SAĞLIK - 30 Kasım 2023 Perşembe 10:18

İlaçların yan etkilerinin de yapay zekâ ile yok edilmesi hedefleniyor

A
A
A

Hastalıkları iyileştirmek, önlemek veya semptomları hafifletmek amacıyla hastalara uygulanan ilaçların aynı zamanda yan etkilerinin de bazı durumlarda oldukça önemli sağlık sorunlarına neden olduğu tüm uzmanlar tarafından kabul edilmiş durumda. Hedef odaklı yeni ilaç adaylarının tasarım ve geliştirilmesi konularının ele alındığı Uluslararası BAU İlaç Tasarım Kongresinde konuşan Prof. Dr. Serdar Durdağı, yapay zekâ teknolojilerinin sadece daha etkin yeni aday ilaç moleküllerin tasarlanma ve geliştirilmesinde değil aynı zamanda yan etkilerin de en aza indirilmesinde kullanıldığına dair çalışmaların yürütüldüğünü aktardı.

Ortalama yaşam süresinin uzaması ile ileri yaşlarda karşılaşılacak sağlık sorunları ve hastalıklara yakalanma riski de artıyor. Bu nedenle yeni tedavilerin keşfine yönelik ilaç araştırma ve geliştirme çalışmaları oldukça önem arz ediyor. Kısa sürede dünyada bu alanda düzenlenen önemli kongrelerden biri haline gelen ve bu sene 9. kez düzenlenen Uluslararası BAU İlaç Tasarım Kongresi’nde, yapay zekâ teknolojilerindeki gelişmelerin ilaç teknolojilerine aktarımının nasıl olacağı ve geliştirilen yeni ilaçların kısa sürede hastaların kullanımına nasıl sunulacağı tartışıldı.

“Derin öğrenme yaklaşımları ile yan etkileri daha az olan ilaç adayları geliştirilebilir”

Kongre öncesi ilaç endüstrisinde en çok tartışılan konulardan biri olan yan etkiler ile ilgili gelişmeler hakkında bilgilendirmelerde bulunan BAU Eczacılık Fakültesi Dekanı ve aynı zamanda kongrenin başkanlığını da yürüten Prof. Dr. Serdar Durdağı yapay zekâ teknolojilerine vurgu yaptı. “Yapay zekâ teknolojilerini sadece yeni ilaçların geliştirilmesi için değil aynı zamanda var olan yan etkilerin azaltılması için de kullanıyoruz” diyen Prof. Dr. Serdar Durdağı, “Hem hedefli tedaviler hem de yan etkilerin azaltılması noktasında özellikle derin öğrenme yaklaşımları artık akademik çalışmalarda ve endüstride çok sıklıkla kullanılmaya başlandı. Özellikle deneysel veriler artmaya devam ettikçe bu veriler geliştirilen modellerde girdi olarak tekrar kullanılarak ilaçların yapıları üzerinde hangi değişikliklerin yapılması gerektiği ile ilgili bilgi elde edilebiliyor. Bu süreçler hem yeni etkin ilaçların geliştirilme süreçlerini azaltıyor hem de çok sık gözlemlenen yan etkilerin daha da azaltılması hatta yok edilmesi üzerinde önemli etkileri var” şeklinde konuştu.

Hayvan deneyleri yeterli veri toplanarak en aza indiriliyor

Aynı zamanda ilaçların biyolojik aktivite ve yan etkilerini saptamak için hayvan deneylerinin de zamanla yine yapay zekâ teknolojileri kullanılarak azaltılması için çalışıldığını aktaran Prof. Dr. Serdar Durdağı, “Tüm bu çalışmalarda farklı hastalıklara karşı belirlenen bileşiklerin biyolojik aktivite ve toksisite testlerinde kullanılan hayvan deneylerini minimize etmek istiyoruz. Elbette hayvan deneylerine geçilmesi için sadece bilgisayar üzerinde yapılan in siliko modeller ve çalışmalar yeterli olmuyor özellikle in vitro laboratuvar çalışmalarının da yapılması gerekiyor.” dedi.

Akademik ve endüstriyel uzmanları bir araya getiren kongrede ayrıca Türkiye’de ve dünyada ilaç keşif çalışmaları, Türkiye’nin ilaç geliştirme Ar-Ge çalışmalarındaki dünyadaki yeri, gelecek 10 yıla dönük çalışmalar, ilaç keşif çalışmalarını daha kısa sürede gerçekleştirmek için yapılan son yenilikler ve ilaç aday moleküllerinin sanal ortamda taranmaları konuları ele alınacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.