika Turizm Forumu’nun, Afrika kıtası ve ülkeleri için önemli bir forum olduğunu belirterek, “Bu önemli forumun düzenlenmesinin önemi, turizm endüstrisinin Afrika ülkelerimizin ekonomilerinin ilerlemesinde oynadığı ve oynaması gereken büyüyen, kaçınılmaz rolden kaynaklanmaktadır” açıklamalarında bulundu.