SAĞLIK - 03 Haziran 2017 Cumartesi 12:56

Prof. Dr. Esin Şenol: “Enjeksiyon korkusuna bağlı olarak sprey ve bant şeklinde aşılar geliştirildi”

A
A
A
Prof. Dr. Esin Şenol: “Enjeksiyon korkusuna bağlı olarak sprey ve bant şeklinde aşılar geliştirildi”

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği tarafından düzenlenen Ulusal Bağışıklama Sempozyumu’nda konuşan Prof.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği tarafından düzenlenen Ulusal Bağışıklama Sempozyumu’nda konuşan Prof. Dr. Esin Şenol, “Bazı erişkinler korkudan aşı yaptırmıyor. Enjeksiyon korkusuna bağlı olarak da sprey ve bandajlar şeklinde uygulama yöntemleri geliştirildi” dedi.


Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği tarafından 4’üncüsü düzenlenen Ulusal Bağışıklama Sempozyumugerçekleştirildi. Sempozyumda erişkinlerde aşılama konusu ele alındı.


Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, dünya nüfusunda metabolik hastalıklar nedeniyle büyük bir değişim olduğunu belirterek,“Biz 20’nci yüzyılda müthiş bir başarı yakaladık, insan ömrümü uzattık, antibiyotikler, aşılama gibi yöntemlerle. Ama bunu sürdürebilmeyi arzı ediyorsak ve iyi bir yaşlılık hedefliyorsak mutlaka aşılamanın 0 ile 100 yaş arası yapıldığını yani doğumdan ölüme kadar gerektiğini algılamamız ve uygulamamız gerekiyor” dedi.



“Zatürre pek çok hastalıktan daha ölümcül”


Zatürrenin pek çok hastalıktan daha ölümcül olduğunu kaydeden Şenol, “Avrupa’da yaklaşık 3-4 milyon kişi zatürreden ölüyor. Spor yaparak, az sigara içerek korunabileceğiniz bir şey değil. Önleme ve korunmanın tek yolu aşılama yöntemidir. En çok vurgulamamız gerekenlerden biri de grip meselesi. Hem grip hem zatürre kalp damar sistemine, santral sistemine önemli yük bindiriyor”şeklinde konuştu.



“Aşılama, halk sağlığı önlemidir”


Prof. Dr. Esin Şenol, “Aşıya tepkiyi, endüstriyel yaşamın getirdiklerine duygusal bir tepki olarak görüyorum”diyerek, “Bir kadın günde yüzüne 10-12 tane kozmetik sürüyor ve o ürünlerin içindeki maddeler kanında ve serumunda var. Ya da kullandığınız bir antibiyotiğin midenize zararını veya bağışıklık sistemine zararını konuşmuyoruz da neden aşıları konuşuyoruz. Aşılar da milyonda bir her uygulama kadar risk taşıyabiliyor. Tıbbi uygulamaların yan etkilerini öğreten uygulamadır aslında aşılar bize. Halk sağlığı önlemidir aşılama, dünyadaki en önemli buluş”ifadelerini kullandı.


“Sprey ve bant şeklinde aşılar geliştirildi”


Aşıyla kontrol altına alınabilecek 14-15 hastalık olduğunu söyleyen Şenol, “Bazı erişkinler korkudan aşı yaptırmıyor. Enjeksiyon korkusuna bağlı olarak da sprey ve bandajlar şeklinde uygulama yöntemleri geliştirildi” dedi.



“Aşılar çok güvenli uygulamalardır”


Prof. Dr. Alpay Azap ise, halk arasında aşılara karşı direnç olduğunu söyleyerek, “Biz aşıları sağlıklı kişilere yapıyoruz, diğer bütün tedavilerden farklı uygulamadır bu. Diğerlerinde kişinin zaten bir takım şikayetleri sıkıntıları vardır, kendisi bir tedavi arayışı içindedir, o zaman ilaçlar kullanılır. O ilaçların da yan etkileri vardır ancak onlar göze gelmez çünkü kişi bir an önce iyileşmek ister.Ancak aşılar sağlıklı kişilere yapılır. Onun ileride hastalanmasını engellemek üzere yapılır. Aşılar çok güvenli uygulamalar. Sağlıklı bir kişiye yapıldığı için yan etkileri konusunda Dünya Sağlık Örgütü ve ulusal otoriteler çok çok daha titizler. Aşılar çok ciddi testlerden geçerler”dedi.



“Hekimler burada kritik basamağı oluşturuyor”


Sağlık çalışanları ve bireylerin aşılama konusunda bilinçli olunması gerektiğini kaydeden Azap, “Biz de dernek olarak hekimlerdeki bu aşı alanındaki bilgi eksikliğini kapatmak üzere toplantılar yapıyoruz. Bu güne kadar 500 hekim arkadaşımızı bir araya getirmek ve aşılar konusunda son yenilikleri tartışmak,aşıların nasıl daha iyi venasıldaha çok kişiye yapabileceğimizi tartışma fırsatı yakalalıyoruz.Bilimsel çalışmalar da yapıyoruz bu alanda. Halkımız hekim aşıyı önerirse o aşıyı oluyor.Hekimler burada kritik basamağı oluşturuyor”şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’da onkoloji hastası çocuklar iftar programında bir araya geldi Bursa Kanserle Savaş Derneği tarafından düzenlenen programda, Bursa ve çevre illerden onkoloji hastası çocuklar iftar sofrasında buluştu. Bursa Kanserle Savaş Derneği, onkoloji hastası çocuklar ve ailelerine moral vermek, dayanışma duygusunu yaşatmak için iftar yemeği gerçekleştirdi. 250 kişinin katıldığı programda çocuklar yaşıtlarıyla birlikte yüz boyama, balon aktiviteleri ve sihirbazlık gösterileri ile doyasıya eğlendi. Hasta yakını aileler ise birlikte moral depoladı. Çocukların büyük mutluluk yaşadığı programda konuşan Bursa Kanserle Savaş Derneği Başkanı Ümit Ecemiş, "Kadir Gecesi’nde de çocuk hastalarımızın aileleriyle birlikte iftar programı düzenlemek istedik. Katılım ve rağbet gerçekten umduğumuzdan daha fazla oldu. 250 kişilik bir iftar programıyla birlikte bir aradayız. Burada Bursa Kanserle Savaş Derneği ailesinin içerisinde bulunan çocuk hastalarımız, Bursa Yüksek Lisans Eğitim Araştırma Hastanesi, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi ve çevre illerde de tedavi olmuş onkoloji hastası olan çocuklarımızın aileleriyle birlikte bugün hep bir iftar programı yapıyoruz. 2025 yılı aile yılı olması sebebiyle bizim de mottomuz gönülden destekli. Bu akşam da gönülden destekle, mutlu bir paylaşım gerçekleştireceğiz. Takdir edersiniz ki onkoloji koridorlarındaki arkadaşlıklar ve uzun soluklu, çünkü tedavi süreçleri, özellikle çocuk hastalarımız için bu süreçteki arkadaşlıklar unutulmaz. Bu dostluktan bir şekilde tekrar hastane dışında da birbirlerini bulabiliyor. Biz Bursa Kanserle Savaş Derneği olarak daha güzel bir ortamda dernek gönüllüsü adı altında, dernek içerisindeki bir aktivite gibi lanse ederek bir araya getiriyoruz. Ailelerimizin mutluluğu paylaşmak, huzuru paylaşmak, tedavi sürecini tamamlayıp zaferi kazanan çocuklarımızı ödüllendirmek gibi bu gece de ona benzer sihirbaz gösterisi, çeşitli balon aktiviteleri, yüz boyama gibi farklı etkinliklerle çocuklarımızı topluluğunu arttırabilirsek, onlara moral, motivasyon ve sosyalleşme açısından destek alabilirsek Bursa Kanserle Savaş Derneği ailesi olarak amacımızı yerine getirmiş olacağız" ifadelerini kullandı.
Bolu Kartalkaya’daki yangın faciasına ilişkin 3 kişi daha tutuklandı: Tutuklu sayısı 28 oldu Kartalkaya’da 78 kişinin yaşamını yitirdiği Grand Kartal Otel dosyasına ilişkin 3 kişi daha tutuklandı. Sürecin ilk başından bu yana tutuklananların sayısı toplam 28 oldu. Kartalkaya’da 21 Ocak gece saatlerinde Grand Kartal Otel’in restoran bölümünde çıkan yangında 78 kişi hayatını kaybetmişti. Yangının akabinde başlatılan soruşturma kapsamında 31 şüpheli gözaltına alınırken; aralarında otel sahibi Halit Ergül, otelin genel müdürü ve aynı zamanda otel sahibi Ergül’ün damadı Emir Aras, İl Özel İdare Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, İtfaiye Müdürü Kenan Coşkun, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener’in de bulunduğu 22 şüpheli tutuklanmıştı. 10 kişi daha gözaltına alındı Yangınla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturma kapsamında bilirkişi heyetinin hazırladığı raporun ardından Bolu Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla dün Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat Müdürü Yeliz Erdoğan ve eski Ruhsat Müdürü Mehmet Özel gözaltına alınırken, bugün de tutuklu olan sahibi Halit Ergül’ün eşi ve aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olan Emine Murtezaoğlu Ergül, kızı Elif Aras, şirket ortaklarından diğer kızı Ceyda Hacıbekiroğlu, otelin yapıldığı yıl statik hesaplamasını yapan inşaat mühendisi İsmail Haluk İnceler, yangın sonrası gözaltına alınan ve sonrasında serbest bırakılan iş güvenliği uzmanı Ece Kayacan, Muharrem Şen, Mustafa Selman Çelen ve Kübra Demir gözaltına alındı. Ergül ailesinin İstanbul’da gözaltına alınarak sabah saatlerinde Bolu’ya getirildiği öğrenildi. Jandarmadaki işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye sevk edildi. 3 kişi daha tutuklandı Tutuklu olan sahibi Halit Ergül’ün eşi ve aynı zamanda yönetim kurulu üyeleri olan eşi Emine Murtezaoğlu Ergül, kızları Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu, sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat Müdürü Yeliz Erdoğan, Seben İl Özel İdare Müdürü Mehmet Özel ve elektrik teknisyeni Muharrem Şen tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mustafa Selman Çelen, inşaat mühendisi İsmail Haluk İnceler, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı Ece Kayacan savcılıkta alınan ifadesinin ardından serbest kalırken, İş Güvenliği Uzmanı Kübra Demir ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öte yandan, sürecin ilk başından bu yana tutuklananların sayısı toplam 28 oldu.