EKONOMİ - 30 Nisan 2024 Salı 10:08

Gastronomi şehrinin yöresel lezzetleri, depremzede kadınların elinde sofralara taşınıyor

A
A
A
Gastronomi şehrinin yöresel lezzetleri, depremzede kadınların elinde sofralara taşınıyor

Hatay’ın Erzin ilçesinde kooperatif çatısı altında bir araya gelen depremzede kadınlar, gastronomi şehrinin yöresel lezzetlerini el ele vererek sofralara taşıyorlar.


Erzin Kadın Eli Kooperatif çatısı altında bir araya gelen 7 ev hanımı, mozaik sanatıyla başladıkları çalışmalarını devletten aldıkları hibe destekleriyle çeşitli reçeller ve yöresel ev yemekleri üreterek sürdürdüler. Depremin ardından yöresel lezzetleri yaşatmak için işletme kuran afetzede kadınlar, açtıkları restoranda hem ilçe halkına hem de 20 kilometre mesafedeki Osmaniye halkına hizmet veriyorlar. Üreterek başaran kadınlar, ürettikleri yöresel lezzetleri Hatay Valiliği tarafından hayata geçirilen ‘HayatHatay’ platformu üzerinden kilometrelerce uzaklıktaki vatandaşlara ulaştırıyorlar. Depremzede kadınlar, elde ettikleri gelirle aile ekonomisine katkı sağlıyorlar.


Hedeflerinin kadın istihdamını artırmak ve kadınların özgüvenini yerine getirmek olduğunu söyleyen Erzin Kadın Eli Kooperatifi Başkanı Nagihan Güner, "2019 yılında 7 kadın kurucu üyemizle birlikte kurucusu olduğum Erzin Kadın Eli Kooperatifi’ni kurdum. Kuruluş amacımız gastronomi ve mozaik sanatı ile başladık. Biz bu işe ardından yöresel ürünleri de ekledik. Kooperatifimizi 5 yıldan beri yöresel üretime ve mozaik sanatı yaparak işlettik. Şimdi 8 aydan bu yana da restoran kısmını açtık şimdi kadınlarımızla birlikte hizmet veriyoruz üretimlerimize de aynı zaman devam ediyoruz. Ticaret odasına bağlı olduğumuz için Ticaret ve Sanayi Bakanlığından destek aldık. Avrupa Birliği projeleri ve HayatHatay projesinden de destek alıyoruz. Onlardan da ürün satışları için destek alıyoruz. Hedefimiz kadın istihdamını artırmak, kuruluş amacımız da oydu zaten daha fazla kadına dokunmak onların özgüvenlerini kendine getirmek, gençlerimiz ve kadınlarımızla güzel bir şekilde kooperatifimizi işletmek" dedi.



Gastronomi şehrinin yöresel lezzetleri, depremzede kadınların elinde sofralara taşınıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Başkan Yalım’dan sıfır maliyetli festival UŞAK (İHA) – Uşak Belediyesi tarafından hazırlanan Gençlik Festivali, sponsorlar ve alınan destekler ile hiçbir maliyet olmadan yapıldı. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında Uşak Belediyesi bünyesinde hazırlanan Atapark’ta Gençlik Festivali’nin açılışı yapıldı. Belediye Başkanı Özkan Yalım, 18 Mayıs itibariyle festivalde yer alan sanatçıların, sıfır maliyetle sahne alacaklarını belirtti. Başkan Yalım, sözlerine şöyle devam etti: "Uşak Belediye Başkanı seçilmeden önce nasıl sanatçılara verilen gereksiz paraları eleştirdiysem, şimdi de aynı noktadayım. Değişen hiçbir şey olmadı" Alınan destekler ve sponsorlarla gerçekleştirilen festivalin, belediyeden tek bir lira alınmadan yapıldığına dikkat çeken Başkan Yalım, eleştirenlere de cevap verdi. "Birkaç kişi bizleri eleştirmiş" diye konuşan Başkan Yalım; "Başkan değişti, fikir değişmedi diye sanatçı getirmeye, festival yapmaya devam demişler. Biz festivalleri yapmayacağız, kutlamalara katılmayacağız demedik" diyerek yapılacak olan Tarhana Festivali ile ilgili detayları da paylaştı. "Mayısın ilk haftası meclis ile yaptığımız toplantıda alınan kararla her yıl Temmuz’un üçüncü haftası Tarhana Festivali’ni kutlayarak yerel ürünleri sergileyeceğiz" diyen Yalım, "O festivalde de aynı şekilde yerel sanatçılarımızı sıfır maliyetle, sponsorlarımızla yapacağız. Hem Uşak’ın tanıtımıyla ilgili hem de Uşağın tanıtımıyla gereken çalışmaları yapıyoruz”
Denizli İş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimleri etkin çalışmalı Denizli İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Derneği (DİSGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “İş sağlığı ve güvenliği alanındaki yeterliliğin sağlanması için iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır” dedi. DİSGDER 5. Dönem olağan genel kurulu yapıldı. Seçimler sonucunda derneğin 5. çalışma döneminin yönetim kurulu, denetleme kurulu ve federasyon üst kurulunda temsil edecek üyeler seçildi. İSG çalışanlarının başta eğitim olmak üzere mali, yasalar ve uygulamaları, statü, işveren kaynaklı ve cinsiyet ayrımına yönelik sorunlar yaşamakta olduğuna işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “Eğitim konusunda en önemli sıkıntı çalışanlarda İSG kültürünün oluşmamış olmasıdır. Çünkü İSG kültürü oluşmamış bir toplumda hem işverenler hem de çalışanlar eğitimlerin gerekliliği konusunda yeterli bilince sahip değiller. Ancak işyerinde yürütülecek korunma uygulamalarının ilk aşamasını eğitimler oluşturmaktadır. Bu nedenle İSG kültürünün toplumun her kademesinde ve çalışma yaşamında yer alan tüm kişilerde oluşturulabilmesi için ilköğretimden başlayarak ilerleyen kademelerde de devam eden iş sağlığı ve güvenliğine yönelik bir dersin okul müfredatlarına yerleştirilmesi yerinde bir karar olacaktır. İş güvenliği uzmanlarının yaşadığı önemli bir sorun mali kaynaklı olduğudur. İş sağlığı ve güvenliği alanında mevcut uzman sayıları ve bu alanı meslek olarak seçecek yeni mezunlar düşünüldüğünde bu sayının bir hayli fazla olduğu ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğinde bir yığılma olacağı aşikârdır. Bu durum uzmanları düşük ücretlerle çalışmaya zorlamakta ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğini değersizleşmektedir. Aynı zamanda işsizlik korkusu kişileri çok düşük maaşlarda çalışmaya zorlarken yapılan işlerin de kalitesini düşürmektedir” dedi. “İşveren kaynaklı mali sıkıntıların azalması ve özellikle iş güvenliği uzmanlarının ücretlerinin ödenmesi, ücret dengesizliği ve aşırı çalışma saatlerinin düzenlenmesi için devlet destekli bir yapıya geçilmesi gerekmektedir” diyen Akköse, şöyle konuştu: “İş güvenliği uzmanları, yaşanan iş kazalarında savcılar açısından tek sorumlu olarak görülüp gözaltı/denetimli serbestlik gibi süreçlerle yüz yüze kalmaktadır. Uzmanların iş güvencesi konusunda sorunlarla karşılaştığını ve görevlerini eksiksiz yapabilmeleri için ekstra iş güvencesinin gerekliliği vardır. Yasalardaki ertelemeler, çalışan sayılarına bağlı dakika uygulamaları, uzmanların yetkilerinin sınırlılığı, kazalarda öncelikli uzmanın sorumlu tutulması, uzmana karşı yasal yaptırımların fazla olması, denetimlerin azlığı konularına ağırlık verilerek yaşanan sıkıntıların giderilmesi adına bir an önce yeni yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ülkemiz açısından iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Ancak bu gelişmeler olumlu olmakla birlikte yeterli değildir. Bu yeterliliğin sağlanması da iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır. Uzman ve hekimlerin kendilerinden beklenen bu verimliliği gerçekleştirebilmeleri yaşadıkları sorunların en aza indirilmesi ile mümkün olabilecektir”