EKONOMİ - 11 Ağustos 2023 Cuma 15:34

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: 'Konut arzını artırmak, konut maliyetlerini düşürmek durumundayız'

A
A
A

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Konut arzı konusunda çeşitli değerlendirmeler yapıldı. Konut arzını artırma, birinci konut edinimini özellikle daha güçlü bir şekilde teşvik edecek mekanizmalar üzerinde durduk. Bu konuda Merkez Bankasının da çalışmaları var BDDK ile birlikte. Önümüzdeki dönemde yeni adımlar bekliyoruz'' dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul Finans Merkezi’nde finans dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi. Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda yeni orta vadeli program hazırlıklarının ele alındığı toplantı sonrasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Yılmaz, “Öncelikle Türkiye ve dünyanın içinde bulunduğu zorluklar kadar fırsatları da değerlendirdiğimiz bir toplantı oldu. Arkadaşlarımızın yeni ekonomi politikaları ve güncellenen politikalar konusunda genel bir memnuniyetini, desteğini ifade edebilirim. Çok arkadaşımız bu konuda para politikası konusunda, maliye konusunda alınan tedbirlerle ilgili desteklerini, memnuniyetlerini ifade ettiler.

Özellikle Merkez Bankası’nı düzenleyici çerçeveyi sadeleştirme konusunda desteklediklerini, daha da fazlasını beklediklerini ifade ettiler. Son dönemde atılan adımların seçimler sonucu oluşan siyasi güven etkisiyle CDS oranlarında risk primi oranlarında düşüşlerden duyulan memnuniyeti dile getirdi arkadaşlarımız.

Tabii bunun daha da iyileşmesi yönünde beklentilerini dile getirdiler. 700’lerden 400’lere kadar düştü. Bu düşüş bankacılık sistemimiz başta olmak üzere finans sistemimizin uluslararası kaynaklara erişimini kolaylaştırıcı ve maliyetlerini düşürücü bir etkide bulunuyor. Memnuniyet verici bir tablo. Hazırlıklarını sürdürmekte olduğumuz Orta vadeli programa da güçlü bir şekilde destek vermeye hazır olduklarını paylaştılar. Ben de kendilerine teşekkür ediyorum.

Orta vadeli program eylül ayının ilk yarısında toplumla paylaşılmış olacak. Program ile birlikte hem içinde bulunduğumuz yılla ilgili rakam ve politikalarımızı güncellemiş olacağız hem de 3 yıla ilişkin yol haritamızı toplumla paylaşmış olacağız. Dolayısıyla öngörülebilirliğin arttığı bir ortama geçiş yapmış olacağız. Seçimlerden sonra siyasi öngörülebilirlik, siyasi güven oluştu ama teknik öngörülebilirlikle tahkim etmemiz gerekiyor. Orta vadeli program önemli bir kilometre taşı. Orta vadeli programdan sonra finans kesiminden arkadaşlarımızla birlikte uluslararası alanlarda daha yoğun bir çaba içine gireceğimizi ifade etmek isterim” dedi.

“Bir taraftan enflasyonla mücadele edeceğiz, bir taraftan da kalkınmış bir ülke haline gelme perspektifi içinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz”

Yılmaz, “Bu çerçevede son dönemde Körfez bölgesinde yapılan çalışmalar, Dünya Bankası gibi kurumlarla yapılan çalışmalar da gündeme geldi. Ayrıca AB ile daha pozitif bir vurgular yapıldı 9. Fasıl dediğimiz hizmetlerle birlikte AB’ye çalışma uygulandı. Biliyorsunuz bugünlerde Gümrük Birliği’nin modernizasyonunun güncellenmesi konusunu çalışıyoruz. Vize kolaylığı konusunda gündemimiz var. Yeni dönemde farklı konularda AB ile de ilişkilerin geliştirilmesi hepimizin üzerinde mutabık olduğu bir çerçeve.

Bugünkü toplantıda memnuniyetle şunu gördüm; finans kesimi ile reel sektör arasındaki tamamlayıcılığı bu iki önemli mevzunun birlikte çalışılması gerektiğini görüyoruz. Bir taraftan sağlıklı işleyen bir finans piyasası ama diğer taraftan reel sektörün de ihtiyaçlarının karşılandığı piyasa buluşması çok önemli. Doğru konuların sağlıklı kaynaklarla oluşturulması ve doğru projelere yönlendirilmesi, finans sektörümüzün kalkınma sürecimize vereceği en büyük destek. Bu konuda da fikirler ifade edildi.

Bir taraftan Merkez Bankasının para politikası gereği enflasyonla mücadele politikası, gereği yaptığı miktar sıkılaştırmaları, bir taraftan da tabii enflasyonla mücadele ederken resesyona düşmeme, yatırımı, üretimi, ihracatı devam ettirme çabamız var. Son dönemlerde yapılan miktar sıkılaştırmaları yatırımı, ihracatı ve üretimi kapsamıyor, bunları istisna kılıyor Merkez Bankamız.

Net politika çerçevesi ortaya konulmuş durumda. Yine sürdürülebilir kalkınma perspektifi içerisinde Türkiye’yi üst orta gelirden yüksek gelirli ülkeler ligine çıkarma perspektifi içinde bilgi, teknoloji tabanlı katma değeri yüksek bir ekonomi inşa edilmesi için de yatak diye nitelediğimiz yatırımların kredilerinde daha nitelikli, daha seçici devam etmesi gerektiği hususunda da yine tartışmalar yaptık. Bu konuda bir çalışma başlatmış durumdayız. Önümüzdeki günlerde kamuoyuyla inşallah paylaşacağız. Geçmişten de çıkardığımız derslerle daha güçlü, daha nitelikli bir programı hayata geçireceğiz. Bir taraftan enflasyonla mücadele edeceğiz, bir taraftan da istikrarlı büyüme ve istikrar içinde büyüme hedefi içinde sosyal refahı artırma, kalkınmış bir ülke haline gelme perspektifi içinde seçici bir anlayış içinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

“Finans kesimi sadece parası olana para veren bir yapı olmamalı”

Cevdet Yılmaz, “Finans sistemiyle ilgili yine üzerinde durduğumuz girişim sermayesi proje bazlı finansman gibi konular oldu. Burada da şunun altını çizdik; finans kesimi sadece parası olana para veren bir yapı olmamalı. Teminat sorunu yaşayan ama iyi projesi olan sermayesi olmasa da projesiyle finans arayan kesimlere de destek olan bir çerçeve de geliştirildi. Burada da bir mutabakat var. Özellikle girişim sermayesi konusunda atılan adımları bankalarımız kısaca özetlediler.

Teknokentlere yeni bir bakış geliştirmenin altını çizdiler. Yatırım fonlarıyla ilgili düşüncelerini ifade etmiş oldular. Teminat sorunlarının daha etkili çözülmesi konusunda da görüşler ifade edildi. Bu çerçevede katılım finans ve kalkınma yatırım bankacılığı konuları da gündeme geldi. Buralarda daha etkili bir şekilde büyük projelere destek olan, sadece parası olana değil, iyi projesi olana destek olan bir sistemi nasıl geliştiririz konuşuldu” dedi.

“Konut arzını artırmak, konut maliyetlerini düşürmek durumundayız”

Yılmaz, “Konut, konut arzı konusunda çeşitli değerlendirmeler yapıldı. Konut arzını artırma, birinci konut edinimini özellikle daha güçlü bir şekilde teşvik edecek mekanizmalar üzerinde durduk. Bu konuda Merkez Bankasının da çalışmaları var BDDK ile birlikte. Önümüzdeki dönemde yeni adımlar bekliyoruz. Konut arzını artırmak durumundayız, konut maliyetlerini düşürmek durumundayız. Geçmişte DPT ve Dünya Bankası ortak bir çalışma yapmıştı. Rakamsal olarak şu tespit edilmişti; ilk konut edinimi hem sosyal refahı hem makro düzeyde istikrarı destekleyici bir hadise. Tasarruf oranlarını artırıyor ve sosyal refahı artırıyor. Kamu olarak biz ilk konut edinimini destekleyici bir çerçeve içinde hareket edeceğiz. Önümüzdeki süreçte belli platformlarda bir araya gelip istişarelerimize devam edeceğiz. Yazılı olarak da arkadaşlarımızdan orta vadeli programa ilişkin özellikle reform önerilerini, değişiklik önerilerini talep ettik. Bütün bakanlarımızla birlikte bunları değerlendireceğiz. Bu konular bir tek kişinin, kesimin altından kalkabileceği konular değil. Ekip çalışmasıyla kamu-özel diyaloğunun çok güçlü bir şekilde devam ettirilmesiyle ilgili” dedi.

“Türkiye Yüzyılı bir tek kesimin, tarafın inşa edebileceği bir yüzyıl değil, 86 milyon hep birlikte inşa edeceğimiz bir yüzyıl”

Yılmaz, “Siyasi istikrarı güçlü bir liderliği olan bir ülke olarak bütün toplumsal kesimlerle birlikte Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek durumundayız. Cumhuriyetimizin 100. yılındayız. İkinci bir yüzyıla geçiyoruz, Biz buna Türkiye Yüzyılı diyoruz. Türkiye Yüzyılı bir tek kesimin, tarafın inşa edebileceği bir yüzyıl değil, 86 milyon hep birlikte inşa edeceğimiz bir yüzyıl. Bu zorlukların içinden çok daha güçlenmiş bir ülke olarak, çok daha yükselmiş bir millet olarak çıkacağız. Ama elbette ki süreç meselesi. Sabırla doğru politikaları izlememiz gerekiyor. Bugünden yarına her şey değişmiyor ama doğru yönde adımlar attığınız zaman belli bir süre sonra çok daha farklı bir perspektifin oluştuğunu hep birlikte görüyorsunuz. Bazen gündelik tartışmalardan kafamızı kaldırıp orta vadeye çok bakamıyoruz ama bunu yapmak durumundayız. Sadece gündelik tartışmalarla ülkemizi arzu ettiği hedeflere taşıyamayız. Türkiye güçlü tarihi olan bir ülke. Dünyada önde gelen ülkelerden bir tanesi. Önümüzdeki dönemde de hepimizin gayretiyle çok daha iyi yerlere ülkemizi taşıyacağız diyorum. Tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

Cüneyt Sevindik - Emre Sertdemir 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Trendyol Süper Lig: Kayserispor: 1 - Fenerbahçe: 3 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Kayserispor, sahasında Fenerbahçe ile karşılaşıyor. Mücadelenin ilk yarısını sarı-lacivertliler 3-1’lik skorla önde tamamladı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 5. dakikada Kostic’in, Gökhan ile girdiği ikili mücadelede yerde kalmasının ardından hakem Direnç Tonusluoğlu penaltı noktasını gösterdi. 7. dakikada penaltıda topun başına geçen Tadic’in vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu 0-1 14. dakikada Hasan Ali Kaldırım’ın ortasında ceza sahası içinde iyi yükselen Bahoken’in kafa vuruşunda meşin yuvarlak dışarı gitti. 15. dakikada Fred’in pasında topla buluşan ceza sahası içinde topla buluşan Oğuz Aydın’ın yerden vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 0-2 24. dakikada ceza sahası içerisinde oluşan karambolün ardından topla buluşan Fred’in vuruşunu kaleci Bilal meşin yuvarlağı kornere çeldi. 26. dakikada Mert Hakan Yandaş’ın sağ kanattan yerden pasında ceza sahası içinde Oğuz Aydın, düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderdi. 0-3 44. dakikada Cardoso’nun ceza sahası içine ortasında kale önünde Djiku ters vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 1-3 Hakemler: Direnç Tonusluoğlu, Samet Çiçek, Murat Altan Kayserispor: Bilal, Gökhan, Kolovetsios, Carol, Hasan Ali Kaldırım, Bourabia, Kartal, Baran Ali, Cardoso, Ramazan, Bahoken Yedekler: Onurcan, Şamil, Ali Karimi, Nazon, Uzodimma, Arif, Boa Morte, Nurettin, Ackah, Talha Teknik Direktör: Sinan Kaloğlu Fenerbahçe: Livakovic, Osayi Samuel, Samet Akaydin, Djiku, Kostic, Fred, Amrabat, Tadic, Mert Hakan Yandaş, Oğuz Aydın, En-Nesyri Yedekler: İrfan Can Eğribayat, İsmail Yüksek, Dzeko, Mert Müldür, İrfan Can Kahveci, Levent Mercan, Cenk Tosun, Bartu, Becao, Szymanski Teknik Direktör: Jose Morinho Goller: Tadic (dk. 7 pen.), Oğuz Aydın (dk. 15, dk. 26), (Fenerbahçe), Djiku (dk. 44 k.k.) (Kayserispor) Sarı kartlar: Ramazan, Baran Ali (Kayserispor), Djiku (Fenerbahçe)
Erzurum Milli Eğitim Müdürü Yıldız’dan Öğretmenler Günü mesajı; “Ben de iyi ki öğretmenim” Erzurum İl Millî Eğitim Müdürü Yakup Yıldız, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bur kutlama mesajı yayınladı. Yıldız mesajında şu ifadelere yer verdi; “Nesillerin ilham kaynağı, geleceğin mimarı olan değerli öğretmen arkadaşlarım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" ünvanının verilişinin 96. yıl dönümü olan bu anlamlı günde "Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır." özdeyişiyle öğretmeni ve öğretmenliği yücelten Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal ve şehit öğretmenlerimiz başta olmak üzere; "Zil çalacak... Sizler derslere gireceksiniz bir bir - Zil çalacak, ziller çalacak benim için, - Duyacağım evlerden, kırlardan, denizlerden; - Ta içimden birisi gidecek uça ese... - Ama ben, ben artık gidemeyeceğim. - Zil çalacak... Siz geminize, treninize gireceksiniz bir bir - Zil çalacak, ziller çalacak benim için, - Duyacağım iskelelerden, istasyonlardan bütün; - Ta içimden birisi koşacak ardınızdan... - Ama ben, ben artık gelemeyeceğim. - Sonra bir gün bir zil çalacak yine - Hiç kimseler kimsecikler duymayacak, - Ne sınıflar, ne iskeleler, ne istasyonlar, ne siz... - Ta içimden birisi kalacak oralarda - Ben gideceğim." diyerek içlenseler de her zaman ter ü taze hatıralarla gönüllerimizde dipdiri yaşattığımız tüm öğretmenlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Bugün yemin ederek büyük bir heyecan ve aşkla göreve başlayan öğretmen arkadaşlarımıza "evinize, ailenize hoş geldiniz!" derken; emekli olan değerli öğretmenlerimize de yıllar boyu özverili hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyor, bundan sonraki yaşamlarında sağlık, mutluluk, esenlik ve uzun ömürler diliyorum. Ülkemizin ve insanlığın geleceğinin emanet edileceği genç nesillerin "okuyan, anlayan, araştıran, düşünen, soran, sorgulayan, bilimi ve teknolojiyi yararlı bir şekilde kullanan, millî ve manevî değerlerine bağlı" bireyler olarak yetişmeleri için kırmadan, kızmadan, kendilerine bahşedilen özel ve güçlü bir sabırla insan yetiştiren ve tüm zorluklar arasında "İyi ki öğretmenim" diyen koca yürekli öğretmenlerimin Öğretmenler Günü’nü kutluyor; ülkemin eğitim ağacının dalında onlar gibi bir yaprak olmaktan duyduğum gururu bir kez daha tekrar ediyorum. Ben de iyi ki öğretmenim.”
Ankara MHP, Öğretmenler Günü’nü ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ temalı programla kutladı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü çerçevesinde Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ program düzenlendi. Türk milliyetçiliği ve Türk demokrasi tarihi başta olmak üzere birçok alanda eğitim veren MHP Siyaset ve Liderlik Okulu tarafından MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin katılımıyla 24 Kasım Öğretmenler Günü çerçevesine ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ program düzenlendi. Program çerçevesinde deprem bölgesinde çalışan öğretmenlerin yaptığı fedakarlıklar ve çalışma şartlarının zorluğu gibi konulara değinildi. Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Zühal Topcu, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin eğitim alanında da çok büyük hasarlara yol açtığını söyledi. Topçu, Depremin üstünden yaklaşık 2 sene geçmesine rağmen vefakarlıklarını, vatan sevgilerini ve ülkeleri için yaptıklarıyla hafızalara derin izler çizen öğretmenlerin emeklerini şükranlar ve minnetler anmak için biz de bu yılın Öğretmenler Günü temasını ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ olarak belirlediklerini açıkladı. “Tüm öğretmenlerimiz bizim için kutsaldır” Türkiye’de Milli Eğitin Bakanlığı’na bağlı eğitim tesislerinin yaklaşık yüzde 21’inin depremin yaşandığı 11 ilde yer aldığını bilgisini paylaşan Topcu, "Hatay’da 377, Kahramanmaraş’ta 278, Adıyaman’da 137, Gaziantep’te 98, Osmaniye’de 31, Şanlıurfa ve Adana’da 16, Malatya’da ise 7 öğretmen, bu felaket, yedi şehirde 960 öğretmenimizi aramızdan, çocuklarından, eğitim camiasından aldı ve şehit olarak kutsal makamlara defnedildiler. Üniversitelerimizde de durum çok acı vericiydi. Depremde 1605 üniversite öğrencimiz vefat etmiştir. Bunlardan 121’i uluslararası öğrenciydi. Toplam 1609 öğrencimiz de hastanelerde tedavi edilmişlerdir. Ailesinde deprem nedeniyle vefat bulunan öğrenci sayısı ise 21 bin 341’dir. Evi hasar gören öğrenci sayısı ise 102 bin 916’dır. 960 personelimiz vefat etmiştir. Görevi başındayken kaybettiğimiz öğretmenlerimizin acısı henüz dinmiş değildir. Hangi birisini söyleyelim, hangi birisinin isminden bahsedelim? Tüm öğretmenlerimiz bizim için kutsaldır. Onların birinin adını bile eksik söylemek bize acı verir. Burada, ismini paylaşamadığımız aziz deprem şehitlerimiz bizleri affetsin” açıklamasında bulundu. Bütün öğretmenlerin gününü kutlayan Topcu, "Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin vatan toprağının her yerinde haykırdığı ’Derdiniz derdimizdir ve memleketimizin dertleriyle hemhal olduğumuz gibi sizlerin sorunlarına çözüm getirmek de bizim boynumuzun borcudur.’ ifadesinin arkasında olduğunu bilmenizi isteriz" ifadelerini kullandı. Programda, Türk Eğitim-Sen tarafından getirilen ve 11 deprem ilinde çalışan öğretmene MHP Lideri Bahçeli tarafından plaket takdim edildi. Bahçeli, öğretmenlere verdikleri destek ve gösterdikleri cesaretten dolayı da teşekkür etti.