SPOR - 21 Nisan 2024 Pazar 23:07

Çayelispor, şampiyon gibi Rize’de karşılandı

A
A
A
Çayelispor, şampiyon gibi Rize’de karşılandı

Bölgesel Amatör Lig ekiplerinden Çayelispor, bugün Görelespor’u deplasmanda 3-0 mağlup ederek 3 puanı hanesine yazdırdı.


Çayelispor, Bölgesel Amatör Lig 10. Grup 23. hafta maçında Görelespor’a konuk oldu. Çayelispor hakemin ilk düdüğünü çalmasından 30 dakika sonra Muhammed Ali Yılmaz, meşin yuvarlağı filelerle buluşturdu. Maçın 35. dakikasında gelişen Çayelispor atağında İsmail Özoğlu, attığı gol ile farkı 2’ye çıkartarak ilk yarı sona erdi. Maçın son dakikalarında Halil İbrahim Çelik’in golüyle Çayelispor skoru 3-0’a getirdi. Maçın hakemi son düdüğü çalması ile taraftarlar ve Çayelispor ekibi büyük bir coşku yaşadı. Rize’ye dönen Çayelispor, burada şampiyon gibi karşılandı. Taraftarlar ve yeşil-beyazı ekip Çayeli’nde kutlamalara devam ediyor. Çayelispor gelecek haftayı BAY geçecek. Çayelispor’un en yakın rakibi olan 1926 Bulancakspor 47 puan ile şampiyonluk yarışını sürdürüyor. Bulancakspor sahasında Rize Özel İdarespor maçında puan kaybetmesi halinde Çayelispor şampiyonluğu matematiksel olarak garantileyecek ve TFF 3. Lig’e yükselecek. Bulancakspor’un Rize Özel İdare’yi mağlup etmesi halinde ise Çayelispor’un geriye kalan son 2 maçtan birinde galibiyet alması ile TFF 3. Lig’e çıkacak.



Çayelispor, şampiyon gibi Rize’de karşılandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Yazın serin kışın sıcak tutan Buldan bezine ilgi her geçen gün artıyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde hazırlanan ‘Türkiye Dokuma Atlasında yer alan ‘Buldan bezine’ ilgi her geçen gün artıyor. Hiç bir kimyasal kullanılmayan doğal boyalı dokumasıyla dikkat çeken Buldan bezi, geçmişte sadece yazlık giyimde tercih edilirken şimdilerde ise hem kışlık giyim hem de ev tekstilinin gözdesi oldu. Denizli’ye 45 kilometre uzaklıkta bulan ve Türkiye’nin dokumacılıkta ön plana çıkan başlıca merkezlerinden birisi olan Buldan’ın kendisine özgü kumaşıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. Milattan önce 6 bin yılına kadar dayanan ve 1779 yılına kadar ilkel tezgahların kullanıldığı Buldan’da başlayan modern dokumacılık, 1951 yılında ise ilk motorlu tezgahlarla yeni bir boyut kazandı. İlk etapta başörtüsü, peştamal ve çarşafların dokunduğu Buldan bezi, asırlardır rahatlığıyla yazlık giysilerde tercih edildi. Son dönemde hem kışlık giyim hem de ev tekstilinin gözdesi olan Buldan bezi, 1970’li yıllardan bu yana Almanya, Fransa ve Belçika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edilmeye devam ediliyor. Türkiye Dokuma Atlasında yer aldı Hiç bir kimyasal kullanılmayan doğal boyalı dokumasıyla dikkat çeken Buldan bezi, Anadolu’nun geleneksel dokumalarının aslına uygun olarak yeniden üretilerek, modern tasarımlarla dünyaya tanıtılması amacıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde yürütülen “Türkiye Dokuma Atlası” projesinde de yer aldı. Anadolu dokumaları arasında yer alan Ankara Sofu, Edirne kırmızısı, Hatay ipeği, Antep Kutnusu, Muğla dastarı, Şal Şapik, Ehram, Beledi gibi dokumalardan hazırlanan örnekler, Denizli Buldan bezinin doğal boyalı dokuması çağdaş tasarımlara dönüştürüldü. Türkiye Dokuma Atlasının desen ve renkleri, ünlü tasarımcılar tarafından hazırlanan kıyafet ve ev tekstil örnekleriyle 99 ülkeden büyükelçiler, eşleri ve büyükelçilik temsilcilerinin beğenisine sunuldu. Aynı zamanda ‘Coğrafi İşaret’ belgesine de sahip olan Buldan bezi, yok olmaya yüz tutan zengin dokuma kültürünü yeniden ihya etmeyi amaçlayan Türkiye Dokuma Atlasının da en önemli unsurlarından birisi oldu. Buldan bezinden üretilen kıyafetler büyük ilgi görüyor Geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan ve Buldan Ticaret Odası tarafından Coğrafi İşaret patenti alınan Buldan Bezini, kendi fabrikasında üreterek konfeksiyon ve pazarlamasını yapan Efesan Tekstil Dokuma firması sahibi Hale Efeoğlu, Yazın serin, kışın sıcak tutmasıyla bilinen Buldan bezinden üretilen bay bayan kıyafetlerinin büyük ilgi gördüğünü söyledi. Efeoğlu, “Denizli bölgesinde Hierapolis ve Laodikya’yı da kapsayan tarihi kral yolunun ilk adımları Buldan beziyle atılmıştır. İşletmemizde 1920’li yıllardan sonra önce el tezgahıyla 1950’li yıllardan sonra da elektrikli ve otomatik tezgahlarda üretimine devam edilmiştir. Buldan bezi yüzde yüz pamuk, kıvrak iplikten bürümcük şeklinde dokunur. Yazın serin kışın sıcak tutar. Gayet güzel doğal bir kumaştır. Önceleri sadece yıkama yapılıp renklendirilen Buldan bezini artık baskı yöntemiyle de çeşitlendirebiliyoruz. Evliya Çelebi’nin de seyahatnamesinde ‘Buldan’da beyaz bez dokunuyordu’ diye bahsettiği Buldan bezine ilgi her geçen gün artıyor. Özellikle yazın kullanılmasının sebebi ise pamuklu yapısından dolayı teri emen özelliğidir. Son yıllarda özellikle giyim alanının dışında iç çamaşırı, ev tekstili gibi alanlarda kullanılmaya başlanmıştır. Buldan bezi organik bir ürün olduğu için doğaya, bitkilere ve hayvanlara her an gibi bir zararı kesinlikle yoktur. Doğada ise çok kısa süre içerisinde çözündüğü için herhangi bir kirlilik bırakmaz” diye konuştu.
Mersin Dünya şampiyonu Muay Thai sporcular anneleriyle müsabakalara hazırlanıyor Mersin’in Silifke ilçesinde iki dünya şampiyonu birde dünya ikincisi çıkarken, sporcular antrenör Teslime Çelik nezdinde anneleri ile birlikte müsabakalara hazırlanıyor. Silifke’de hem Türkiye birincilerini hem de dünya şampiyonunu çıkaran Muay Thai Antrenörü Teslime Çelik, anneler gününde sporcularına anneleriyle birlikte antrenman yaptırdı. Silifke Gençlik İlçe Spor Müdürlüğü salonunda çalışmalara ara vermeden devam eden sporcular ve anneleri yoğun tempoya rağmen başarılı bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Gençlik ve Spor Bakanlığının “Hareketlilik Yılı” projesini de Silifke’de hayata geçirdiklerini belirten antrenör Teslime Çelik, Silifke’den iki dünya şampiyonu birde dünya ikincisi çıkardıklarını belirtti. Salona gelen anneler gerekli spor kıyafetlerini giydikten sonra çocukları ile birlikte antrenmana katılıyor. Çocukları ile birlikte antrenmanda anneler ter döküyor. “Burada sporcularımıza sadece savunma sporu yaptırmanın haricinde dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonalarına katılıyoruz” diyen Antrenör Teslime Çelik, “Aldığımız derecelerle hem ülkemizi hem ilçemizi en iyi şekilde temsil ediyoruz. 2023 yılında Silifke’den iki dünya şampiyonu, bir tanede dünya ikincisi sporcu çıkardık. Sporcularımızı kutluyorum. Biz burada Silifke İlçe Spor çatısı altında resmen aile olduk. Aile kavramını yaşıyoruz. Burada çocuklarımızın kimi zaman antrenörü, annesi, babası, abisi ve ablası konumundayım. Aileler bu güzel ortama ayak uyduruyor. Çocuklarımızın spor yapmasının yanı sıra ailelerimizde antrenmanlara katılıyor. Ailelerimiz 2024 yılında Bakanlığımızın başlattığı ‘Hareketlilik Yılı’na da katkı sağlamış oyuyor. Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak Beyefendiye de selamlarımızı saygımızı gönderiyoruz. Burada her yaş gurubu çocuklarımıza sporun bir yaşam tarzı olduğunu yaymaya çalışıyoruz. Bugün anneler günü, şehit anneleri başta olmak üzere annem rahmetli Ayşe Gelin yaşayan ve rahmetli olan annelerimizin gününü kutluyorum. Burada annelerimizle birlikte Dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonu olsun, Antrenmana gelen sporcularımız ve anneleri ile birlikte sporumuzu yaptık. Her geçen günden yaşayacağımız gün daha sağlıklı geçsin” diye konuştu. Dünya şampiyonasında Dünya ikincisi olan Elanur Morca, çalışmalara annesi ile birlikte geldiğini, bu sporu çok sevdiğini ve tüm annelerin gününü kutladığını söyledi. Elanur’un annesi Ayşe Morca, “Benim kızım dünya ikincisi oldu. Antrenmanlara kızımla birlikte katılıyorum. Kızıma destek olmak için sürekli yanındayım ve bugün anneler günü, tüm annelerin gününü kutluyorum” dedi. 2023 yılında Antalya’da düzenlenen dünya şampiyonasında büyük emekler ve başarılar sonucunda Dünya şampiyonu olduğunu belirten Büşra Naz Çelik, bu başarıda kendisine emeği geçen annesine hocasına teşekkür ederek, tüm annelerin gününü kutladı. Büşra’nın annesi İlknur Çelik, kızının çocukluktan bu yana spor yaptığını, kızının her zaman destekçi ve yanında olacağını belirterek, tüm annelerin gününü kutladı. Antrenmanlara çocukları ile birlikte gelen Rus vatandaş Natalıa Petrenko ise “Bir buçuk senedir bu sporla ilgileniyoruz. Çocuklarımla birlikte antrenmanlara geliyorum. Hocamızdan ve her şeyden çok memnunuz. Tüm annelerin gününü kutluyorum” diye konuştu.
Gaziantep Depremzede annenin en acı anneler günü Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen yıkıcı depremde eşini, oğlunu ve ablasını kaybeden Yıldız Kartal, yaşadığı zor süreci iki çocuğuna ve iki yeğenine bakarak geçiriyor. Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen yıkıcı depremde eşini, oğlunu, ablasını ve birçok yakınını kaybeden Yıldız Kartal, yaşadığı büyük kaybın acısını, kalan ailesine daha sıkı sarılarak hafifletmeye çalışıyor. Kartal, depremde sağ çıkan iki çocuğuna ve yetim kalan iki yeğenine de annelik yapıyor. Yaşadığı acı dolu günleri çocukları ve yeğenleri için güçlü olarak atlatmaya çalıştığını söyleyen Kartal, “Birbirimizden güç alıyoruz. Yaralarımızı beraber sarmaya çalışıyoruz” dedi. “Hava çok soğuk olmasına rağmen üşümüyorduk” Deprem anını anlatırken gözyaşlarına hakim olamayan Kartal, “Deprem anında biz depremin olduğunu anlamadık. Çok büyük bir sallantı vardı. Sonrasında anladık deprem olduğunu. O gece eşim ve oğlum yan odadaydı. Ben ve iki çocuğum başka odadaydık. Oğlumun önce baba dediğini duydum. Eşimin Allah’u Ekber dediğini duydum. Ben deprem anında iki çocuğumu aldım. Kızım ve oğlumun üzerine kapandım. 3 saniyede binamız yıkıldı. Her yer çok karanlıktı. Dışarısı aydınlık bile olsa içerisi karanlıktı. Kızım yanımda ağlıyordu. Eşime ve oğluma seslendim. O an orada hiç ses yoktu zaten. Dışarıya seslendim. Bizi de kurtarın diye yardım istedim. Bizi yan binadan insanlar kurtardı. Çok dar bir yerden çıkardılar bizi. Ben sadece bizim bina yıkıldı zannediyordum. Fakat çıktığımda enkazları gördüm. Eşime ve oğluma çok seslendim. 5 gün boyunca umutla çıkmalarını bekledim. Aile binası olduğu tek tek hepsinin çıkmasını umut ettim. Hiç kimseden ses gelmiyordu. Hava çok soğuk olmasına rağmen üşümüyorduk. İçeride oğlum ve eşim vardı. Benim için önemli olan ailemizin kurtulmasıydı. Gücümüzün yetmediği imkânsızlık benim için o gündü. Hiçbir taşı kaldıramadım. O anı hatırlamak istemiyorum. Hatıraları unutamıyorum. Çok bekledim günlerce bir umut. Bir çare çıkarlar diye umut ettim. Fakat 5’inci günün sonunda oğlum ve eşimin cansız bedeni çıktı. Eşimi, oğlumu, ablamı, ablalarımın eşlerini, iki yeğenimi, kayınvalidemi ve kayınpederimi kaybettim” şeklinde konuştu. “Anneler günü benim için bundan sonra hep buruk geçecek” Anneler gününün buruk geçtiğini belirten Kartal, “Anneler günü benim için bundan sonra hep buruk geçecek. Diğer evlatlarım yaşıyor ve anneyim ama oğlum artık uzak. Anneler günü benim için hüzünlü. Oğlum bana en son anneler gününde kırmızı bir gül alıp gelmişti. O anı hatırlamak istemiyorum. Ablam ve eniştem depremde vefat etti. İki yeğenim benimle yaşıyor. Onlar ablamdan bana bir armağan. Ablamı kaybettim ama geride iki evladı bana kaldı. Birbirimizden güç alıyoruz. Yaralarımızı beraber sarmaya çalışıyoruz. Acım çocuklardan destek alarak hafifliyor. Ben onlara bakmakla hükümlüyüm. Onlar için ayakta duruyorum. Benim için çok zor bir süreç. Bir annenin evlat kaybetmesi çok zor. Hiçbir anne evladını kaybetmesin. Çünkü hiç kimse acının en büyüğü evlat acısını yaşamasın” diye konuştu.
Hatay Deprem bölgesindeki anneler için başlatılan ‘Askıda Çiçek’ uygulamasına Türkiye’nin dört bir yanından destek geldi Hatay’da deprem bölgesindeki annelere çiçek götürmek isteyen vatandaşlara kolaylık sağlamak isteyen esnaf, Anneler Günü’ne özel ’Askıda Çiçek’ uygulaması başlatmıştı. Yürek burkan uygulamaya Türkiye’nin dört bir yanından destek geldi. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da 25 bine yakın insan vefat etmişti. Depremde vefat eden anneleri unutmayansa İskenderun ilçesi Barabaros Mahallesi’nde çiçekçilik yapan esnaf Kubilay Yolay oldu. Yolay, maddi durumu yeterli olmayan vatandaşlar için Anneler Günü’ne özel ‘Askıda Çiçek’ uygulaması başlatmıştı. Afetzede esnafın yürek burkan kampanyasına Türkiye’nin dört bir yanından destek geldi. Afetzede vatandaşlar, hiçbir ücret ödemeden annelerinin mezarlarına çiçek götürme fırsatı buldular. Yaşayan evladı olmayan annelerse, hediye edilen çiçekler karşısında duygusal anlar yaşadılar. Depremde hayatını kaybeden anneleri unutmamak adına ’Askıda Çiçek’ kampanyasını başlattıklarını dile getiren işletme sahibi Kubilay Yolay(20), “şu an aldığım geri dönüş sayısı bir hayli fazla Türkiye’nin 81 ilinden yazıyorlar, 81 ilden geri dönüşler var bu konuda çok mutluyuz. Umarım daha fazla farkındalık olur, geri dönüşleri bekliyoruz. Ne kadar çok farkındalık oluşturabilirsek o kadar bizim için iyidir. Şu an bir çiçeği daha teslim edeceğiz. Bu çiçek teslimleri bugün, yarın ve pazartesi günü tamamlanmış olacak. Pazartesi gününe uzatmamın sebebi daha fazla geri dönüş olsun istiyorum ki daha fazla anneye ulaşabilelim istiyorum. 20 anne bulabildiysem 25 anneye tamamlayacağım. Üzerini tamamlayarak bende katkıda bulunmuş olacağım bu projeye” ifadelerini kullandı. 6 Şubat depreminde Kızını, damadını ve torunlarını 7 saat sonra İskenderun Numune Mahallesi Güleryüz apartmanının enkazından çıkaran depremzede anne Meryem Ceylan (48), “Beni çok utandırdınız, bu düşünce için size çok teşekkür ederim. Beni çok duygulandırdınız Allah razı olsun sizden. Damadımı kaybettim, torunlarımı biricik kızımı, biricik oğlumu hangi birini söyleyeyim size çok duygulandım. Rabbim onların mekanlarını cennet eylesin, Rabbim onları şehitlik mertebesine ulaştırsın, ben onlardan razıyım Rabbim onlardan razı olsun" ifadelerini kullandı.