EĞİTİM - 02 Mayıs 2024 Perşembe 11:32

LGS’ye girecek öğrencilere son 30 gün önerileri

A
A
A
LGS’ye girecek öğrencilere son 30 gün önerileri

Liselere Geçiş Sınavı’na (LGS) bir ay kala aday öğrencilerin stres ve heyecanı arttı. Bahçeşehir Koleji PDR Direktörü Sibel Durak, öğrencilere son bir ayda başarı şanslarını attırmaları için “5 dakika daha”, “5 soru daha” taktiğini uygulamalarını önerdi.


2 Haziran’da yapılacak olan Liselere Geçiş Sınavı için zaman azaldıkça öğrenci ve velilerdeki stres artıyor. Sınava giren her 100 öğrenciden sadece 20’sinin bir okula yerleşecek olmasının bu stresin nedeni olarak açıklayan Bahçeşehir Koleji Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) Direktörü Sibel Durak, eğer kazanılmak istenen okul Anadolu, Fen ya da Sosyal Bilimler Lisesi ise yerleşme oranının yüzde 12’ye düştüğüne dikkat çekti. Durak, soru çözme düzeni, konu tekrarı, eksik veya anlaşılmayan derslerin sistemli çalışılmasıyla başarı oranının artırılabileceğini belirtti.



Sınavda belirleyici olacak ders matematik


Son bir ayda eksiklikleri doğrultusunda yoğun, planlı ve verimli şekilde çalışarak zamanını değerlendiren öğrencilerin sonuca ulaşmaya yakın olacağını belirten Durak, aksi bir durumda ise emeğin boşa gidebileceği söyledi. Durak, “Koşucular, maratonun sonuna yaklaşırken fiziksel yorgunluğun yanında psikolojik olarak da yorulur. O ana kadar iyi giden tempoları yavaşladığı için bu durum, ‘hayali bir duvara tosladıkları’ şeklinde sembolize edilir. Bu süreci iyi yönetemeyenler maalesef ki o ana kadarki çabalarının karşılığı olmayan bir sonuç alır. Benzer durum LGS hazırlığı sürecindeki öğrencilerde de görülmektedir. Sınava birkaç ay kala yorulan, umudunu yitiren, çalışsa da olmayacağını düşünen ve bu nedenle temposunu azaltan öğrencilere sık rastlarız. Öncelikli önerimiz, vazgeçmeden çalışmaya devam edilmesi. Sınav sorularını görmeden öngörüde bulunmak mümkün değil. Sorular her alanın uzmanları tarafından hazırlanıyor. Burada üst sıralarda yer alacak öğrencileri belirleyecek ders matematik olacaktır. Ancak temel olarak öğrencilerin hepsinin hedefi tüm derslerden, tüm sorulardan yapabilecekleri en iyi neti çıkarmak olmalıdır” açıklaması yaptı.


LGS öncesi başarılı bir çalışma için beş öneri


Sınavda başarıyı etkileyen faktörler arasında, sınav heyecanının yönetilebilmesi, motivasyon ve test tekniklerinin bilinip uygulanması olduğunun altını çizen Sibel Durak, bilgi eksiği nedeniyle sınava hazır olmamanın endişe oluşturabileceğini, bu nedenle düzenli çalışma sisteminin son güne dek sürdürülmesinin önemli olduğunu vurguladı. Durak, öğrencilere beş önemli öneride bulundu:


Sınav Kuralları ve Hazırlık


“Vücut saatini hazırlamak için test sınavlarına LGS’de uygulanacağı gibi sözel için 09.30, sayısal için 11.30’da başlamalı. Masa dağınık olmamalı, gerekli kırtasiye malzemeleri hazır bulunmalıdır.”


Zaman Yönetimi ve Deneme Sınavları


“Alarm kurularak zözel için 75 dakika, Sayısal için 80 dakika. süre belirlenmeli ve masadan kalkılmamalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanan örnek sorular çözülmeli ve hatalar öğretmenle paylaşılmalıdır. Zorlanılan konularda notlar alınmalı. Bu sistem düzenli olarak tekrarlanmalıdır.”


Sağlık ve Zindelik


“Egzersiz yapmak önemlidir; günlük 30 dakikalık yürüyüş, bisiklet sürme, dans etme veya açma-germe egzersizleri önerilir. Düzenli uyku ve kahvaltı yapma alışkanlığı kazanılmalıdır. Beyin fonksiyonlarını desteklemek için bol su içilmelidir.”


Olumsuz Düşüncelerle Başa Çıkma


“Olumsuz düşünceler yerine kuvvet dili kullanılmalıdır. Geçmişte yaşanan başarısızlıkların veya eleştirilerin etkisiyle oluşan öğrenilmiş çaresizlik düşünceleri yerine, hedefe odaklanılmalı ve başarının nasıl sağlanabileceği düşünülmelidir.”


5 Tane Daha Tekniğini Kullan


“Ders çalışmaya başladıktan kısa bir süre sonra canınız sıkılıp masa başından kalkmak istediğinizde kendinizi zorlayıp “5 dakika daha” ya da “5 tane daha soru çözmeliyim” demelisiniz. Daha sonra zaman içerisinde bu süreyi uzatmalısınız.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Dolandırıcılardan ‘hesabımda sorun var’ bahanesiyle IBAN tuzağı Son dönemde ‘benim hesabımda sorun var’ bahanesiyle IBAN üzerinden dolandırıcılık olayları çoğalıyor. Yapılan bu işlemin, yasa dışı kumar ve bahsin yanı sıra terör bağlantılı hesaplardan paraların aklanması için kullanılan yöntemler olduğunun altını çizen uzmanlar, bu yönteme bilerek veya bilmeyerek dahil olmanın hukuki açıdan büyük sorunlara neden olabileceği uyarısında bulunuyor. İnternet siteleri ve uygulamalar üzerinden dolandırıcılık olayları her geçen gün artıyor. Sosyal medya platformları ile illegal kumar ya da bahis üzerinden para aklamak isteyen dolandırıcılar, ağına düşürdükleri vatandaşlara ‘Benim hesabımda sorun var’ diyerek IBAN üzerinden illegal işlemler yapıyor. Ağına düşürdükleri vatandaşların hesapları üzerinden işlem yapan dolandırıcılar hesap sahibini hukuki olarak birinci dereceden büyük sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. “Tanımadığınız hesap numarası terörle bağlantılı veya irtibatlı bir hesap numarası olabilir” Banka hesabını kullandıran kişinin hesabının terör kaynaklarıyla bağlantılı olabileceği, sonrasında hakkında baş şüpheli olarak işlem yapılma tehlikesiyle karşı karşıya kalınabileceği uyarısında bulunan Avukat Suat Altınsoy, “Son dönemlerde ciddi şekilde IBAN üzerinden dolandırıcılık ülkemizde maalesef hızlı bir şekilde çoğalmaktadır. Öncellikle vatandaşlarımızın tanımadığı insanlarla ticari alışverişlerinde IBAN ile ilgili işlem yaparken çok dikkatli davranmaları gerekmektedir. Ticari anlamda vergi kaçakçılığı yapmak isteyenlerin en çok uyguladığı sistemlerden biri IBAN’a para atılmasını istemektir. Normal olarak IBAN’a para atan birisinin herhangi bir sorumluluğu olmamakla beraber kime para gönderdiğini bilmediği için ciddi bir sıkıntı ile karşılaşabilir. Bunun temel sebebi ise tanımadığınız hesap numarası terörle bağlantılı veya irtibatlı bir hesap numarası olabilir. Her ne kadar dava sonunda siz sorumluluk almayacağınızı ispat etseniz de beraatla sonuçlansa bile sanık olarak yargılanabilirsiniz” dedi. “Dolandırıcılık sisteminin içerisinde siz de yer alıyorsunuz” Hesap numaralarıyla ilgili ciddi anlamda dolandırıcılık olayları yaşandığının altını çizen Avukat Altınsoy, “Özellikle çok ucuza aldığınız ürünlerde, sosyal medyadan alınan ürünler bunların başında geliyor, burada yapılan işlemlerde size çok ucuz ürünler satılmakta. Eğer satıcı sizinle irtibat kuruyorsa ve sizin hesabınıza bununla ilgili paralar geleceğini söylemekte ise bu bir gayrimenkul satışı veya otomobil satışı bile olabilir, aldığınız ürünlerin çok ucuz olmasından dolayı karşı tarafa güven duyuyorsunuz. Daha sonra bu şahıs ’sizin hesabınıza başka paralar da gelecek, onun farklı bir hesaba gönderilmesi hususunda bana yardımcı olabilir misin’ diye kendi bankasıyla ilgili sorun olduğunu belirterek ağına düşürüyor. Bu aşamada vatandaşımızın kesinlikle bununla ilgili bir işlem yapmaması gerekiyor. Çünkü dolandırıcılık sisteminin içerisinde siz de yer alıyorsunuz. O şahıs mağdur kişiyle diğer kişileri de dolandırıyor. Sizin hesabınıza para gönderilmesini sağlıyor. Ondan sonra şikayet durumunda para gönderilen siz olduğunuz için direkt olarak sanık siz oluyorsunuz. Çünkü sizi yönlendiren kişinin kimliği veya hesabı belli olmadığı için suç otomatik olarak işlem yapılan hesaba kalıyor. Bunun için yapılması gereken, tanımadığınız herhangi bir kişi ile ilgili işlem yaparken iki kere daha dikkatli olmamız, güvenmediğimiz kişi ile işlem yapmamamız gerekiyor. Ticari anlamda da bir işlem yapıyorsak kesinlikle açıklama kısmına detaylı olarak bilgi yazmamız lazım. Bunun cezai anlamda terör ve buna benzer finansal konularda kullanılmadığını düşünsek bile, vergi cezası ile ilgili sizi de sorumlu kılacak sorunlar ortaya çıkabilir. IBAN’la ilgili işlemlerde tanımadığınız kimseye işlem yapması için izin vermememiz gerekiyor ya da yapılması gerekiyorsa açıklama kısmına yapılan işlemi detaylı bir şekilde belirtmek gerekiyor” şeklinde konuştu. “Dolandırıcılık olayı ile karşılaşan kişi, an itibarıyla yetkililere bilgi vermesi gerekir” Dolandırıcılık işlemi olursa bunun da fark edilmesi durumunda yapılması gerekenleri anlatan Altınsoy, “Bir dolandırıcılık olayı ile karşılaşıldığı zaman yapılması gereken öncelikle bankayı uyarmak, işlem yapılmasını engellemek, ardından kolluk kuvveti ardından da savcılığa giderek suç duyurusunda bulunulması gerekiyor. Çünkü daha sonraki işlemlerde ‘ben bilmiyordum’ hukuki açıdan bir mazeret değildir. Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz. Temel prensibimiz budur. O nedenle dolandırıcılık olayı başına gelen kişinin an itibariyle bankayı, kolluk kuvvetlerini ve savcılığı bilgilendirmesi vatandaşın birinci vazifesi olmalıdır” diye konuştu.