Yerel Haberler
Hatay
Gastronomi şehri Hatay’ın tescilli lezzeti Belen tava lezzetiyle damak çatlatıyor 22 Kasım 2024 Cuma - 09:02:00 HATAY (İHA) – Gastronomi şehri Hatay’ın tescilli lezzeti Belen tava, bölgeye özgü baharatlarla kiremit kaplarda pişirilerek damakları çatlatıyor. Türkiye’de gastronomiyse ön plana çıkan şehirlerden olan Hatay’da bölgeye özgü çeşitli lezzetler ön plana çıkıyor. Yörenin eşsiz lezzetlerinden olan ve ismini Belen ilçesinden alan Belen tava, geçtiğimiz günlerde Hatay Valiliği’nin yürüttüğü çalışmalar neticesinde Patent Ensitüsi tarafından tescillenerek Coğrafi İşaret verilmişti. Belen tava; içerisindeki yöreye özgü baharatlar, kiremitte pişmesi ve etin doğallığıyla tadını alıyor. Ülkenin çeşitli yerlerinden Hatay’a gelenlerin yemeden dönemedikleri lezzet, eşsiz tadıyla damaklarda tat bırakıyor. “Tescilli lezzetimiz Belen Tava enfes damak çatlatan lezzetiyle herkesin tatması gereken bir yemektir” Belen tavanın içerisine katılan ürünlerden bahseden etçi Yunus Emre Cömert, “Uzun yıllardır Belen’de tüketilen bizim bildiğimiz 100 yılı aşkın bir tarihi olan Belen’in meşhur tescilli yemeğidir. İçerisinde; tatlı kapya biberi, acı köy biberi, soğan, sarımsak, kuzu eti, eritilmiş kuyruk yağı, domates, çeşitli baharatlar karabiber, pul biber, tuz ve köyde yapılan domates salçalarının sosundan yaptığımız sudan ekliyoruz. Tescilli lezzetimiz Belen Tava enfes damak çatlatan lezzetiyle herkesin tatması gereken bir yemektir. Belen tavanın olmazsa olmazı kiremit tavadır, kiremit olmazsa tadını yakalayamaz” dedi. Eşsiz lezzete tadını veren kiremit tavalara değinin etçi Cömert, “Hatay’a geldiklerinde Belen tavasını yemeden gitmemeleri lazım. Yani olmazsa olmazıdır. Türkiye genelinde tek ismi vardır Belen tavamızın. Hatay’a gelen herkesi bekliyoruz Belen tava yemeye bekliyoruz. Kiremit tavalarda yaklaşık otuz beş kırk dakika pişmesi gerekiyor, ocağın derecesi odun ateşinde olması lazım 250 Dere civarında. Otuz beş kırk dakikada dinlene dinlene pişmesi gerekiyor. Belen Tavamızın yanında olmazsa olmazı sıcak pideyle sunumunu yapıyoruz. 12 yıldır yiyecek hazırlama sektöründe çalışıyorum. İstanbul’dan, Ankara’dan, şehir dışından hatta yurt dışından gelen Hataylılar, ziyaretçiler, belen tava yemeden kesinlikle buradan gitmiyorlar” ifadelerini kullandı.
22 Kasım 2024 Cuma - 09:01 Teknoloji devi Baykar’ın inşa ettiği deprem konutları afetzede ailelere yuva oldu Depremin vurduğu Hatay’ın Antakya ilçesinde teknoloji devi Baykar tarafından inşa edilen 19 blok 352 konuttan oluşan deprem konutları afetzede ailelere sıcak yuva oldu. Kışı sıcak yuvasında geçirecek olmanın mutluluğunu yaşayan Azime Cennet, “Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim, Allah razı olsun” dedi. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da binlerce bina yerle bir olmuştu. Bölgenin yeniden ihyası ve inşası için hayırsever vatandaşlar da devlet tarafından yürütülen çalışmalara destek olmuştu. Antakya ilçesi Gülderen Mahallesi’nde teknoloji devi Baykar da 19 bloktan oluşan 352 konutun inşası için çalışmalara başlamıştı. Aralıksız süren çalışmalar sonucu Baykar tarafından inşa edilen konutların hak sahipleri belirlenmiş ve aileler yeni sıcak yuvalarına taşınmaya başlamıştı. Evinin anahtarını teslim alan Cennet ailesi, asrın felaketinin acılarını yeni yuvalarında bir nebze de olsa dindirmeye çalışıyor. “Evimiz çok güzel, devletimizden Allah razı olsun” Yeni evlerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Mehmet Cennet, “Depremde neler yaşamadık ki, her şeyi yaşadık. Allah bir daha böyle bir deprem göstermesin. Depremde evim yıkılmadı ama ikinci depremde yıkıldı. Depremde çok sevdiğim 2 yeğenimi kaybettim. Evimiz çok iyi ve güzel. Devletimizden Allah razı olsun. Bu yeni evimiz için Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim” dedi. “Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim, Allah razı olsun” Kış ayını yeni yuvasında geçirmenin mutluluğunu yaşayan Azime Cennet, “Yeni evimi beğendim. Yeni evimde ufak tefek işlerimi yapıyorum. İhtiyar olduğum için ayaklarım ağrıyor. Bu yüzden yavaş yavaş kendi işimi evde yapıyorum. Evin mutfağını da ve her odasını da beğendim. Bu kışı bu yeni evimizde geçirmek nasip olur. Oradan kurtulduk. Önceden kaldığımız yeri su bastı. Bunlar yüzünden felç geçirdim ve tansiyonum yükseldi. Evin odaları çok iyi. Bana göre odalar yeterli. Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim. Ondan Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 15:15 Depremde annesini ve kardeşini kaybeden genç, çamaşır makinesinin yanına sığınarak enkaz altında 6 gün yaşama tutundu HATAY (İHA) – Hatay’da annesi ve kardeşini kaybettiğini binanın enkazından çamaşır makinesinin yanına sığınarak depremin 6’ncı gününde kurtarılan 20 yaşındaki Oğuzhan Boşnak, eskisi gibi yeniden yürüyüp hayata tutunabilmek için her gün fizik tedavi görmek istiyor. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Antakya ilçesi General Şükrü Kanatlı Mahallesi’nde yaşayan 20 yaşındaki Oğuzhan Boşnak, annesi ile kardeşiyle birlikte depreme evlerinde yakalandı. Depremde annesi Meryem Boşnak ve kardeşi Berat Boşnak ile enkazda kalan Oğuzhan, enkaz altındayken çamaşır makinesinin yanına sığındı. Depremin 6’ncı gününde Oğuzhan Boşnak enkazdan kurtarılırken annesi ve kardeşi enkaz altında hayatını kaybetti. Oğuzhan Boşnak, zorlu geçen hastane sürecinin ardından fizik tedaviyle iyileşmeye çalışıyor. Eskisi gibi yürümek ve hayata tutunmak için her gün fizik tedavi görmek isteyen Boşnak, yetkililerden bu konuda yardım istedi. "Enkazdan 6 gün sonra çıkarıldım ve başka bir şey hatırlamıyorum" Depremde ailesiyle yaşadığı binanın enkazından 6’ncı gün kurtulan Oğuzhan Boşnak, "Depremde 6 gün enkazda kaldım. Yanımda sadece sesler duydum. İlk hatırladığım annemle, kardeşim banyo tarafındalardı. Ben onların yanına gitmek için ayağa kalktım ama giderken yere düştüm. Çamaşır makinesinin yanında sıkışmıştım. Enkazdan 6 gün sonra çıkarıldım ve başka bir şey hatırlamıyorum. Depremde annem ve kardeşimi kaybettim. Üst gövdem hariç her yerimde yara vardı. Kalçam ve omzumun arkasında büyük yara vardı. Kafamın iki tarafında ve bacaklarımda 2 yıldır devam eden yaralar var. Yaralarım iyileşti. Her gün fizik tedavi görmem lazım ama sadece haftada bir belediye ekipleri gelip tedavimi yapıyorlar. Her gün normalde haftanın 5 günü fizik tedaviyi almayı öneriyorlar ama nereye gittiysek yardımcı olmadılar. Tedavi olmam gerekiyor ama kimseye ulaşamadık. Fizik tedavi sürecimin artmasını istiyorum. Bu konuda da yetkililerden yardım istiyorum" dedi. "Oğlumun tekrardan eskisi gibi yürümesi için sürekli fizik tedavi alması gerekiyor" Oğlunun yürüyebilmesi için sürekli fizik tedavi alması gerektiğini ifade eden baba Yakup Boşnak, "Ben o gece işte çalışıyordum. Deprem sabaha karşı başladı. O karmaşada 1 saat sonra eve ulaştım. Deprem enkazından 6 gün sonra oğlumu çıkarttık. Depremin üzerinden 2 yıl geçti. Fizik tedaviyle çözülecek sorun belediyeden gelen ekiplerin 1 günlük tedavisiyle devam ediyor. Oğlum her gün fizik tedavisi alması gerekiyor ve başka bir sorunu yok. Oğlumun tekrardan eskisi gibi yürümesi için sürekli fizik tedavi alması gerekiyor. Bu konuda yetkililerden yardımcı olmalarını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Gastronomi şehri Hatay’ın  tescilli lezzeti Belen tava lezzetiyle damak çatlatıyor
22 Kasım 2024 Cuma - 09:02 Gastronomi şehri Hatay’ın tescilli lezzeti Belen tava lezzetiyle damak çatlatıyor HATAY (İHA) – Gastronomi şehri Hatay’ın tescilli lezzeti Belen tava, bölgeye özgü baharatlarla kiremit kaplarda pişirilerek damakları çatlatıyor. Türkiye’de gastronomiyse ön plana çıkan şehirlerden olan Hatay’da bölgeye özgü çeşitli lezzetler ön plana çıkıyor. Yörenin eşsiz lezzetlerinden olan ve ismini Belen ilçesinden alan Belen tava, geçtiğimiz günlerde Hatay Valiliği’nin yürüttüğü çalışmalar neticesinde Patent Ensitüsi tarafından tescillenerek Coğrafi İşaret verilmişti. Belen tava; içerisindeki yöreye özgü baharatlar, kiremitte pişmesi ve etin doğallığıyla tadını alıyor. Ülkenin çeşitli yerlerinden Hatay’a gelenlerin yemeden dönemedikleri lezzet, eşsiz tadıyla damaklarda tat bırakıyor. “Tescilli lezzetimiz Belen Tava enfes damak çatlatan lezzetiyle herkesin tatması gereken bir yemektir” Belen tavanın içerisine katılan ürünlerden bahseden etçi Yunus Emre Cömert, “Uzun yıllardır Belen’de tüketilen bizim bildiğimiz 100 yılı aşkın bir tarihi olan Belen’in meşhur tescilli yemeğidir. İçerisinde; tatlı kapya biberi, acı köy biberi, soğan, sarımsak, kuzu eti, eritilmiş kuyruk yağı, domates, çeşitli baharatlar karabiber, pul biber, tuz ve köyde yapılan domates salçalarının sosundan yaptığımız sudan ekliyoruz. Tescilli lezzetimiz Belen Tava enfes damak çatlatan lezzetiyle herkesin tatması gereken bir yemektir. Belen tavanın olmazsa olmazı kiremit tavadır, kiremit olmazsa tadını yakalayamaz” dedi. Eşsiz lezzete tadını veren kiremit tavalara değinin etçi Cömert, “Hatay’a geldiklerinde Belen tavasını yemeden gitmemeleri lazım. Yani olmazsa olmazıdır. Türkiye genelinde tek ismi vardır Belen tavamızın. Hatay’a gelen herkesi bekliyoruz Belen tava yemeye bekliyoruz. Kiremit tavalarda yaklaşık otuz beş kırk dakika pişmesi gerekiyor, ocağın derecesi odun ateşinde olması lazım 250 Dere civarında. Otuz beş kırk dakikada dinlene dinlene pişmesi gerekiyor. Belen Tavamızın yanında olmazsa olmazı sıcak pideyle sunumunu yapıyoruz. 12 yıldır yiyecek hazırlama sektöründe çalışıyorum. İstanbul’dan, Ankara’dan, şehir dışından hatta yurt dışından gelen Hataylılar, ziyaretçiler, belen tava yemeden kesinlikle buradan gitmiyorlar” ifadelerini kullandı.
Teknoloji devi Baykar’ın inşa ettiği deprem konutları afetzede ailelere yuva oldu
22 Kasım 2024 Cuma - 09:01 Teknoloji devi Baykar’ın inşa ettiği deprem konutları afetzede ailelere yuva oldu Depremin vurduğu Hatay’ın Antakya ilçesinde teknoloji devi Baykar tarafından inşa edilen 19 blok 352 konuttan oluşan deprem konutları afetzede ailelere sıcak yuva oldu. Kışı sıcak yuvasında geçirecek olmanın mutluluğunu yaşayan Azime Cennet, “Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim, Allah razı olsun” dedi. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da binlerce bina yerle bir olmuştu. Bölgenin yeniden ihyası ve inşası için hayırsever vatandaşlar da devlet tarafından yürütülen çalışmalara destek olmuştu. Antakya ilçesi Gülderen Mahallesi’nde teknoloji devi Baykar da 19 bloktan oluşan 352 konutun inşası için çalışmalara başlamıştı. Aralıksız süren çalışmalar sonucu Baykar tarafından inşa edilen konutların hak sahipleri belirlenmiş ve aileler yeni sıcak yuvalarına taşınmaya başlamıştı. Evinin anahtarını teslim alan Cennet ailesi, asrın felaketinin acılarını yeni yuvalarında bir nebze de olsa dindirmeye çalışıyor. “Evimiz çok güzel, devletimizden Allah razı olsun” Yeni evlerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Mehmet Cennet, “Depremde neler yaşamadık ki, her şeyi yaşadık. Allah bir daha böyle bir deprem göstermesin. Depremde evim yıkılmadı ama ikinci depremde yıkıldı. Depremde çok sevdiğim 2 yeğenimi kaybettim. Evimiz çok iyi ve güzel. Devletimizden Allah razı olsun. Bu yeni evimiz için Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim” dedi. “Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim, Allah razı olsun” Kış ayını yeni yuvasında geçirmenin mutluluğunu yaşayan Azime Cennet, “Yeni evimi beğendim. Yeni evimde ufak tefek işlerimi yapıyorum. İhtiyar olduğum için ayaklarım ağrıyor. Bu yüzden yavaş yavaş kendi işimi evde yapıyorum. Evin mutfağını da ve her odasını da beğendim. Bu kışı bu yeni evimizde geçirmek nasip olur. Oradan kurtulduk. Önceden kaldığımız yeri su bastı. Bunlar yüzünden felç geçirdim ve tansiyonum yükseldi. Evin odaları çok iyi. Bana göre odalar yeterli. Bu evi yapan Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederim. Ondan Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.
Depremde annesini ve kardeşini kaybeden genç, çamaşır makinesinin yanına sığınarak enkaz altında 6 gün yaşama tutundu
21 Kasım 2024 Perşembe - 15:15 Depremde annesini ve kardeşini kaybeden genç, çamaşır makinesinin yanına sığınarak enkaz altında 6 gün yaşama tutundu HATAY (İHA) – Hatay’da annesi ve kardeşini kaybettiğini binanın enkazından çamaşır makinesinin yanına sığınarak depremin 6’ncı gününde kurtarılan 20 yaşındaki Oğuzhan Boşnak, eskisi gibi yeniden yürüyüp hayata tutunabilmek için her gün fizik tedavi görmek istiyor. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Antakya ilçesi General Şükrü Kanatlı Mahallesi’nde yaşayan 20 yaşındaki Oğuzhan Boşnak, annesi ile kardeşiyle birlikte depreme evlerinde yakalandı. Depremde annesi Meryem Boşnak ve kardeşi Berat Boşnak ile enkazda kalan Oğuzhan, enkaz altındayken çamaşır makinesinin yanına sığındı. Depremin 6’ncı gününde Oğuzhan Boşnak enkazdan kurtarılırken annesi ve kardeşi enkaz altında hayatını kaybetti. Oğuzhan Boşnak, zorlu geçen hastane sürecinin ardından fizik tedaviyle iyileşmeye çalışıyor. Eskisi gibi yürümek ve hayata tutunmak için her gün fizik tedavi görmek isteyen Boşnak, yetkililerden bu konuda yardım istedi. "Enkazdan 6 gün sonra çıkarıldım ve başka bir şey hatırlamıyorum" Depremde ailesiyle yaşadığı binanın enkazından 6’ncı gün kurtulan Oğuzhan Boşnak, "Depremde 6 gün enkazda kaldım. Yanımda sadece sesler duydum. İlk hatırladığım annemle, kardeşim banyo tarafındalardı. Ben onların yanına gitmek için ayağa kalktım ama giderken yere düştüm. Çamaşır makinesinin yanında sıkışmıştım. Enkazdan 6 gün sonra çıkarıldım ve başka bir şey hatırlamıyorum. Depremde annem ve kardeşimi kaybettim. Üst gövdem hariç her yerimde yara vardı. Kalçam ve omzumun arkasında büyük yara vardı. Kafamın iki tarafında ve bacaklarımda 2 yıldır devam eden yaralar var. Yaralarım iyileşti. Her gün fizik tedavi görmem lazım ama sadece haftada bir belediye ekipleri gelip tedavimi yapıyorlar. Her gün normalde haftanın 5 günü fizik tedaviyi almayı öneriyorlar ama nereye gittiysek yardımcı olmadılar. Tedavi olmam gerekiyor ama kimseye ulaşamadık. Fizik tedavi sürecimin artmasını istiyorum. Bu konuda da yetkililerden yardım istiyorum" dedi. "Oğlumun tekrardan eskisi gibi yürümesi için sürekli fizik tedavi alması gerekiyor" Oğlunun yürüyebilmesi için sürekli fizik tedavi alması gerektiğini ifade eden baba Yakup Boşnak, "Ben o gece işte çalışıyordum. Deprem sabaha karşı başladı. O karmaşada 1 saat sonra eve ulaştım. Deprem enkazından 6 gün sonra oğlumu çıkarttık. Depremin üzerinden 2 yıl geçti. Fizik tedaviyle çözülecek sorun belediyeden gelen ekiplerin 1 günlük tedavisiyle devam ediyor. Oğlum her gün fizik tedavisi alması gerekiyor ve başka bir sorunu yok. Oğlumun tekrardan eskisi gibi yürümesi için sürekli fizik tedavi alması gerekiyor. Bu konuda yetkililerden yardımcı olmalarını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Basıldığında çimenlerden gelen ses; vatandaşlara sert ve emredici gelince, yumuşak ve etkileyici güzel bir sese dönüştürüldü
21 Kasım 2024 Perşembe - 10:42 Basıldığında çimenlerden gelen ses; vatandaşlara sert ve emredici gelince, yumuşak ve etkileyici güzel bir sese dönüştürüldü HATAY (İHA) – Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşların yeşil alana bastığında hoparlörde yankılanan ‘Çimlere basma, lütfen yaya yolunu kullanınız’ ifadesi vatandaşlara sert ve emredici gelince ses, belediye ekipleri tarafından yumuşak ve etkileyici güzel bir sesle değiştirildi. İskenderun Belediyesi, vatandaşlara yeşil olana duyarlılığını arttırmak için ilginç bir çalışma yapmış ve sensörlü uyarı sistemi geliştirmişti. Vatandaşların dikkatini çeken gülümseten yöntem, bazı vatandaşlardan tepki görünce ‘Çimlere basma, lütfen yaya yolunu kullanınız’ ifadesinin yer aldığı ses, yumuşak ve etkileyici güzel bir sesle değiştirildi. Gülümseten sistemi denemek için bölgeye gelen vatandaşlar, yumuşak ve etkileyici güzel bir sesle karşılaştılar. Belediyenin hayata geçirdiği ilginç çalışma Türkiye’nin dört bir yanından dikkat çekerek sosyal medyada ilgi odağı oldu. “Eski sert ve emredici ses gitmiş, yerine yumuşak ve etkileyici güzel bir ses gelmiş” Değiştirilen sesi yerinde denemeye gelen Mert Ataman, “İki gün önce takılan ve ilgi odağı olan o sesi denemeye gelmiştik, o zaman sert ve emredici bir ses vardı ve vatandaşların da rahatsız olduğunu gördük. Bugün sesi merak edip geldiğimde ise yine denedik arkadaşlarımla bu sefer ise yumuşak ve etkileyici güzel bir ses vardı. Böyle yumuşak ve etkileyici güzel bir sesinin olması daha iyi olmuş, ses tam oturmuş. Eski sert ve emredici ses gitmiş, yumuşak ve etkileyici güzel bir ses gelmiş. Bence belediyenin yaptığı güzel bir sistem özellikle depremden sonra ilk tadilat yapılan yerlerden biri sahilin bu tarafları oldu, çimlerimiz yenilendi, yeni çiçekler ekildi ve yeni ışıklar konuldu oraya. Yapılan düzenlemeler çimlerin üstüne konulduğu için herkes sorumsuz bir şekilde çimlere basıp geçiyordu, bu da rahatsız edici bir şeydi. Yaya yolu varken herkes çimlere basıp geçiyordu. Yapılan şey gerçekten güzel bir teknolojiyle yapılmış hoşuma gitti ben bu kadar beklemiyordum. Biz de çok şaşırdık arkadaşlarımla geldiğimizde nasıl böyle bir sistem olur falan dedik. Türkiye’nin belki hiçbir yerinde yok bu sistem belediyemiz çok iyi düşünmüş” ifadelerini kullandı.
Darbuka hayaline kavuşan depremzede çocuk ilk performansıyla mest etti
21 Kasım 2024 Perşembe - 09:51 Darbuka hayaline kavuşan depremzede çocuk ilk performansıyla mest etti Hatay’da müziğe merakı olan 9 yaşındaki Ahmet Kazar’ın darbuka hayali, Vali Mustafa Masatlı’nın eşi Esra Masatlı tarafından gerçeğe dönüştürüldü. Hediyesine kavuşan Kazar’ın darbukasıyla ilk performansı ve şarkı söylediği anlarsa yeteneğini gözler önüne serdi. Kahramanmaraş merkezli depremlerin büyük yıkım yaptığı Hatay’da depremzede çocukların yüreklerine dokunabilmek için Hatay Valiliği tarafından Yüreğimizdeki Işık Projesi hayata geçirilmişti. Proje kapsamında; 31 Ekim tarihinde Vali Mustafa Masatlı ve eşi Esra Masatlı, Antakya Gastronomi Çarşısı’nda çocuklar ile bir araya gelmişti. Çocukların doyasıya eğlendiği etkinlikte çocukları ile sohbet eden Esra Masatlı’nın ‘müziğe merakı olan çocuk var mı’ sorusuna cevaben 9 yaşındaki Ahmet Kazar, müziğe meraklı olduğunu, bateri gibi enstrümanları çalabildiğini, şarkı söyleyebildiğini ve büyüyünce hem sanatçı hem polis olmak istediğini dile getirerek darbuka hayali olduğunu ifade etti. Müziğe merakı olan çocuğun yeteneklerini bizzat gören Esra Masatlı, depremzede çocuğa 31 Ekim tarihinde darbuka sözü verdi ve 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü münasebetiyle gerçekleştirdiği hane ziyaretinde Ahmet Kazar’ın hayalini gerçekleştirirdi. Darbukasına kavuşan Kazar’ın ilk performansı ve şarkı söylediği anlarsa mest etti.
Gülümseten sensörün sesi değişti...Çimlere basınca gelen erkek sesi vatandaşlara kaba geldi, bu kez uyarıyı kadın sesi yaptı
21 Kasım 2024 Perşembe - 09:39 Gülümseten sensörün sesi değişti...Çimlere basınca gelen erkek sesi vatandaşlara kaba geldi, bu kez uyarıyı kadın sesi yaptı Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşların yeşil alana bastığında hoparlörde yankılanan ‘Çimlere basma, lütfen yaya yolunu kullanınız’ ifadesi vatandaşlara kaba gelince, ses belediye ekipleri tarafından kadın sesiyle değiştirildi. İskenderun Belediyesi, vatandaşlara yeşil olana duyarlılığını arttırmak için ilginç bir çalışma yapmış ve sensörlü uyarı sistemi geliştirmişti. Vatandaşların dikkatini çeken gülümseten yöntem, bazı vatandaşlardan tepki görünce ‘Çimlere basma, lütfen yaya yolunu kullanınız’ ifadesinin yer aldığı erkek sesi, kadın sesiyle değiştirildi. Gülümseten sistemi denemek için bölgeye gelen vatandaşlar, kadın sesiyle karşılaştılar. Belediyenin hayata geçirdiği ilginç çalışma Türkiye’nin dört bir yanından dikkat çekerek sosyal medyada ilgi odağı oldu. “Eski kaba ses gitmiş, yeni güzel bir kadın sesi gelmiş” Değiştirilen sesi yerinde denemeye gelen Mert Ataman, “İki gün önce takılan ve ilgi odağı olan o sesi denemeye gelmiştik, o zaman kaba bir erkek sesi vardı ve vatandaşların da rahatsız olduğunu gördük. Bugün sesi merak edip geldiğimde ise yine denedik arkadaşlarımla bu sefer ise ince bir kadın sesi vardı. Böyle bir kadının sesinin olması daha iyi olmuş, ses tam oturmuş. Eski kaba ses gitmiş, yeni güzel bir kadın sesi gelmiş. Bence belediyenin yaptığı güzel bir sistem özellikle depremden sonra ilk tadilat yapılan yerlerden biri sahilin bu tarafları oldu, çimlerimiz yenilendi, yeni çiçekler ekildi ve yeni ışıklar konuldu oraya. Yapılan düzenlemeler çimlerin üstüne konulduğu için herkes sorumsuz bir şekilde çimlere basıp geçiyordu, bu da rahatsız edici bir şeydi. Yaya yolu varken herkes çimlere basıp geçiyordu. Yapılan şey gerçekten güzel bir teknolojiyle yapılmış hoşuma gitti ben bu kadar beklemiyordum. Biz de çok şaşırdık arkadaşlarımla geldiğimizde nasıl böyle bir sistem olur falan dedik. Türkiye’nin belki hiçbir yerinde yok bu sistem belediyemiz çok iyi düşünmüş” ifadelerini kullandı.