SAĞLIK - 12 Ekim 2018 Cuma 18:04

Mardin’de 5’inci Ulusal Erişkin Bağışıklaması Sempozyumu başladı

A
A
A
Mardin’de 5’inci Ulusal Erişkin Bağışıklaması Sempozyumu başladı

Mardin’de düzenlenen “5’inci Ulusal Erişkin Bağışıklaması Sempozyumu” başladı.

Mardin’de düzenlenen “5’inci Ulusal Erişkin Bağışıklaması Sempozyumu” başladı. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, aşının tartışmaya hiç gerek olmayacak bir biçimde insanın ortalama ömrü 25 yıl kadar uzatmış bir uygulama olduğunu belirterek, 1 yılda 25 milyon hayat kurtardığına dikkat çekti.


Mardin’de, Sağlık Bakanlığı ile Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) iş birliği ile düzenlenen “5’inci Ulusal Erişkin Bağışıklaması Sempozyumu” başladı. Sempozyumun açılışına, İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Saffet Yavuz, KLİMİK Derneği Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve KLİMİK Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Esin Şenol ile doktorlar katıldı.


“Aşı, 50 yılda 1 milyarın üzerinde yaşam kurtarıyor”


Sempozyumda, "Aşının İnsan Yolculuğundaki Önemini" başlığı altında sunum yapan Prof. Dr. Şenol, insanın yaşamının yalnızca hikayelerden ibaret olduğunu ve gerçek olan her şeyin hikaye olduğunu belirterek, hekimler öncelikle gerçekleri anlatmakla yükümlü olduğunu ifade etti. Aşı tartışmaya hiç gerek olmayacak bir biçimde insanın ortalama ömrünü 25 yıl kadar uzatmış bir uygulama olduğuna dikkat çeken Şenol, “Bu yüzden de en önemli ilk 10 halk sağlığı başarısı içindedir. Hiç abartılı değil aşı 1 yılda 25 milyon hayat kurtarıyor, 50 yılda 1 milyarın üzerinde yaşam kurtarıyor” dedi.


“Aşılama çukur olaylarında bile devam etti”


Mardin İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Saffet Yavuz ise, Mardin’de aşılamanın Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu belirtti. Mardin’de çocuk ve bebek sayısının Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin diğer illerinde olduğu gibi Türkiye ortalamasının üstünde olduğunu anlatan Yavuz, “Bebek ve çocuk aşılama oranlarımız yüzde 97 oranlarında. Okul aşılama oranlarımızda yüzde 98’lerde. Aile hekimlerimiz bütün güçleri ile özverileri ile çalışıyorlar. Çok kısa bir süre önce, umarım bir daha yaşamayacağımız hendek olayları sırasında dahi Nusaybin, Derik ve Dargeçit ilçelerinde sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde bile bir tane çocuğun aşısını kaçırmamak için geçe gündüz bütün özverileriyle o zamanki Halk Sağlığı Müdürlüğümüzde hep birlikte çalıştık” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul "Yenidoğan Çetesi" davasında tutuksuz sanıklar savunma yapıyor İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 9’uncu gününde devam ediyor. Duruşmada Özel Güney hastanesinin sahibi tutuksuz sanık Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu savunmasında, “Ben hiçbir cihazı almamazlık etmem. Ben vicdanlı biriyim" dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 9’uncu gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada Kaya bebeğin ölümünün ardından kamera kayıtlarının alınmasını engellemek adına görüntüleri sildirerek suç delillerini gizleyen ve yok eden, bebeğin öldüğü gece yenidoğan yoğun bakımda hiçbir tıbbi müdahale yetkisi bulunmayan hemşire yardımcısını bırakarak nöbetçi sorumlu hemşire ve nöbetçi doktor görevlendirmeyen ve Kaya bebeğin ölümüne sebep olarak ihmalen adam öldürme suçunu işleyen tutuksuz sanık Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu savunma yaptı. Özel Güney hastanesinin sahibi Yurtoğlu, "Güney Hastanesi’nin Yönetim Kurulu Başkanıyım. Doğum oranlarımız arttı. Doktor ihtiyacımız oldu. Doktor arayışımız oldu. Danışmanlık ücretlerine baktık. Anlaşamadık. Bir arkadaşımın önerisiyle Fırat Bey’i aradım. Kendisi hastaneye geldi. Konuştuk, birçok hastaneye danışmanlık hizmeti verdiklerini söyledi. Kabul ettik ve süreç başladı. Bir süre hemşire geldi, doktor geldi, geceleri sıkıntı olunca kendileri geldi. Sıkıntılar olunca bana ulaşıldı, ’danışmanlık şirketinde sıkıntılar var, uyardık bir de siz konuşun’ dedi. Ben de Fırat Bey’i görüşmek için çağırdım. Fırat Bey ile konuşmaya başladık ama başhekimi tehdit etmeye, hakaret etmeye başladı. Başhekimimiz bağırdı, ’bir türlü ilacı izah edemiyorsun’ diye. O da ’böyle bir şeyi kabul etmiyorum’ dedi. Ben de ’tamam artık sizinle çalışmıyoruz’ dedim. Fırat Bey daha önce, ’merak etmeyin tanıdıklarım çok. Büyükçekmece’de savcı tanıdığım var’ demişti. Olağanüstü denetimde de savcı Büyükçekmece’den gelince şikayeti onun yaptığını düşündüm. Akşam kendisini aradım, ’şikayeti sen yaptın değil mi?, Savcı tanıdığın var denetimi sen yaptırdın değil mi?’ diye sordum” dedi. Yurtoğlu savunmasının devamında, "Ödemeler için Fırat Sarı hastaneye fatura kesiyordu. Ödemeyi Medisense şirketine yapıyorduk. Faturalarda çok para olmuyordu, 30-40 bin TL gibi rakamlardı. Fırat Sarı ile anlaşmayı bitirmemizin asıl nedeni ilaçlardı. SGK’nın ödemediği ilaçlardı. Medisense şirketinden gelen tüm çalışanların tazminatlarını ödeyerek işten çıkardım. Ben kötü bir şey yaptığımı düşünmüyorum” dedi. Fırat Sarı’ya öfkelenerek "Yoğun bakımı depoya çevirmişler" cümlesi sorulan sanık, "Onu sinirden söyledim. Refah bir yoğun bakımdı. Ben hiçbir cihazı almamazlık etmem. Ben vicdanlı biriyim" dedi. Duruşma tutuksuz sanıkların savunması ile yarın devam edecek.
İzmir CHP Genel Başkanı Özel: “Meryem Ana Evi Otoparkı mücadelesinin arkasındayız” İzmir Selçuk’ta Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkına gelerek nöbete destek veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Kararı siz vereceksiniz. Mücadeleyi de biz vereceğiz. İşçilerimizin arkasındayız. Meryem Ana mücadelesinin arkasındayız” dedi. Selçuk Belediyesi tarafından işletilen Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkının sözleşme süresinin dolması üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığının gönderdiği tahliye tebligatı nedeniyle başlayan eylemler sürüyor. Bölgeden vatandaşların uzaklaştırılması üzerine Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in tek başına nöbet tuttuğu alan, bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ağırladı. Meryem Ana Evi otoparkı için mücadelenin bir süredir devam ettiğini belirten CHP Lideri Özel, “CHP’li belediyelerin neredeyse tamamı, yaptıkları hizmetle milletin gönlüne girmişler ve seçildiği yerden çok ilerideler. Bunun alt kırılımları var. Biz de soruyoruz. Bu memnuniyet varsa neden? Memnuniyetsizlik varsa o da neden? Kim memnun, kim değil? Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyelerinin yaptığı işlerden en çok çocuğa, kadına ve yoksulluğa dokunan, kent lokantaları gibi, aş evleri gibi ya da verilen sosyal yardım kartlarıyla yapılan doğru işler bu ekonomik krizde vatandaşın gönlüne dokunmuştur" dedi. “Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler, bizle rekabet ederler” CHP’li belediyeler tarafından verilen doğal gaz destekleri, günlük dağıtılan sütler, aylık dağıtılan etler, tarlada kalmış narenciyelerin insanların yüzünü güldürdüğünü söyleyen Özgür Özel, şunları kaydetti: “Bu pazar seçim olsa kimi seçersiniz? sorusuna Cumhuriyet Halk Partisi yanıtı yine birinci, her ay birinci. ‘CHP ne yapıyorsa, daha iyisini yapmalıyız diyeceklerine’ örneğin Tayyip Bey, bu CHP 650 tane kreş açmış. Ekonomik krizde asgari ücretli kreş 20 bin lira. Kadın çalışsa kreşe gidiyor. O yüzden evde kalıyor. Ama CHP kimi yerde 500, kimi yerde bin 200, kimi şehirde 2 bin liralık kreşleriyle kadın çocuğunu kreşe vermiş. Çocuğun aldığı eğitimden, yediği iyi yemekten de memnun. Kocasının maaşı kiraya gidiyorsa kadının maaşı geçim oluyor. Bütün Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler bizle rekabet ederler. Bunu yapmak yerine ‘kreşleri kapatalım. CHP bu işi hangi kaynakla yapıyorsa kurutalım. Geçmişte AKP ve MHP’nin ödeme, vergiler, SGK’lar dahil. Bırakın faiz silmeyi, yapılandırmayı, taksitlendirmeyi, CHP’li belediyelerin gırtlağına çekelim. Haciz yapalım. İller Bankası parasına el koyalım. Maaş ödeyemesinler. CHP bundan birinci parti olamasın. CHP’li belediyelerin bu memnuniyeti ortadan kalksın’ diyorlar. Bunun için saldırıyorlar.” “AKP seçimleri alsaydı, biten protokol uzatılacaktı” 1970 yılından bu yana, Meryem Ana evine giden yolun ve oradaki otoparkın, Selçuk Belediyesi tarafından işletildiğini anlatan Özel, “Kültür Bakanlığı, AK Parti döneminde bir protokole bağlayıp AK Partili belediyenin görev süresiyle sınırlayıp, ‘kazanamazsak ellerinden alırız’ diye bir uyanıklığa yeltendiler. Eğer belediyeyi bu seçimlerde AK Parti alsaydı, biten protokol uzatılacaktı. Almayınca biten protokolü uzatmayarak buradaki otoparka el koydular. Bu otopark 54 yıldır işletildiği için önemli de gelir getiriyor” açıklamalarında bulundu. “Bırakın hizmet edelim” Durumun kanunsuz ve hukuksuz bir el atma olduğunu belirten Özel, “Yapılan iş otopark mafyalığıdır. Bunu mafyalar yapıyor. İşletilen ve para getiren bir yeri görürler. Adama musallat olurlar. ‘Buraya biz çökeceğiz. Burayı biz alacağız’ derler. Biz parayı hayırlı işlere harcıyoruz. Kursaktan ekmek geçiyor. Yoksulun çocuğuna süt, yemek, et oluyor. Bu yapılan iş yanlıştır. Bu milletin evladı jandarmayı, bu şehrin seçilmiş Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in karşısına dikmek mafyalıktır. Kanunsuz emir vermeyin. Sonuna kadar mücadelenin arkasındayız. Bırakın hizmet edelim” cümlelerini aktardı. CHP Genel Başkanı Özel’e İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ilçe belediye başkanları ve il başkanları eşlik etti.