YEREL HABERLER - 15 Aralık 2011 Perşembe 15:20

SOBA VE ŞOFBEN ZEHİRLENMELERİ

A
A
A
SOBA VE ŞOFBEN ZEHİRLENMELERİ

Mersin İl Sağlık Müdürü Çağlar Çatak, kış mevsimine girdiğimiz bu aylarda ısınma amacıyla kullanılan soba, baca ve şofbenlerden kaynaklanan zehirlenmelerde artış görüldüğüne dikkat çekerek, bu tür acı olayların önüne geçmek için tedbir alınması gerektiğini söyledi.
Yakılan soba ve kullanılan şofbenlerin, insanlar için bir felakete dönüşmemesi için tedbir alınması gerektiğine işaret eden Çatak, basit ama önemli bu uyarıların dikkate alınmasını istedi. Çatak, soba ve bacalarla ilgili uyulması gereken kuralları ise şöyle sıraladı; "Aşırı doldurulan sobanın duman yolu daralacağı, soba içinde düzensiz ısı dağılımı nedeniyle de baca çekişi zayıflayacağı için soba yakılırken aşırı doldurulmamasına dikkat edilmeli. Sönmekte olan sobaya asla tutuşması güç yakıtlar konulmamalı, yakıt yavaş yavaş ilave edilmeli, yatmadan önce sobaya kesinlikle yakıt konulmamalı. İyi ısınmayan ve alttan yakılan kömür sobalarında karbon monoksit zehirlenmesi riski artacağından soba tutuşturulurken yakıtın üstten yanması sağlanmalı. Sobanın bulunduğu yer sürekli havalandırılmalı. Lodos esintisinin etkili olduğu süre boyunca gerekmedikçe soba yakılmamalıdır. Yanmakta olan soba yatmadan evvel mutlak surette söndürülmelidir."
Şofben kullanıcılarını da uyaran Çatak, dikkat edilmesi gereken hususları da şöyle açıkladı; "Şofben mutlaka bacaya bağlanmalı, baca bağlantısı olmayan şofben asla çalıştırılmamalı. Şofbenin monte edileceği mekan yeterli büyüklükte olmalı, şofben mümkünse banyo yerine balkona veya başka bir havadar mekana takılmalı. Şofben zehirlenmeleri genellikle gaz kaçaklarından değil, yeterli
havalandırma yapılmayan yerlerde yetersiz hava ve yetersiz yanma sonucunda oksijen oranının düşmesi ve karbonmonoksit oranının yükselmesiyle gerçekleştiği için şofbenin kullanıldığı yere sürekli
temiz hava girmesi sağlanmalı."
Çağlar Çatak, baca gazı zehirlenmesinin mutlaka hastanede tedavi edilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Uşak’ta sağanak yağış yolları göle çevirdi Uşak’ta etkili olan sağanak yağış sonrası yollar göle döndü. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün sağanak yağış uyarısı yaptığı Uşak’ta beklenen yağış kent genelinde öğlen saatlerinde başladı. Yağmurla birlikte araçlar göle dönen yollarda güçlükle ilerlerken, yoldan karşıdan karşıya çalışan vatandaşlar ise zor anlar yaşadı. Şiddetli yağan yağmur suları bazı yolları ulaşıma kapatırken, çok sayıda iş yerini ve evinin bodrum katını su bastı. İhbar üzerine bölgelere polis, itfaiye ve belediye ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri yollarda güvenlik önlemi alırken, belediye ekipleri ve vatandaşların kendi imkanlarıyla müdahalesi ile yollar yeniden trafiğe açıldı. Uşak Valiliği uyarmıştı Uşak Valiliğince sosyal medya hesaplarından 23 Nisan tarihinde yapılan paylaşımda vatandaşlar ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı ve yağış anında kuvvetli rüzgara karşı uyarmıştı. "Yapılan son değerlendirmelere göre; 24 Nisan 2025 Perşembe günü (yarın) bölgemizde (Afyonkarahisar, Uşak ve Denizli’nin kuzey kesimleri) görülecek sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışların, yerel kuvvetli (20-40 kg/m2) olması beklendiğinden ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı ve yağış anında kuvvetli rüzgar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir." ifadeleri kullanılmıştı.
İstanbul İstanbul’da hasar tespit çalışmaları sürüyor İstanbul’da depremin ardından hasar oluşan ya da ihbar yapılan binalarda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı ekiplerin hasar tespit çalışmaları sürüyor. İstanbul’un Silivri açıklarında dün meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremde il genelinde bazı binalarda çökme, bazılarında ise hasar oluştu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri, dün itibarıyla hasar tespit çalışmalarına başladı. Küçükçekmece’de Halkalı Merkez Mahallesi Pınar Sokak’ta da incelemeler yapıldı. İhbar üzerine denetim aracı ile sokağa gelen ekipler, aracın üzerinde bulunan kameralardaki sensörler vasıtasıyla binalarda ölçüm yaptı. Ölçümler neticesinde binalarda herhangi bir kayma olup olmadığı belirlendi. Ardından ekipler hasar olduğu belirlenen ya da ihbar yapılan binalarda inceleme yaptılar. Ölçüm yapılan her iki binada da deprem kaynaklı hasar tespit edilmedi. Ekiplerin çalışmaları diğer bölgelerde devam edecek. Öte yandan, Tevfik Fikret Sokak’ta da belirlenen binalara giriş çıkış kapatıldı. Ekipler binalarda incelemede bulunacak. Yapılan çalışmalara ilişkin açıklama yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Afet Hasarları Tespiti Daire Başkanı Tuğrul Sezdirmez, "6 Şubat depremleri sonrasında saha çalışmalarını yürütmüştük. İstanbul’da yaşadığımız deprem sonrasında ise hasar tespit çalışmalarını koordine ediyoruz. Vatandaşlarımız tarafından Bakanlığımıza bildirilen yapı hasarına ilişkin İstanbul’a intikal etmiş durumdayız. Gelen ihbarlar doğrultusunda binalarımızı inceliyoruz. Burada da bir binamızla ilgili ihbar vardı. Yanımızda getirdiğimiz bina takip cihazı ve hasar tespitlerimizle birlikte kontrol edilen 2 binada herhangi bir kayma olup olmadığı konusunda inceleme yaptık. Ekiplerimiz binanın 22 Nisan ile 23 Nisan arasında herhangi bir fark olup olmadığı, taşıyıcı sistemlerinde en ufak bir çatlak ya da hasar olup olmadığı konusunda faaliyetlerini yürüttüler. Şu an iki binada da hasar görülmüyor. Vatandaşlardan aldığımız ihbarlara yönelik bütün ekiplerimizle can havliyle çalışıyoruz. İhbarları hızlı bir şekilde tamamlamayı hedefliyoruz. 3 bin civarında ekibimiz var" ifadelerini kullandı.
Sakarya "Hep Otuz Üç Yaşında" filmine yoğun ilgi Sakarya’da düzenlenen etkinlikte vatandaşlara "Hep Otuz Üç Yaşında" isimli film izletildi. Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenerek hazırlanan film, vatandaşların ilgisini çekti. Etkinlik, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve İl Müftülüğü ortaklığında, Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi. İslam’ın 15 asırlık mirasına ışık tutan bir ansiklopedi ve iki kuşağın kesişen hikayesini ele alan; Niyaz ve Ekmel isimli iki karakteri anlatan ve farklı kıssalarla derin mesajlar veren "Hep Otuz Üç Yaşında" filmi, SAÜ’de beyaz perdeye yansıdı. Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenen yapım, düşünce dünyasına sunduğu katkı ve etkileyici görsel diliyle sanatseverlerin ilgisini çekti. "Zamanla yarışan bir yolculuğa tanıklık ediyorsunuz" Filmin yapımcısı Halil Kardaş, yönetmeni Murat Pay ve senaristi Selman Kılıçaslan da gösterime katılarak izleyicilerle buluştu. Sanatseverler, filmle ilgili merak ettiklerini dile getirirken, yapım sürecine dair detaylı bilgi edinme fırsatı da buldu. Selman Kılıçaslan, "Bu hikayeyi oluştururken en başından beri derdimiz, bir kişiyi ya da belli bir dönemi anlatmak değil, anonim bir ses yakalayabilmekti. Karakterlerin gençliğiyle yaşlılığını, umutla yılgınlığı aynı anda göstermek istedik. Onları izlerken aslında tek bir insanın iç dünyasında, zamanla yarışan bir yolculuğa tanıklık ediyorsunuz" dedi. "Bu filmde en çok önemsediğimiz şeylerden biri, zaman duygusunu doğru kurmaktı" Film çekimlerinde en çok önem verdiği noktalara değinen Yönetmen Murat Pay, "Bu filmde en çok önemsediğimiz şeylerden biri, zaman duygusunu doğru kurmaktı. Geçmişle bugün arasında düz bir çizgi değil, katmanlı bir ilişki var, biz de o katmanları göstermek istedik. Mekanlar, karakterler, hatta sessizlikler bile zamanın izini taşıyor. İzleyicinin, bu zaman katmanları arasında kendi yolculuğunu yapmasını çok değerli buluyoruz" diye konuştu. Yapımcı Halil Karadaş ise "Gerçekten çok meşakkatli bir süreçti. Bu film, 2020 ile 2022 arasında gerçekleştirdiğimiz sözlü tarih çekimlerine dayanıyor. İki yıl boyunca onlarca kayıt, görüşme, transkript derken, hikâyenin temelini oluşturduk. Sonrasında ise yaklaşık altı-yedi ay süren bir yapım ön hazırlığımız oldu. Pek çok detayı titizlikle ele aldık. Nihayetinde böyle bir iş çıktı ortaya" diye konuştu.
Diyarbakır Diyarbakır’da lise öğrencilerinden Gazze’deki çocuklara yardım eli Diyarbakır Kayapınar Fen Lisesi öğrencileri ve öğretmenleri, Gazze’deki çatışmalardan etkilenen Filistinli çocuklara yardım etmek için etkinlik düzenledi. Diyarbakır’da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftasında Kayapınar Fen Lisesi öğrencileri ve öğretmenleri Gazze’deki çocuklar için anlamlı bir etkinliğe imza attı. Gazze başta olmak üzere Filistin’de yaşanan insani kriz nedeniyle zor durumda olan ve çatışmalardan etkilenen çocuklar yararına okulda yardım kampanyası düzenlendi. İl ve ilçe milli eğitim müdürlüğü koordinesinde gerçekleşen etkinliğe, öğrenciler, aileleri ile okulda görev yapan öğretmenler ve okul idaresi katıldı. Evlerde hazırlanan yiyecek ve içecekler okul içerisinde kurulan stantlarda ikram edildi. Öğrenciler ve aileleri başta olmak üzere öğretmeler, okul idaresi ve gelen misafirler, bağış kutusuna gönüllü olarak bağışlarını yaptı. Gazze’deki Filistinli akranlarına yardım etme fırsatı bulan öğrencilerin anlamlı etkinlik nedeniyle heyecanlı olduğu görüldü. Kayapınar Fen Lisesi öğrencilerinden Elif Eylül İpek, bu etkinliğin kendisine yardımlaşma ve paylaşmanın ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini belirterek, "23 Nisan sebebiyle düzenlediğimiz kampanya Kayapınar Fen Lisesi ailesi olarak gerçekleştirdik. Bu kampanya bana yardımlaşma ve paylaşmanın ne kadar önemli olduğunu ve aslında imkanlarımızın ne kadar zengin olduğunu gösterdi. Bugün ben de empati kurarak bu etkinlikte yer aldım. Günün sonunda tatlı bir yorgunlukla beraber arkadaşlarım ve öğretmenlerimle dayanışma ve yardımlaşma yönümüzü güçlendirdik" dedi. Kayapınar Fen Lisesi Okul Müdürü Mehmet Yalçın ise Gazze başta olmak üzere Filistin’de yaşanan insani kriz nedeniyle zor durumda olan ve çatışmalardan etkilenen çocuklara karşı farkındalık oluşturmak ve öğrencilerin toplumsal duyarlılığını arttırmak için bu yardım kampanyasını düzenlediklerini ifade etti. Yalçın, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, tüm dünya çocuklarının barış ve kardeşlik içinde bir arada yaşamasını amaçlayan anlamlı bir gündür. Bu kapsamda, Gazze başta olmak üzere Filistin’de yaşanan insani kriz nedeniyle zor durumda olan ve çatışmalardan etkilenen çocuklara karşı farkındalık oluşturmak, öğrencilerimizin toplumsal duyarlılıklarını artırmak, yardımlaşma ve dayanışma duygularını pekiştirmek amacıyla, okulumuzda 24 Nisan 2025 Perşembe günü Filistinli çocuklar yararına bir yardım kampanyası düzenledik. Bu bağlamda; okulumuzda öğretmen, öğrenci ve velilerimizin büyük katılım sağladığı etkinliğe ilgi ve katkı büyüktü. Çok zor şartlarda hayatlarını sürdüren Gazzeli çocuklara karşı çocuklarımızın da bir duyarlılık oluşması adına yapılan bu etkinliği çok önemsiyoruz. Öğrencilerimizin ilgi alaka ve duyarlıkları bizi son derece memnun etmiştir. Katılım ve katkı sağlayan öğretmen, veli ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.