Yerel Haberler
Samsun
Gisdol: "Sonunda başardık, takımımdan ne kadar gurur duysam azdır" 18 Mayıs 2024 Cumartesi - 22:23:10 Samsunspor Teknik Direktörü Markus Gisdol, kümede kaldıkları için çok mutlu olduğunu belirterek, "Takımımdan ne kadar gurur duysam azdır" dedi. Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında Samsunspor evinde karşılaştığı Alanyaspor ile 1-1 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Samsunspor Teknik Direktör Markus Gisdol, kümede kalmayı başardıkları için çok mutlu olduğunu dile getirdi. Göreve geldiğinde herkesin Samsunspor’a ’Küme düşecek’ gözüyle baktığına dikkat çeken Gisdol, "Sonunda başardık, çok şükür bitti. Takımımdan ne kadar gurur duysam azdır. Biz bunu birlikte başardık. 1 Ekim’de başladım. Bu hiç kolay olmadı. Birçok insan ’Salak mısın, takım düşecek oraya gitme’ dedi. Geldiğimiz ilk günden beri takım ruhunu oluşturmaya çalıştık. Bunu yalnız da başarmadık. Bunu tüm çalışanlarla birlikte yaptık. Bu sene tam bir aile ortamında çalışma fırsatı buldum diyebilirim. Bu da başarının anahtarı diyebilirim. Hedefimizi gerçekleştirdiğimiz için de herkese teşekkür ediyorum. Özellikle taraftarımıza etmek istiyorum. Daha önce böyle bir sevgi hiç görmedim. Bizim için inanılmaz bir sezon oldu. Sözleşme yenileme konusuna daha önce odaklanmadım. Çünkü çok zor bir dönemden geçiyorduk. Sıkıntılı sürecin son haftalara kadar sürecini söyledik ve öyle de oldu. Benimle devam etmemesi durumunda kulübün başka teknik direktör ile görüşmesinde bir sıkıntı yok. Fuat hocayla bu hafta da konuşacağız. Hedefimizi gerçekleştirdik, şimdi bir nefes alacağım. Biraz düşünüp sağlıklı bir karar alacağım. Bir hoca olarak şunu belirtmek istiyorum. Bugünlere gelmemiz kolay olmadı. Baskı altında olmak kolay değildi, ancak bunu hep birlikte başardık" diye konuştu.
18 Mayıs 2024 Cumartesi - 22:21 Fatih Tekke: “İyi ve üstün bir oyun oynadık” SAMSUN (İHA) – Alanyaspor Teknik Direktörü Fatih Tekke, Samsunspor mücadelesinde iyi ve üstün bir oyun sergilediklerini fakat, galip gelemediklerini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında Alanyaspor, deplasmanda Samsunspor 1-1 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Alanyaspor Teknik Direktörü Fatih Tekke, karşılaşmayı değerlendirdi. Galip gelmek için çabaladıklarını dile getiren Tekke, iyi ve üstün olmalarına rağmen kazanamadıklarını ifade etti. Maçta üstün olan taraf olduklarının altını çizen Tekke, “Maçın tamamına yakınında iyi olan taraftık. Gol yedikten sonra biraz sallandık. Onun haricinde oyunun tümünde baskılara cesurca çok doğru ve iyi oynayarak cevap verdik. Final pasları öncesinde topu kolay kaybetmeseydik daha farklı skor olabilirdi. Çok çok iyi bir oyun üstün bir oyun oynadık. Rakibimiz ligde çok ciddi mücadeleler verdi ve kalmayı da hak etmişti. Biz çok öncesinden bunu hak ettik, kazandık. Bugün için tamamıyla bana göre maçın ve oyunun üstünlüğü, Alanyaspor’daydı. Herkesin keyif aldığı, zevk aldığı, riskli ve cesur oynayan bir takımımız. Dolayısıyla bu sezona bana göre damga vuran, oyun olarak damga vuran bir Alanyaspor var. Ligi iyi oynayarak puanlar alarak bitirmek istiyoruz. Alanyaspor ile sözleşmem sezon sonu bitiyor, hafta içinde iki defa kulüp yönetimi ile görüşmemiz oldu ve olumlu gözüküyor” dedi.
18 Mayıs 2024 Cumartesi - 21:07 Trendyol Süper Lig: Samsunspor: 1 - Alanyaspor: 1 (Maç sonucu) Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında Samsunspor evinde karşılaştığı Alanyaspor ile 1-1 berabere kaldı. Puanını 43 yapan Samsunspor, ligin bitime 1 hafta kala kümede kalmayı garantiledi. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 60. dakikada Emre’nin rakipten kaptığı topta kaleciyi geçen Marius’un şutunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 1-1 78. dakikada sağ kanattan Efecan’ın ortasında hareketlenen Hwang’ın kafa vuruşunda meşin yuvarlak az farkla kalenin üzerinden dışarıya çıktı. 80. dakikada çalımlarla ceza sahası içine giren Hwang’ın şutunda kaleci Okan son anda meşin yuvarlağı çeldi. 89. dakikada Holse’nin ceza sahası önünden sert ve düzgün vuruşunda kaleci Ertuğrul meşin yuvarlağı iki hamlede kontrol etti. Hakemler: Mert Güzenge, Bahtiyar Birinci, Murat Altan Samsunspor: Okan Kocuk, Zeki Yavru (Schindler dk. 77), Yunus Emre Çift, Van Drongelen, Soner Gönül (Bola dk. 56), Ait Bennasser, Taylan Antalyalı (Osman dk. 90+1), Carlo Holse, Oliver Ntcham (Fofana dk. 56), Emre Kılınç, Marius Moundilmadji Yedekler: Szumski, Tait, Dimata, Benito, Haluk, Muja Teknik Direktör: Markus Gisdol Alanyaspor: Ertuğrul Taşkıran, Miguel Lima, Fidan Aliti, Jure Balkovec, Florent Hadergjonaj, Antonio Augusto (Janvier dk. 67), Richard Candido, Leroy Fer (Novais dk. 86), Efecan Karaca, Oğuz Aydın (Yusuf Özdemir dk. 46), Ahmed Hassan (Hwang dk. 67) Yedekler: Yusuf Karagöz, Furkan, Fatih, Sisto, Eduardo, Anderson Teknik Direktör: Fatih Tekke Goller: Marius (dk. 60) (Samsunspor), Oğuz (dk. 14) (Alanyaspor) Sarı kart: Zeki (Samsunspor)
Türkiye’de her gün 1 bebek yemek borusu olmadan doğuyor
17 Mayıs 2024 Cuma - 16:41 Türkiye’de her gün 1 bebek yemek borusu olmadan doğuyor SAMSUN (İHA) – Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Berat Dilek Demirel, Türkiye’de her gün 1 bebeğin yemek borusu tam tıkalı ya da olmadan (özofagus atrezisi) doğduğunu, bu bebeklerin ameliyat edilmeden hayatlarını sürdürmelerinin ise imkanı olmadığını söyledi. Türkiye’de her gün ortalama bir bebek yemek borusu gelişmemiş şekilde dünyaya geliyor. Hastalık ve mücadele yolları ise yeterince bilinmiyor. Samsun’da doktorlar ve aileler, hem farkındalık oluşturmak hem de hastalıkla ilgili bilgi almak için bir araya geldi. Tıp Fakültesi Dekanlık Oditoryumu Pembe Salonda toplanan hasta ve aileler merak ettikleri konular ve bundan sonraki hayatlarında ne yapmaları gerektiği konusundaki yöntemler hakkında uzmanlardan bilgi aldılar. “Doğan 3 bin 500 bebekten birisi yemek borusu olmadan doğuyor” Ülke genelinde her gün 1 bebeğin yemek borusu olmadan ya da tam tıkalı şekilde dünyaya geldiğine değinen Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Berat Dilek Demirel, “Yemek borusunun doğuştan tam tıkalı ya da gelişememiş olması anlamına gelen özofagus atrezisi, 3 bin 500 canlı doğumda bir görülüyor. Bu da demek oluyor ki her gün Türkiye’de 1 bebek özofagus atrezisi ile doğuyor ve ancak ameliyatla hayata tutunabiliyor. Bugün önce özofagus atrezisi nedeniyle tedavi edilmiş hastalarımızın sağlık kontrollerini gerçekleştirdik. Ardından da aile buluşmaları toplantısında hasta ve yakınlarımızın sorularına cevap verdik. Bu hastaları, sağlıklı yarınlara ulaştırmak için yardımcı olmayı planlıyoruz” dedi. “Yemek borusu olmadan doğan bebeklerin muhakkak ameliyat olması gerekiyor” Bebeklerin yaşama tutunabilmesi için muhakkak ameliyat olması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Berat Dilek Demirel, “Bu hastalık anne karnında tespit edilebilen bir hastalık ancak hastaların çoğu doğduktan sonra tanı alıyor. Çocuk doğduktan sonra ağzından tükürük gelmesi ya da emzirmeye çalışıldığında beslenememesi, yutamaması gibi nedenlerle hasta doktor tarafından değerlendiriliyor. Yemek borusunun doğuştan gelişmediği, kapalı olduğu görülüyor. Hastanın da bu nedenle muhakkak bir operasyon, ameliyat geçirmesi gerekiyor. Yapılan ameliyat ile yemek borusu bütünlüğü sağlanmaya çalışılıyor ama ancak bu hastalardaki en büyük problemlerimizden bir tanesi hastalarımızın çoğunda ek başka sistemlerinde de hastalık oluyor. Böbrek, kalp ve bağırsak hastalıkları sistemi gibi ek birçok sistemde de hastalıkları olabiliyor. Özofagus atrezisi ile doğan, hayatını sürdüren kahraman çocuklarımız birçok hastalıkla savaşmış oluyorlar” diye konuştu. “Samsun’daki özofagus atrezisi hastası yılda 10’dan fazla oluyor” Yılda 10’dan fazla yeni hasta ile karşılaştıklarının altını çizen Doç. Dr. Demirel, “Yemek borusu tam olarak gelişmediği ve kapalı olduğu için ameliyat olmadan yaşamlarını devam ettirebilme şansları yok. Bir beslenme yolunun oluşturulması gerekiyor. Yemek borusunun yokluğu olarak adlandırdığımız bu hastalık için ameliyat zamanlamasını hastalığın çeşidine göre yapıyoruz. Bazı hastalarımızda erken dönemde ameliyat yapabilirken, bazı hastalarımızda geçici süreyle mide yoluyla beslenme sağladıktan sonra ilerleyen dönemlerde ameliyatlarını gerçekleştiriyoruz. OMÜ Çocuk Cerrahisi Kliniği, Türkiye’deki özofagus atrezisi hasta takip sistemine kayıt olan ve bunu yürüten merkezlerden birisi. Yıllık hasta sayımız 10’un üzerinde. Bugün de 30’un üzerinde hastamız programımıza teşrif etti. Türkiye’de de deneyimli ve özofagus atrezisi hastaları takip edebilen nadir kliniklerden biriyiz” şeklinde konuştu. “Çocuklarımız doğar doğmaz nefes alma ve yemek yeme zorluğu çekiyor” Kendi çocuğunun da aynı hastalıktan muzdarip olduğunu belirten Türkiye Özofagus Atrezisi Çocuk ve Aile Destek Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Celal Boratav, “Oğlumun doğduktan sonra yemek borusunun olmadığını öğrendik. Çok zor bir süreç geçirdik. Canlılar doğduğunda solumak ve beslenmeye ihtiyaç duyar. Bizim çocuklarımızda ise bunları karşılamak için mutlaka cerrahi müdahale gerekiyor. Doğduktan 24 saat içerisinde ameliyat oldu ve 17 yaşındaki çocuğum bu günlere kadar geldi” ifadelerini kullandı. Bebekleri yemek borusu olmadan dünyaya gelen aileler ise şu ifadeleri kullandılar: “Doğum sonrası oğlumuzun nefes almada sıkıntı yaşadığı ve yemek borusu olmadığını öğrendik. 3 günlükken ameliyat oldu ve başarılı geçti. 9 ayına kadar hastanelerde uğraştık. Özofagus atrezisi yanı sıra birçok hastalık da geçirdik. 9 ay mama harici beslenemedi. 9 aylıkken bir ameliyat daha yapıldı ve şu anda her şeyden az da olsa yemeye başladı. 3 ayda bir kontrollere geliyoruz. Bu hastalığı başımıza gelene kadar hiç bilmiyorduk. Endişe ederek çocuğumuzu büyüttük. Şu anda çok şükür bir sıkıntımız görülmüyor.” “Kızımın doğduğunda yemek borusu hiç yoktu. 16 ay boyunca PEG ile beslendi. Daha sonrasında yapılan ameliyat ile yemek yemeye başladı. Midesi biraz yukarı çekildi ve her şeyi yiyebiliyor. Çocuğum çok sağlıklı olduğu için mutluyum. 6 ayda bir kontrole geliyoruz. Hastalığı ilk duyduğumuzda çok panik yapıp, üzülmüştük. Tedavi sonrası hiç panik ve strese yer olmadığını görmüş olduk. Aynı durum başına gelen aileler panik yapmasın. Tedavisi de ameliyatı da var. İlk başta zorluk yaşayabiliyorsunuz ama tedavi sonrası hepsi geçiyor.” Programa ayrıca OMÜ Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Davut Güven, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ünal Bıçakçı, özofagus atrezisi almış çocuklar ve aileleri katıldı.
Murzioğlu: “SGK ile etle tırnak gibiyiz”
17 Mayıs 2024 Cuma - 15:20 Murzioğlu: “SGK ile etle tırnak gibiyiz” SGK Samsun İl Müdürü Ünal Kaya ve beraberindeki heyet, Sosyal Güvenlik Haftası kapsamında Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu’nu ziyaret etti. Ziyarette SGK’dan övgüyle bahseden Murzioğlu, “SGK ile etle tırnak gibiyiz” dedi. Vatandaşları hak ve yükümlülükleri konusunda bilgilendirmek, toplumda ‘sosyal güvenlik’ bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla her yıl mayıs ayının ikinci haftası kutlanan Sosyal Güvenlik Haftası kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Samsun İl Müdürü Ünal Kaya, beraberindeki heyetle birlikte Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu’nu makamında ziyaret etti. "Kayıt dışı istihdamla mücadele" Ziyarette konuşan SGK Samsun İl Müdürü Ünal Kaya, Sosyal Güvenlik Haftası’nın amacının; toplumda sosyal güvenlik bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması olduğunu söyledi. Bu yıl Sosyal Güvenlik Haftası’nın 18’incisi kutladıklarını belirten Ünal kaya, “Sosyal güvenlik, bireylerin hastalık, yaşlılık, işsizlik ve kaza gibi risklere karşı koruyan ve yaşam standartlarının korunmasını sağlayan bir sistemdir. Sosyal Güvenlik Haftası, toplumda sosyal güvenlik bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için önemli bir fırsattır. Bu hafta kapsamında düzenlediğimiz çeşitli etkinlikler ile vatandaşlarımıza sosyal güvenlik sisteminin işleyişi, hak ve yükümlülükleri hakkında bilgi veriyoruz. Sosyal Güvenlik Reformu’nun hayata geçmesi ile birlikte atılan önemli adımlardan bir tanesi de kayıtlı istihdamın özendirilmesi ve bu bilincin arttırılmasına yönelik çalışmaların önem kazanmasıdır. Cezanın yerini teşvikin, denetimin yerini rehberliğin aldığı bir anlayışı hayata geçirmeye çalıştık ve bilinçlendirme, farkındalık, etkin rehberlik ve denetim faaliyetlerine öncelik verdik. Kayıt dışı istihdamın genişlemesi, bir taraftan çalışanların güvencesiz kalmasına yol açarken, diğer taraftan da kayıtlı istihdam aleyhinde haksız rekabete yol açmaktadır. Hafta kapsamında kayıt dışı istihdamla mücadele konusunda çalışmalarımıza değinerek toplumun tüm kesimlerinde sigortalı çalışmaya destek verilmesi konusunda farkındalık oluşturmak istiyoruz” diye konuştu. "Genel Sağlık Sigortası dünyaya örnek oldu" Konuşmasında Genel Sağlık Sigortası sistemine de değinen Kaya, "Türkiye olarak ne kadar güçlü olduğumuzu salgın döneminde tüm dünyaya gösterdik. Ülkemiz, bu sıkıntılı günlerde sağlam temeller üzerine inşa edilen Genel Sağlık Sigortası(GSS) sistemimiz sayesinde tüm dünyaya örnek oldu. 2002’de yüzde 70 olan Genel Sağlık Sigortasının kapsamı bugün yüzde 99,3’e ulaşmış durumda. 2016 yılında yapılan düzenlenme ile Genel Sağlık Sigortası primi tek kaleme indirildi. Geliri brüt asgari ücretin üçte birinin üzerinde olan kişilerin ödemesi gereken prim tutarı 2024 yılı için 600,08 TL’dir. Bu kişiler aylık olarak ödeyebilecekleri bu cüzi tutarla hem kendileri hem de bakmakla yükümlü oldukları eşleri, çocukları ile anne ve babaları sağlık güvencesine sahip olmasalar bile GSS kapsamında olup sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanma hakkına sahip oluyorlar. SGK çalışanlarımızın da gayretiyle çalışmalara katma değer katacak tüm taraflarla iş birliği içerisinde bir çalışma anlayışı yürütüyoruz. Kurum olarak verdiğimiz hizmetlerin iyileştirmesi, prim teşviki uygulamaları, veri paylaşımına dayalı çapraz denetimler, bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları, yenilikçi uygulamalarımız ve tabii ki kayıt dışı istihdamın yoğun olduğu alanlarda hayata geçirdiğimiz projeler de kayıt dışı istihdamın düşürülmesine önemli katkı sunmaktadır” şeklinde konuştu. Murzioğlu: “Etle tırnak gibiyiz” Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade eden Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, İl Müdürü Ünal Kaya nezdinde tüm Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının haftasını kutladı. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun tüm vatandaşlar için önemli bir kurum olduğunun altını çizen Murzioğlu, “SGK bizim en önemli paydaşlarımızdan. İl müdürümüz ile devamlı istişare halindeyiz. Kısacası sizlerle adeta etle tırnak gibiyiz. Sosyal Güvenlik Kurumu, son yıllarda yapılan reform niteliğinde değişiklikler ve düzenlemelerle en büyük gelişme ve başarı gösteren kurumların başında yer almaktadır. Sosyal güvenlik insanların doğumundan ölümüne kadar ve öldükten sonra geride kalanları da kapsayan hayatın vazgeçilmez bir parçası. Sizler kurum olarak önemli bir görev yürütüyorsunuz. Başarılı çalışmalarınızın devamını diliyorum” ifadelerini kullandı.
Samsun’da 18-19 Mayıs’ta kapalı yollar
17 Mayıs 2024 Cuma - 15:05 Samsun’da 18-19 Mayıs’ta kapalı yollar Samsun İl Emniyet Müdürlüğü, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla 18-19 Mayıs’ta araç trafiğine kapatılacak yolları duyurdu. İl Emniyet Müdürlüğü Medya Halkla İlişkiler ve Protokol Şube Müdürlüğünden 19 Mayıs tedbirleri hakkında yapılan açıklamada, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında yapılacak olan spor müsabakaları, etkinlik ve yürüyüşler nedeniyle 18 Mayıs Cumartesi günü 1919 metre Bayrak ve Fener Alayı Yürüyüşü nedeniyle saat 16.30’dan itibaren yürüyüş sona erinceye kadar İlkadım ilçesi Uğur Mumcu Parkı civarı, İstiklal Caddesi, 19 Mayıs Bulvarı ve Cumhuriyet Caddesi tamamen araç trafiğine kapatılacaktır. 19 Mayıs 2024 Pazar günü Gran Fondo Bisiklet Yarışları nedeniyle saat 07.00’den itibaren yarış sona erinceye kadar Atatürk Bulvarı Aziz Işık Bulvarı (Gülhan Petrol) Kavşağı ile Bafra ilçesi arası deniz bandı tamamen araç trafiğine kapatılarak, trafik kara bandına aktarılıp trafik akımı gidiş-geliş olacak şekilde tek şerit halinde işletilecektir. 19 Mayıs Uluslararası Yarı Maratonu nedeniyle saat 07.00’den itibaren yarış sona erinceye kadar Tütün İskelesi, Valilik Binası arkasından itibaren Fuar Caddesi, Batıpark Sahil Yolu, Adnan Menderes Bulvarı, Alaçam Caddesi, Karayolları Kavşağı, Atatürk Bulvarı deniz bandı Atakum Olimpik Yüzme Havuzuna kadar araç trafiğine kapatılacaktır. Yapılacak olan yürüyüş nedeniyle saat 12.00’den itibaren yürüyüş sona erinceye kadar Muhittin Özkefeli Bulvarı, İstiklal Caddesi, 19 Mayıs Bulvarı, Cumhuriyet Caddesi bölüm bölüm kısmen ya da tamamen araç trafiğine kapatılacaktır. Canik Doğupark’ta yapılacak olan Sahil Güvenlik Helikopter, SOLOTÜRK ve Türk Yıldızları uçak gösterisi nedeniyle saat 08.00’den itibaren gösteri ve diğer etkinlikler sona erinceye kadar Doğupark Sahil Yolunun Bandırma Vapuru Balıkçı Barınakları ile Özkefeli İç Kavşak arasındaki bölümü araç trafiğine kapatılacak olup, Atatürk Bulvarı, Belediyeevleri Kavşağı, AVM ve Gar Kavşağı bölgesinde trafiğin yoğunlaşacağı öngörülmektedir. 1919 metre Bayrak Yürüyüşü nedeniyle saat 15.30’dan itibaren yürüyüş sona erinceye kadar Adnan Menderes Bulvarı Çobanlı İskelesi ile Atakum Gençlik Merkezi arası araç trafiğine kapatılacaktır. Tütün İskelesinden başlanarak yapılacak olan Fener Alayı ve yürüyüş nedeniyle saat 18.00’den itibaren yürüyüş sona erinceye kadar 19 Mayıs Bulvarı, İstiklal Caddesi, Lise Caddesi, Gazi Caddesi ve Cumhuriyet Caddesi kısmen ya da tamamen araç trafiğine kapatılacaktır” denildi.
‘Gebelik şekeri bebekte obezite ve tansiyon riskini artırıyor’
17 Mayıs 2024 Cuma - 14:38 ‘Gebelik şekeri bebekte obezite ve tansiyon riskini artırıyor’ Yaklaşık her 10 gebeden 1’inin ‘gebelik şekeri’ tanısı aldığını belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Tutal, “Gebelik şekeri, annede yüksek tansiyon hastalığı gelişme riskini artırır. Ayrıca bebekte yenidoğan döneminde şeker düşüklüğü ve yenidoğan sarılığını tetikleyebilir” dedi. Liv Hospital Samsun Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Tutal, gebelikte şeker hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Tutal, “Gebelik şekeri, gebelik sırasında tespit edilen kan şekeri yüksekliğidir. Gebelik şekeri annede yüksek tansiyon hastalığı gelişme riskini artırır. Ayrıca bebekte yenidoğan döneminde hipoglisemi (şeker düşüklüğü) ve yenidoğan sarılığını tetikleyebilir. Şeker hastalığı gelişme riskini artıran unsurlar ise ailede şeker hastalığı olması, gebelikten önce kilolu olmak, 4,5 kilogramdan daha ağır bebek doğurmuş olmak, öncesinde erken doğum yapmış olmak, gebelik öncesi gizli şeker hastalığı, 25 yaşın üzerinde gebe kalmak ve polikistik over sendromudur” diye konuştu. “Tanı konma süreci” Hiçbir risk faktörü olmadan da gebelik şekerinin gelişebileceğinin unutulmaması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Tutal, “Genellikle gebeliğin 24. ve 28. haftaları arasında gebelik şekeri teşhisi konulur. Önceden gebelik şekeri geçirdiyseniz veya doktorunuz riskli olduğunuzu düşünüyorsa, 13. haftadan önce de testler yapılabilir. Gebelik şekeri taraması, oral glukoz tolerans testi (şeker yükleme testi olarak bilinir) ile yapılır. 50 gram glukozlu içecek içildikten 30 dakika sonra alınan kan düzeyine bakılır. Test sonucu anormal ise 100 gram glukoz ile tekrar test yapılır” şeklinde konuştu. “Şeker yükleme testi değil, annede şeker olduğunu bilmemek riskli” Şeker yükleme testi yaptırmanın zararlı olmadığını dile getiren Uzm. Dr. Tutal, “Test sırasında alınan şeker, 1 bardak şekerli içecek, birkaç dilim tatlı ya da bir tabak pirinç pilavındaki şeker kadardır. Asıl riskli olan durum annede gebelik şekeri olması ve bu durumun bilinmemesidir. Anne kanındaki yüksek şeker, bebeğe geçerek bebekte aşırı miktarda insülin üretilmesine bu da bebeğin aşırı büyümesine neden olur. Aşırı büyük olan bebeklerin doğum travmalarına maruz kalma ihtimalleri artar. Annenin yüksek kan şekeri, erken doğumu tetikleyebileceği gibi bebeğin aşırı büyük olması da erken doğum kararının alınmasına neden olabilir. Gebelik şekeri olan annelerin bebeklerinde doğum erken olmasa bile akciğer gelişimi yetersiz olabilir ve bebek doğduğu zaman nefes almakta zorlanabilir. Kan şekeri kontrolsüz olan annelerden doğan bebeklerde doğum sonrası kan şekeri düşebilir. Çok ciddi düşüşler bebeğin havale geçirmesine neden olabilir. Derhal kan şekerinin yükseltilmesi gerekir. Gebelik şekeri olan annelerden doğan bebeklerde yaşamlarının ileri dönemlerinde obezite ve tip 2 diyabet hastalığı gelişme riski artmıştır” ifadelerini kullandı. “Anneye verdiği zararlar” Uzm. Dr. Tutal, gebelik şekerinin anneye ve bebeğe yansıyabilecek olumsuz etkilerini şöyle paylaştı: “Gebelik şekeri, yüksek tansiyon riskini arttırır. Ayrıca hem anne hem de bebeğin hayatını tehlikeye sokan preeklampsi riskini arttırır. Gebelik şekeri geçirdiyseniz, bir sonraki gebelikte de muhtemelen gebelik şekeri olacaksınızdır. Ayrıca yaşınız ilerledikçe tip 2 diyabet hastası olma ihtimaliniz de artacaktır. Gebelik şekeri geçiren kadınların yaşam tarzlarında yapacakları sağlıklı beslenme ve egzersiz gibi sağlıklı değişimler, gelecekte şeker hastası olma ihtimallerini azaltır. Diyetle kan şekeri kontrol altına alınamayan hastalarda insülin tedavisi gerekir. Doğum sonrası kan şekeri ölçümüne bir süre daha devam edilmelidir. Doğumdan yaklaşık 2 ay sonra şeker yüklemesi yapılarak şekerin tamamen normale döndüğünden emin olunmalıdır. Daha sonra her 2-3 yılda bir diyabet riskinin değerlendirilmesi gereklidir. Bu hastalığın tedavisi endokrinoloji ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekimlerince yapılmaktadır.”
‘Türkiye’de 5 hipertansiyon hastasından 1’i ilaçlarını düzenli almıyor’
17 Mayıs 2024 Cuma - 14:29 ‘Türkiye’de 5 hipertansiyon hastasından 1’i ilaçlarını düzenli almıyor’ Samsun İl Sağlık Müdürü Mustafa Uras, "Hipertansiyon; inme, kalp krizi, kalp yetmezliği ve böbrek hasarı gibi ölümcül durumlara yol açıyor. Ülkemizde, nüfusumuzun yüzde 16,7’sinin şu ana kadar kan basıncını hiç ölçtürmedi. Hipertansiyon tedavisi gören 5 hastadan 1’i ilaçlarını düzenli almıyor" dedi. Bu yıl ki teması ’Hayatının Değerini Bil, Tansiyonunu Ölçtür, Sağlıklı ve Uzun Yaşa’ olarak belirlenen 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’ne özel Samsun İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Büyük Cami yanına stant açıldı. Açılan stantta gelen vatandaşların tansiyonuna bakıldı, uzmanlar tarafından kendilerine bilgilendirmelerde bulunuldu. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Samsun Müftüsü Seyfullah çakır ve vatandaşlar da standa gelerek tansiyonlarını ölçtürdü. "Hipertansiyon ciddi sağlık sorunlarına yol açan kronik bir hastalıktır" Hipertansiyonun kan basıncının olması gereken değerin üzerinde olmasıyla karakterize, tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açan kronik bir hastalık olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Uras, "Hipertansiyon; inme, kalp krizi, kalp yetmezliği ve böbrek hasarı gibi ölümcül durumlara yol açması nedeniyle dünya genelindeki hastalık ve ölümlerin en önde gelen risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün yapmış olduğu çalışmalara göre dünya genelinde 1,3 milyar kişi hipertansiyon ile yaşamını sürdürmekte olup her yıl 30-70 yaş arasındaki yaklaşık 11 milyon kişi hipertansiyon nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde, 2023 yılında yapılan bir çalışmada 15 yaş üzerindeki nüfustaki hipertansiyon sıklığının yüzde 18,3 olduğu ve sıklığın yaşla birlikte arttığı belirlenmiştir. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan 2022 yılı ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerine göre de ülkemizde gerçekleşen ölümlerin yüzde 3,5’inden hipertansiyon sorumludur. Vakaların yüzde 95’inde hipertansiyona yol açan asıl neden tam olarak belirlenememiş olmakla birlikte altta yatan en sık nedenler arasında yüksek tuz ve yağ tüketimi, meyve ve sebzeden fakir diyet, aşırı kilo ya da obezite, yetersiz fiziksel aktivite, zararlı alkol kullanımı, tütün ve tütün ürünleri tüketimi ile stresin yer aldığı gösterilmiş; olumlu yaşam tarzı değişikliklerini içeren birincil koruma yönteminin hipertansiyondan kaynaklanan ilave hastalık ve ölümleri önlemede etkili olduğu ortaya konulmuştur" diye konuştu. "Toplumun hipertansiyon farkındalığı istenilen düzeyde değil" Önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olmasına ve ölümcül sonuçlarına rağmen toplumun hipertansiyon farkındalığının istenilen düzeyde olmadığını ifade eden Dr. Uras, "Yapılan güncel çalışmalar; erişilebilir ve kapsamlı sağlık hizmet sunumunun gerçekleştirildiği ülkemizde, nüfusumuzun yüzde 16,7’sinin şu ana kadar kan basıncını hiç ölçtürmediğini; daha önce hipertansiyon tanısı almış olanların yüzde 21,8’inin ise hipertansiyon tedavisi almadığını ortaya koymuştur. Çarpıcı tespitlerden biri de tedavi alan 5 hastadan 1’inin ilaçlarını düzenli almadığıdır. Hipertansiyondan kaynaklanan sakatlık ve ölümlerin önlenebilmesi için vatandaşlarımızı; kayıtlı oldukları aile hekimlerini düzenli olarak ziyaret etmeye, periyodik olarak tarama ve izlemlerini yaptırmaya, hastalıklarını klinik yönergelere uygun olarak tedavi ettirmeye, aile hekimlerinin gerekli gördüğü durumlarda da hastanelere başvurarak ileri tetkik ve tedavilerini yaptırmaya davet ediyoruz. Sağlığınıza sahip çıkın, sağlığınızı koruyun. Hipertansiyondan ya da hipertansiyon nedeniyle ortaya çıkabilecek olumsuz durumlardan korunmak için sağlıklı beslenin, yeterli miktarda su için, tuz tüketimini azaltın, tütün, tütün ürünleri ve alkolden uzak durun, hareket edin, aile hekiminize başvurun, düzenli aralıklarla risk değerlendirmenizi yaptırın, hipertansiyonunuz yoksa yılda bir kez, hipertansiyonunuz varsa düzenli olarak tansiyonunuzu ölçtürün, ilaçlarınızı düzenli olarak ve önerilen şekilde kullanın. Bu vesileyle, hayatınızın değerini bildiğiniz uzun ve sağlıklı bir yaşam dileriz" şeklinde konuştu.