SAĞLIK - 12 Mayıs 2018 Cumartesi 11:22

Prof.Dr. Bilgehan Aygen: “2030’da karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacağı ön görülüyor”

A
A
A
Prof.Dr. Bilgehan Aygen: “2030’da karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacağı ön görülüyor”

Prof.

Prof.Dr. Bilgehan Aygen, Hepatit C’yi ortadan kaldıran yeni ilaçların kanser ve siroz gelişmesinin de önüne geçtiğini belirterek, "2030 yılında hepatit C virüsüne bağlı kompanse sirozda yüzde 40, dekompanse sirozda yüzde 60 ve karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacağı ön görülmektedir" dedi.


Hepatit C virüs enfeksiyonu kronik hepatit, siroz ve karaciğer kanseri gibi önemli komplikasyonlara yol açabilen, tüm dünya ülkelerinde önemli bir sağlık sorunu. Kronik hepatit C hastalarının yaklaşık yüzde 10-20’sinde 20 yıl içinde siroz gelişiyor ve sirotik hastalarda ise bir yıl içinde yüzde 1-4 oranında karaciğer kanseri ortaya çıkıyor. Global olarak hepatit C virüsü, hepatit B virüsü ile birlikte ülkemiz dahil tüm dünyada karaciğer sirozu ve kanserinin yüzde 50’den fazlasından sorumlu.


Türkiye’de 2030 yılında karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacak


Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (Klimik) Derneği, Viral Hepatit Çalışma Grubu (VHÇG) Başkanı Prof.Dr. Bilgehan Aygen, hepatit C virüsü ile ise dünyada 130-150 milyon kişinin enfekte olduğunu kaydederek, "Karaciğer hastalığına bağlı yılda 350-500 bin ölüm ve her yıl 3-4 milyon yeni olgu bildirimi yapılmaktadır. Ülkemizde genel sıklık yüzde 0.5-1 arasındadır, ancak risk gruplarında daha yüksek oranlar söz konusudur. Ayrıca ileri yaşlarda enfeksiyonun görülme sıklığı artmaktadır.Viremik yani HCV RNA pozitif olgu oranı yüzde 82 olarak bildirilmektedir. Türkiye’de ileri evre siroz olgularının yüzde 40’ından, karaciğer kanseri olgularının yüzde 60’ından hepatit C virüsünün sorumlu olduğu bildirilmektedir. 2030 yılında hepatit C virüsüne bağlı kompanse sirozda yüzde 40, dekompanse sirozda yüzde 60 ve karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacağı ön görülmektedir.Ülkemizde tanı ve tedaviye erişim oranı düşüktür.2013 yılı verilere göre tanı oranı yüzde 20’nin, tedavi oranı ise yüzde 1’in altındadır" dedi.



Yeni Hepatit C ilaçları yüzde yüz başarı sağlıyor


Prof. Dr. Aygen, kronik hepatit C tedavisinde kullanılan yeni ilaçların, Türkiye’de 18 Haziran 2016 tarihinde yayınlanan ve daha sonra iki kez güncellenen Sağlık Uygulama Tebliği doğrultusunda geri ödeme kapsamına alındığını vurgulayarak, Böylece birçok hastaya tedavi verme olanağı elde ettik. Sağlık Bakanlığı tarafından tedavi alan hasta sayısı ile ilgili resmi olarak açıklanan net bir sayı olmamakla beraber, yaklaşık 12-13 bin civarında hastanın tedavi aldığı tahmin edilmektedir. Bu sayı önümüzdeki günlerde daha da artacaktır. Tedavi verdiğimiz hastalarda başarı oranı çok yüksek. Mevcut yasa gereği tüm kronik hepatit C hastaları yeni tedavi seçeneklerini kullanamıyor" diye konuştu.


Prof.Dr. Bilgehan Aygen, yeni ilaçlarla yüzde 100’e varan başarılı sonuçlar elde edildiğini belirterek, Güncel tedavi olarak kabul edilen doğrudan etkili antiviral ajanlarla yüzde 90-100’e ulaşan kalıcı virolojik yanıt oranları söz konusudur. Kronik hepatit C tedavisinde birincil amaç, kür olarak da ifade edilen kalıcı virolojik yanıta ulaşmaktır. Kalıcı virolojik yanıt elde edilen hastaların yüzde 99’undan fazlası HCV enfeksiyonundan tamamen kurtulur. Doğrudan etkili antiviral ajanların eski tedavilere göre daha etkili olmalarının yanı sıra yan etkileri azdır ve hastalar tarafından iyi tolere edilebilen tedavilerdir. Ağız yoluyla kullanılmaları ve tedavi süresinin 8-12 hafta gibi kısa süreli olması önemli üstünlükleridir" dedi.



Yeni ilaçlar siroz ve ileri evre karaciğer hastalığını engelliyor


Prof.Dr. Bilgehan Aygen, Türkiye’de yeni tedavilerin kullanım onayı almasının ardından Klimik Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu olarak , ilacı kullanan 1370 hastanın tedavi sonuçlarını analiz ettiklerini dile getirerek, "34 merkezin katıldığı bu araştırma, ülkemizde en yüksek hasta sayısı ve tedavi sonuçlarına ulaşan bir araştırmadır. Çalışmaya alınan hastaların 1123 ( yüzde 82)’ünde tedavi ile ilgili sonuçlar elde edilmiştir. Önümüzdeki birkaç aylık süreçte tüm hastalarımızın sonuçları analiz edilebilecektir. Ülkemizde onay alan iki farklı tedavi seçeneğinin birleşik ve ön sonuçlarına göre; genel başarı oranı daha önce hepatit tedavisi olmayan hastalarda yüzde 96.4-98.3 ve daha önce hepatit tedavisi almış, ancak yanıt alınamamış hastalarda ise yüzde 98.5-99.6 bulunmuştur. Alt grup analizlerine göre (virüsün özellikleri, kullanılan farklı tedavi seçenekleri ve hastaların özellikleri gibi) yüzde 100 kalıcı virolojik yanıt elde edilen hasta gruplarımız da bulunmaktadır. Siroz gibi ileri evre karaciğer hastalığı olanlarda da yüksek başarı oranları saptanmıştır. Bu tedaviler ile yan etki görülme sıklığı ve hastaların yan etki nedeniyle tedaviyi bırakma oranları da son derece düşüktür. Ayrıca kronik böbrek yetmezliği, şeker hastalığı gibi altta yatan hastalığı olan hastalarda da yüksek başarı oranları elde edilmiştir" şeklinde konuştu.



"Ulusal bir eylem planı ortaya konabilirse Hepatit C tamamen ortadan kalkabilir"


Prof. Dr. Aygen,tedavideki başarı oranının yüksek olduğu ilaçların Türkiye’de kullanılabilmesinin son derece önemli olduğunu vurgulayarak, "Buna karşın, ülkemizde tedavi verilen hasta sayısı çok düşüktür. Tedavi verilmesi beklenen hasta sayısının yaklaşık 60 bin civarında olduğu ön görülüyordu, ancak bu rakamın çok gerisinde kalınmıştır. Testi pozitif olan kişilerin yaklaşık yüzde10’u hepatit C hastası olduğunu biliyor. Öncelikle tedavi olması gereken hastalara ulaşım sağlanmalıdır. Bunun için de halkın bilgilendirilerek farkındalık yaratılması, HCV riski yüksek olan özel hasta gruplarına ulaşılması, hepatit ilaçlarının tüm ülke genelinde ulaşılabilir olmasının sağlanması, yasa gereği tedavi veremeyen tüm branş hekimlerine yönelik kısıtlamanın ortadan kaldırılması ve en önemlisi Sağlık Bakanlığı düzeyinde HCV eliminasyonuna yönelik ulusal eylem planının zaman kaybetmeden yürürlüğe konması gerekmektedir. Ancak bu şartlar sağlandığında HCV enfeksiyonunun tamamen ortadan kalkması gündeme gelebilir" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne polisinden ’Şok’ uygulama: Araçlar didik didik arandı Edirne İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince kentin en işlek noktalarından birisi olan Zübeyde Hanım Caddesi’nde 8 ekip, 20 personelin katılımıyla ’Şok Asayiş Uygulaması’ yapıldı. İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi koordinasyonunda gerçekleştirilen genel güvenlik ve asayiş uygulamasında araçlar tek tek durduruldu, Genel Bilgi Toplama (GBT) sorgulaması yapılan şahıslar üst aramasından da geçirildi. Ayrıca sürücülere alkolmetre ile de ölçüm yapıldı. Genel güvenlik ve asayişin sağlanması, suça konu unsurların tespiti ve şüphelilerin yakalanmasına yönelik kent genelinde gerçekleştirilen uygulamaya, emniyet müdürlüğünün tüm birimleri katılım sağladı. Uygulama noktalarını dolaşan İl Emniyet Müdürü Onur Karaburun da ekiplerden bilgi aldı. Kentin en işlek noktalarından birisi olan Zübeyde Hanım Caddesi üzerinde uygulama yapan ekipler bölgede kuş uçurtmadı. Araçlardan indirilen sürücü ve yolcu olarak bulunan şahısların kimlik kontrolü yapıldı, bagajlar ve araçların içi de tek tek kontrol edildi. Geniş katılımlı gerçekleştirilen uygulamalarda pek çok noktada aynı anda denetim yapıldı. 236 şahıs sorgulandı,113 araç arandı Denetimlerde 236 şahıs sorgulandı. 113 araç kontrol edildi. Toplamda 7 araç ve sürücüsüne idari para cezası uygulandı. Uygulamada herhangi bir sorunla karşılaşılmadı ve normal olarak son verildi. Halkın huzur ve güven ortamının sağlanması için gerekli denetim ve uygulamaların sık sık yapılacağı belirtildi. "Kurallara uyuyoruz" Trakya Üniversitesi Motosiklet Topluluğu Başkanı İlhan Şengül, denetime denk geldiklerini ancak kurallara uydukları için herhangi bir sorunla karşılaşılmadığını söyledi. Herkesin kask ve gerekli ekipmanları kullandığını belirten Şengül, kask takmayan ve sürücü belgeleri olmayan arkadaşlara da belgelerini tamamlamaları gerektiğini söylediklerini aktardı. Uygulamaların trafikte yapılan yanlışları düzeltmek adına çok gerekli olduğunu söyleyen Şengül, "Tüm ekiplere teşekkür ederiz. Herkesin iyiliği için çalışıyorlar" dedi. "Uygulamaları yerinde ve doğru buluyorum" Trakya Üniversitesi Motosiklet Topluluğu Üyesi Yaren Şenol, bilinçli ve kurallara uygun şekilde trafiğe çıkılması ve kask takmanın ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi. Emniyet Müdürlüğü ekiplerimiz tarafından yapılan uygulamaları yerinde ve doğru bulduğunu belirten Şenol, diğer sürücülere seslenerek, "Lütfen kaskınızı takın, canınızı koruyun, hiç bir şey sizden daha değerli değildir" diyerek kurallara uyum çağrısında bulundu.