EKONOMİ - 28 Nisan 2024 Pazar 14:15

Sınır ötesi e-ticarette hedef "bir numara" olmak

A
A
A
Sınır ötesi e-ticarette hedef "bir numara" olmak

Türkiye’deki e-ticaret hacmi ve işlem sayıları her yıl büyümeye devam ederken, sınır ötesi e-ticaret platformları ise yükselen bir dış ticaret kanalı olarak ön plana çıkıyor.


Asset Worldwide Express Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Tekin, katıldığı televizyon programında sınır ötesi e-ticarette gelişimin lojistiğe etkisi, Yemen’de taşıma gemilere saldırılar sonrası navlun fiyatları, Kalkınma Yolu Projesi ve İsrail ihracat yasaklı eşya listesi konularında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.



"Bölgenin bir numarası olacağız"


E-ticaret ve e-ihracat pazarının gün geçtikçe önem kazandığını belirten Uğur Tekin, "Dünya e-ticareti yaklaşık 1,5 trilyon dolarlık sınır ötesi ticaret hacmine ulaştık. Son yıllarda ticarette dağıtım kanallarında önemli değişiklikler oldu. Eskiden üreticiden satın alınan ürün ithalatçı tarafından toptancı, perakendeci, bayi ağı ve tüketiciye kadar giden bu 6-7 ayrı dağıtım yeri; şuan üretici ve tüketici tek bir pazaryeri ve platform ile sıfıra düşmüş durumda. Üretici ve tüketici ürünlerini tek bir pazar yerinde bütün işlemlerini tamamlıyor. Lojistik sektöründe de ülkemiz açısından büyük fırsatlar öngörmekteyiz. Dünya geneli ilk 10 pazaryeri cirosu 2022 yılı için 500 milyar doların üzerinde. Sektörde en büyük gider kalemini ise yüzde 30 ile lojistik maliyetleri oluşturuyor. Bu da yıllık 150 milyar dolar gibi bir rakam demek. Ülkemiz bu pazardan pay almalı. Bayrak taşıyıcımız olan havayolu şirketimiz yaklaşık 110 ülke 300 şehre uçuş yapabilen büyük bir şirket. 5 saatlik uçuş noktasında 64 ülke var. Şuanda yolcu trafiğinde Avrupa’nın en büyüğü olan Frankfurt Havalimanı’nın önüne geçiyoruz. Ben inanıyorum ki sınır ötesi e-ticarette de bölgenin bir numarası olacağız" dedi.



"Önemli su yollarında da ciddi krizler ön görülüyor"


Son günlerde yaşanan Kızıldeniz’deki gerilimin navlun fiyatlarını ciddi etkilediğine de değinen Tekin, "Husilerin Yemen’deki saldırılarından sonra navlun fiyatlarında bir artış yaşandı. Gemilerin rotaları değişmek zorunda kaldı ve kargoların transit sürelerinde gecikmeler yaşandı. Dünya genelinde bir tarafta Avrupa, Amerika diğer tarafta Rusya, Çin hegemonya mücadelesinin dışında halihazırda büyük bir ekonomik savaş var aslında. Lojistikte de son yıllarda yaşanan krizlerden ilk akla gelenler Husilerin gemilere saldırıları, Süveyş kanalında gemi kazası, Somali’de korsan saldırıları vs. Bu krizlerin dış ticaretimize, lojistik süreç ve maliyetlerine direkt yansımaları oluyor. Son günlerde İsrail’ e ihracat kısıtlaması kararlarında olduğu gibi, dış siyasi politikalar, dış ticaretimizi ve lojistik sektörünü doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Dünya genelinde de önümüzdeki 10 yıla baktığımızda önemli su yollarında da ciddi krizler ön görülüyor. Özellikle gemi trafiğinin çok yoğun olduğu Tayvan Boğazı, Mısır Süveyş Kanalı, İran Hürmüz Boğazı ve Endonezya Malakka Boğazında Amerika, Avrupa, Çin ve Rusya arasında güç mücadelesinden etkilenmesi muhtemel. Bunun dışında önemli projelerde hayata geçiriliyor. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımızın katılımıyla Kalkınma Yolu Projesi hayata geçirildi. Çin’in de hedefi olan bir kuşak bir yol projesi var" diye konuştu.



"100 milyar dolarlık bir pazara sahibiz"


Türkiye’nin e-ihracat için iyi bir konuma sahip olduğunu ifade eden Uğur Tekin, "Köln E-Ticaret İhtisas havalimanının oluşturduğu, bizimde firma olarak orada büyütmeye çalıştığımız bir depomuz var. Dubai’de Commercity diye bir serbest bölge oluşturuldu. Serbest bölge adıyla kuruldu vergi avantajı, depo, gümrük, teknoloji desteği vererek e-ticaret firmalarına birçok avantaj sağlayarak çözüm ortağı oluyorlar. Bunun içinde çok büyük yatırımları var. Türkiye içinde birçok avantajlar var yeri geliyor ilgili bakanlarımız sunumlar için ülkelere gidiyor. Dış ticaret açığımızı hızlıca kapatacağımız alan var. Lojistikte de hizmet ihracatçıları birliği açısından 100 milyar dolarlık bir pazara sahibiz. Bunun yaklaşık 40 milyar doları lojistik hizmet ihracatı. Türkiye zaten döviz açığı olan bir ülke hızlı harekete geçip sınır ötesi E-ticarette harekete geçmeyi önemli buluyor ve ülke olarak bir an önce harekete geçmeyi önemli bir fırsat olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Ertuğrul Sağlam, teknik adamlık kariyerinde bir ilke imza attı Sezonun ortasında takımdan gönderilen, Sakaryaspor yenilgisinin ardından tekrar Kocaelispor’un başına getirilen teknik direktör Ertuğrul Sağlam, kariyerinde bir ilke imza attı. Trendyol 1. Lig’de play-off oynayacak Kocaelispor, teknik direktör Ertuğrul Sağlam ile yeniden anlaşma sağladı. Dün takımın başına geçen tecrübeli teknik adam, bugün antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını cevapladı. "Hiç istemediğimiz bir şekilde ayrılmak zorunda kaldık" Kocaelispor’a tekrar hizmet edecek olmaktan dolayı çok mutlu olduğumu ifade eden Kocaelispor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, "20 yıla dayanan teknik direktörlük hayatımda sezonun bu bölümünde ilk defa bir takımla anlaşma imzalıyorum. Prensiplerim itibariyle hep sezon başı takımları alıp, kendi takımımızı organize edip güzel bir hazırlık dönemiyle sezona başlamayı seven bir yapım var. Fakat bu sefer gerek kalbim, gerek duygularım bana bu prensibimi yıkmamı söyledi. Biz sezon başı buraya gelirken çok güzel hedeflerimiz vardı, takımı Süper Lig’e çıkarıp sonra Süper Lig’de Kocaelispor’un eski o şaşalı dönemlerini yaşayıp, sonrasında da Avrupa kupalarıyla devam edebilecek hayalin peşinden geldik buraya. Geldiğimiz günden itibaren çok çalıştık, çok fedakarlık yaptık. Benim evim burası, kulüp tesisleri. Buradaki yeniden yapılanmanın tesisleşmenin, tesisi inşa ederken Kocaelispor’un vizyonuna ve adına yakışır bir hale getirelim diye uğraşırken diğer taraftan da takımımızı nasıl hedeflediğimiz doğrultuda iyi hale getiririz diye mücadele verdik. Sahanın çiminden, fitness salonunun temeline, halısından mutfaktaki sandalyeye kadar kulübün her şeyinde emeğim var benim. Bu kadar mücadeleden fedakarlıktan ve çalışmadan sonra maalesef hiç istemediğimiz bir şekilde ayrılmak zorunda kaldık. Sonrasında başkanımız, yöneticilerimiz ’Bu kulübün sana ihtiyacı var’ dedi. Benim bu çağrıya kayıtsız kalmam mümkün değildi. Hiç düşünmeden geri geldim. Allah’ın adaletine tüm kalbimle inanıyorum" diye konuştu. "Bir kaç gün içinde çocukları ayağa kaldıracağız" Hiç düşünmeden takımın başına geldiğini belirten Sağlam, "Takımın düşüşe geçtiği o süreçte birçok insan bana söylediği, ’Hocam iyi düşündün mü?’ dediler. Ben de iyi düşündüğümü söyledim. Bu taraftara, bu camiaya, bu oyuncu grubuna inandığım için buradayım. Yine onlar sorumluluk alacaklar. Bu çocuklar her sıkıntılı sürecin arkasında toparlanmayı becerdiler. Ben yine Çorum’da bunu gerçekleştireceklerine inanıyorum. Bir kaç gün içinde çocukları ayağa kaldırıp, onları bizim için final maçı niteliğindeki maça kadar hazırlayıp, Çorum’u yenip sonraki rakibimizle mücadelemizi bekleyeceğiz. Ben bu camiaya inandığım için buradayım" diye konuştu. "Geçmişi tamamen unuttuk" Geçmişi çok fazla sorgulamadığını söyleyen Sağlam "Oyuncularıma, ’Geçmişteki olumsuzlukları tamamen kafanızdan silin’ dedim. Tüm odağımız Çorum maçı. Camiadaki herkesin bu maça odaklanmasını, bu maçı yaşamasını ve Allah’ın izniyle Perşembe akşamı o maçı nasıl kazanırızı düşünmesini istiyorum. Ben de böyle yapıyorum. Geçmişi tamamen unuttuk" dedi. Çorum maçını değerlendiren Sağlam, "Olanda bir hayır vardır. Bu maçı bizim Çorum’da oynamamız gerekiyor. Deplasmandaki Çorum maçını televizyondan izledim. Gayet iyi oynadı takım, çok rahat kazanabilirdi. Bizim tekrar gidip, Çorum’da Çorumspor’u yenmememiz için bir sebep yok. Gideceğiz, kazanacağız. 30 Mayıs’ta zafere ulaşmamız için Perşembe’yi geçmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Konya KTO Karataylılar “Her çocuk özeldir” diyerek eğitimde dayanışmanın örneği oldu Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Programı öğrencileri, Konya’nın merkez Karatay ilçesine bağlı İsmil Mahallesinde bulunan İsmil Cumhuriyet Ortaokulu’nda eğitim gören öğrencileri sevindirmek için “Her çocuk özeldir” sloganı ile harekete geçti. KTO Karatay Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Programı öğrencileri, Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi kapsamında “Her çocuk özeldir” sloganı ile yola çıktı. KTO Karataylı öğrenciler, İsmil Cumhuriyet Ortaokulu öğrencilerinin ihtiyaçlarını belirleyerek, okuma alışkanlıklarının geliştirilmesi ve farklı dünyaları keşfetmelerine katkıda bulunmak amacıyla okul kütüphanesine hikaye kitabı ve roman desteği sağladı. Öğrenciler için kırtasiye malzemelerinin yanı sıra bedensel gelişimlerini sürdürmelerine destek olmak amacıyla spor malzemesi temin edildi. İçlerinde kırtasiye malzemelerinin de bulunduğu çeşitli paketler hediye edilen çocuklar; oyunlar, yarışmalar ve çeşitli etkinliklerle unutulmaz bir gün yaşadı. Ayrıca bir uzman desteği ile teknoloji bağımlılığı hakkında öğrencilerin farkındalığı artırıldı. “Her çocuk özeldir” Öğrencileri ile gurur duyduğunu dile getiren KTO Karatay Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Programı akademisyenlerinden Öğr. Gör. Funda Gürbüz, “Öğrencilerimizin bu örnek hareketi, topluma hizmet bilincinin ve dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Çocukların eğitim hayatlarına katkıda bulunmak, geleceğe umutla bakmalarını sağlamak için ’Her çocuk özeldir’ sloganı ile yola çıktık. Topluma hizmet bilincinin ve insanlık duygularının ön planda olması için gönüllü öğrencilerimizle çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu konuda bizleri destekleyerek yüreklendiren üniversite yönetimimize, meslek yüksekokul müdürümüze ve Proaktif Kariyer ve Organizasyon Topluluğu’muza teşekkür ederiz. Öğrencilerimizin örnek projeleri ile gurur duyuyoruz” şeklinde konuştu.
Gaziantep “Her ferdin ve ailenin inşası, bu dönemde her zamankinden daha çok önem arz ediyor” Gaziantep’te, aile yapısının temellerini güçlendirmek ve küresel tehditlere karşı aileyi korumak amacıyla düzenlenen 2’nci Uluslararası Aile Sempozyumu sona erdi. Sempozyumun kapanış oturumunda okunan beyannamede Gaziantep Aile Akademisi’nin küresel tehditlere karşı önemli bir rol üstlendiğine dikkat çekildi. Toplumun temelini oluşturan aile müessesesini küresel tehditlerden korumak, yapıcı adımlar ile aile kurumunu güçlendirmek için Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Aile Akademisi ve İstanbul Aile Vakfı iş birliğinde 2’nci Uluslararası Aile Sempozyumu düzenlendi. Üç gün süren ve 15 farklı ülkeden 100’e yakın akademisyenin bir araya geldiği sempozyumda, 21 oturum gerçekleştirildi. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, İstanbul Aile Vakfı Başkanı Ali Rıza Arslan ve Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın’ın katılımıyla gerçekleşen sempozyumun kapanış oturumunda Sempozyum Düzenleme Kurulu adına Doç. Dr. Turgay Şirin, Sonuç Beyannamesi’ni okudu. “Her ferdin ve ailenin inşası, bu dönemde her zamankinden daha çok önem arz ediyor” Sempozyum kapsamında ortaya çıkarılan Sonuç Beyannamesi’nde aile yapısının önemine dikkat çekilerek, toplumun ortak hassasiyetlerinin istismar edilmemesi için ferdin ve ailenin inşasının her zamankinden daha çok önem arz ettiği vurgulandı. Gelişen teknolojilerin dezavantajlarından biri olarak öne çıkan ekran bağımlılığına karşı toplumdaki her ferdin bilgilendirilmesi, danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin yaygınlaştırılmasının gerektiği belirtildi. Yıllar geçtikçe Türk aile yapısında ebeveynler arasındaki yaş farkının giderek arttığının not alındığı Beyannâme’de, dijital çağda bu gibi durumların kuşak çatışmalarına yol açtığı kaydedildi. Bu nedenle aile konusunda uluslararası iş birlikleri ve politika önerileri geliştirmenin ve aile akademilerinin kurulmasının öneminin yüksek olduğu ifade edildi. Türkiye ve dünya genelinden akademisyenlerin ve politika yapıcıların katılımıyla gerçekleşen sempozyumda aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi yönünde atılacak adımlar konusunda büyük bir farkındalık oluşturdu. "Sağlıklı aile ve güçlü bir toplum için 2024 yılını aile yılı ilan ettik" Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, sempozyumun kapanış oturumunda yaptığı konuşmada 2024 yılının Gaziantep Aile Yılı olarak ilan edilmesiyle hızla dönüşen dünyada aile yapısının korunması, şuurlu birey, sağlıklı aile ve güçlü bir toplum modeli oluşturulması amacıyla bu yıl çeşitli etkinliklerin yapılacağını söyledi. Konuşmasında Gaziantep Aile Akademisi’nden bahseden Başkan Fatma Şahin, “Kurulan hamamlar, hanlar ve külliyeler aslında nasıl bir medeniyetten geldiğimizi bizlere gösteriyor. İşte bu bakış açısıyla baktığımızda Bizim yaptığımız bu çalışmaların ne kadar önemli ve kıymetli olduğu ortaya çıkıyor. Her şey ailede başlıyor. Ailedeki ihya duygusunu gençlerimize hissettirmemiz, anlatmamız gerekiyor. Biz aile akademisini bu amaç doğrultusunda hayata geçirdik. Akademimiz, çok beğenildi. Şimdi İstanbul’da da aynı akademinin açılması kararı alındı” dedi. “Eski aile yapımızı sürdürebilseydik bugün bu şehirde sorun diye konuştuğumuz şeyleri konuşmazdık” Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise aile yapısının korunarak ve her geçen gün daha güçlü hale getirilmesini sağlayarak ilerlemenin çok önemli olduğunu dile getirdi. Çeber, “Biz eski aile yapımızı orijinal hali ile sürdürebilseydik bugün bu şehirde sorun diye konuştuğumuz şeyleri konuşmazdık. Değerlerimize bağlı olduğumuz sürece toplumda bugün yaşadığımız asayiş olsun, trafik olsun buna benzer birçok konu sorun olarak karşımızda durmazdı. Yani iyi bir aile terbiyesi almış kişiler, trafikte 100 araç kuyruktayken hepsinin önüne geçip arabasını bir başka sürücünün önüne kırmayacağına ben eminim. Bunlar herkesin karşılaştığı çok basit örnekler” ifadelerini kullandı. Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın da programda emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu.
Çankırı Turistik Tuz Ekspresi yola çıkıyor Çankırı’nın tarihi ve kültürel güzelliklerinin yerli ve yabancı ziyaretçilere tanıtılması amacıyla başlatılacak Turistik Tuz Ekspresi, 18 Mayıs’ta ilk seferine çıkıyor. Çankırı’yı ziyaret etmek isteyen yerli ve yabancı turistler, başlatılacak Turistik Tuz Ekspresi ile eşsiz bir günübirlik tatil yapmak imkanı bulacak. Ankara’dan düzenlenecek Turistik Tuz Ekspresi seferleri, hafta sonları günübirlik tren seyahati sevenler için yepyeni bir deneyim vadedecek. Çankırı’da 90 yıl önce gerçekleştirilen "Tenezzüh (Gezinti) Treni" seferleri devamı niteliği taşıyan "Turistik Tuz Ekspresi" yolcularını geçmişten geleceğe taşıyacak. Çankırı Valiliği, Çankırı Belediyesi ve Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) işbirliği ile düzenlenecek tren seferleriyle bölgede turizm hareketliliğinin artırılması hedefleniyor. Turistik Tuz Ekspresinin ilk seferi ise 18 Mayıs 2024 Cumartesi günü Ankara Gar’ından saat 07.50’de başlayacak. Keyifli bir yolculuğun ardından Çankırı’nın tarih kokan sokakları, büyüleyici yer altı tuz şehri, butik müzeleri ve yöresel lezzetleriyle yolcular geçmişe götürülecek. Yaklaşık 250 yolcu kapasitesine sahip turistik tren, Çankırı programını tamamladıktan sonra aynı gün saat 19.40’ta Ankara’ya geri dönecek. Tur kapsamında Çankırı’ya gelen ziyaretçiler, Hititlerden bu tarafa kullanılan, Türkiye’nin endüstriyel mirasları arasındaki Yer Altı Tuz Şehri’ni ziyaret edebilecekler. Çankırı’nın önemli tarihi eserleri arasında yer alan tıbbın ve eczacılığın sembollerinin doğduğu mekan olan Taş Mescit ve Çankırı Mevlevihanesi, Buğday Pazarı Medresesi, Çivitçioğlu Medresesi, Sultan Süleyman Cami (Ulu Cami) ile tarihi Çankırı sokaklarında zamanda tarihi bir yolculuk yapma fırsatını elde etmiş olacak. Tur programının ilgi çekici mekanlarından olan Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesinde iletişim tarihini keşfedecek ziyaretçiler, 8 milyon yıllık fosillere ev sahipliği yapan Çankırı Müzesini ve imece kültürünün sergilendiği Tarihi Çamaşırhane Müzesini gezebilecek. Nostaljik tur sonrası Çankırı’nın coğrafi işaretli geleneksel lezzetlerini de deneyimlenebilecek ziyaretçiler, Yöresel Mutfak ve Kültür Evi’nde adeta geçmişe gidecek. 18 Mayıs, 25 Mayıs, 1 Haziran ve 8 Haziran tarihlerinde günübirlik olarak düzenlenecek Turistik Tuz Ekspresi turlarına katılmak isteyen ziyaretçiler, seyahat acentelerinden bilet satın alabilecek. Tren turizmi turları için KUZKA destek sağlayacak Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA), yürütmüş olduğu 2024 yılı Batı Karadeniz’i Keşfet Alternatif Destek Programı çerçevesinde Turistik Tuz Ekspresi’ne yönelik tur programı düzenleyecek TÜRSAB’a bağlı A grubu seyahat acentelerine destek sağlayacak. Desteklerden yararlanmak isteyen acenteler, 15 Nisan-30 Kasım tarihleri arasında düzenleyecekleri turlar için KUZKA’ya proje başvurusunda bulunabilecek. Başvurular için son tarih ise 31 Ekim Perşembe günü saat 23.59 olarak ilan edildi. "Çankırı, Ankara’nın günübirlik turizm merkezlerinden biri olacaktır" Turistik Tuz Ekspresi’nin Çankırı için önemli olduğunu vurgulayan Çankırı Valisi Mustafa Fırat Taşolar, “Yazılı ve görsel basın ile sosyal medya üzerinden tanıtım çalışmalarımıza başladık. Kapasitesi 250 kişilik olan trenler ile toplamda 4 seferde bin kişiyi şehrimize getirmeyi planlıyoruz. Bu 4 seferi başarıyla tamamladığımızda sonraki dönemlerde Çankırı, Ankara’nın günübirlik turizm merkezlerinden biri olacaktır. Aynı zamanda turizm anlamında Çankırı’ya artı katma değer sağlayacağına inanıyorum. Planlamalarımızı ona göre yapıyoruz” ifadelerini kullandı.